LETM FAKLTES HALKLA LKLER VE TANITIM LETM PSKOLOJS

  • Slides: 21
Download presentation
İLETİŞİM FAKÜLTESİ HALKLA İLİŞKİLER VE TANITIM İLETİŞİM PSİKOLOJİSİ Doç. Dr. Nursel BOLAT

İLETİŞİM FAKÜLTESİ HALKLA İLİŞKİLER VE TANITIM İLETİŞİM PSİKOLOJİSİ Doç. Dr. Nursel BOLAT

TEMEL İLETİŞİM SÜREÇLERİ • Kod: Mesajın işaret haline dönüşmesinde kullanılan simgeler ve bunlar arasındaki

TEMEL İLETİŞİM SÜREÇLERİ • Kod: Mesajın işaret haline dönüşmesinde kullanılan simgeler ve bunlar arasındaki ilişkileri düzenleyen kuralların tümüne --kod--adı verilir. • Bu anlamda, insan dilleri birer koddur.

 • Kodlama: Mesajın içeriğinin kod simgelerine dönüştürülmesine --kodlama- denir. • Belirli bir niyet

• Kodlama: Mesajın içeriğinin kod simgelerine dönüştürülmesine --kodlama- denir. • Belirli bir niyet ya da duygunun, değişik kodlarla ifade edilebileceğini yukarıda belirtmiştik. • Örneğin, kızgınlık duygusu, kullanılan kelimelerle ( --Öyle yapma, beni sinirlendiriyorsun!-- gibi sözlük anlamı kızgınlık ifade eden kelimelerle), söyleyiş tarzıyla (yani kelimelerin sözlük anlamı kızgınlık belirtmediği halde: • --Hemen gitsemiyi olacak!--

 • Kodaçma: Kodlanarak gelen mesajın içeriğini yeniden elde etmek için yapılan çözümleme sürecine

• Kodaçma: Kodlanarak gelen mesajın içeriğini yeniden elde etmek için yapılan çözümleme sürecine --kod açma-denir. • Kodaçma ve yorumlama birbirlerinden işlemdir. • Kodaçma sürecinden farklı iki sonra yorumlama başlar.

 • Yorumlama: Yorumlama, değerlendirmeyi gerektirir. yeniden bir • Kodaçılarak elde edilen mesaj içeriğine,

• Yorumlama: Yorumlama, değerlendirmeyi gerektirir. yeniden bir • Kodaçılarak elde edilen mesaj içeriğine, o andaki bütün ilişkiler ve diğer koşullar çerçevesi içinde, yeniden anlam verilmesine --yorumlama- denir.

 • Geri-iletim: Kaynak birimin gönderdiği mesaja karşılık hedef birimin gönderdiği cevap mesaja-geri-iletim-adı verilir.

• Geri-iletim: Kaynak birimin gönderdiği mesaja karşılık hedef birimin gönderdiği cevap mesaja-geri-iletim-adı verilir. • Kendine geri-iletim: Kişininkendi gönderdiği mesajı, kendisinin almasısürecine kendine geri-iletim denir. • Türkçe'de --ağzın söylediğini kulak duymalı-diye bir söz vardır. • Deneysel koşullarda, kendi söylediğini işitemez duruma getirilerek konuşturulduğunda, kişi, üç dört dakikadan daha fazla konuşmasını sürdüremez.

ALGILAMA: ANLAMANIN TEMELİ • Aynı şekle bakan iki kişinin farklı algılamalarda bulunması, algı olayı

ALGILAMA: ANLAMANIN TEMELİ • Aynı şekle bakan iki kişinin farklı algılamalarda bulunması, algı olayı ile şu önemlibulguyu bize gösterir: ilgili • Algılama, algılanan uyarıcının ve algılayan kişinin özelliklerinin etkileşimiyle oluşur.

KARA KUTU VE ALGILAMA • Çizilmesi ve tanıtılmasıbasit olan bir kutu örneği üzerinde durarak,

KARA KUTU VE ALGILAMA • Çizilmesi ve tanıtılmasıbasit olan bir kutu örneği üzerinde durarak, algı olayınıinceleyelim. • Kutunun temel üç öğesinden Girdi; Kutu; Çıktı. söz edilebilir: • Girdi, kutunun duyarlı olduğu her türlü enerjiyi kapsar. • Kutu, ışık, ses, dokunma gibi kinetik enerji vb. gibi türlü uyarıcılara duyarlı olabilir.

 • Çıktı, kutunun uyarıcılar üzerinde işlemde bulunduktan sonra ortaya çıkardığı ürüne verilenaddır. •

• Çıktı, kutunun uyarıcılar üzerinde işlemde bulunduktan sonra ortaya çıkardığı ürüne verilenaddır. • Girdi ile Çıktı işlemlerden arasındaki fark, kutu içinde yer alan kaynaklanır.

ALGILAMA • Algılama bir çevre algılayan • Çevrede duyu modelinde, ve bu çevre birey

ALGILAMA • Algılama bir çevre algılayan • Çevrede duyu modelinde, ve bu çevre birey bulunan organına MODELİ algılanan uyarıcıları bulunduran içinde yer alan uyarıcıları vardır. çok sayıdauyarıcı, bireyin ulaşır. • Bu uyarıcılar şiddetleri, sıklıkları, hareketleri ya da hareketsiz olmaları, büyüklükleri, renkleri ve diğer uyarıcılarla bir örüntü oluşturup oluşturmadıkları bakımından birbirlerinden farklılıklar gösterirler.

 • Çevrede duyu bulunan organlarını bu uyarıcı sürekli etkiler. karmaşası, • Algılama işlemini

• Çevrede duyu bulunan organlarını bu uyarıcı sürekli etkiler. karmaşası, • Algılama işlemini gerçekleştiren organizmayı, dört bölüm içinde incelemek mümkündür: • 1. Alıcılar; • 2. İlk işlem; • 3. Geçmiş yaşantılardan getirimler; • 4. Son işlem ve algısal ürün. • Şimdi bu bölümleri kısaca gözden geçirelim.

Alıcılar • Alıcılar, duyu organlarından oluşur. • Göz, kulak, burun, dil ve cilt, yapıları

Alıcılar • Alıcılar, duyu organlarından oluşur. • Göz, kulak, burun, dil ve cilt, yapıları ve işleyişleri hakkında az çok bilgi sahibi olduğumuz duyu organlarıdır. • Duyu organları yapıları, işleyiş biçimleri, içinde bulunulan çevreye uyum (adaptasyon) dereceleri ve kapasiteleri çerçevesinde, çevredeki uyarıcıları alırlar ve sinir sitemiyle ilişkiye sokarlar. • Duyu duyum organlarımızın duyarlılık dereceleri, eşiği kavramıyla ifade edilir.

İlk İşlem • Duyu organlarından gelen sinirsel akımlar sinir sisteminin değişik yerlerinde son bulur

İlk İşlem • Duyu organlarından gelen sinirsel akımlar sinir sisteminin değişik yerlerinde son bulur ve bu noktada, sinir sistemi girdiler üzerinde işlem yapmaya başlar. • Sinir sistemi, bu işlemleri kendi yapar. kapasitesi içinde

Yaşantı va Öğrenmenin Getirdikleri • Duyu organları kanalıyla sinir sistemine ulaşan duyusal veriler ilk

Yaşantı va Öğrenmenin Getirdikleri • Duyu organları kanalıyla sinir sistemine ulaşan duyusal veriler ilk işlemden sonra, organizmanın yaşamı boyunca geliştirmiş olduğu psikolojik süreçlerle etkileşim haline geçer. • Yaşantı ve öğrenme ürünü bu dört temel kategoride toplanabilir. etkenler

 • • • Bunlar: (a) Algıda değişmezlik (b) Algıda organizasyon (c) Faal ve

• • • Bunlar: (a) Algıda değişmezlik (b) Algıda organizasyon (c) Faal ve algıyı doğrudan etkileyen faktörler (ç) Pasif ve algıyı dolaylı etkileyen faktörlerdir.

(a) Algıda Değişmezlik • Nesnelere, simgelere, insanlara ve olaylara verilen anlamlar ve önem dereceleri,

(a) Algıda Değişmezlik • Nesnelere, simgelere, insanlara ve olaylara verilen anlamlar ve önem dereceleri, geçmiş yaşantılar içinde oluşur. Bu anlamları, uyarıcının kendi değil, o uyarıcının kişinin yaşantı ve amaçlarıyla olan ilişkisi sağlar.

(b) Algıda Organizasyon • Algısal örgütlenme, sadece değişmezlik kavramı içinde tutulamaz. • Şekil ve

(b) Algıda Organizasyon • Algısal örgütlenme, sadece değişmezlik kavramı içinde tutulamaz. • Şekil ve zemin, algısal kümeleme ve yapılaştırmada önemlikavramlardır. • Algılanan nesneler, kişiler, olgular ya da ilişkiler, bir zemin üzerinde algılanır.

(c) Faal ve Doğrudan Etkileyen Faktörler • Bir olayla ya da kişiyle karşılaşıldığında, beklentiler

(c) Faal ve Doğrudan Etkileyen Faktörler • Bir olayla ya da kişiyle karşılaşıldığında, beklentiler o olay ya da kişinin algılanışını etkiler. • Beklentiler, algısal sürecin o denli doğal bir parçasıdır ki, başlangıçtaki beklentilerin çoğu kez farkında olunmaz. • Algılamayı etkileyen beklentilerin çoğu, kişilerin almış oldukları sosyal roller ve bu rollere bağlı değerlerle ilişkilidir.

Dolaylı (ç) Etkileyen Faktörler • Konuşulan dilin özellikleri, algılamayı etkiler • Böyle nasıl etki

Dolaylı (ç) Etkileyen Faktörler • Konuşulan dilin özellikleri, algılamayı etkiler • Böyle nasıl etki söz konusuysa, bu nerede kendini gösterir? Pasifve bir ve mi? etki • Bu tür sorular, düşünürlerin kafasını yüzyıllar boyunca meşgul etmiş olmasına rağmen, cevaplar bugün bile kolaylıkla verilemez.

Son işlem: • Algısal ürün Sinir sisteminin işleminden geçen duyusal veriler, yaşantı ve öğrenme

Son işlem: • Algısal ürün Sinir sisteminin işleminden geçen duyusal veriler, yaşantı ve öğrenme getirimleriyle etkileşimde bulunarak bir seçilmeye uğrarlar. • Kişi, duyu organlarına ulaşanbütün uyarıcılara tepkide bulunamaz. • Gelen uyarıcılardan birkaçı üzerinde odaklaşır. • Bu algısal odaklaşmaya dikkat adı verilir.

 • Kaynakça: Cüceloğlu, Doğan, Yeniden İnsana, Remzi Kitapevi.

• Kaynakça: Cüceloğlu, Doğan, Yeniden İnsana, Remzi Kitapevi.