ERKEN OCUKLUK KAVRAMI VE OKUL NCES ETM ZCAN

  • Slides: 46
Download presentation
ERKEN ÇOCUKLUK KAVRAMI VE OKUL ÖNCESİ EĞİTİM ÖZCAN PALAVAN

ERKEN ÇOCUKLUK KAVRAMI VE OKUL ÖNCESİ EĞİTİM ÖZCAN PALAVAN

Erken çocukluk dönemi gelişimin en hızlı olduğu dönemlerden birisidir Araştırmacılar, 17 yaşına kadar olan

Erken çocukluk dönemi gelişimin en hızlı olduğu dönemlerden birisidir Araştırmacılar, 17 yaşına kadar olan zihinsel gelişimin %50’sinin 4 yaşına, %30’unun ise 4 yaşından 8 yaşına kadar oluştuğunu, 18 yaşına kadar gösterilen okul başarılarının %33’ünün 0– 6 yaşına kadar alınan eğitime bağlı olduğunu ifade etmektedir

ERKEN ÇOCUKLUKTA İKİ DÖNEM 0 -3 yaş (0 -36 ay) takvim yaşına sahip çocuklar

ERKEN ÇOCUKLUKTA İKİ DÖNEM 0 -3 yaş (0 -36 ay) takvim yaşına sahip çocuklar için erken çocukluk dönemi eğitimi 3 -6 yaş (37 -72 ay) takvim yaşına sahip çocuklar için ise okulöncesi eğitim olarak iki aşamaya ayrılmaktadır.

Erken çocukluk dönemi eğitimi, çocuğun yaşamının temelini oluşturmaktadır. Kültürel normların geliştiği ve temel alışkanlıkların

Erken çocukluk dönemi eğitimi, çocuğun yaşamının temelini oluşturmaktadır. Kültürel normların geliştiği ve temel alışkanlıkların edinildiği bir dönemdir.

 • Erken çocukluk döneminde çocuğa verilecek olan fırsatlar ve yetişkin desteği ve eğitimi

• Erken çocukluk döneminde çocuğa verilecek olan fırsatlar ve yetişkin desteği ve eğitimi çocuğun yaşama en iyi şekilde hazırlanmasında önemli rol oynar.

Erken çocukluk eğitimi ile sosyal ve duygusal olarak, çocukların hoşgörü ve duygudaşlık becerileri gelişir,

Erken çocukluk eğitimi ile sosyal ve duygusal olarak, çocukların hoşgörü ve duygudaşlık becerileri gelişir, farklılıklara saygı göstermeyi, toplumsal yaşamın iyileştirilmesi ve korunmasında sorumluluk alabilmeyi öğrenirler.

ÇOCUKTAN BEKLENTİLER Bu dönemde çocuklardan basit kavramları oluşturabilmesi, konuşmayı öğrenmesi, neden- sonuç ilişkisi kurabilmesi,

ÇOCUKTAN BEKLENTİLER Bu dönemde çocuklardan basit kavramları oluşturabilmesi, konuşmayı öğrenmesi, neden- sonuç ilişkisi kurabilmesi, basit sınıflama, örgütleme vb. becerileri kazanması beklenmektedir.

Sosyal duygusal yönden gelişme gösteren çocukların sosyal becerileri artacaktır. Sosyal becerilerin gelişmesi çocuğun aile,

Sosyal duygusal yönden gelişme gösteren çocukların sosyal becerileri artacaktır. Sosyal becerilerin gelişmesi çocuğun aile, arkadaş, okul ve diğer toplumsal kaynaklardan doğrudan ya da dolaylı olarak etkilenmesiyle olur. Ailenin de erken çocukluk dönemi eğitimine katkısı oldukça önemlidir

ARAŞTIRMALAR • Okul öncesi dönemde çocuklar bilimsel temel süreçleri (gözlemleme, sınıflandırma, karşılaştırma, ölçme ve

ARAŞTIRMALAR • Okul öncesi dönemde çocuklar bilimsel temel süreçleri (gözlemleme, sınıflandırma, karşılaştırma, ölçme ve iletişim kurma yeteneklerini) uygun deneyimler ve programlar sayesinde geliştirir. • Okul öncesi eğitim kurumlarında nitelikli bir şekilde verilen akademik eğitim çocuğun bilişsel gelişimini ve fen kavramlarını kazanma becerilerini olumlu yönde etkilemiştir.

ARAŞTIRMALAR MEB 2006 Okul Öncesi Eğitim Programında ön görülen bilişsel gelişim özelliklerinin farklı değişkenlere

ARAŞTIRMALAR MEB 2006 Okul Öncesi Eğitim Programında ön görülen bilişsel gelişim özelliklerinin farklı değişkenlere göre incelenmesi sonucunda, Çocukların bilişsel gelişim özellikleri annenin öğrenim durumuna göre farklılaşmıştır.

ARŞTIRMALAR Bir araştırma sonucunda, okul öncesi eğitimi alan ve almayan çocukların kavram gelişimleri arasında

ARŞTIRMALAR Bir araştırma sonucunda, okul öncesi eğitimi alan ve almayan çocukların kavram gelişimleri arasında okul öncesi eğitimi alanların lehine anlamlı farklılık bulunmuştur.

ARAŞTIRMALAR Çocuklar erken çocukluk döneminde düşündürücü söylemlerle ilgilenebilirler. Örneğin; 3 yaş 4 aylık Ursula,

ARAŞTIRMALAR Çocuklar erken çocukluk döneminde düşündürücü söylemlerle ilgilenebilirler. Örneğin; 3 yaş 4 aylık Ursula, “Karnımda bir ağrım var. ” der. Annesi de cevaplar; “Biraz uzan ve uyu, daha sonra ağrın gidecektir. ” Ursula’nın sorusu şu olur; “Nereye gidecek? ” Matthews’ a göre Ursula’nın bu sorusu düşünme eylemi için bir davetiyedir.

Çocukların erken yaşlarda niçin sorgulamaya başladığı düşünüldüğünde, felsefi davranışlarla (yani düşünme eylemi ile) meşgul

Çocukların erken yaşlarda niçin sorgulamaya başladığı düşünüldüğünde, felsefi davranışlarla (yani düşünme eylemi ile) meşgul oldukları belirtilebilir. Çocuklar yetişkinlerle kıyaslandığında sorularında ısrarcıdırlar ve sürekli sorarlar. Çocuğun kapasitesinin artmasıyla birlikte, uğraştığı işler de karmaşıklaşmaktadır.

Bizim kültürümüzde Çocuk ve düşünme birbirinden çok uzak olarak düşünülmektedir. Sadece büyüklerin çok yönlü

Bizim kültürümüzde Çocuk ve düşünme birbirinden çok uzak olarak düşünülmektedir. Sadece büyüklerin çok yönlü düşünebileceği görüşü kabul edilmektedir. Bu nedenle de çocuklar düşünmeye teşvik edilmez ve onlara yardımcı olunmaz. Bu konuda hep göz ardı edilmektedirler.

Yeni fikirler üretmeye başladıkları zaman bastırılırlar ve dolayısıyla da çocukların hevesleri kırılır. Bu nedenlerle,

Yeni fikirler üretmeye başladıkları zaman bastırılırlar ve dolayısıyla da çocukların hevesleri kırılır. Bu nedenlerle, çocuklar akıllarından geçenleri, sezgilerini hemen ortaya dökmezler.

Örneğin; • Annesi çocuğa banyodaki çeşmeyi kapatmasını söyler, çocuk da cevap olarak “Merak etme

Örneğin; • Annesi çocuğa banyodaki çeşmeyi kapatmasını söyler, çocuk da cevap olarak “Merak etme taşmaz. • Su akıp küvetin tepesine gelene kadar azalıyor. ” der. • Bu yanlış olabilir ama orijinal bir düşüncedir. • Dikkate alınmalı, çocuklar derin düşünmeleri için teşvik edilmelidir

Erken çocukluk eğitiminin önemini özetlersek; • Çocuğun tüm gelişimlerinin olumlu seyretmesini sağlar. • Çocuğu

Erken çocukluk eğitiminin önemini özetlersek; • Çocuğun tüm gelişimlerinin olumlu seyretmesini sağlar. • Çocuğu ilköğretime hazırlar. • Erken çocukluk eğitimi alan çocuklar, sonraki eğitim kademelerinde ve hayatta, almayan göre daha başarılı olur • Suç işleme oranları erken çocukluk eğitimi almayanlara göre daha düşüktür. • Temel hak ve kavramları, temel davranışları erken yaşta çok daha iyi algılayabilmektedir.

 • Erken çocukluk eğitimi alan çocukların ana dilini ve ikinci bir yabancı dili

• Erken çocukluk eğitimi alan çocukların ana dilini ve ikinci bir yabancı dili öğrenme düzeyleri, okul öncesi eğitim almayanlara göre daha yüksektir. • Erken çocukluk eğitimi alan çocuk kendisine verilen olanakları en iyi şekilde kullanarak karşılaştığı sorunları daha pratik bir şekilde çözer. • Erken çocukluk eğitimi alan çocuk, almayanlara göre anne babası dışındaki kişilerle daha iyi diyalog kurar.

 • Kendi yetenek ve becerilerinin farkında olarak yetişen çocuklar insanlarla uyumlu, sorumluluk ve

• Kendi yetenek ve becerilerinin farkında olarak yetişen çocuklar insanlarla uyumlu, sorumluluk ve iş birliği içinde toplumdaki yerlerini alırlar. • Diş bakımı, beden sağlığı ve diğer tüm öz bakım becerileri ve sağlıklı beslenme bilinci erken çocukluk eğitimiyle çocuklara kazandırılır. • Okul öncesi eğitimi alan çocuk duygu ve düşüncelerini daha rahat ifade eder, anlama ve anlatma becerisi gelişir.

Etkili Bir Erken Çocukluk Eğitiminin Hedefleri • Temeli okuma yazma ve diğer etkileşim yetenekleri

Etkili Bir Erken Çocukluk Eğitiminin Hedefleri • Temeli okuma yazma ve diğer etkileşim yetenekleri olan dinleme, konuşma ve oynama aktivitelerinin gelişimini sağlama • Çocukların duygularını ifade edebilmelerinin gelişimini sağlama • Çocuğun kelime dağarcığını geliştirme • Çocuğun kendileri ile ilgili olumlu duygularını geliştirme ve öğrenme becerilerini geliştirme • Karar verme becerilerini geliştirme • Çocuklara çevrelerindeki dünyayı algılama ve anlama fırsatları sağlama

Mialaret Göre: Toplumsal Amaçlar Eğitici Amaçlar • Çalışan kadınların çocuklarına bakmak • Her çocuğa

Mialaret Göre: Toplumsal Amaçlar Eğitici Amaçlar • Çalışan kadınların çocuklarına bakmak • Her çocuğa eğitim sağlamak ve gelişmelerine katkıda bulunmak • Çocukların sosyalleşmesine çok önemli katkıda bulunmak • Çocuğun duyu organlarını eğitmek(renge, sese, estetiğe…) • Çevreye olan duyarlılığını artırmak doğal gelişimini Gelişimsel • Çocuğun temel alarak, gelişimle ilgili Amaçlar tecrübelerine önem vermek

Çocuğun Gelişimi ile İlgili Amaçlar • Çocuğun fiziksel ve zihinsel gelişiminde etkinlik sağlamak •

Çocuğun Gelişimi ile İlgili Amaçlar • Çocuğun fiziksel ve zihinsel gelişiminde etkinlik sağlamak • Fiziksel ihtiyacın karşılanması ve sağlığının korunması, • Fiziksel yapının etkin bir şekilde kullanılması • Kas gelişiminin sağlanması • Çocukta duygusal güveni sağlamak • Etkin bir sevgi anlayışının yaratılması • Çocukta kendine karşı olumlu bir tavrın geliştirilmesi

 • Çocuğun sağlıklı sosyalleşme süreci içinde gelişmesine olanak sağlamak • Grupla çalışma ve

• Çocuğun sağlıklı sosyalleşme süreci içinde gelişmesine olanak sağlamak • Grupla çalışma ve grup içi sağlıklı etkileşim olanaklarının sunulması • Sosyal çevrenin tanınması için gerekli etkinliklerin düzenlenmesi • Kültürel değerlerin özümlenmesi ve değerlendirilmesine olanak sağlaması • Sosyal uyum sağlanması

 • Temel alışkanlıkların kazandırılması • Çocuğun sağlıklı kişilik değişikliğine olanak tanımak • Kendini

• Temel alışkanlıkların kazandırılması • Çocuğun sağlıklı kişilik değişikliğine olanak tanımak • Kendini anlatma, açığa vurma olanaklarının sağlanması • Bağımsızlığın geliştirilmesi • Öz denetim sağlanması • Çocukta öğrenme becerisini geliştirmek • Uyarıcı çevre koşullarının sağlanması

 • Akıl yürütme yeteneğinin geliştirilmesi • Yaratıcılığın zenginleştirilmesi • Dilin zenginleştirilmesi • Çocuğu

• Akıl yürütme yeteneğinin geliştirilmesi • Yaratıcılığın zenginleştirilmesi • Dilin zenginleştirilmesi • Çocuğu okul yaşamına hazırlamak • Okul yaşamı için gerekli sosyal becerilerin elde edilmesini sağlamak • Etkin öğrencilik için zihinsel olgunluk seviyesinin elde edilmesine olanak sağlamak

DÜNYADA ERKEN ÇOCUKLUK • Ortaçağ Avrupa’sında doktorlar beş yaşından küçük çocukların sağlığıyla ilgilenmeyi ebelere

DÜNYADA ERKEN ÇOCUKLUK • Ortaçağ Avrupa’sında doktorlar beş yaşından küçük çocukların sağlığıyla ilgilenmeyi ebelere bırakmışlardır. • Bunun nedeni, beş yaşından küçük çocuklara bir şey yapılamayacağına inanmış olmalarıdır. • Ancak 18. yüzyılda bir tıp doktoru olan James Cadogon, küçük çocukların bakımsızlıktan öldüklerini belirtmiştir.

 • 18. yüzyılda Avrupa’da endüstri devrimi sonucu maden ocaklarında ve fabrikalarda çalışan çocukların

• 18. yüzyılda Avrupa’da endüstri devrimi sonucu maden ocaklarında ve fabrikalarda çalışan çocukların ürkütücü durumunu sosyal reformcular incelemişlerdir. • Ashley Cooper, kız çocuklarının ve 10 yaşından küçük erkek çocuklarının maden ocaklarında çalışmalarını yasaklayan kanunun senatodan çıkmasını sağlamıştır.

 • Erken Çocukluk eğitiminin gerekliliğine inanan ilk anaokulunu açan Alman Friedrich Wilhelm Froebel’dir.

• Erken Çocukluk eğitiminin gerekliliğine inanan ilk anaokulunu açan Alman Friedrich Wilhelm Froebel’dir. • 1840 Almanya “Kindergarten” (Çocuk Bahçesi) • Froebel, öğretici oyunları çocukların yeteneklerini geliştirmede kullanılması gereken önemli araçlar olarak görmüştür.

FROEBEL

FROEBEL

 • Montessori, Roma’da 1907’de, kendi deyimiyle ilk çocuk evini açmıştır. • Montessori, çocuğun

• Montessori, Roma’da 1907’de, kendi deyimiyle ilk çocuk evini açmıştır. • Montessori, çocuğun doğumdan başlayarak “emici” zihinsel bir yeteneğe sahip olduğuna inanır. • Erken çocukluk dönemini, kritik bir dönem olarak kabul eder ve bu dönemde çevrenin etkili olduğunu ifade eder.

MONTESORRİ

MONTESORRİ

5 yaşın altındaki yoksul çocukların sağlık ve genel bakımlarının düzeltilmesi için; İlk “yuva” 1911

5 yaşın altındaki yoksul çocukların sağlık ve genel bakımlarının düzeltilmesi için; İlk “yuva” 1911 yılında Londra’da Margeret ve Rachel Mc. Millan tarafından açılmıştır.

 • Çocuğun zihinsel gelişimini inceleyen Piaget, yaptığı çalışmalarda, özellikle çocuk gelişiminde fiziksel olgunlaşma

• Çocuğun zihinsel gelişimini inceleyen Piaget, yaptığı çalışmalarda, özellikle çocuk gelişiminde fiziksel olgunlaşma kadar çevrenin, deneyimlerinin, toplumsal aktarımların da etkili olduğunu ifade etmiştir

PİAGET

PİAGET

I. ve II. Dünya Savaşlarından sonra, başta bulunan yöneticiler erken çocukluk eğitim kurumlarını, kimsesiz

I. ve II. Dünya Savaşlarından sonra, başta bulunan yöneticiler erken çocukluk eğitim kurumlarını, kimsesiz kalan çocukların olumsuz çevre koşullarından daha az etkilenmelerini sağlamak, endüstrinin gereksinimi olan kadın gücünden yararlanmak ve çocukluk yıllarındaki deneyimlerin, toplumsal yönelimler üzerinde etkili olduğunu kavramak • gibi nedenlerle desteklemişlerdir.

TURKİYE’DE ERKEN ÇOCUKLUK • Türkiye’de küçük yaştaki çocukların eğitiminde okullardan yaralanılmasının tarihçesi 15. yüzyıla,

TURKİYE’DE ERKEN ÇOCUKLUK • Türkiye’de küçük yaştaki çocukların eğitiminde okullardan yaralanılmasının tarihçesi 15. yüzyıla, Fatih Sultan Mehmet zamanına kadar uzanır. • Bu dönemde vakıflar aracılığıyla kurulan eğitim kurumları arasında yer alan “ Sıbyan Okulları “ bir anlamda erken çocukluk eğitim kurumlarının ilk örnekleri sayılabilir.

 • Eğitimci Satı Bey, II. Meşrutiyetten önce bazı illerde “Özel Ana Mektepleri “

• Eğitimci Satı Bey, II. Meşrutiyetten önce bazı illerde “Özel Ana Mektepleri “ açıldığını ileri sürer. • Bu tarihten sonra da İstanbul’da bazı özel ana mektepleri açılmıştır. • Ancak “resmi ana mektepleri” Balkan savaşlarından sonra açılmış ve yaygınlaşmaya başlamıştır.

Eğitimci Kazım Duru da Meşrutiyet Döneminde Avusturya – Macaristan’a giderek “çocuk bahçesi” öğretmeni yetiştiren

Eğitimci Kazım Duru da Meşrutiyet Döneminde Avusturya – Macaristan’a giderek “çocuk bahçesi” öğretmeni yetiştiren okulları gezmiş, dönüşte Selanik’te bir anaokulu açmıştır. Balkan Savaşları bu çalışmaları büyük ölçüde engellemiş ancak yine de 1913 -1917 yılları arasında İmparatorluk sınırları içerisinde resmi anaokulları açılmıştır.

Emrullah Efendi’nin nazırlığında 1913 yılında çıkarılan “Tedrisat-ı İptidaiye Kanunu Muvakkatı” (Geçici İlköğretim Kanunu )

Emrullah Efendi’nin nazırlığında 1913 yılında çıkarılan “Tedrisat-ı İptidaiye Kanunu Muvakkatı” (Geçici İlköğretim Kanunu ) ile anaokullarının ülkenin her yerine yaygınlaştırılması emredilmiştir.

Tedrisat-ı İptidaiye Kanununda adı geçen “Ana Mektepleri”ne öğretmen yetiştirmek üzere Öğretim süresi bir yıl

Tedrisat-ı İptidaiye Kanununda adı geçen “Ana Mektepleri”ne öğretmen yetiştirmek üzere Öğretim süresi bir yıl olan okulda, Türkiye’de ilk olarak erken çocukluk eğitimi alanı için öğretmen eğitimi çalışmaları başlamış 1915 yılında “İstanbul Darülmuallimat” ına bağlı bir öğretmen okulu açılmıştır. ancak 370 kadar mezun veren bu okul 1919 yılında kapanmıştır.

Cumhuriyet ilan edildiği tarihte, 38 ilde 80 anaokulu bulunuyordu ve bu okullarda toplam 5.

Cumhuriyet ilan edildiği tarihte, 38 ilde 80 anaokulu bulunuyordu ve bu okullarda toplam 5. 880 öğrenci eğitilmekteydi.

 • Çocuğunu evde bırakacak kimsesi olmayan çalışan annelere yardım amacıyla • 1940 yılında

• Çocuğunu evde bırakacak kimsesi olmayan çalışan annelere yardım amacıyla • 1940 yılında anaokulu yönetmeliğinin fabrikalarda uygulanması bir genelgeyle illere bildirilmiştir. • Ancak özel idare bütçelerinin darlığı, bu okulları yaşatmaya imkân vermemiştir

Yedinci Milli Eğitim Şurası ( 5– 15 Şubat 1962) okulöncesi eğitimin önemini etkin bir

Yedinci Milli Eğitim Şurası ( 5– 15 Şubat 1962) okulöncesi eğitimin önemini etkin bir biçimde gündeme getirmiş ve bu konuda verilmesi gereken hizmeti belirlemiştir. Yedinci Milli Eğitim Şura çalışmalarında sonra 16 Haziran 1962 tarihinde “Anaokulları ve Sınıfları Yönetmeliği” yayınlanmıştır.