Tutulmas Zorunlu Defterler rtl Sermaye ve Transfer Fiyatlandrmasnda

  • Slides: 131
Download presentation
Tutulması Zorunlu Defterler & Örtülü Sermaye ve Transfer Fiyatlandırmasında Özellik Arz Eden Dönem Sonu

Tutulması Zorunlu Defterler & Örtülü Sermaye ve Transfer Fiyatlandırmasında Özellik Arz Eden Dönem Sonu Uygulamaları & Gelir ve Kurumlar Vergisi Açısından Gider Kabul Edilmeyen Ödemeler & Ticari Kardan Mali Kara Geçiş ve Özellik Arzeden Durumlar & Serbest Meslek Kazançlarının Vergilendirilmesinde Özellik Arzeden Durumlar Emre KARTALOĞLU Gelirler Kontrolörü emre. kartaloglu@yahoo. com. tr

TUTULMASI ZORUNLU DEFTERLER

TUTULMASI ZORUNLU DEFTERLER

DEFTER TUTMAK ZORUNDA OLANLAR n VUK’un 172. maddesine göre aşağıdaki yazılı gerçek ve tüzel

DEFTER TUTMAK ZORUNDA OLANLAR n VUK’un 172. maddesine göre aşağıdaki yazılı gerçek ve tüzel kişiler defter tutmaya mecburdurlar: 1. Ticaret ve sanat erbabı (vergiden muaf esnaflar ile kazancı basit usulde tespit edilenler hariç); 2. Ticaret şirketleri; 3. İktisadi kamu müesseseleri (kurumlar vergisinden muaf olanlar hariç); 4. Dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmeler (kurumlar vergisinden muaf olanlar hariç), 5. Serbest meslek erbabı; 6. Çiftçiler (gerçek usulde vergilendirilmeyenler hariç), İktisadi kamu müesseseleriyle dernek ve vakıflara ait iktisadi işletmeler defter tutma bakımından

TUTULACAK DEFTERLER n n Bilanço esasında aşağıdaki defterler tutulur: 1. Yevmiye defteri; 2. Defterikebir;

TUTULACAK DEFTERLER n n Bilanço esasında aşağıdaki defterler tutulur: 1. Yevmiye defteri; 2. Defterikebir; 3. Envanter defteri; İşletme hesabı esasında “işletme hesabı defteri” tutulur. Serbest meslek kazanç sahipleri ise “serbest meslek kazanç defteri” tutarlar. Sürekli damga vergisi mükellefiyeti bulunanlar “damga vergisi defteri” tutmak ve tasdik ettirmek zorundadırlar (GT 16 -43).

TASDİKE TABİ DEFTERLER VUK Md. 220’ye göre aşağıdaki defterlerin tasdiki zorunludur. 1. Yevmiye ve

TASDİKE TABİ DEFTERLER VUK Md. 220’ye göre aşağıdaki defterlerin tasdiki zorunludur. 1. Yevmiye ve envanter defterleri; 2. İşletme defteri; 3. Çiftçi işletme defteri; 4. İmalat ve İstihsal Vergisi defterleri; (Basit İstihsal Vergisi defteri dahil) 6. Nakliyat Vergisi defteri; 7. Yabancı nakliyat kurumlarının hasılat defteri; 8. Serbest meslek kazanç defteri;

TASDİK ZAMANI Vergi Usul Kanunu’nda yazılı defterleri kullanacak olanlar, bunları aşağıda yazılı zamanlarda tasdik

TASDİK ZAMANI Vergi Usul Kanunu’nda yazılı defterleri kullanacak olanlar, bunları aşağıda yazılı zamanlarda tasdik ettirmeye mecburdurlar: n Öteden beri işe devam etmekte olanlar, defterin kullanılacağı yıldan önce gelen son ayda; ( Hesap Dönemi Takvim Yılı Olanlarda Aralık ayı içinde ) n Hesap dönemleri Maliye Bakanlığı tarafından tespit edilenler, defterin kullanılacağı hesap döneminden önce gelen son ayda; n Yeniden işe başlayanlar, sınıf değiştirenler ve yeni bir mükellefiyete girenler işe başlama, sınıf değiştirme ve yeni mükellefiyete girme tarihinden önce; vergi muafiyeti kalkanlar, muaflıktan çıkma tarihinden başlayarak on gün içinde; n Tasdike tabi defterlerin dolması dolayısıyla veya sair sebeplerle yıl içinde yeni defter kullanmaya mecbur olanlar bunları kullanmaya başlamadan önce; n Defterlerini ertesi yılda da kullanmak isteyenler Ocak ayı, hesap dönemleri Maliye Bakanlığınca tespit edilenler bu

DEFTER TUTMAMANIN MÜEYYİDESİ VUK 30/3’e göre re’sen takdir nedeni, n VUK 352/I-2’ye göre usulsüzlük

DEFTER TUTMAMANIN MÜEYYİDESİ VUK 30/3’e göre re’sen takdir nedeni, n VUK 352/I-2’ye göre usulsüzlük cezası (2 kat), n VUK Md. 359’a girmez. Çünkü, VUK 359’da “vergi kanunlarına göre tutulan ve düzenlenen veya saklanma ve ibraz mecburiyeti bulunan…” ifadesine yer veriliyor. Ayrıca gizleme fiili noter tasdiki ile varlığın sabit olmasına bağlanıyor. n

DEFTER TASDİK ETTİRMEMENİN MÜEYYİDESİ VUK 30/3’e göre re’sen takdir nedeni, n VUK 352/I-8’e göre

DEFTER TASDİK ETTİRMEMENİN MÜEYYİDESİ VUK 30/3’e göre re’sen takdir nedeni, n VUK 352/I-8’e göre usulsüzlük cezası (kanuni sürenin sonundan başlayarak 1 ay geçtikten sonra tasdik ettirilmesi) (2 kat), n VUK 352/II-6’ya göre usulsüzlük cezası (kanuni sürenin sonundan başlayarak 1 ay içinde tasdik ettirilmesi) (2 kat), n

ÖRTÜLÜ SERMAYE

ÖRTÜLÜ SERMAYE

ÖRTÜLÜ SERMAYE n 5520 sayılı yeni KVK’nın 12. maddesinde örtülü sermaye müessesesi tanımlanmıştır. n

ÖRTÜLÜ SERMAYE n 5520 sayılı yeni KVK’nın 12. maddesinde örtülü sermaye müessesesi tanımlanmıştır. n Söz konusu madde 1/1/2006 tarihinden sonraya sarkan ödünç işlemlerine de uygulanmak ve 1/1/2006 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere Kanun’un yayım tarihinde yürürlüğe girmiştir.

ÖRTÜLÜ SERMAYEDEN BAHSEDEBİLMEK İÇİN Doğrudan veya dolaylı olarak ortak veya ortakla ilişkili kişiden bir

ÖRTÜLÜ SERMAYEDEN BAHSEDEBİLMEK İÇİN Doğrudan veya dolaylı olarak ortak veya ortakla ilişkili kişiden bir borç temin edilmesi, 2. Borcun işletmede kullanılması, 3. Bu şekilde kullanılan borcun hesap dönemi içinde herhangi bir tarihte kurumun öz sermayesinin üç katını aşması gerekmektedir. 1.

31. 12. 2005 TARİHİNDEN ÖNCE ÖDENEN VEYA HESAPLANAN KUR FARKLARI n Örtülü sermaye üzerinden

31. 12. 2005 TARİHİNDEN ÖNCE ÖDENEN VEYA HESAPLANAN KUR FARKLARI n Örtülü sermaye üzerinden ödenen veya hesaplanan kur farkı vb. giderlerin kurum kazancından indirilip indirilemeyeceği (Danıştay 3. Dairesinin 05. 07. 2006 tarih ve E. 2006/1186, K. 2006/1960 sayılı Kararı’nda, 5520 sayılı Kanun’da yapılan düzenlemelere atıf yapılarak geçmiş yılarda da kur farklarının

HANGİ TARTIŞMALI KONULAR NETLİĞE KAVUŞTURULDU n Ortakla ilişkili kişi kavramı n Borcun teşebbüste devamlı

HANGİ TARTIŞMALI KONULAR NETLİĞE KAVUŞTURULDU n Ortakla ilişkili kişi kavramı n Borcun teşebbüste devamlı kullanılması n Borç / öz sermaye oranı

ORTAKLA İLİŞKİLİ KİŞİ KAVRAMI n Eski KVK’da örtülü sermeye olarak nitelendirilebilecek borçlanmaların kurumların aralarında

ORTAKLA İLİŞKİLİ KİŞİ KAVRAMI n Eski KVK’da örtülü sermeye olarak nitelendirilebilecek borçlanmaların kurumların aralarında vasıtalı, vasıtasız bir şirket münasebeti veya devamlı ve sıkı bir iktisadi münasebet bulunan gerçek ve tüzel kişilerden yaptıkları borçlanmalar olduğu belirtilmişti. n Yeni KVK’nın 12. maddesinde ortakla ilişkili kişi kavramı hiçbir tereddüte yer bırakmayacak şekilde açıklanmıştır. Tebliğde çok ayrıntılı ortakla ilişkili kişi tanımlaması yapılmış.

ORTAKLA İLİŞKİLİ KİŞİ KAVRAMI Ortağın, doğrudan veya dolaylı olarak en az % 10 oranında

ORTAKLA İLİŞKİLİ KİŞİ KAVRAMI Ortağın, doğrudan veya dolaylı olarak en az % 10 oranında ortağı olduğu kurumu, n En az % 10 oranında oy veya kâr payı hakkına sahip olduğu bir kurumu, ya da, n Doğrudan veya dolaylı olarak, ortağın veya ortakla ilişkili bu kurumun sermayesinin, oy veya kâr payı hakkına sahip hisselerinin en az % 10'unu elinde bulunduran bir gerçek kişi veya kurumu ifade etmektedir. n

ORTAKLA İLİŞKİLİ KİŞİ KAVRAMI Ortaklık ilişkisi İMKB’de işlem gören hisselerin edinilmesi ile doğuyorsa en

ORTAKLA İLİŞKİLİ KİŞİ KAVRAMI Ortaklık ilişkisi İMKB’de işlem gören hisselerin edinilmesi ile doğuyorsa en az % 10 oranında ortaklık payı sınırı getirilmiştir. n Ayrıca örtülü sermayenin tespiti amacıyla yapılacak kıyaslama sırasında, ana faaliyet konusuna uygun olarak faaliyette bulunan ve ortak veya ortakla ilişkili kişi sayılan banka veya benzeri kredi kurumlarından yapılan borçlanmalar % 50 oranında dikkate alınacaktır. n

ORTAKLA İLİŞKİLİ KİŞİ KAVRAMI n Yalnızca ilişkili şirketlere finansman temin eden kredi şirketlerinden yapılan

ORTAKLA İLİŞKİLİ KİŞİ KAVRAMI n Yalnızca ilişkili şirketlere finansman temin eden kredi şirketlerinden yapılan borçlanmalarda %50 oranı dikkate alınmayacak olup genel kurallar çerçevesinde işlem yapılacaktır.

ORTAKLA İLİŞKİLİ KİŞİ KAVRAMI Ortaklık payları ve borç tutarları ile ilgili oranların, borç veren

ORTAKLA İLİŞKİLİ KİŞİ KAVRAMI Ortaklık payları ve borç tutarları ile ilgili oranların, borç veren ortaklar ve ortakların ilişkide bulunduğu kişiler için ayrı değil, topluca dikkate alınması gerekmektedir.

ORTAKLA İLİŞKİLİ KİŞİ KAVRAMI n n n Örneğin, Öz sermayesi 100 birim olan bir

ORTAKLA İLİŞKİLİ KİŞİ KAVRAMI n n n Örneğin, Öz sermayesi 100 birim olan bir kurumun Ortağından 200 birim, Ortakla ilişkili bankadan da 300 birim borç aldığını kabul edelim. Bu durumda öz sermaye ile kıyaslanacak borç tutarı ortaktan alınan 200 birim ile bankadan alınan 300 birimin yarısının toplamı [200 + (300/2) =] 350 birim olacaktır. Öz sermayenin 3 katını aşan 50 birimlik borca ait faiz veya kur farkı kurum kazancından indirilemeyecektir.

BORCUN TEŞEBBÜSTE DEVAMLI KULLANILMASI Eski KVK’ya göre borcun “sürekli” kullanılması gerekmekteydi. n Yeni KVK’da,

BORCUN TEŞEBBÜSTE DEVAMLI KULLANILMASI Eski KVK’ya göre borcun “sürekli” kullanılması gerekmekteydi. n Yeni KVK’da, kullanılan borçların örtülü sermaye sayılabilmesi için, teşebbüste devamlı olarak kullanılması koşulu aranmamıştır. Alınan borcun örtülü sermaye olarak kabul edilebilmesi için borcun işletmede kullanılması yeterli görülmüştür. n

BORCUN TEŞEBBÜSTE DEVAMLI KULLANILMASI n Ancak, sermaye unsuru kendi bünyesinde devamlılık şartını içermektedir. Yeni

BORCUN TEŞEBBÜSTE DEVAMLI KULLANILMASI n Ancak, sermaye unsuru kendi bünyesinde devamlılık şartını içermektedir. Yeni Kanun’da devamlılık unsuruna yer verilmemesi dikkat çekicidir. Örneğin 10 gün için verilen borç öz sermayenin üç katını aşıyorsa, örtülü sermaye şartları oluşmuş kabul edilecektir.

BORÇ / ÖZ SERMAYE ORANI Kıyaslamada dikkate alınacak öz sermaye hesap dönemi başındaki öz

BORÇ / ÖZ SERMAYE ORANI Kıyaslamada dikkate alınacak öz sermaye hesap dönemi başındaki öz sermayedir. n Yeni Kanun’da borcun niteliğine ilişkin herhangi bir belirleme yapılmamıştır. Bu nedenle, ticari borçlar da mali borçlar gibi kıyaslamada dikkate alınabilecektir. Bu kapsamda, örneğin, ortak veya ortakla ilişkili kişilerden yapılan ithalat sonucunda doğan borçlar üzerinden hesaplanan kur farkları da kanunen kabul edilmeyen gider olacaktır. n

ÖRTÜLÜ SERMAYE SAYILMAYACAK BORÇLANMALAR n Kurumların ortaklarının veya ortaklarla ilişkili kişilerin sağladığı gayrinakdî teminatlar

ÖRTÜLÜ SERMAYE SAYILMAYACAK BORÇLANMALAR n Kurumların ortaklarının veya ortaklarla ilişkili kişilerin sağladığı gayrinakdî teminatlar karşılığında üçüncü kişilerden yapılan borçlanmalar.

ÖRTÜLÜ SERMAYE SAYILMAYACAK BORÇLANMALAR n Kurumların iştiraklerinin, ortaklarının veya ortaklarla ilişkili kişilerin, banka ve

ÖRTÜLÜ SERMAYE SAYILMAYACAK BORÇLANMALAR n Kurumların iştiraklerinin, ortaklarının veya ortaklarla ilişkili kişilerin, banka ve finans kurumlarından ya da sermaye piyasalarından temin ederek aynı şartlarla kısmen veya tamamen kullandırdığı borçlanmalar. n Ancak % 3 ile yapılan bir borçlanma % 4 ile ilişkili kuruma aktarılırsa ödenen faizin tamamı mı? Yoksa % 1’lik kısmı mı? Gider olarak kabul edilmeyecektir. Ya da bunun tersi ? ? ? ?

ÖRTÜLÜ SERMAYE SAYILMAYACAK BORÇLANMALAR n n Bankalar tarafından yapılan borçlanmalar. Finansal kiralama şirketleri, finansman

ÖRTÜLÜ SERMAYE SAYILMAYACAK BORÇLANMALAR n n Bankalar tarafından yapılan borçlanmalar. Finansal kiralama şirketleri, finansman ve faktoring şirketleri ile ipotek finansman kuruluşlarının bu faaliyetleriyle ilgili olarak ortak veya ortakla ilişkili kişi sayılan bankalardan yaptıkları borçlanmalar.

KARŞI KURUM DÜZELTMESİ Örtülü sermaye üzerinden ödenen veya hesaplanan faiz ve benzerleri, gelir ve

KARŞI KURUM DÜZELTMESİ Örtülü sermaye üzerinden ödenen veya hesaplanan faiz ve benzerleri, gelir ve kurumlar vergisi kanunlarının uygulanmasında, gerek borç alan gerekse borç veren nezdinde, örtülü sermaye şartlarının gerçekleştiği hesap döneminin son günü itibarıyla dağıtılmış kâr payı veya dar mükellefler için ana merkeze aktarılan tutar sayılır. n Ancak, örtülü sermaye üzerinden ödenen veya hesaplanan kur farkları kar payı sayılmayacaktır. n

KARŞI KURUM DÜZELTMESİ n Bu şekilde dağıtılmış kâr payı, net kâr payı tutarı olarak

KARŞI KURUM DÜZELTMESİ n Bu şekilde dağıtılmış kâr payı, net kâr payı tutarı olarak kabul edilecek ve brüte tamamlanması sonucu bulunacak tutar üzerinden ortakların hukuki niteliğine göre belirlenen oranlarda vergi kesintisi yapılacaktır.

KARŞI KURUM DÜZELTMESİ n Daha önce yapılan vergilendirme işlemleri, tam mükellef kurumlar nezdinde yapılacak

KARŞI KURUM DÜZELTMESİ n Daha önce yapılan vergilendirme işlemleri, tam mükellef kurumlar nezdinde yapılacak düzeltmede örtülü sermayeye ilişkin kur farklarını da kapsayacak şekilde, taraf olan mükellefler nezdinde düzeltilir. Ancak bu düzeltmenin yapılabilmesi için, örtülü sermaye kullanan kurum adına tarh edilen vergilerin kesinleşmiş ve ödenmiş olması gerekmektedir.

KARŞI KURUM DÜZELTMESİ İdare karşı kurum düzeltmesinde “iştirak kazançları istinası”nı gerekçe olarak kullanmıştır. Ancak,

KARŞI KURUM DÜZELTMESİ İdare karşı kurum düzeltmesinde “iştirak kazançları istinası”nı gerekçe olarak kullanmıştır. Ancak, kur farkları açısından bu gerekçenin kullanılması mümkün değildir. Çünkü bunlar kar payı olarak kabul edilmiyor. O zaman kur farkları için ya da borç verenin gerçek kişi olması durumunda düzeltme yapılmayacak mı? n Hayır, yapılacak, sonuç olarak karşı kurum düzeltmesi için istisnai bir gerekçe aramaya gerek bulunmamaktadır. n

KARŞI KURUM DÜZELTMESİ Hesap dönemi kapanmadan, ilgili geçici vergilendirme döneminde mükellefler karşı kurum düzeltmesini

KARŞI KURUM DÜZELTMESİ Hesap dönemi kapanmadan, ilgili geçici vergilendirme döneminde mükellefler karşı kurum düzeltmesini kendileri yapacaklardır. n Hesap dönemi kapandıktan sonra ise vergi dairesine düzeltme talebinde bulunulması gerekmektedir. n İnceleme yapılması halinde ise, bu düzeltmenin ne şekilde yapılacağı tebliğde belirtilmemiş, kanaatimizce, bu durumda düzeltmenin, düzeltme talebi ile yapılması gerekmektedir. n

KARŞI KURUM DÜZELTMESİ n n Ancak, düzeltmenin yapılabilmesi için herhalükarda, örtülü sermaye kullanımı nedeniyle

KARŞI KURUM DÜZELTMESİ n n Ancak, düzeltmenin yapılabilmesi için herhalükarda, örtülü sermaye kullanımı nedeniyle tarh edilen vergilerin kesinleşip ödenmesi gerekmektedir. Düzeltilecek tutar da bu kesinleşen ve ödenen tutar olacaktır. Burada zamanaşımı sorunu ortaya çıkmaktadır. Tebliğde, örtülü sermaye kapsamında borç kullanan kurumun, zamanaşımı süresi içinde düzeltme talebinde bulunmuş olması halinde, düzeltme sonucu tarh edilen verginin kesinleşip ödenmesi şartıyla karşı tarafta da süreye bakılmaksızın gerekli düzeltme işleminin

KARŞI KURUM DÜZELTMESİ n Örneğin; n (A) kurumu 2007 yılında örtülü sermaye kullanmış, 2012

KARŞI KURUM DÜZELTMESİ n Örneğin; n (A) kurumu 2007 yılında örtülü sermaye kullanmış, 2012 yılında inceleme yapılmış, Tarhiyat dava konusu edilmiş dava 2017 yılında mükellef aleyhine sonuçlanmış ve ödeme yapılmış, Bu durumda borç veren (B) kurumu nezdinde, 2017 yılında, 2007 yılının hesapları düzeltilebilecek. n n n

ÖRTÜLÜ SERMAYENİN TESPİTİ SONUCUNDA YAPILACAK İŞLEMLER 1 - Borç alan kurum nezdinde gider reddi

ÖRTÜLÜ SERMAYENİN TESPİTİ SONUCUNDA YAPILACAK İŞLEMLER 1 - Borç alan kurum nezdinde gider reddi 2 - Kur farkı dışında ödenen veya hesaplanan tutarlar üzerinden kar dağıtım stopajı n Borç veren tam mükellef kurum ise bu stopaj yapılamayacak (KVK md. 15’e göre tam mükellef kurumların elde ettiği kar payları için stopaj yapılmaz. ) n Borç veren dar mükellef kurum (işyeri veya daimi temsilcileri ile gelir elde edenler hariç) ise stopaj yapılır. n Borç veren gerçek kişi ise stopaj yapılır.

ÖRTÜLÜ SERMAYENİN TESPİTİ SONUCUNDA YAPILACAK İŞLEMLER 3 - Kar dağıtımı sayılan faiz, kur farkı

ÖRTÜLÜ SERMAYENİN TESPİTİ SONUCUNDA YAPILACAK İŞLEMLER 3 - Kar dağıtımı sayılan faiz, kur farkı ve benzeri ödemeler borç veren kurum/kişi nezdinde gelir reddi yapılır.

ÖZELLİK ARZEDEN KONULAR KUR FARKI GELİRLERİNİN DURUMU Örtülü sermaye kabul edilen borçlanmalarda YTL’nin değer

ÖZELLİK ARZEDEN KONULAR KUR FARKI GELİRLERİNİN DURUMU Örtülü sermaye kabul edilen borçlanmalarda YTL’nin değer kazanması sonucu oluşacak kur farkı gelirleri söz konusu borcun örtülü yoldan konulan bir sermaye olarak kabul edilmesinin bir sonucu olarak, vergiye tabi kurum kazancının tespitinde gelir olarak dikkate alınması söz konusu olmayacaktır. Ancak, Kanun’da KKE Gelir diye bir düzenleme yok!!!!! n

ÖZELLİK ARZEDEN KONULAR n DÖVİZ CİNSİNDEN YAPILAN BORÇLANMALARDA KIYASLAMADA DİKKATE ALINACAK BORÇ TUTARI Yabancı

ÖZELLİK ARZEDEN KONULAR n DÖVİZ CİNSİNDEN YAPILAN BORÇLANMALARDA KIYASLAMADA DİKKATE ALINACAK BORÇ TUTARI Yabancı para üzerinden yapılan borçlanmalara ilişkin borç/öz sermaye hesabında, her bir borcun alındığı tarihte geçerli olan döviz kuru esas alınacaktır. Yabancı para üzerinden alınan borcun vadesinin izleyen yıla sarkması halinde, izleyen yıl için söz konusu hesaplama, borcun ödenmeyen tutarının bilanço günü itibarıyla Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre değerlenmiş tutarı esas alınmak suretiyle yapılacaktır.

ÖZELLİK ARZEDEN KONULAR n MAL VE HİZMET ALIMI NEDENİYLE OLUŞAN BORÇLAR Piyasa koşulları ve

ÖZELLİK ARZEDEN KONULAR n MAL VE HİZMET ALIMI NEDENİYLE OLUŞAN BORÇLAR Piyasa koşulları ve ticari teamüllere göre yapılan vadeli mal ve hizmet alımları ile ilgili olarak ortaya çıkan borçlanmalarda, vade farkı tutarları ayrıca hesaplanmış olsa da bu borç tutarları örtülü sermayenin varlığının tespitinde dikkate alınmayacaktır. Söz konusu süreleri aşan vadeli alımlar nedeniyle ortaya çıkan borçlar örtülü sermayenin varlığının tespitinde dikkate alınacak; bu şekilde hesaplanan örtülü sermaye tutarına isabet eden vade farkları tespit edilerek örtülü sermaye üzerinden ödenen faiz olarak kabul edilecektir.

ÖZELLİK ARZEDEN KONULAR n ALINAN AVANSLAR Avanslar hangi amaçla verilirse verilsin işletmeye finansman imkanı

ÖZELLİK ARZEDEN KONULAR n ALINAN AVANSLAR Avanslar hangi amaçla verilirse verilsin işletmeye finansman imkanı sağlarlar. Dolayısıyla, alınan avanslar da işletme bakımından alınan borç olarak değerlendirilecek ve örtülü sermaye hesaplamasında dikkate alınacaktır. Ancak, inşaat işlerinde yapılan iş kısmı ile orantılı olarak hesaplanıp ödenen istihkak bedellerinin avans olarak kabul edilip örtülü sermayenin hesabında borç unsuru olarak dikkate alınması söz konusu değildir.

ÖZELLİK ARZEDEN KONULAR MALİYETİ OLMAYAN BORÇLANMALAR KIYASLAMADA DİKKATE ALINACAK MI? Örneğin; öz sermaye 100

ÖZELLİK ARZEDEN KONULAR MALİYETİ OLMAYAN BORÇLANMALAR KIYASLAMADA DİKKATE ALINACAK MI? Örneğin; öz sermaye 100 birim, faiz hesaplanan borç tutarı 200 birim, faiz hesaplamayan borç tutarı 200 birim, örtülü sermaye var mı? n

ÖZELLİK ARZEDEN KONULAR n ATİK ALIMI NEDENİYLE OLUŞAN BORÇLAR Burada KKEG olarak dikkate alınması

ÖZELLİK ARZEDEN KONULAR n ATİK ALIMI NEDENİYLE OLUŞAN BORÇLAR Burada KKEG olarak dikkate alınması gereken kur farkları veya faizler sabit kıymetin maliyetine eklenmiş ise bunların amortisman yoluyla itfa edildikleri dönemlerde dikkate alınmaları gerekmektedir.

ÖZELLİK ARZEDEN KONULAR n TAHVİL İHRACI YOLUYLA ÖRTÜLÜ SERMAYE KULLANIMI MÜMKÜN MÜ ? Gerek

ÖZELLİK ARZEDEN KONULAR n TAHVİL İHRACI YOLUYLA ÖRTÜLÜ SERMAYE KULLANIMI MÜMKÜN MÜ ? Gerek TTK gerekse SPK hükümlerine göre çıkarılan tahvillerin öz sermayeyi aşması mümkün değildir. Bu nedenle tek başına tahvil ihracı suretiyle örtülü sermaye kullanımı mümkün değildir. Ancak, yapılan borçlanmaların topluca dikkate alınması tahvil ihracı suretiyle örtülü sermaye kullanımının mümkün olabileceğini göstermektedir. Hamiline yazılı tahvillerde sorun vardır.

ÖZELLİK ARZEDEN KONULAR n BORCU KULLANAN KURUMUN BORÇ ALINAN KİŞİDEN ALACAĞI OLMASI DURUMUNDA ÖRTÜLÜ

ÖZELLİK ARZEDEN KONULAR n BORCU KULLANAN KURUMUN BORÇ ALINAN KİŞİDEN ALACAĞI OLMASI DURUMUNDA ÖRTÜLÜ SERMAYE Bu durumda alacağın borca mahsup edilmesi söz konusu değildir.

ÖZELLİK ARZEDEN KONULAR İLİŞKİLİ KİŞİLER ARACILIĞIYLA DOLAYLI OLARAK YAPILAN BORÇLANMALAR Bu tür borçlanmalarda sadece

ÖZELLİK ARZEDEN KONULAR İLİŞKİLİ KİŞİLER ARACILIĞIYLA DOLAYLI OLARAK YAPILAN BORÇLANMALAR Bu tür borçlanmalarda sadece aktarılan borç tutarı öz sermaye ile kıyaslanır ve örtülü sermayenin varlığı tespit edilir. n

DOLAYLI İLİŞKİ Borcun Dolaylı Temin Edilmesi A B BORÇ C BORÇ D BORÇ E

DOLAYLI İLİŞKİ Borcun Dolaylı Temin Edilmesi A B BORÇ C BORÇ D BORÇ E

ÖZELLİK ARZEDEN KONULAR ÖRTÜLÜ SERMAYE UYGULAMASINDA GERÇEK KİŞİ ORTAKLARIN ÜSTSOY, ALTSOY VE YANSOYLARI İLİŞKİLİ

ÖZELLİK ARZEDEN KONULAR ÖRTÜLÜ SERMAYE UYGULAMASINDA GERÇEK KİŞİ ORTAKLARIN ÜSTSOY, ALTSOY VE YANSOYLARI İLİŞKİLİ KİŞİ BELİRLEMESİNDE DİKKATE ALINACAK MIDIR? Evet, Kanun dolaylı olarak temin edilen borçları da bu kapsamda değerlendirmektedir.

ÖZELLİK ARZEDEN KONULAR n Kurumun zararlı olması ve geçmiş yıllardan kar dağıtmaya uygun fonlarının

ÖZELLİK ARZEDEN KONULAR n Kurumun zararlı olması ve geçmiş yıllardan kar dağıtmaya uygun fonlarının bulunmaması halinde örtülü sermaye (kar dağıtımı) ?

ÖZELLİK ARZEDEN KONULAR Örtülü sermayeye ilişkin ödenen veya hesaplanan kur farkları nedeniyle KDV indirimi

ÖZELLİK ARZEDEN KONULAR Örtülü sermayeye ilişkin ödenen veya hesaplanan kur farkları nedeniyle KDV indirimi yapılamaz. (KDVK md. 30/d) n Geçici vergilendirme dönemlerinde de örtülü sermaye uygulanır. n

ÖZELLİK ARZEDEN KONULAR n Vergi planlamasına imkan sağlaması

ÖZELLİK ARZEDEN KONULAR n Vergi planlamasına imkan sağlaması

TRANSFER FİYATLANDIRMASI YOLUYLA ÖRTÜLÜ KAZANÇ DAĞITIMI

TRANSFER FİYATLANDIRMASI YOLUYLA ÖRTÜLÜ KAZANÇ DAĞITIMI

TRANSFER FİYATLANDIRMASI YOLUYLA ÖRTÜLÜ KAZANÇ DAĞITIMI n YENİ K. V. K. ’NIN 13. MADDESİNE

TRANSFER FİYATLANDIRMASI YOLUYLA ÖRTÜLÜ KAZANÇ DAĞITIMI n YENİ K. V. K. ’NIN 13. MADDESİNE GÖRE, kurumlar, ilişkili kişilerle emsallere uygunluk ilkesine aykırı olarak tespit ettikleri bedel veya fiyat üzerinden mal veya hizmet alım ya da satımında bulunursa, kazanç tamamen veya kısmen transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak dağıtılmış sayılır.

TRANSFER FİYATLANDIRMASI YOLUYLA ÖRTÜLÜ KAZANÇ DAĞITIMI n 5615 SAYILI KANUNLA GVK’NIN 41. MADDESİNE EKLENEN

TRANSFER FİYATLANDIRMASI YOLUYLA ÖRTÜLÜ KAZANÇ DAĞITIMI n 5615 SAYILI KANUNLA GVK’NIN 41. MADDESİNE EKLENEN (5) NUMARALI BENDE GÖRE; teşebbüs sahibinin, ilişkili kişilerle emsallere uygunluk ilkesine aykırı olarak tespit edilen bedel veya fiyatlar üzerinden mal veya hizmet alım ya da satımında bulunması halinde, emsallere uygun bedel veya fiyatlar ile teşebbüs sahibince uygulanmış bedel veya fiyat arasındaki işletme aleyhine oluşan farklar işletmeden çekilmiş sayılır.

TRANSFER FİYATLANDIRMASI YOLUYLA ÖRTÜLÜ KAZANÇ DAĞITIMI KV MÜKELLEFLERİNDE TRANSFER FİYATLANDIRMASI YOLUYLA ÖRTÜLÜ KAZANÇ DAĞITIMINDAN

TRANSFER FİYATLANDIRMASI YOLUYLA ÖRTÜLÜ KAZANÇ DAĞITIMI KV MÜKELLEFLERİNDE TRANSFER FİYATLANDIRMASI YOLUYLA ÖRTÜLÜ KAZANÇ DAĞITIMINDAN SÖZ EDEBİLMEK İÇİN; 1. Bir kurum tarafından, ilişkili kişilerle, bir mal veya hizmet alım ya da satımının (Alım, satım, imalat ve inşaat işlemleri, kiralama, kiraya verme işlemleri, ödünç para alınması ve verilmesi, ikramiye, ücret ve benzeri ödemeleri gerektiren işlemler de bu kapsamdadır. ) yapılmış olması, 2. Bu mal veya hizmet alım ya da satımında "emsallere uygunluk ilkesi"ne aykırı olarak fiyat veya bedel tespiti yapılmış olması gerekmektedir.

TRANSFER FİYATLANDIRMASI YOLUYLA ÖRTÜLÜ KAZANÇ DAĞITIMI GV MÜKELLEFLERİNDE TRANSFER FİYATLANDIRMASI YOLUYLA ÖRTÜLÜ KAZANÇ DAĞITIMINDAN

TRANSFER FİYATLANDIRMASI YOLUYLA ÖRTÜLÜ KAZANÇ DAĞITIMI GV MÜKELLEFLERİNDE TRANSFER FİYATLANDIRMASI YOLUYLA ÖRTÜLÜ KAZANÇ DAĞITIMINDAN SÖZ EDEBİLMEK İÇİN; 1. 2. 3. 4. Teşebbüs sahibi tarafından bir mal veya hizmet alım ya da satımının yapılmış olması, Teşebbüs sahibinin bu mal veya hizmet alım ya da satımını ilişkili kişilerle yapmış olması, Bu mal veya hizmet alım ya da satımında "emsallere uygunluk ilkesi"ne aykırı olarak fiyat veya bedel tespiti yapılmış olması, Emsallere uygun bedel veya fiyatlar ile teşebbüs sahibince uygulanmış bedel veya fiyat arasındaki işletme aleyhine fark oluşması gerekmektedir.

2006 HESAP DÖNEMİNDE ÖRTÜLÜ KAZANÇ MÜESSESESİ GEÇERLİ Mİ? n n Yeni KVK’nın 13. maddesi

2006 HESAP DÖNEMİNDE ÖRTÜLÜ KAZANÇ MÜESSESESİ GEÇERLİ Mİ? n n Yeni KVK’nın 13. maddesi 01. 2007 tarihinde yürürlüğe girecektir. Bu durumda yeni düzenlemenin 2006 hesap döneminde uygulanması mümkün değildir. Ayrıca yeni KVK ile 5422 sayılı eski KVK yürürlükten kaldırılmıştır. Bu durumda 2006 hesap döneminde örtülü kazanç uygulanacak mı? Yeni Kanun’un geçici 1. maddesinin 10 numaralı fıkrasında Yeni kanun’un yürürlüğünden önceki dönemler itibarıyla 5422 sayılı kanun hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı belirtilmiştir.

2006 HESAP DÖNEMİNDE ÖRTÜLÜ KAZANÇ MÜESSESESİ GEÇERLİ Mİ? n Ancak, 5520 sayılı KVK’nın 36.

2006 HESAP DÖNEMİNDE ÖRTÜLÜ KAZANÇ MÜESSESESİ GEÇERLİ Mİ? n Ancak, 5520 sayılı KVK’nın 36. maddesi ile de 5422 sayılı KVK 01. 2006 tarihi itibariyle yürürlükten kaldırılmıştır. Bu durumda 2006 hesap dönemi için örtülü kazanç müessesesinin uygulanmaması gerekmektedir ? ? ? ? ?

YURT İÇİ İŞLEMLERİN DURUMU n n n 5766 sayılı Kanun ile 01. 2008’den itibaren

YURT İÇİ İŞLEMLERİN DURUMU n n n 5766 sayılı Kanun ile 01. 2008’den itibaren Tam mükellef kurumlar ile yabancı kurumların Türkiye’deki işyeri veya daimi temsilcilerinin aralarında ilişkili kişi kapsamında gerçekleştirdikleri yurt içindeki işlemler nedeniyle kazancın örtülü olarak dağıtıldığının kabulü Hazine zararının doğması şartına bağlıdır. Hazine zararından kasıt, emsallere uygunluk ilkesine aykırı olarak tespit edilen fiyat ve bedeller nedeniyle kurum ve ilişkili kişiler adına tahakkuk ettirilmesi gereken her türlü vergi toplamının eksik veya geç tahakkuk ettirilmesidir

YILLAR İTİBARİYLE ÖRTÜLÜ KAZANÇ n n 2005 ve önceki hesap dönemleri için 5422 sayılı

YILLAR İTİBARİYLE ÖRTÜLÜ KAZANÇ n n 2005 ve önceki hesap dönemleri için 5422 sayılı KVK’nın 17. maddesi uygulanacak. 2006 hesap dönemi için örtülü kazanca ilişkin hiçbir hüküm uygulanamayacak fikrindeyiz. (1 nolu KVK GT. 5422 sayılı KVK’nın 17. maddesi uygulanacak diyor. ) 2007 hesap dönemi için hem yurt içi hem de yurt dışı işlemlerde herhangi bir şart olmaksızın 5520 sayılı KVK Md. 13 uygulanacak. 2008 ve sonraki hesap dönemlerinde yurt içindeki kurumların, yurt içi işlemlerine 5520 sayılı KVK Md. 13’ün uygulanması “hazine zararı”nın varlığına

SERMAYE ŞİRKETİ DIŞINDAKİ KURUMLAR n 5422 sayılı KVK’nın 15. maddesinde, “sermaye şirketlerince dağıtılan örtülü

SERMAYE ŞİRKETİ DIŞINDAKİ KURUMLAR n 5422 sayılı KVK’nın 15. maddesinde, “sermaye şirketlerince dağıtılan örtülü kazançlar” kanunen kabul edilmeyen giderler arasında sayılmıştı. Yeni KVK’nın 11. maddesinde ise “transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü olarak dağıtılan kazançlar”ın kanunen kabul edilmeyen gider olduğu belirtilerek, sermaye şirketleri dışındaki kurumlar vergisi mükelleflerinin de örtülü kazanç yönünden tenkid edilebileceği vurgulanmıştır.

İLİŞKİLİ KİŞİ (kurumlar açısından) n n n Kurumların kendi ortakları, Kurumların veya ortaklarının ilgili

İLİŞKİLİ KİŞİ (kurumlar açısından) n n n Kurumların kendi ortakları, Kurumların veya ortaklarının ilgili bulunduğu gerçek kişi veya kurumlar, Kurumların veya ortaklarının idaresi, denetimi veya sermayesi bakımından doğrudan veya dolaylı olarak bağlı bulunduğu gerçek kişi veya kurumlar, Kurumların veya ortaklarının idaresi, denetimi veya sermayesi bakımından nüfuzu altında bulundurduğu gerçek kişi veya kurumlar, Ortakların eşleri, Ortakların veya eşlerinin üstsoy ve altsoyu, üçüncü derece dahil yansoy hısımları ve kayın hısımları.

İLİŞKİLİ KİŞİ (GV mükellefleri için) teşebbüs sahibinin eşi, n üstsoy ve altsoyu, n üçüncü

İLİŞKİLİ KİŞİ (GV mükellefleri için) teşebbüs sahibinin eşi, n üstsoy ve altsoyu, n üçüncü derece dahil yansoy ve kayın hısımları, n doğrudan veya dolaylı ortağı bulunduğu şirketler, n bu şirketlerin ortakları, n bu şirketlerin idaresi, denetimi veya sermayesi bakımından kontrolü altında bulunan diğer şirketler n

İLİŞKİLİ KİŞİ n Kazancın elde edildiği ülke vergi sisteminin, Türk vergi sisteminin yarattığı vergilendirme

İLİŞKİLİ KİŞİ n Kazancın elde edildiği ülke vergi sisteminin, Türk vergi sisteminin yarattığı vergilendirme kapasitesi ile aynı düzeyde bir vergilendirme imkânı sağlayıp sağlamadığı ve bilgi değişimi hususunun göz önünde bulundurulması suretiyle Bakanlar Kurulunca ilan edilen ülkelerde veya bölgelerde bulunan kişilerle yapılmış tüm işlemler, ilişkili kişilerle yapılmış sayılır. (GV mükellefleri için de)

İLİŞKİLİ KİŞİ TEBLİĞ’DE ÇOK AYRINTILI BİR İLİŞKİLİ KİŞİ TANIMLAMASI YAPILMIŞTIR. ÖRNEĞİN; (A) kurumun, n

İLİŞKİLİ KİŞİ TEBLİĞ’DE ÇOK AYRINTILI BİR İLİŞKİLİ KİŞİ TANIMLAMASI YAPILMIŞTIR. ÖRNEĞİN; (A) kurumun, n iştiraki (B) kurumu, n (B) kurumunun genel müdürü (C), n genel müdür (C)’nin üye olduğu (D) derneği, n (D) derneğinde çalışan muhasebe yetkilisi (E) ilişkili kişi sayılmıştır.

İLİŞKİLİ KİŞİ Eş kavramı, yasal evlilik bağı bulunan kişiyi ifade etmektedir. n Eski eşler

İLİŞKİLİ KİŞİ Eş kavramı, yasal evlilik bağı bulunan kişiyi ifade etmektedir. n Eski eşler (boşanma nedeniyle) ortakla ilişkili kişi sayılmaz. n Evliliğin sona ermesi ile kayın hısımlığı sona ermemektedir. Bu nedenle eski eşin babası ortakla ilişkili kişi sayılacaktır. n

İLİŞKİLİ KİŞİ (bayilik ilişkisi) Bir gerçek kişi/kurum ile bir başka gerçek kişi/kurum arasında olağan

İLİŞKİLİ KİŞİ (bayilik ilişkisi) Bir gerçek kişi/kurum ile bir başka gerçek kişi/kurum arasında olağan ticari faaliyet çerçevesinde sadece bayilik ilişkisinin bulunması durumunda söz konusu gerçek kişi veya kurumlar bayiliğe ilişkin mal ve hizmetler bakımından ilişkili kişi kapsamında değerlendirilmeyecektir. n TF GT. 2’de distribütör (ana dağıtıcı) ilişkili kişi olarak değerlendirilmiş. n

İLİŞKİLİ KİŞİ (bayilik ilişkisi) Örneğin; bir cep telefonu bayiinin, ana kurum ile yaptığı ödünç

İLİŞKİLİ KİŞİ (bayilik ilişkisi) Örneğin; bir cep telefonu bayiinin, ana kurum ile yaptığı ödünç para alınması veya verilmesi işlemleri transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü kazanç dağıtımı hükümleri çerçevesinde değerlendirilecektir. n Ya da ana kurum ile bayii arasında başka türden bir ilişki olması durumunda (akrabalık vb. ) yapılan cep telefonu ticareti transfer fiyatlandırması yoluyla örtülü kazanç dağıtımı hükümleri çerçevesinde değerlendirilecektir. n

İLİŞKİLİ KİŞİ (hizmet erbabı) n Kurum çalışanlarının söz konusu kurum ile ilişkilerinin sadece işveren-hizmet

İLİŞKİLİ KİŞİ (hizmet erbabı) n Kurum çalışanlarının söz konusu kurum ile ilişkilerinin sadece işveren-hizmet erbabı ilişkisi içinde bulunması durumunda ilgili kurum ile kurum çalışanı, yapılan ücret ödemeleri bakımından ilişkili kişi kapsamında değerlendirilmeyecektir. Ancak, kurum ile çalışanları arasında yukarıda belirtilen istihdam ilişkisi dışındaki işlemler, ilişkili kişilerle yapılan işlem kapsamında değerlendirilecektir.

İLİŞKİLİ KİŞİ (hizmet erbabı) n Örneğin; bir kurum, ortaklarından birinin kardeşini ücretli olarak çalıştırmakta

İLİŞKİLİ KİŞİ (hizmet erbabı) n Örneğin; bir kurum, ortaklarından birinin kardeşini ücretli olarak çalıştırmakta ise çalışan, ilişkili kişi olarak değerlendirilecektir. Çünkü, bu durumda ilişki sadece istihdam ilişkisinden ibaret değildir. Ya da çalışanlara mal satılması durumunda transfer fiyatlandırması söz konusu olacaktır.

EMSALLERE UYGUNLUK İLKESİ n Emsallere uygunluk ilkesi ilişkili kişilerle yapılan mal veya hizmet alım

EMSALLERE UYGUNLUK İLKESİ n Emsallere uygunluk ilkesi ilişkili kişilerle yapılan mal veya hizmet alım ya da satımında uygulanan fiyat veya bedelin, aralarında böyle bir ilişkinin bulunmaması durumunda oluşacak fiyat veya bedele uygun olmasını ifade eder.

EMSALLERE UYGUNLUK İLKESİ n İlişkili kişilerle yapılan işlemlerde uygulanacak fiyat veya bedeller, aşağıdaki yöntemlerden

EMSALLERE UYGUNLUK İLKESİ n İlişkili kişilerle yapılan işlemlerde uygulanacak fiyat veya bedeller, aşağıdaki yöntemlerden işlemin mahiyetine en uygun olanı kullanarak tespit edilir. (Geleneksel Yöntemler) n Karşılaştırılabilir Fiyat Yöntemi, n Maliyet Artı Yöntemi, n Yeniden Satış Fiyatı Yöntemi,

EMSALLERE UYGUNLUK İLKESİ n Bu yöntemler aslında emsal bedel tespit yöntemleridir. Emsallere uygun fiyat

EMSALLERE UYGUNLUK İLKESİ n Bu yöntemler aslında emsal bedel tespit yöntemleridir. Emsallere uygun fiyat veya bedele ulaşmak için öncelikle iç emsal kullanılacak, bu şekilde kullanılacak fiyat veya bedellerin bulunmaması ya da güvenilir olmaması halinde dış emsal karşılaştırmada esas alınacaktır.

EMSALLERE UYGUNLUK İLKESİ İç emsaller, şirket içi veya grup içi emsaller olabilir. n Dış

EMSALLERE UYGUNLUK İLKESİ İç emsaller, şirket içi veya grup içi emsaller olabilir. n Dış emsal olarak halka açık şirketlerin kamuya açıklanan bilgilerinden faydalanılabilir n Diğer şirketlerde emsal tespitinde sorunlar yaşanabilir. Avrupa’daki bazı özel şirketlerin (AMEDEUS) ticari veri tabanları var. n Dış emsal ticari sır niteliğindedir ve korunur. n

EMSALLERE UYGUNLUK İLKESİ n Emsal bedel araştırmasında seçilen firmaların benzer fonksiyonlara sahip olmaları, benzer

EMSALLERE UYGUNLUK İLKESİ n Emsal bedel araştırmasında seçilen firmaların benzer fonksiyonlara sahip olmaları, benzer ürünlere sahip olmaları gerekmektedir. Firma büyüklükleri, firmanın ne zamandan beri faaliyette bulunduğu, aktif olup olmadığı, firmanın başından geçen önemli olaylar, yeterli finansal verisinin bulunması vs. bilgi ve veriler karşılaştırma analizinin sağlıklı yapılabilmesi için önemlidir.

EMSALLERE UYGUNLUK İLKESİ n 1. 2. Bu ilkenin uygulanabilmesi, ilişkili kişiler arasındaki işlemlerle ilişkisiz

EMSALLERE UYGUNLUK İLKESİ n 1. 2. Bu ilkenin uygulanabilmesi, ilişkili kişiler arasındaki işlemlerle ilişkisiz kişiler arasındaki işlemlerin karşılaştırılabilir olmasına dayanmaktadır. Bu noktada bazı kavramların bilinmesi gerekmektedir. Bunlar; Karşılaştırılabilirlik Analizi Emsal Fiyat Aralığı

EMSALLERE UYGUNLUK İLKESİ 1. KARŞILAŞTIRILABİLİRLİK ANALİZİ Genel olarak ilişkili kişiler arasındaki mal veya hizmet

EMSALLERE UYGUNLUK İLKESİ 1. KARŞILAŞTIRILABİLİRLİK ANALİZİ Genel olarak ilişkili kişiler arasındaki mal veya hizmet alım ya da satımına konu olan işlemdeki koşullarla, aralarında ilişki bulunmayan kişiler arasındaki benzer nitelikteki işlemlerin koşullarının karşılaştırılmasına dayanmaktadır. Örneğin; Bir kurum tarafından aynı niteliklere sahip bir malın ilişkili kişilere vadeli, ilişkisiz kişilere peşin olarak satıldığı durumda, ödeme koşullarındaki bu farklılık dikkate alınarak yapılacak düzeltim sonucu iki işlemin karşılaştırılabilir hale getirilmesi gerekmektedir. Aksi takdirde, emsallere uygun fiyata ulaşmak mümkün olmayacaktır.

EMSALLERE UYGUNLUK İLKESİ Bu kapsamda; - Mal veya Hizmetlerin Nitelikleri (“marka” özelliği dikkate alınarak

EMSALLERE UYGUNLUK İLKESİ Bu kapsamda; - Mal veya Hizmetlerin Nitelikleri (“marka” özelliği dikkate alınarak karşılaştırma yapılmalıdır. ) - İşlev Analizi (ilişkisiz kişiler arasındaki işlemlerde, her bir tarafın kullandığı varlıklar ve üstlendiği riskler dikkate alınmalıdır. ) - Ekonomik Koşullar (örneğin, rekabet koşulları dikkate alınarak gerekli düzeltmeler yapılmalıdır. ) - İş Stratejileri (örneğin; pazara girmeye veya pazar payını artırmaya çalışan şirket ile pazar payını korumaya çalışan şirketin izleyeceği stratejiler farklı olabilir. Dolayısıyla karşılaştırmada bu hususun da dikkate alınması gerekecektir. )

EMSALLERE UYGUNLUK İLKESİ 2. EMSAL FİYAT ARALIĞI Yapılan karşılaştırmalar ve uygulanan yöntemler sonucu tek

EMSALLERE UYGUNLUK İLKESİ 2. EMSAL FİYAT ARALIĞI Yapılan karşılaştırmalar ve uygulanan yöntemler sonucu tek bir fiyat veya bedelden ziyade, birbirine yakın birden çok sonucu içeren belli bir fiyat veya bedel aralığına ulaşmak da söz konusu olabilmektedir. Emsal fiyat aralığı, aynı yöntemin farklı karşılaştırılabilir kontrol dışı işlem verilerine uygulanmasından veya aynı verilere farklı transfer fiyatlandırması yöntemlerinin uygulanmasından elde edilen değişik emsal fiyatların oluşturduğu bir fiyat dizisidir.

EMSALLERE UYGUNLUK İLKESİ Mükellef bu sonuç aralığı içerisinde aritmetik ortalama, mod, medyan veya başka

EMSALLERE UYGUNLUK İLKESİ Mükellef bu sonuç aralığı içerisinde aritmetik ortalama, mod, medyan veya başka bir ölçüden en makul olanını kullanmak suretiyle bir tutar belirleyebilecektir. Dolayısıyla, mükellefin emsal fiyat aralığının içinde bulunması şartıyla belirleyeceği bu fiyat ya da bedel kabul edilecektir. Ancak, belirlenen emsal fiyat aralığının içindeki fiyatların birbirinden büyük ölçüde farklı olması durumunda, karşılaştırılabilirlik analizindeki unsurların veya yapılan düzeltim işlemlerinin yeniden değerlendirilmesi gerekmektedir.

KARŞILAŞTIRILABİLİR FİYAT YÖNTEMİ n Bu yöntem, bir mükellefin uygulayacağı emsallere uygun satış fiyatının, karşılaştırılabilir

KARŞILAŞTIRILABİLİR FİYAT YÖNTEMİ n Bu yöntem, bir mükellefin uygulayacağı emsallere uygun satış fiyatının, karşılaştırılabilir mal veya hizmet alım veya satımında bulunan ve aralarında herhangi bir şekilde ilişki bulunmayan gerçek ya da tüzel kişilerin birbirleriyle yaptıkları işlemlerde uygulayacağı piyasa fiyatı ile karşılaştırılarak tespit edilmesini ifade etmektedir.

KARŞILAŞTIRILABİLİR FİYAT YÖNTEMİ Tam anlamıyla emsal fiyat tespit yöntemidir. (öncelikle iç emsal daha sonra

KARŞILAŞTIRILABİLİR FİYAT YÖNTEMİ Tam anlamıyla emsal fiyat tespit yöntemidir. (öncelikle iç emsal daha sonra dış emsal aranacaktır. ) Karşılaştırılabilirlik analizine göre gerekli düzeltmelerin yapılması gerekir. n Doğrudan karşılaştırma yapılmasına olanak veren bu yöntem, uygulamada en sık kullanılan yöntemdir. n

KARŞILAŞTIRILABİLİR FİYAT YÖNTEMİ Kullanım alanları olarak; n ticari emtia alım satım işlemleri, n lisans

KARŞILAŞTIRILABİLİR FİYAT YÖNTEMİ Kullanım alanları olarak; n ticari emtia alım satım işlemleri, n lisans ödemeleri, n borçlanma işlemlerinde faiz oranı tespiti örnek verilebilir.

MALİYET ARTI YÖNTEMİ n Bu yöntem, emsallere uygun fiyatın, ilgili mal ya da hizmetin

MALİYET ARTI YÖNTEMİ n Bu yöntem, emsallere uygun fiyatın, ilgili mal ya da hizmetin maliyet bedelinin uygun bir brüt kâr oranı kadar artırılması suretiyle hesaplanmasını ifade etmektedir. Buradaki uygun brüt kâr oranı, söz konusu mal veya hizmet alım veya satım anında ilişkisiz kişilere satılması halinde uygulanacak fiyatı yansıtan kâr oranını ifade etmektedir.

MALİYET ARTI YÖNTEMİ Bu yöntem, aslında, iç emsale göre tespit edilen brüt kar oranının

MALİYET ARTI YÖNTEMİ Bu yöntem, aslında, iç emsale göre tespit edilen brüt kar oranının ilişkili kişilerle yapılan işlemlere uygulanması yöntemidir. İç emsal yoksa dış emsale göre de kar oranı tespit edilebilecektir. n Bu yöntem özellikle hammadde ve yarı mamuller ile imal edilen mallara ilişkin işlemlerde ve fason imalatlarda uygulama alanı bulmaktadır. n

YENİDEN SATIŞ FİYATI YÖNTEMİ n n Bu yöntem ile emsallere uygun fiyatın, işlem konusu

YENİDEN SATIŞ FİYATI YÖNTEMİ n n Bu yöntem ile emsallere uygun fiyatın, işlem konusu mal veya hizmetlerin aralarında herhangi bir bağlantı bulunmayan gerçek veya tüzel kişilere yeniden satılması halinde uygulanacak fiyattan uygun bir brüt satış kârı düşülerek hesaplanmasını ifade etmektedir. Buradaki uygun brüt satış kârı, söz konusu mal ya da hizmet için işlem anında uygulanabilecek, piyasa koşullarına göre belirlenen ya da belirlenebilecek objektif nitelikte bir oran ile saptanan kârı ifade etmektedir.

YENİDEN SATIŞ FİYATI YÖNTEMİ Bu yöntemde, ilişkili kişilerden alınan mal veya hizmetin ilişkisiz kişilere

YENİDEN SATIŞ FİYATI YÖNTEMİ Bu yöntemde, ilişkili kişilerden alınan mal veya hizmetin ilişkisiz kişilere yeniden satış fiyatından, iç veya dış emsale göre bulunan kar oranın düşülmesi ile emsallere uygun fiyat bulunacaktır. n Farklı ürünlerin söz konusu olduğu işlemler için de kullanılabilecek olan bu yöntem, özellikle pazarlama faaliyetleri gibi ilişkili şirketin satın aldığı mal veya hizmeti ilişkisiz kişilere sattığı işlemlerde güvenilir sonuçlar vermektedir. n

DİĞER YÖNTEMLER n Kar Bölüşüm Yöntemi n İşleme Dayalı Net Kar Marjı Yöntemi n

DİĞER YÖNTEMLER n Kar Bölüşüm Yöntemi n İşleme Dayalı Net Kar Marjı Yöntemi n MB GİB ile Anlaşma Yöntemi

KAR BÖLÜŞÜM YÖNTEMİ Bu yöntem, ilişkili kişilerin bir veya daha fazla sayıdaki kontrol altındaki

KAR BÖLÜŞÜM YÖNTEMİ Bu yöntem, ilişkili kişilerin bir veya daha fazla sayıdaki kontrol altındaki işlemlere ilişkin toplam faaliyet kârı ya da zararının, üstlendikleri işlevler ve yüklendikleri riskler nispetinde ilişkili kişiler arasında emsallere uygun olarak bölüştürülmesini esas almaktadır. Kar bölüşümü emsal kar marjları dikkate alınarak yapılır. n Örneğin, bütün üretim ve organizasyon faaliyetleri Türkiye’de yapılıp, pazarlama faaliyetleri bir vergi cennetinde yapılarak kar orada bırakılıyorsa, bu yöntem uygulanabilir. n

İŞLEME DAYALI NET KAR MARJI YÖNTEMİ n Bu yöntemde, mükellefin kontrol altındaki bir işleme

İŞLEME DAYALI NET KAR MARJI YÖNTEMİ n Bu yöntemde, mükellefin kontrol altındaki bir işleme ilişkin net kâr marjının maliyetler, satışlar veya varlıklar gibi değerlere göre hesaplanması gerekmektedir. Dolayısıyla kâr düzey göstergeleri esas alınarak kontrol altındaki işlemlerle kontrol dışı işlemler karşılaştırılacaktır.

YÖNTEMLERİN SEÇİMİ KOŞULLAR YÖNTEM 1. Aynı ürün satılıyorsa ya da ürünler arasında fark yoksa

YÖNTEMLERİN SEÇİMİ KOŞULLAR YÖNTEM 1. Aynı ürün satılıyorsa ya da ürünler arasında fark yoksa ya da farklar düzeltilebiliyorsa Karşılaştırılabilir Fiyat Yöntemi 2. Ürünler arasında maddi farklılıklar varsa ve ayarlama yapılamıyorsa, ürünlerin özelliklerinden daha çok yapılan işlevler, üstlenilen riskler ve sahip olunan varlıklar dikkate alınarak brüt kar marjları karşılaştırılıyorsa 2 Seçenek Vardır. a) Ürünlerin maliyet verilerine ilişkin ayrıntılı bilgi elde ediliyor ve ürünlere değer artırıcı bir katkıda bulunuluyor ve ürünün fiziksel yapısı değiştiriliyor ise Maliyet Artı Yöntemi b) Ürünlerin maliyet verilerine ilişkin ayrıntılı bilgi elde edilemiyor ve ürünlere değer artırıcı bir katkıda bulunulmuyor ve ürünün fiziksel yapısı değiştirilmiyor ise Yeniden Satış Fiyatı Yöntemi 3. Geleneksel işlem yöntemlerini uygulayacak yeterli bilgi yoksa veya farklılıkları giderecek ayarlama yapılamıyorsa 2 Seçenek Vardır. a) İşlemlerin birbirinin ayrılmaz parçası olduğu olaylarda Kar Bölüşüm Yön. b) Ürünlerin maliyet verilerine ilişkin ayrıntılı bilgi elde edilemiyor ve brüt kar marjları karşılaştırılabilir nitelikte değilse, hesaplamada net faal. kar marjı dikkate alınıyorsa İşleme Dayalı Net Kar Marjı Yöntemi

GİB İLE ANLAŞMA YÖNTEMİ n Bu yöntem, üç yılı aşmamak üzere belirlenen süre ve

GİB İLE ANLAŞMA YÖNTEMİ n Bu yöntem, üç yılı aşmamak üzere belirlenen süre ve koşullar altında kesinlik taşıyacak ve bu şekilde tespit edilen yöntem, belirlenen koşullar altında eleştiri konusu yapılamayacaktır. Uygulayacağı yöntem konusunda tereddütü bulunan mükellefin gerekli bilgi ve belgelerle birlikte İdare'ye başvurarak belli bir dönem için yöntem tespiti talebinde bulunabilmesi mümkündür.

GİB İLE ANLAŞMA YÖNTEMİ n n Tebliğ’de başvuru için verilmesi gereken 17 adet belgeden

GİB İLE ANLAŞMA YÖNTEMİ n n Tebliğ’de başvuru için verilmesi gereken 17 adet belgeden ve yıl sonunda verilmesi gereken 1 adet rapordan bahsediliyor. Peşin fiyatlandırma anlaşmasının kapsamına kurumlar vergisi mükellefleri girmektedir. Bu çerçevede, 01/01/2008 tarihinden itibaren Büyük Mükellefler Vergi Dairesi Başkanlığı'na kayıtlı mükelleflerin, 01/01/2009 tarihinden itibaren ise tüm kurumlar vergisi mükelleflerinin ilişkili kişilerle yaptıkları yurt dışı işlemlerine ilişkin olarak belirlenecek yöntem konusunda İdare'ye başvurmaları mümkün bulunmaktadır.

GİB İLE ANLAŞMA YÖNTEMİ 2008/13490 sayılı BKK ile n Serbest bölgelerde bulunan mükelleflerle ve

GİB İLE ANLAŞMA YÖNTEMİ 2008/13490 sayılı BKK ile n Serbest bölgelerde bulunan mükelleflerle ve bu mükelleflerin yurt içinde yaptığı işlemler için de PFA talep etmelerine olanak tanındı. n

GİB İLE ANLAŞMA YÖNTEMİ n İki taraflı veya çok taraflı peşin fiyatlandırma anlaşması talep

GİB İLE ANLAŞMA YÖNTEMİ n İki taraflı veya çok taraflı peşin fiyatlandırma anlaşması talep edilebilir. İdare, iki taraflı ya da çok taraflı peşin fiyatlandırma anlaşmasına ilişkin talebin değerlendirilmesi sonucu birden fazla ülkeyi ilgilendirdiğini tespit ederse, ilgili ülke/ülkelerle vergi anlaşması bulunması ve anlaşmanın imkan vermesi şartıyla, Çifte Vergilendirmeyi Önleme Anlaşmaları çerçevesinde değerlendirme yapacaktır.

GİB İLE ANLAŞMA YÖNTEMİ 5766 sayılı Kanun ile Harç Getirildi. n Başvuru Harcı :

GİB İLE ANLAŞMA YÖNTEMİ 5766 sayılı Kanun ile Harç Getirildi. n Başvuru Harcı : 25. 000. -YTL. n Yenileme Harcı : 20. 000. -YTL. n

TF’DE YILLIK BELGELENDİRME n 17 adet ayrıntılı bilgi ve belge isteniyor. Bu da iş

TF’DE YILLIK BELGELENDİRME n 17 adet ayrıntılı bilgi ve belge isteniyor. Bu da iş yükünün artması anlamına geliyor. n Ayrıca, bu durum mükelleflere ilişkili kişilerle yaptıkları işlemlerde uyguladıkları fiyatın emsale uygun fiyat olduğunu ispatlama imkanı sağlıyor.

2008 BEYANNAMESİ İLE n n n TF, KEYK ve ÖS’ye ilişkin form verilecek KV

2008 BEYANNAMESİ İLE n n n TF, KEYK ve ÖS’ye ilişkin form verilecek KV mükellefleri yurt dışı işlemler için Yıllık TF Raporu hazırlamalı ve istendiğinde idareye ve vergi incelemesine ibraz etmelidirler. 2008/13490 ile tüm kurumlar vergisi mükelleflerinin serbest bölgelerde bulunan mükelleflerle yaptığı işlemler TF raporuna dahil edildi. Ayrıca, serbest bölgelerde faaliyette bulunan kurumlar vergisi mükelleflerinin ilişkili kişilerle yaptıkları yurt içi işlemlerine ilişkin olarak TF Raporunu kurumlar vergisi beyannamesinin verilme süresine kadar hazırlamaları ve bu süre sona erdikten sonra istenmesi durumunda İdare'ye veya vergi incelemesi yapmaya yetkili olanlara ibraz etmeleri zorunludur.

2008 BEYANNAMESİ İLE n KV mükellefleri yurt içi, GV mükellefleri de yurt içi ve

2008 BEYANNAMESİ İLE n KV mükellefleri yurt içi, GV mükellefleri de yurt içi ve dışı işlemleri için tebliğde belirtilen belgeleri hazırlamalı ve istendiğinde idareye ve vergi incelemesine ibraz etmelidirler.

ÖRTÜLÜ SERMAYE VE TRANSFER FİYATLANDIRMASININ YARATTIĞI PARADOKS n Özsermayesi 100 birim olan (A) kurumunun

ÖRTÜLÜ SERMAYE VE TRANSFER FİYATLANDIRMASININ YARATTIĞI PARADOKS n Özsermayesi 100 birim olan (A) kurumunun ortağı (B)’den 400 birim borcu %10 faizle aldığını ve bu borçlanma için 10 birim faiz ödediğini kabul edelim. Bu durumda; n Örtülü Sermaye Tutarı: 100 birim n Örtülü Sermayeye İsabet Eden Faiz: 2, 5 birim n (A) kurumu nezdinde KKEG: 2, 5 birim n (B) kurumu nezdinde gelir reddi: 2, 5 birim (A kurumu için yapılan tarhiyatın kesinleştiği ve ödendiği dönemde)

ÖRTÜLÜ SERMAYE VE TRANSFER FİYATLANDIRMASININ YARATTIĞI PARADOKS n Öte yandan borçlanmalarda uygulanan emsal faiz

ÖRTÜLÜ SERMAYE VE TRANSFER FİYATLANDIRMASININ YARATTIĞI PARADOKS n Öte yandan borçlanmalarda uygulanan emsal faiz oranının % 20 olduğunu kabul edelim. Bu durumda; n (B) kurumu adına gelir tarhiyatı: 10 birim n (A) kurumunda, karşı kurum düzeltmesi nedeniyle yazdırılması gereken gider: 2, 5 birim n Ancak, bu borçlanma örtülü sermaye olduğu için (A) kurumunda gider yazılabilecek mi ? ? ? ?

ÖRTÜLÜ SERMAYE VE TRANSFER FİYATLANDIRMASININ YARATTIĞI PARADOKS n Dolayısıyla, ödünç işlemlerinde, hem örtülü sermaye

ÖRTÜLÜ SERMAYE VE TRANSFER FİYATLANDIRMASININ YARATTIĞI PARADOKS n Dolayısıyla, ödünç işlemlerinde, hem örtülü sermaye nedeniyle gider yazılamayan bir tutar ortaya çıkıyor. Hem de emsalden farklı faiz uygulanırsa, örtülü kazanç nedeniyle gider yazdırılması gereken bir tutar ortaya çıkıyor.

KDV DÜZELTİLECEK Mİ? n n n Örneğin; Emsallere uygun fiyatı 100 lira olan bir

KDV DÜZELTİLECEK Mİ? n n n Örneğin; Emsallere uygun fiyatı 100 lira olan bir malın, (A) kurumu tarafından 15. 01. 2008 tarihinde 50 liraya satıldığını ve bu tutar üzerinden 9 lira KDV hesaplandığını kabul edelim. Malı satın alan (B) kurumu da Ocak 2008 KDV beyannamesinde 9 lira KDV’yi indirim konusu yapmış, (A) kurumu 2009 yılı içerisinde vergi incelemesine tabi tutulmuş, Bu durumda, (A) kurumu için 50 lira matrah farkı üzerinden 10 lira KV ve 9 lira da KDV tarhiyatı yapılacaktır.

KDV DÜZELTİLECEK Mİ? n n Tarh edilecek 10 lira KV’nin ödendiği ve kesinleştiği dönemde

KDV DÜZELTİLECEK Mİ? n n Tarh edilecek 10 lira KV’nin ödendiği ve kesinleştiği dönemde (B) kurum nezdinde karşı kurum düzeltmesi yapılacak ve bu kurumun Ocak 2007 dönemi maliyetleri ya da giderleri 50 lira artırılacaktır. Ancak, (B) kurumunun Ocak 2007 vergilendirme döneminde indirim olarak dikkate aldığı 9 lira KDV’nin 18 liraya yükseltilip yükseltilemeyeceği belirsizdir. Kanaatimizce bu durumda, KDV’nin düzeltilmemesi gerekmektedir. Fakat, KDV’nin düzeltilmemesi “hazine yararı” kavramının yeniden tartışılmasına neden olacaktır.

GELİR VE KURUMLAR VERGİSİ AÇISINDAN GİDER KABUL EDİLMEYEN ÖDEMELER

GELİR VE KURUMLAR VERGİSİ AÇISINDAN GİDER KABUL EDİLMEYEN ÖDEMELER

GELİR VE KURUMLAR VERGİSİ AÇISINDAN GİDER KABUL EDİLMEYEN ÖDEMELER GVK Md. 41’de gelir vergisi

GELİR VE KURUMLAR VERGİSİ AÇISINDAN GİDER KABUL EDİLMEYEN ÖDEMELER GVK Md. 41’de gelir vergisi matrahının tespitinde gider kabul edilmeyen ödemeler belirtilmiştir. n KVK Md. 11’de ise kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider kabul edilmeyen ödemeler belirtilmiştir. n

PİŞMANLIK ZAMMI GİDER YAZILIR MI? GVK Md. 90’da ve KVK Md. 11/1 -d’de, 6183

PİŞMANLIK ZAMMI GİDER YAZILIR MI? GVK Md. 90’da ve KVK Md. 11/1 -d’de, 6183 sayılı ödenen gecikme zamları ile Vergi Usul Kanunu hükümlerine göre ödenen gecikme faizlerinin, kazancın tespitinde kanunen kabul edilmeyen gider olarak dikkate alınması gerektiği belirtilmiştir. n Bu maddelerde “pişmanlık zammı”na ifadesine yer verilmemesi tartışmalara neden oluyor. n

SGK’YA ÖDENEN GECİKME ZAMLARI ? Primlerin geç ödenmesi nedeniyle ödenen gecikme zamları gider olarak

SGK’YA ÖDENEN GECİKME ZAMLARI ? Primlerin geç ödenmesi nedeniyle ödenen gecikme zamları gider olarak kabul edilebilir. n İdari para cezalarının geç ödenmesi nedeniyle ödenen gecikme zamları gider olarak kabul edilemez. n

DİĞER KANUNLARDA YER ALAN DÜZENLEMELER Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 58. maddesine göre hesaplanan katma

DİĞER KANUNLARDA YER ALAN DÜZENLEMELER Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 58. maddesine göre hesaplanan katma değer vergisi ile indirilecek katma değer vergisini gelir ve kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider olarak kabul edilmez. n Ancak, 1 seri numaralı Katma Değer Vergisi Genel Tebliğinde; - Vergiye tabi malların ayın ücret olarak çalışanlara verilmesi ile - Vergiye tabi malların çeşitli kişi veya kuruluşlara bağışlanması durumunda, hesaplanan katma değer vergisinin gider olarak dikkate alınabileceği belirtilmiştir. n

DİĞER KANUNLARDA YER ALAN DÜZENLEMELER n Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanunu'nun 14. maddesinde, ticari maksatla

DİĞER KANUNLARDA YER ALAN DÜZENLEMELER n Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanunu'nun 14. maddesinde, ticari maksatla kullanılan uçak ve helikopter ile taşıt kiralama faaliyeti ile uğraşan işletmelerin bu amaçla kiraya verdikleri taşıtlar hariç olmak üzere, bu kanunun (I), (III) ve (IV) sayılı tarifelerinde yer alan taşıtlardan alınan motorlu taşıtlar vergisi ve cezalar ile gecikme zamlarının, Gelir ve Kurumlar Vergileri matrahının tespitinde gider olarak kabul edilemeyeceği hüküm altına alınmıştır.

DİĞER KANUNLARDA YER ALAN DÜZENLEMELER n 5727 sayılı Tütün Mamullerinin Zararlarının Önlenmesine Dair Kanunda

DİĞER KANUNLARDA YER ALAN DÜZENLEMELER n 5727 sayılı Tütün Mamullerinin Zararlarının Önlenmesine Dair Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 5. maddesiyle (yürürlük tarihi 19. 05. 2008) her türlü alkol ve alkollü içkiler ile tütün ve tütün mamullerinin tanıtımına yönelik reklam harcamalarının gider olarak dikkate alınamayacağı hükme bağlanmıştır.

KKEG OLARAK KABUL EDİLEN DİĞER GİDERLER 1 - Çalınma, kaybolma ve dolandırıcılık nedenleriyle doğan

KKEG OLARAK KABUL EDİLEN DİĞER GİDERLER 1 - Çalınma, kaybolma ve dolandırıcılık nedenleriyle doğan zararlar, 2 - Vadeli çekler için hesaplanan reeskontlar ile mevcut borç senetlerini reeskonta tabi tutmayıp, buna karşın alacak senetlerinin reeskonta tabi tutan kurumların hesapladıkları reeskontlar, 3 - İşletmede çalışan personelin ölümü durumunda ailesi ve çocuklarına kanuni zorunluluk olmaksızın verilen yardımlar, 4 - Vefat ilanları karşılığında verilen meblağlar ve çelenk masrafları, 5 - Bir başka kişi veya kurum adına düzenlenmiş belgelere istinaden yapılan giderler, 6 - Yasal olarak azami had belirlenmiş giderlerde belirlenen hadleri aşan kısım (azami oranının üzerindeki herhangi bir oranda ayrılan amortismanlar, Gelir Vergisi Kanunu'nun 40. maddesinin (8) numaralı bendinde hüküm altına alınan haddin üstünde ödenen sendika aidatları vb. ),

KKEG OLARAK KABUL EDİLEN DİĞER GİDERLER 7 - Kanunen yasaklanmış faaliyetlerin yapılmasından kaynaklanan giderler

KKEG OLARAK KABUL EDİLEN DİĞER GİDERLER 7 - Kanunen yasaklanmış faaliyetlerin yapılmasından kaynaklanan giderler (Rüşvet, yasa dışı örgütlere yapılan bağış ve yardımlar vb. ) (Bu konu KVK GT. 3 ile kesinleştirildi. ), 8 - Maliyet olarak dikkate alınması gereken harcamalar, 9 - Dönemsellik ilkesi gereği cari yıl haricindeki geçmiş veya gelecek yıllara ait giderler, 10 -Siyasi partilere ve K. V. K. 'nın 10. maddesi kapsamına girmeyen diğer gerçek ve tüzel kişilere yapılan bağışlar, 11 - Kanunlarda düzenlenen özel haller hariç olmak üzere belgelendirilemeyen giderler, 12 - Kıdem tazminatları karşılıkları, 13 - Garanti gider karşılıkları

TEMETTÜ İKRAMİYELERİ n n G. V. K. ’nın 75. maddesi uyarınca, yönetim kurulu başkan

TEMETTÜ İKRAMİYELERİ n n G. V. K. ’nın 75. maddesi uyarınca, yönetim kurulu başkan ve üyelerine ödenen kâr payları menkul sermaye iradı sayılır. Bu kişilere yapılan söz konusu ödemelerin kurum kazancının tespitinde gider olarak indirilmesi mümkün değildir. Kurum personeline ödenen temettü ikramiyeleri ise G. V. K. ’nın 61. maddesine göre ücret sayılır. Bu ödemeler kurum kazancının tespitinde ücret gideri olarak dikkate alınacaktır.

TİCARİ KARDAN MALİ KARA GEÇİŞ VE ÖZELLİK ARZEDEN DURUMLAR

TİCARİ KARDAN MALİ KARA GEÇİŞ VE ÖZELLİK ARZEDEN DURUMLAR

TİCARİ KARDAN MALİ KARA GEÇİŞ VE ÖZELLİK ARZEDEN DURUMLAR n n n n n

TİCARİ KARDAN MALİ KARA GEÇİŞ VE ÖZELLİK ARZEDEN DURUMLAR n n n n n 29 - Ticari Bilanço Kârı, 30 - Ticari Bilanço Zararı 31 - Kanunen Kabul Edilmeyen Giderler ZARAR OLSA DAHİ İNDİRİLECEK İSTİSNA VE İNDİRİMLER 33 - İştirak Kazançları İstisnası (KVK Md. 5/1 -a) 34 - Yurt Dışı İştirak Kazançları İstisnası (KVK Md. 5/1 -b) 35 - Tam Mükellef Anonim Şirketlerin Yurt Dışı İştirak Hisseleri Satış Kazançları İstisnası (KVK Md. 5/1 -c) 36 - Emisyon Primi Kazancı İstisnası (KVK Md. 5/1 -ç) 37 - Yatırım Fon ve Ortaklıklarının Portföy İşletmecilik Kazancı İstisnası (KVK Md. 5/1 -d) 38 - Taşınmaz ve İştirak Hisseleri ile Kurucu Senetleri, İntifa Senetleri ve Rüçhan Hakları Satış Kazancı İstisnası (KVK Md. 5/1 -e)

TİCARİ KARDAN MALİ KARA GEÇİŞ VE ÖZELLİK ARZEDEN DURUMLAR n n n n 39

TİCARİ KARDAN MALİ KARA GEÇİŞ VE ÖZELLİK ARZEDEN DURUMLAR n n n n 39 - Bankalara veya TMSF'ye Borçlu Durumda Olan Kurumların Taşınmaz ve İştirak Hisseleri ile Kurucu Senetleri, İntifa Senetleri ve Rüçhan Hakları Satış Kazançları İstisnası (KVK Md. 5/1 -f) 40 - Yurt Dışı Şube Kazançları İstisnası (KVK Md. 5/1 -g) 41 - Yurt Dışı İnşaat ve Onarım İşlerinden Sağlanan Kazançlara İlişkin İstisna (KVK Md. 5/1 -h) 42 - Eğitim ve Öğretim Kurumları ile Dernek veya Vakıflara Ait Rehabilitasyon Merkezlerinin İşletilmesinden Elde Edilen Kazançlara İlişkin İstisna (KVK Md. 5/1 -ı) 43 - Serbest Bölgelerde Elde Edilen Kazançlara İlişkin İstisna 44 - Teknoloji Geliştirme Bölgelerinden Elde Edilen Kazançlara İlişkin İstisna 45 - Türk Uluslararası Gemi Siciline Kayıtlı Gemilerin İşletilmesinden ve Devrinden Sağlanan Kazançlara İlişkin İstisna

TİCARİ KARDAN MALİ KARA GEÇİŞ VE ÖZELLİK ARZEDEN DURUMLAR n n n 49 -

TİCARİ KARDAN MALİ KARA GEÇİŞ VE ÖZELLİK ARZEDEN DURUMLAR n n n 49 - Zarar, 50 - Kâr 53 - Mahsup Edilecek Toplam Geçmiş Yıl Zararı 54 - İndirime Esas Tutar KAZANCIN BULUNMASI HALİNDE İNDİRİLECEK İSTİSNA VE İNDİRİMLER 55 - Risturnlar (KVK Md. 5/1 -i) 56 - AR-GE İndirimi (KVK Md. 10/1 -a) 57 - Sponsorluk Harcamaları (KVK Md. 10/1 -b) 58 - Bağış ve Yardımlar (KVK Md. 10/1 -c) 59 - Eğitim ve Sağlık Tesisleri ile Yurt İnşasına İlişkin Bağış ve Yardımlar (KVK Md. 10/1 -ç) 60 - Kültür ve Turizm Amaçlı Bağış ve Yardımlar (KVK Md. 10/1 -d) 61 - Bakanlar Kurulu Kararı Uyarınca Başbakanlık Aracılığıyla Yapılan Bağış ve Yardımlar (KVK Md. 10/1 -e)

TİCARİ KARDAN MALİ KARA GEÇİŞ VE ÖZELLİK ARZEDEN DURUMLAR n n 62 - Gerçekleşen

TİCARİ KARDAN MALİ KARA GEÇİŞ VE ÖZELLİK ARZEDEN DURUMLAR n n 62 - Gerçekleşen Yatırım Harcamaları İndirimi, 63 - Öngörülen Yatırım Harcamaları İndirimi 64 - Toplam Yatırım İndirimi 65 - Diğer İndirimler 67 - Dönem Safi Kurum Kazancı (Matrah)

İSTİSNA KAZANÇ ELDE ETMEK İÇİN YAPILAN GİDERLER İLE İSTİSNA EDİLEN FAALİYETLERDEN DOĞAN ZARARLAR n

İSTİSNA KAZANÇ ELDE ETMEK İÇİN YAPILAN GİDERLER İLE İSTİSNA EDİLEN FAALİYETLERDEN DOĞAN ZARARLAR n KVK Md. 5/3 gereği iştirak hisselerinin alımıyla ilgili finansman giderleri hariç istisna kazanç ile ilgili yapılan giderlerin istisna dışı kurum kazancından indirilmesi mümkün değildir. Aynı şekilde istisna faaliyetlerden doğan zararlar da KKEG olarak dikkate alınmalıdır. Dolayısıyla kanun koyucu vergilendirilmeyecek gelir unsuru için yapılan giderler ile bu faaliyetlerden doğan zararın vergilendirilecek gelir unsurundan indirilmesine izin vermemektedir.

AR-GE İNDİRİMİ 5746 sayılı Kanun’un 5. maddesi (Kanun 01. 04. 2008 tarihinde yürürlüğe girmiştir.

AR-GE İNDİRİMİ 5746 sayılı Kanun’un 5. maddesi (Kanun 01. 04. 2008 tarihinde yürürlüğe girmiştir. ) ile Ar-Ge harcamalarının tamamının (%100) kurum kazancından indirilecektir. n 2 numaralı KVK GT’de 1. geçici vergilendirme döneminde %40, müteakip geçici vergilendirme dönemlerinde 1. geçici vergilendirme döneminde yapılan harcamalarda dahil (geçici vergide kümülatif hesaplama yapıldığı için) edilerek %100 oranında Ar-Ge indirimi hesaplanacağı belirtilmiştir. n

AR-GE İNDİRİMİ 3 numaralı GT ile de TÜBİTAK tarafından desteklenmesi uygun görülen projeler için

AR-GE İNDİRİMİ 3 numaralı GT ile de TÜBİTAK tarafından desteklenmesi uygun görülen projeler için GİB’e başvuru zorunluluğu kaldırıldı. Sadece YMM raporuna proje değerlendirme raporu veya TÜBİTAK’tan alınan yazının eklenmesi yeterli görülmüştür. n Kazancın yetersiz olması nedeniyle kullanılamayan Ar-Ge indirimi sonraki yıllara süresiz olarak devreder. n

% 5’LİK BAĞIŞ YARDIM HESABI n Kurum kazancının %5 ile sınırlı olan bağış ve

% 5’LİK BAĞIŞ YARDIM HESABI n Kurum kazancının %5 ile sınırlı olan bağış ve yardımlarda, indirime tabi tutarın tespitinde esas alınacak kurum kazancı [Ticari Bilanço Karı-(iştirak kazançları istisnası+geçmiş yıl zararları)]

5811 SAYILI VARLIK BARIŞI KANUNU 30/4/2009 tarihine kadar elde edilen yurt dışı iştirak kazancı

5811 SAYILI VARLIK BARIŞI KANUNU 30/4/2009 tarihine kadar elde edilen yurt dışı iştirak kazancı ile yurt dışı iştirak hissesi satış kazancının ya da yurt dışı şube kazancının 31/5/2009 tarihine kadar, n 31/10/2009 tarihine kadar elde edilen kanuni ve iş merkezi Türkiye'de bulunmayan kurumların tasfiyesinden doğan kazancın ise 31/10/2009 tarihine kadar Türkiye'ye transfer edilmiş olması gerekmektedir. n

5811 SAYILI VARLIK BARIŞI KANUNU n Yurt dışında bulunan işyeri veya daimi temsilci aracılığıyla

5811 SAYILI VARLIK BARIŞI KANUNU n Yurt dışında bulunan işyeri veya daimi temsilci aracılığıyla elde edilen şube kazançları takvim yılının son günü itibarıyla kesin olarak tespit edileceğinden, sadece 2008 yılına ilişkin olarak elde edilen bu türden kazançlar 2008 yılında geçici vergi dönemleri itibarıyla geçici vergi beyanına konu edilmiş olsa dahi, 31/5/2009 tarihine kadar Türkiye'ye transfer edilmek şartıyla, 2008 yılına ilişkin verilecek yıllık gelir veya kurumlar vergisi beyannamelerinde gelire veya kurum kazancına dahil edilmek ve beyannamelerin ilgili satırında gösterilmek suretiyle istisnaya konu edilecektir.

SERBEST MESLEK KAZANÇLARININ VERGİLENDİRİLMESİNE İLİŞKİN ÖZELLİK ARZEDEN DURUMLAR

SERBEST MESLEK KAZANÇLARININ VERGİLENDİRİLMESİNE İLİŞKİN ÖZELLİK ARZEDEN DURUMLAR

AMORTİSMANLAR n n n GVK Md. 68/4’e göre, mesleki faaliyette kullanılan tesisat, demirbaş eşya

AMORTİSMANLAR n n n GVK Md. 68/4’e göre, mesleki faaliyette kullanılan tesisat, demirbaş eşya ve envantere dahil taşıtlar için VUK hükümlerine göre ayrılan amortismanlar serbest meslek kazancının tespitinde hasılattan indirilebilir. Amortisman usulü olarak normal amortisman kullanılır. VUK mükerrer 315. maddesinde azalan bakiyeler usulü ile amortisman ayırma bilanço esasına göre defter tutan mükelleflere tanındığından bu usul kullanılamaz. Ancak, bilanço esasına göre defter tutan, kollektif şirket yada komandit şirket şeklinde serbest meslek faaliyetinde bulunanlar, azalan bakiyeler usulünden

YENİLEME FONU n Serbest meslek erbabının yenileme fonu ayıramaz. Çünkü madde de satıştan doğan

YENİLEME FONU n Serbest meslek erbabının yenileme fonu ayıramaz. Çünkü madde de satıştan doğan karın pasifte 3 yıl süre ile geçici bir hesapta tutulacağı belirtilmiştir. SME serbest meslek kazanç defteri tuttuğu için yenileme fonu ayırması mümkün değildir. Bu uygulamadan sadece bilanço esasına göre defter tutan mükellefler yararlanır.

YENİLEME FONU Ancak, bu uygulama ticari kazancın tespiti ile serbest meslek kazancının tespiti arasında

YENİLEME FONU Ancak, bu uygulama ticari kazancın tespiti ile serbest meslek kazancının tespiti arasında farklılık ve eşitsizlik yaratmaktadır. n Maliye Bakanlığı'nın müdahalesi sonucu Ankara Defterdarlığı'nca verilen bir özelgede serbest meslek erbabının da yenileme fonu ayırabileceği belirtiliyor. (B. 07. 4. DEF. 0. 06. 14/32328 - sayılı mukteza) n

ATİK SATIŞINDA TEVKİFAT n n ATİK’lerin elden çıkarılması halinde VUK’un 328. maddesine göre hesaplanan

ATİK SATIŞINDA TEVKİFAT n n ATİK’lerin elden çıkarılması halinde VUK’un 328. maddesine göre hesaplanan müspet fark üzerinden ödemeyi yapan tarafından tevkifat yapılmaz. GVK 94/2. maddesinde serbest meslek işleri dolayısıyla yapılan ödemeler için tevkifat yapılacağı düzenlenmiştir. GVK 65. madde de hangi işlerin serbest meslek faaliyeti kapsamında değerlendirileceği belirtilmiştir. Söz konusu kazanç bu kapsama girmediğinden stopaj yapılmaz.

DEĞERSİZ ALACAK - ŞÜPHELİ TİCARİ ALACAK - REESKONT İŞLEMLERİ n Serbest meslek kazancında elde

DEĞERSİZ ALACAK - ŞÜPHELİ TİCARİ ALACAK - REESKONT İŞLEMLERİ n Serbest meslek kazancında elde etme GVK 67. maddesinde tahsil esasına bağlanmıştır. Bu nedenle vergi ödeme gücü tahsilat ile meydana gelecektir. Dolayısıyla değersiz alacak, şüpheli ticari alacak ve reeskont işlemlerinin yapılması söz konusu değildir. Bu düzenlemeler sadece tahakkuk esasının geçerli olduğu ticari ve zirai kazançlar için söz konusudur.

GELİR VERGİSİ İLE KDV’DE VERGİYİ DOĞURAN OLAY FARKLILIĞI GVK, verginin doğumunu tahsilata bağlamış iken,

GELİR VERGİSİ İLE KDV’DE VERGİYİ DOĞURAN OLAY FARKLILIĞI GVK, verginin doğumunu tahsilata bağlamış iken, n KDVK, hizmetin ifa edilmesine bağlamıştır. n Danıştay Vergi Dava Daireleri Genel Kurulu’nun 14. 4. 2006 tarih ve E: 2006/19, K: 2006/92 sayılı kararı ile KDV’nin hizmetin ifa edildiği dönemde beyan edilmesi gerektiği karara bağlanmıştır. n

ÖDENEN DAMGA VERGİSİ GİDER YAZILIR MI? GVK Md. 40/6’da “damga vergisi”nin gider olarak dikkate

ÖDENEN DAMGA VERGİSİ GİDER YAZILIR MI? GVK Md. 40/6’da “damga vergisi”nin gider olarak dikkate alınacağı açıkça belirtilmiş. n GVK Md. 68/9’da “damga vergisi” ifadesine yer verilmemiş. n Ancak, Md. 68/1’e göre genel gider olarak indirim konusu yapılabilir. n Her iki yönde de muktezalar mevcut. n

Teşekkürler… emre. kartaloglu@yahoo. com. tr

Teşekkürler… emre. kartaloglu@yahoo. com. tr