KARADENZ Prof Dr Nesrin ALGAN Ankara niversitesi Siyasal

  • Slides: 65
Download presentation
KARADENİZ Prof. Dr. Nesrin ALGAN Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu

KARADENİZ Prof. Dr. Nesrin ALGAN Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü Kent, Çevre ve Yerel Yönetim Politikaları Anabilim Dalı

KARADENİZ Yarı-kapalı bir iç deniz, Yüzölçümü : 422. 189 km² (Azak Denizi ile birlikte

KARADENİZ Yarı-kapalı bir iç deniz, Yüzölçümü : 422. 189 km² (Azak Denizi ile birlikte 459. 054) Genişliği: batıdan doğuya yaklaşık 1700 km, kuzeyden güneye ise 250 ila 600 km. Derinliği Ortalama 1. 272 m. , en derin yeri İnebolu’nun kuzeyindeki 2. 212 m. lik kısımdır. Karadeniz havzası suları : 536, 969 km 3.

KARADENİZ Karadeniz’in kıyısında 6 ülke: Türkiye, Romanya, Bulgaristan, Rusya Federasyonu, Ukrayna, Gürcistan

KARADENİZ Karadeniz’in kıyısında 6 ülke: Türkiye, Romanya, Bulgaristan, Rusya Federasyonu, Ukrayna, Gürcistan

KARADENİZ 6 ülkedeki toplam 291. 5 milyon nüfus, 20 milyonu Karadeniz kıyısında (Ukrayna, Türkiye,

KARADENİZ 6 ülkedeki toplam 291. 5 milyon nüfus, 20 milyonu Karadeniz kıyısında (Ukrayna, Türkiye, Rusya Federasyonu) 26 idari birim kıyıda: üİstanbul, Odesa, Samsun, Trabzon, Ordu, Sivastopol, Soçi, Köstence, Varna

KARADENİZ Avrupa ve Asya’nın iç kesimlerinde yaşayan 17 ülkede yaşayan 165 milyon kişinin faaliyetleri

KARADENİZ Avrupa ve Asya’nın iç kesimlerinde yaşayan 17 ülkede yaşayan 165 milyon kişinin faaliyetleri bu denizi etkilemektedir. Karadeniz’in su toplama havzası kendi yüzey alanından beş kez büyüktür.

KARADENİZ Karadeniz’in su yenilenmesi 8001000 yıl sürmekte ve sadece İstanbul Boğazı yoluyla olmaktadır. Akdeniz

KARADENİZ Karadeniz’in su yenilenmesi 8001000 yıl sürmekte ve sadece İstanbul Boğazı yoluyla olmaktadır. Akdeniz kökenli sular alt akıntı yoluyla Karadeniz'e geçerek batı kısmında Akdeniz orijinli bir yaşam alanının oluşmasına neden olurlar.

KARADENİZ’İN DOĞAL YAPISI Karadeniz’i zorlu yapan topografyası, akıntıları ve rüzgarlarıdır. Karadeniz’in okyanus sistemine tek

KARADENİZ’İN DOĞAL YAPISI Karadeniz’i zorlu yapan topografyası, akıntıları ve rüzgarlarıdır. Karadeniz’in okyanus sistemine tek doğal bağlantısı güneybatıda İstanbul Boğazı-Marmara Denizi-Çanakkale Boğazı’dır. Kuzey’deki Kerç Boğazı ise Karadeniz’i Azak Denizi’ne bağlar. Karadeniz 1992'de, Ren'le kesişen Main ırmağından Tuna'ya bir yapay bir kanal açılarak Kuzey Denizi’ne, 1952 yılında açılan Volga-Don Kanalı ile Hazar Denizi’ne bağlanmıştır

KARADENİZ’İN DOĞAL YAPISI 120 metrenin altında anoksik yapı nedeniyle oksijen yok; zehirli bir madde

KARADENİZ’İN DOĞAL YAPISI 120 metrenin altında anoksik yapı nedeniyle oksijen yok; zehirli bir madde olan hidrojen sülfür var. Canlılar en fazla 80 metre derinlikte yaşayabilmekte.

KARADENİZ’DE ÇEVRESEL BOZULMA Karadeniz’e bütün kıyıları boyunca irili ufaklı 500’den fazla nehir su taşır:

KARADENİZ’DE ÇEVRESEL BOZULMA Karadeniz’e bütün kıyıları boyunca irili ufaklı 500’den fazla nehir su taşır: Sakarya, Bartın, Kızılırmak, Yeşilırmak Türkiye kıyılarından; Çoruh ve Riyon Gürcistan’dan, Kuban ve Don Rusya’dan (Azak Denizi üzerinden), Dinyeper ve Dinyester Ukrayna’dan Havzaları bütün orta ve doğu Avrupa’dan su toplayan Tuna, Romanya ve Ukrayna kıyılarından Karadeniz’e ulaşır.

KARADENİZ’DE ÇEVRESEL BOZULMA Bu nehirlerin toplam su havzası yaklaşık 2 milyon km 2 gibi

KARADENİZ’DE ÇEVRESEL BOZULMA Bu nehirlerin toplam su havzası yaklaşık 2 milyon km 2 gibi muazzam bir büyüklüktedir. Bu havza 165 milyon nüfuslu 17 ülkeyi kapsar. Bu geniş havza Karadeniz’in pek çok temel niteliğini belirler.

KARADENİZ’DE ÇEVRESEL BOZULMA Deniz Taşımacılığı Sanayi Tarım Kentleşme ve Turizm Balıkçılık Petrol Ağır metaller,

KARADENİZ’DE ÇEVRESEL BOZULMA Deniz Taşımacılığı Sanayi Tarım Kentleşme ve Turizm Balıkçılık Petrol Ağır metaller, petrol, fenoller, PCB Pestisitler Evsel atık sular ve katı atıklar Nehir Deşarjları Tatlı su girdisini azaltan etkenler; HES

KARADENİZ’DE ÇEVRESEL BOZULMA Ötrofikasyon Su Kirliliği Biyoçeşitlilik kaybı Kıyı Erozyonu Mikrobiyal kirlenme Balıkçılığın düşüşü

KARADENİZ’DE ÇEVRESEL BOZULMA Ötrofikasyon Su Kirliliği Biyoçeşitlilik kaybı Kıyı Erozyonu Mikrobiyal kirlenme Balıkçılığın düşüşü İşsizlik Halk sağlığı sorunları Doğal ve kültürel alanların tahribi Ekonomik kayıplar Turizm sanayinin düşüşü

KARADENİZ’DE ÇEVRESEL BOZULMA 1. ÖTROFİKASYON Örtofikasyona neden olan kirlenme, toksik kimyasalların yol açtığı zararlar

KARADENİZ’DE ÇEVRESEL BOZULMA 1. ÖTROFİKASYON Örtofikasyona neden olan kirlenme, toksik kimyasalların yol açtığı zararlar bu deniz alanını ekolojik bir yıkıma uğratmıştır. Ötrofikasyon besin tuzları miktarındaki artış anlamına gelmekte olup, fosfat içeren deterjanların ve nitrat içeren tarımsal gübrelerin fazla miktarda kullanılmasından kaynaklanmaktadır. Karadeniz’in yukarı havzalarında sulama amacıyla kurulan barajlar bazı nehirlerin sularında ciddi azalmalara yol açmış, kıyı erozyonu ortaya çıkmış ve su dengesi değişmiştir. KARADENİZ’İN KIYI SULARININ BÜYÜK KISMINDA ÖZÜMLEME KAPASİTESİ AŞILMIŞTIR.

1. ÖTROFİKASYON 1970’ler ve 1980’lerde Karadeniz’e ulaşan toplam organik kirletici yükünün %80’ini tek başına

1. ÖTROFİKASYON 1970’ler ve 1980’lerde Karadeniz’e ulaşan toplam organik kirletici yükünün %80’ini tek başına Tuna nehri taşımıştır. Bu dönemde Tuna, havza boyunca tarımsal, kentsel ve sanayi atıklarını taşımıştır. Son dönemde Tuna’nın taşıdığı yük %50’ler düzeyine inmiştir. Yükün diğer yarısı kuzeybatı kıyısında Ukrayna nehirleri (Dinyeper, Dinyester, Bug) ve Türkiye nehirleri ile taşınmaktadır. Ötrofikasyon insanlar için ekonomik değeri olan canlı türlerinin de yok olmasına neden olmuştur.

1. ÖTROFİKASYON Bunun bir göstergesi 1970’ten 1990’a kadar olan dönemde Tuna nehrinin taşıdığı toplam

1. ÖTROFİKASYON Bunun bir göstergesi 1970’ten 1990’a kadar olan dönemde Tuna nehrinin taşıdığı toplam azot ve fosfor yükünün 2, 5 ve 3, 8 kat artmasıdır. Dinyester için artış 7, 5 ve 7, 1 kat olmuştur. Dinyeper için bu oranlar 1, 6 ve 5, 1 kat olarak tahmin edilmektedir.

1. ÖTROFİKASYON/ Karadeniz’in Kentsel ve Sanayi Kaynaklı Besin Yüklerinin Ülkelere Göre Dağılımı (kton/yıl)

1. ÖTROFİKASYON/ Karadeniz’in Kentsel ve Sanayi Kaynaklı Besin Yüklerinin Ülkelere Göre Dağılımı (kton/yıl)

KARADENİZ’DE ÇEVRESEL BOZULMA 2. KİMYASAL KİRLENME Deniz suyunun kirlenmesini anlamak için; Biyolojik Oksiyen İhtiyacı

KARADENİZ’DE ÇEVRESEL BOZULMA 2. KİMYASAL KİRLENME Deniz suyunun kirlenmesini anlamak için; Biyolojik Oksiyen İhtiyacı (BOD), Çözünmüş bakır, Toplam Askıda Katı Madde ( TSS) Toplam petrol hidrokarbonları incelenmiştir.

2. KİMYASAL KİRLENME Biyolojik Oksiyen İhtiyacı (BOD),

2. KİMYASAL KİRLENME Biyolojik Oksiyen İhtiyacı (BOD),

Çözünmüş bakır,

Çözünmüş bakır,

2. KİMYASAL KİRLENME Toplam Askıda Katı Madde ( TSS)

2. KİMYASAL KİRLENME Toplam Askıda Katı Madde ( TSS)

2. KİMYASAL KİRLENME Toplam petrol hidrokarbonları

2. KİMYASAL KİRLENME Toplam petrol hidrokarbonları

2. KİMYASAL KİRLENME

2. KİMYASAL KİRLENME

Karbon ve Toplam Petrol Hidrokarbonu konsantrasyonları 1996 -2006 ortalaması Bakır konstantrasyonları yüzey suyu konsantrasyonundaki

Karbon ve Toplam Petrol Hidrokarbonu konsantrasyonları 1996 -2006 ortalaması Bakır konstantrasyonları yüzey suyu konsantrasyonundaki dağılımı yansıtmaktadır. Krom kirlenmesi ise en çok kuzeybatı sahanlığını etkilemiştir. DDT konsantrasyonu kısmen Romanya kıyılarında da yüksek olsa da Ukrayna kıyılarında en üst seviyeye ulaşmıştır. Sudaki organik zenginleşmenin bir göstergesi olan toplam organik karbon seviyesi kuzeybatı sahanlığında fitoplankton patlamalarının, Türkiye kıyılarında ise kara kökenli organik yüklerin etkisiyle yüksektir.

Karbon ve Toplam Petrol Hidrokarbonu konsantrasyonları 1996 -2006 ortalaması Petrol hidrokarbonları ise yüzey ölçümlerinden

Karbon ve Toplam Petrol Hidrokarbonu konsantrasyonları 1996 -2006 ortalaması Petrol hidrokarbonları ise yüzey ölçümlerinden farklı bir dağılım göstermektedir. Yüzey konsantrasyonunun çok yüksek olduğu İstanbul Boğazı dolaylarında dip çökeltisinde çok düşük seviyede petrol hidrokarbonlarına rastlanmıştır. Buna karşılık Romanya kıyılarındaki dip çökelti konsantrasyonu yüzey suyunu yansıtmaktadır. Besin zenginleşmesinde olduğu gibi Karadeniz’deki kimyasal kirlenmenin de ana kaynağı sınır ötesi kaynaklardır. Nehirlerin havza boyunca edindikleri kimyasal kirleticileri Karadeniz’e taşımalarının yanı sıra, uluslararası gemi taşımacılığı trafiği de petrol kirliliğine neden olmaktadır. Bu kazara ve/veya kasti kirlenmeler sadece oluştuğu bölgeyi değil bütün Karadeniz’i etkilemektedir.

KARADENİZ’DE GEMİ TRAFİĞİ • 1996 -2009 döneminde Türk Boğazları’ndaki tanker trafiği %218, • Taşınan

KARADENİZ’DE GEMİ TRAFİĞİ • 1996 -2009 döneminde Türk Boğazları’ndaki tanker trafiği %218, • Taşınan tehlikeli madde miktarı ise yaklaşık %240 artmış, • 2009 yılında tanker sayısı 9299’a tehlikeli madde miktarı 144. 6 milyon tona ulaşmıştır.

KARADENİZ’DE GEMİ TRAFİĞİ

KARADENİZ’DE GEMİ TRAFİĞİ

2. KİMYASAL KİRLENME Petrol Hidrokarbonu Petrol hidrokarbonlarının konsantrasyonun çok değiştiği gözlemlenmiştir. Özellikle limanlar, sanayi

2. KİMYASAL KİRLENME Petrol Hidrokarbonu Petrol hidrokarbonlarının konsantrasyonun çok değiştiği gözlemlenmiştir. Özellikle limanlar, sanayi tesisleri ve gemi taşımacılığının yoğunlaştığı bölgelerde zaman eşik değerlerin 13 -16 katı petrol kirlenmesi ölçülmüştür. Dip çökeltilerindeki petrol hidrokarbonları kirlenmesi ise en yüksek seviyesine 20 metreden daha sığ sularda ulaştıktan sonra kıyıdan açığa doğru gidildikçe azalmaktadır.

2. KİMYASAL KİRLENME Petrol Hidrokarbonu %99’u yaygın kirlilik kaynaklarından, Deniz kazalarındaki sızmalardan: 15 Kasım

2. KİMYASAL KİRLENME Petrol Hidrokarbonu %99’u yaygın kirlilik kaynaklarından, Deniz kazalarındaki sızmalardan: 15 Kasım 1979 tarihinde Romanya bayraklı “Independenta” ile Yunan teknesi “Evriyali”nin İstanbul Boğazı’nda çarpışması sonucunda 94. 000 ton ham petrol denize sızmış ve 27 gün süren bir yangına neden olmuştur. Bu yangında tahminlere göre yanmış 30, 000 ton civarında ham petrol yanmış ve ciddi bir hava kirliliği yaratmıştır. Geriye kalan ham petrol ise denize karışmış ve deniz dibindeki canlıların çok büyük bölümünün ölümüne neden olmuştur. 1986 yılının Ocak ayında “Uzhgorod” tankerinin Ukrayna’nın Ilyichevsk limanında yaptığı kazada 40 ton ham petrol kıyıda dört kilometre boyunca yayılmıştır.

2. KİMYASAL KİRLENME Petrol Hidrokarbonu 28 Ekim 1988 tarihinde amonyak taşıyan Panama bayraklı “Blurstar”

2. KİMYASAL KİRLENME Petrol Hidrokarbonu 28 Ekim 1988 tarihinde amonyak taşıyan Panama bayraklı “Blurstar” tankeri İstanbul Boğazında “Gaziantep” isimli Türk tankeri ile çarpışmış ve boğaz sularının amonyakla kirlenmesine neden olmuştur. 13 Mart 1994 tarihinde ise ikisi de Güney Kıbrıs bayraklı “Nassia” ve “Shipbroker” çarpışmış, denize yayılan 20. 000 ton petrol 4. 5 gün boyunca yanmıştır. 1999 yılı sonunda, 43000 ton ham petrol taşıyan Rus tankeri “Volgoneft-248” Boğaz’da ikiye bölünmüş, kaza sonucunda 1 ton petrol denize karışmıştır.

2. KİMYASAL KİRLENME Petrol Hidrokarbonu 2 Mart 1997 tarihinde Malta bayraklı “Athenian Faith” gemisinin

2. KİMYASAL KİRLENME Petrol Hidrokarbonu 2 Mart 1997 tarihinde Malta bayraklı “Athenian Faith” gemisinin yaptığı kaza Odessa limanında 50 ton ham petrol yayılmasına neden olmuştur. 4 Eylül 1999 tarihinde ise “Christina Valetta” isimli geminin Lapsi körfezinde parçalanması sonucunda 1. 7 ton petrol denize karışmış ve bir başka deniz çevresi felaketine neden olmuştur. Sadece bu kazanın neden olduğu zararın yarım milyon Dolar’dan fazla olduğu tahmin edilmektedir.

KARADENİZ’DE ÇEVRESEL BOZULMA 3. DENİZEL CANLI KAYNAKLAR Karadeniz’de yaklaşık 200 balık türü, 500'den fazla

KARADENİZ’DE ÇEVRESEL BOZULMA 3. DENİZEL CANLI KAYNAKLAR Karadeniz’de yaklaşık 200 balık türü, 500'den fazla yumuşakça türü ve kırmızı ve kahverengi algler ve çiçekli deniz bitkileri gibi su bitkileri yaşamaktadır. Bütün bu türler içinde ticari amaçla avlananlar toplam 20 canlı türüdür. 1996 ila 2005 yılları arasında ticareti yapılan toplam denizel canlı kaynakların%86. 4’ü pelajik balıklar (hamsi, istavrit, çaça balığı, palamut, lüfer, zargana gibi), % 6’sı demersal balıklar (mezgit, kalkan, barbunya, dil, pisi, izmarit, gibi), % 5’i yumuşakçalardır

Ülkelere Göre Dağılımı

Ülkelere Göre Dağılımı

3. DENİZEL CANLI KAYNAKLAR İSTİLACI TÜRLER 1980’li yılların sonunda kökeni Atlas Okyanusu olan bir

3. DENİZEL CANLI KAYNAKLAR İSTİLACI TÜRLER 1980’li yılların sonunda kökeni Atlas Okyanusu olan bir taraklı denizanası ya da ktenofor türü Mnemiopsis Leidyi 1989 -1992 yılları arasında Mnemiopsis leidyi nedeniyle Karadeniz’de yaklaşık 1 milyon ton hamsi ve 16. 8 milyon Dolar gelir kaybına neden olduğu hesaplanmıştır. Karadeniz’de bu türün doğal avcısı bulunmadığı için, yine bir ktenofor olan Mnemiopsis avcısı Beroe ovata Karadeniz’e ekilmiştir. Bu yeni tür istiacı Mnemiopsis’in varlığının sınırlanmasına katkı sağlamıştır.

3. DENİZEL CANLI KAYNAKLAR 30 yıl önce Karadeniz’de ticari değeri olan 26 tür balık

3. DENİZEL CANLI KAYNAKLAR 30 yıl önce Karadeniz’de ticari değeri olan 26 tür balık varken bugün sadece 6 tür balık yaşıyor. Mersin, kalkan, uskumru, orkinos, kılıç Kılıç, orkinos ve uskumru bulmak artık imkansız, mersin ve kalkanlar ise ölüm kalım savaşı veriyor. 1986’da tüm Karadeniz’de avlanan balık miktarı 900. 000 ton iken bu rakam 1992’de 100. 000 tona düşmüştür. Karadeniz’de yaşayan balık türlerindeki azalma nedenleri; Ötrofikasyon Kirlenme, Aşırı ve yanlış avlanma teknikleri, İstilacı türler, İklim değişikliği?

KARADENİZ’DE ÇEVRESEL BOZULMA 3. DENİZEL CANLI KAYNAKLAR DENİZ MEMELİLERİ Akdeniz Fokuna Karadeniz’de rastlamak hayal….

KARADENİZ’DE ÇEVRESEL BOZULMA 3. DENİZEL CANLI KAYNAKLAR DENİZ MEMELİLERİ Akdeniz Fokuna Karadeniz’de rastlamak hayal…. Her yıl yaklaşık 3000 yunus ölüyor/öldürülüyor….

KARADENİZ’DE ÇEVRESEL BOZULMA İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ Karadeniz’in Akdenizleşmesi süreci devam etmektedir. Akdeniz - Karadeniz bağlantısı

KARADENİZ’DE ÇEVRESEL BOZULMA İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ Karadeniz’in Akdenizleşmesi süreci devam etmektedir. Akdeniz - Karadeniz bağlantısı son 6. 000 yılda tekrar sağlanmış ve Akdeniz kökenli türler bu denize girmişlerdir. Bu dönemde bugünkünün aksine Akdeniz’in su seviyesi daha yüksekti. Bu giriş günümüzde de devam etmekte olup bu olaya Mediteranizasyon (Akdenizleşme ) denilmektedir. Akdeniz’den Karadeniz’e geçen türlerin temel özelliği yüksek tuzluluk ve sıcak sularda yaşamasıdır. Örneğin Mıgrı, Baraküda, Peygamber balığı gibi balık türlerinin bu denize girmesi termofilik türlerin dağılımının genişlediğini gösterir. Bununda sebebi ise havzanın su sıcaklığındaki yükselmeyle ilişkilendirilmektedir.

KARADENİZ’DE ÇEVRESEL BOZULMA İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ Karadeniz’de Akdenizleşmenin hızlanması ve bir çok yeni türün bu

KARADENİZ’DE ÇEVRESEL BOZULMA İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ Karadeniz’de Akdenizleşmenin hızlanması ve bir çok yeni türün bu denize girmesi ve besin zincirini değiştirmesi önümüzdeki yıllarda daha da belirginleşebilir. Karadeniz’deki ekolojik değişimde bir diğer belirleyici etmen bu havzadaki organik yüklerin üretim ve tüketim bilançosuna bağlı olacaktır. Bu aşamada küresel ısınmanın plankton üretimini ne ölçüde değiştireceğini bilememekteyiz. Ancak günümüzde Hamsi ve Çaça gibi balıklar planktonlarla beslenerek, su kolonundaki organik yüklerin denizden emilmesini sonuçlar. Bunun olmadığı yani planktonların diplerde biriktiği bir süreçte dipte H 2 S oluşumu hızlanacaktır. Dolayısıyla sistemdeki organik maddeleri tüketen balıkların azalmasıyla H 2 S tabakası daha da yükselecektir

KARADENİZ’DE ÇEVRESEL BOZULMA İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ Akdeniz ve Karadeniz arasında biyolojik koridor, bariyer ve aklimizasyon

KARADENİZ’DE ÇEVRESEL BOZULMA İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ Akdeniz ve Karadeniz arasında biyolojik koridor, bariyer ve aklimizasyon görevi gören Türk Boğazlar sisteminin aklimizasyonun yerini adaptasyonun alacağını söylemek zor olmaz. Ayrıca, Hint Okyanusundan Akdeniz’e geçen türlerin geçişini sağlayan Süveyş Kanalının yaptığı görevi İstanbul Boğazı’nın yapıp yapmayacağı veya bunu etkileyen faktörlerin ne olduğu sorusu cevaplanmayı beklemektedir. Zira yüzey suyunda tuzluluğu %o 40 olan Akdeniz’in , %o 38 olan Ege , %o 20 olan Marmara , % o 18 olan Karadeniz , %o 16 olan Kuzey batı, %o 14 olan Azak- Kerç boğazı sisteminde yüzey suyu sıcaklığının artışı, Akdeniz kökenli türlerin bu denize girişini hızlandırabilir.

KARADENİZ’DE ÇEVRESEL BOZULMA İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ • Küresel ısınma nedeniyle okyanuslar ve denizlerdeki ana taşıyıcı

KARADENİZ’DE ÇEVRESEL BOZULMA İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ • Küresel ısınma nedeniyle okyanuslar ve denizlerdeki ana taşıyıcı akıntılarda değişimler görülebilir. Bunun Akdeniz ve Karadeniz arasındaki akıntı sistemine vereceği etki de incelemeye değer bir başka konudur. Çünkü Akdeniz’den Karadeniz’e çıkan yüksek tuzluluklu ve sıcak alt akıntı ile Karadeniz’den gelen düşük tuzlukluklu soğuk üst akıntı deniz canlılarının dağılımını ve göçlerini düzenler. • Deniz suyu sıcaklığının artışı Termofilik balık türlerinin Karadeniz’e geçişleri ve girişlerini etkileyeceğinden bu yeni bir lesepsiyen göçe benzetilebilir. Bu olguların ışığında Karadeniz’deki av kompozisyonu ve balık türleri de değişecek, türler de muhtemelen artacaktır. Avlanan balıkların miktarları da değişebilir. Bu ise yüzyıllardır geleneksel hale gelmiş Karadeniz balıkçılığının değişime uğraması demektir.

KARADENİZ’DE ÇEVRESEL BOZULMA İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ Küresel ısınma Karadeniz’deki H 2 S tabakasının kalınlığını değiştirerek

KARADENİZ’DE ÇEVRESEL BOZULMA İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ Küresel ısınma Karadeniz’deki H 2 S tabakasının kalınlığını değiştirerek en olumsuz etkisini gösterebilir. Zira Akdeniz’den gelen sular daha sıcak olacak, Karadeniz’de bu dengeyi sağlayan tatlı su girdisiyse sıcaklık artışıyla hem azalacak, hem de sıcaklık ve yoğunluk ara tabakası yükselecektir. Bu ise anoksik tabakanın yükselmesini sağlayabilir. Bu tabakanın yükselmesi ise zaten hacimsel olarak sadece % 7 lik bir alanı deniz canlılarının beslenme ve üremelerine uygun olan alanın azalması demektir. Bu da Karadeniz gibi sınırlı su yenilenmesine sahip, izole ve genetik değişimin az olduğu bir deniz için kaos demektir. Karadeniz’deki deniz suyu seviyesinin yükselmesi veya su sıcaklığının artışı soğuk su seven mersin balığı, alabalık başta olmak üzere bir çok türü de olumsuz etkileyecektir.

KARADENİZ’DE ÇEVRESEL BOZULMA İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ Sınırlı mevcut veriler, Karadeniz’de yılda ortalama 7 mm. lik

KARADENİZ’DE ÇEVRESEL BOZULMA İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ Sınırlı mevcut veriler, Karadeniz’de yılda ortalama 7 mm. lik deniz seviyesi artışının olduğunu göstermektedir. Bunun da kıyısal ekosistemde başta erozyon olmak üzere tuzlanma ve diğer değişim ve tahribata yola açacağı aşikardır. Özellikle dalga zonunda yaşayan deniz yosunlarının ve bunlarla birlikte yaşayan omurgalı ve omurgasız canlıların su seviyesi yükselmelerinden etkilenmeleri kesindir. Bu yosunların başta eklembacaklı, kabuklu ve balıklara yaşam alanı oluşturması ve bunun zamanla yok olarak besin zincirini temelden etkilemesi kaçınılmazdır.

TÜZEL ARAÇLAR ANAYASA Madde 56: Çevre Hakkı Madde 43: Deniz, göl ve akarsu kıyılarının,

TÜZEL ARAÇLAR ANAYASA Madde 56: Çevre Hakkı Madde 43: Deniz, göl ve akarsu kıyılarının, sahil şeritlerinin kamu yararına açık alanlar olması

TÜZEL ARAÇLAR Çevre Kanunu, 618 sayılı Limanlar Kanunu, 2960 sayılı Boğaziçi Kanunu, 3621 sayılı

TÜZEL ARAÇLAR Çevre Kanunu, 618 sayılı Limanlar Kanunu, 2960 sayılı Boğaziçi Kanunu, 3621 sayılı Kıyı Kanunu, Yeni Türk Ceza Kanunu, 2692 sayılı Sahil Güvenlik Komutanlığı Kuruluş Kanunu, 5312 Sayılı Deniz Çevresinin Petrol ve Diğer Zararlı Maddelerle Kirlenmesinde Acil Durumlarda Müdahale ve Zararların Tazmini Esaslarına Dair Kanun

TÜZEL ARAÇLAR Sahil Güvenlik Komutanlığının İdarî ve Adlî Görevlerine İlişkin Tüzük, Türk Boğazları Deniz

TÜZEL ARAÇLAR Sahil Güvenlik Komutanlığının İdarî ve Adlî Görevlerine İlişkin Tüzük, Türk Boğazları Deniz Trafik Düzeni Tüzüğü, Su Kirliliği Kontrolü Yönetmeliği, Su Ürünleri Yönetmeliği, Deniz Çevresinin Petrol ve Diğer Zararlı Maddelerle Kirlenmesinde Acil Durumlarda Müdahale ve Zararların Tazmini Esasalarına Dair Kanun Kapsamında Mal ve Hizmet Alımına İlişkin Yönetmelik (26. 04. 2006 tarih ve 26150 Sayılı Resmi Gazete), Deniz Çevresinin Petrol ve Diğer Zararlı Maddelerle Kirlenmesinde Acil Durumlarda Müdahale ve Zararların Tazmini Esasalarına Dair Kanunun Uygulama Yönetmeliği (21. 10. 2006 tarih ve 26326 Sayılı Resmi Gazete), Gemilerden Atık Alınması ve Atıkların Kontrolü Yönetmeliği, Yüzme Suyu Kalitesi Yönetmeliği (76/160/AB), Kentsel Atıksu Arıtımı Yönetmeliği,

TÜZEL ARAÇLAR 29/6/2011 tarih ve 644 sayılı Çevre ve Şehircilik Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri

TÜZEL ARAÇLAR 29/6/2011 tarih ve 644 sayılı Çevre ve Şehircilik Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, 29/6/2011 tarih ve 645 sayılı Orman ve Su İşleri Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, 01/11/2011 tarih ve 655 sayılı Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname, Sağlık Bakanlığı Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı

TÜZEL ARAÇLAR Denizlerin Gemiler tarafından Kirletilmesinin Önlenmesi Hakkında Uluslararası Sözleşmesi (MARPOL 73/78) Karadeniz “ÖZEL

TÜZEL ARAÇLAR Denizlerin Gemiler tarafından Kirletilmesinin Önlenmesi Hakkında Uluslararası Sözleşmesi (MARPOL 73/78) Karadeniz “ÖZEL DUYARLI DENİZ ALANI”

KARADENİZ’IN KORUNMASI TÜZEL ARAÇLAR/ BÜKREŞ REJİMİ Karadeniz'in Kirlenmeye Karşı Korunması Sözleşmesinin Onaylanması Hakkında Karar

KARADENİZ’IN KORUNMASI TÜZEL ARAÇLAR/ BÜKREŞ REJİMİ Karadeniz'in Kirlenmeye Karşı Korunması Sözleşmesinin Onaylanması Hakkında Karar (Bükreş, 21. 4. 1992, YT: 94/5302, RG: 6. 03. 1994 -21869) Karadeniz Deniz Çevresinin Kara Kökenli Kaynaklardan Kirlenmeye Karşı Korunmasına Dair Protokol (Bükreş, 1992, RG: 6. 03. 1994 -21869)

BÜKREŞ REJİMİ Karadeniz Deniz Çevresinin Petrol ve Diğer Zararlı Maddelerle Kirlenmesine Karşı Acil Durumlarda

BÜKREŞ REJİMİ Karadeniz Deniz Çevresinin Petrol ve Diğer Zararlı Maddelerle Kirlenmesine Karşı Acil Durumlarda Yapılacak İşbirliğine Dair Protokol (Bükreş, 1992, RG: 6. 03. 1994 -21869) Karadeniz Deniz Çevresinin Boşaltmalar Nedeniyle Kirlenmesinin Önlenmesine İlişkin Protokol (Bükreş, 1992, RG: 17. 05. 1994 -21937) Karadeniz’de Biyolojik Çeşitliliğin ve Peyzajın Korunması Protokolü (Sofya, 14. 06. 2002, YT: 30. 6. 2004 , RG: 12. 8. 200425551)

BÜKREŞ REJİMİ Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı ile Hükümetimiz Arasında İmzalanan “Karadeniz Stratejik Eylem Planı

BÜKREŞ REJİMİ Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı ile Hükümetimiz Arasında İmzalanan “Karadeniz Stratejik Eylem Planı Formülasyonu” Konulu Proje Revizyonu Belgesinin Onaylanması Hakkında Karar (YT: 99/12294, RG: 5. 02. 1999 -23602)

BÜKREŞ REJİMİ 2009, “Karadeniz’in Rehabilitasyonu ve Korumaya Yönelik Stratejik Eylem Planı” Çevresel

BÜKREŞ REJİMİ 2009, “Karadeniz’in Rehabilitasyonu ve Korumaya Yönelik Stratejik Eylem Planı” Çevresel

BÜKREŞ REJİMİ 1993 Odessa Bildirgesi, (21 Ekim Dünya Karadeniz Günü) 2002 Sofya Bildirgesi, 2007

BÜKREŞ REJİMİ 1993 Odessa Bildirgesi, (21 Ekim Dünya Karadeniz Günü) 2002 Sofya Bildirgesi, 2007 Bükreş Bildirgesi, 2009 Sofya Bildirgesi.

BÜKREŞ REJİMİ Gözlemci Statüsündeki Kuruluşlar: - Avrupa Birliği (Avrupa Komisyonu’nun Çevre Genel Müdürlü tarafından

BÜKREŞ REJİMİ Gözlemci Statüsündeki Kuruluşlar: - Avrupa Birliği (Avrupa Komisyonu’nun Çevre Genel Müdürlü tarafından temsil edilir). Gözlemci statüsü 29 -31 Mayıs 2001 tarihleri arasında toplanan 7. Düzenli Karadeniz Komisyonu Toplantısında alınan kararla onaylanmıştır - GEF/UNDP (Küresel Çevre Fonu /Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı. Gözlemci statüsü 29 -31 Mayıs 2001 tarihleri arasında toplanan 7. Düzenli Karadeniz Komisyonu Toplantısında alınan kararla onaylanmıştır. - UNEP. Gözlemci statüsü 18 -19 Mayıs 2002 tarihleri arasında toplanan 8. Düzenli Karadeniz Komisyonu Toplantıda alınan kararla onaylanmıştır. - ICPDR – (Tuna Nehri’nin Korunması İçin Uluslararası Komisyon) Gözlemci statüsü 29 -31 Mayıs 2001 tarihleri arasında toplanan 7. Düzenli Karadeniz Komisyonu Toplantısında alınan kararla onaylanmıştır. - KEİÖ – Karadeniz Ekonomilk İşbirliği Örgütü Gözlemci statüsü 29 -31 Mayıs 2001 tarihleri arasında toplanan 7. Düzenli Karadeniz Komisyonu Toplantısında alınan kararla onaylanmıştır. - ACCOBAMS – Karadeniz, Akdeniz ve bitişik Atlantik bölgesinde Deniz Memelilerinin Korunması Anlaşması. Gözlemci statüsü 29 -31 Mayıs 2001 tarihleri arasında toplanan 7. Düzenli Karadeniz Komisyonu Toplantısında alınan kararla onaylanmıştır. - Karadeniz STK Ağı – Gözlemci statüsü 29 -31 Mayıs 2001 tarihleri arasında toplanan 7. Düzenli Karadeniz Komisyonu Toplantısında alınan kararla onaylanmıştır. - IMO (Uluslararası Denizcilik Örgütü) ile karşılıklı gözlemci statüsü. IMO tarafından 26 Kasım 2009’da, KK tarafından 19 -21 Ocak 2010 tarihleri arasındaki 22. Düzenli Karadeniz Komisyonu Toplantısında alınan kararla onaylanmıştır.

BÜKREŞ REJİMİ/KURUMSAL YAPI Karar organı: Bükreş Sözleşmesi md. 19. Bakanlar Toplantısı Karadeniz Komisyonu: Sözleşme

BÜKREŞ REJİMİ/KURUMSAL YAPI Karar organı: Bükreş Sözleşmesi md. 19. Bakanlar Toplantısı Karadeniz Komisyonu: Sözleşme md. 17. her taraf devletin bir üye ile temsil edildiği İstanbul merkezli yürütme organı. (Komisyon ile Türkiye devleti arasında merkez anlaşması yapılması anlaşması: 28 Nisan 2000) Eşgüdüm: Karadeniz Komisyonu Daimi Sekretaryası (İstanbul)

KURUMSAL YAPI Faaliyet Merkezleri: Kara Kökenli Kirleticilerin Kontrolü Faaliyet Merkezi/ Türkiye, Denizciliğin Çevresel Güvenlik

KURUMSAL YAPI Faaliyet Merkezleri: Kara Kökenli Kirleticilerin Kontrolü Faaliyet Merkezi/ Türkiye, Denizciliğin Çevresel Güvenlik Yönleri Faaliyet Merkezi/Bulgaristan, Kirliliğin İzlenmesi ve Değerlendirilmesi Faaliyet Merkezi/Ukrayna, Entegre Kıyı Alanları Yönetimi Faaliyet Merkezi/Rusya, Biyolojik Çeşitliliğin Korunması Faaliyet Merkezi/Gürcistan, Balıkçılık ve Diğer Deniz Canlıları Faaliyet Merkezi/Romanya.

KURUMSAL YAPI Karadeniz Komisyonu Danışma Grupları Denizciliğin Çevresel Güvenlik Yönleri Danışma Grubu (ESAS )

KURUMSAL YAPI Karadeniz Komisyonu Danışma Grupları Denizciliğin Çevresel Güvenlik Yönleri Danışma Grubu (ESAS ) Kirliliğin İzlenmesi ve Değerlendirilmesi Danışma Grubu (PMA) Kara Kökenli Kirleticilerin Kontrolü Danışma Grubu (LBS) Bilgi ve Veri Değişimi Danışma Grubu (IDE) Entegre Kıyı Alanları Yönetimi için Ortak Metodolojilerin Geliştirilmesi Danışma Grubu (ICZM) Biyolojik Çeşitliliğin Korunması Danışma Grubu (CBD) Balıkçılık ve Diğer Deniz Canlıları Yönetiminin Çevresel Yönleri Danışma Grubu (FOMLR)

 Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü(KEİÖ), Karadeniz Ekonomik İşbirliği Parlamenter Asamblesi (KEİPA), Karadeniz, Akdeniz ve

Karadeniz Ekonomik İşbirliği Örgütü(KEİÖ), Karadeniz Ekonomik İşbirliği Parlamenter Asamblesi (KEİPA), Karadeniz, Akdeniz ve bitişik Atlantik bölgesinde Deniz Memelilerinin Korunması Anlaşması (ACCOBAMS)

ÖNLEM ÖNERİLERİ İğneada, Şile-Kefken, Cide-Doğanyurt, Kızılırmak-Yeşilırmak Nehirleri ve Deltaları Mezgit Kayalığı-Trabzon bölgelerinin “Deniz Koruma

ÖNLEM ÖNERİLERİ İğneada, Şile-Kefken, Cide-Doğanyurt, Kızılırmak-Yeşilırmak Nehirleri ve Deltaları Mezgit Kayalığı-Trabzon bölgelerinin “Deniz Koruma Alanı” ilan edilmesi

TÜDAV GÖZÜM SENDE KARADENİZ

TÜDAV GÖZÜM SENDE KARADENİZ

TÜDAV GÖZÜM SENDE KARADENİZ KAMU KATILIMI İLE KARADENİZ EKOSİSTEMİ PROJESİ TÜDAV ‘Kamu Katılımı ile

TÜDAV GÖZÜM SENDE KARADENİZ KAMU KATILIMI İLE KARADENİZ EKOSİSTEMİ PROJESİ TÜDAV ‘Kamu Katılımı ile Karadeniz Ekosistemi Projesi’ isimli, Green Balkans STK ortaklığında (Sivil Toplum Diyaloğu Programı çerçevesinde CSD-ENV) Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti tarafından ortak finanse edilen yeni bir proje başlatmıştır. Karadeniz’in biyoçeşitliliğinin önemini toplumsal farkındalığı arttırarak sağlamak ve Karadeniz’de biyoçeşitlilik adına veri toplanmasına halkın katılımını sağlamak projenin genel amaçları arasında yer almaktadır.

TÜDAV GÖZÜM SENDE KARADENİZ Akıllı telefonlarda kullanılmak üzere hazırlanacak uygulama ve internet sitesi için

TÜDAV GÖZÜM SENDE KARADENİZ Akıllı telefonlarda kullanılmak üzere hazırlanacak uygulama ve internet sitesi için metin, harita ve fotoğraf gibi bilgilerin toplanması, toplanan bilgilerin farklı ülkelerden uzmanlar ile birlikte değerlendirilmesi için düzenlenen çalıştaylar düzenlenmesi, akıllı telefonlar için uygulama ve internet sitesi tasarımı, geliştirilen araçların reklamının yapılması, Karadeniz biyoçeşitliliği konusunda eğitim amaçlı broşürlerin ve proje sonuçları ile geliştirilmiş araçların geniş kitleler tarafından kullanımını test eden el ilanlarının basılması bu projenin ana aktivitelerindendir. Proje boyunca geliştirilecek olan araçlar, yetişkinler için düzenlenen “bilim kafeleri” gençler ve öğrenciler için düzenlenen yaz okullarında çeşitli etkinliklerle halka tanıtılacaktır. Proje toplam süresi 12 aydır. www. blackseawatch. org