ALE LKLER VE LETM 1 Aile ii ilikiler

  • Slides: 30
Download presentation
AİLE İÇİ İLİŞKİLER VE İLETİŞİM 1

AİLE İÇİ İLİŞKİLER VE İLETİŞİM 1

Aile içi ilişkiler ve iletişim Ailenin Tanımı İşlevi Ve Aile Tipleri Aile Toplumun en

Aile içi ilişkiler ve iletişim Ailenin Tanımı İşlevi Ve Aile Tipleri Aile Toplumun en küçük ve temel birimidir Bu birim anne baba ve çocuktan oluşmaktadır. Ailenin bilinen en basit tanımı birbirine kan bağı ile bağlı bireylerin oluşturdukları bir grup olarak yapılabilir. Ailenin işlevleri: Aile, etkileşim üzerine kurulu bir sistem olduğundan sistemin yönleri ve boyutları bu işlevi etkilemektedir. Aile kurumunun, toplum için gerekli olan diğer kurumlar gibi bazı işlevleri vardır. 2

 Geleneksel ailenin işlevleri şunlardır : Biyolojik işlev: Ekonomik İşlev Koruyucu İşlev Psikolojik İşlev

Geleneksel ailenin işlevleri şunlardır : Biyolojik işlev: Ekonomik İşlev Koruyucu İşlev Psikolojik İşlev Eğitim İşlevi Dini İşlev Boş Zaman Değerlendirme Prestij Sağlama İşlevi Cinsel İlişkileri Düzenleme İşlevi Ekonomik İşlev Üreme İşlevi Eğitim İşlevi Özetle ailenin işlevleri; ekonomik gereksinimleri karşılamak, çocukların eğitimlerini planlayarak statü sağlamak, din ve değer eğitimi vermek, Boş zaman etkinliklerini düzenlemek, aile üyelerinin birbirlerine korunması ve Karşılıklı sevgi ve saygı ortamı sağlamak şeklinde sıralanabilir. 3

Aile Tipleri Tek Kişilik Hane Halkı Çekirdek Aile Geniş Aile Diğer Hane Halkı Ataerkil

Aile Tipleri Tek Kişilik Hane Halkı Çekirdek Aile Geniş Aile Diğer Hane Halkı Ataerkil Geniş Aile Geçici Geniş Aile Parçalanmış Aile Tek Ebeveynli Aile 4

Ailede Anne-Baba-Çocuk Ve İletişimi Aile Kurumunu oluşturan varlıklar anne-baba ve çocuktur. Çocuğun yaşama gözlerini

Ailede Anne-Baba-Çocuk Ve İletişimi Aile Kurumunu oluşturan varlıklar anne-baba ve çocuktur. Çocuğun yaşama gözlerini açması ile birlikte iletişim kurduğu en yakın kişiler anne ve babadır. Anne-baba hem kendi hem de çocuklarının sorunları olduğunu fark eden ve tutum geliştiren bireylerdir. 5

Anne çocuk ilişkisi Annenin aldığı ilk haberle birlikte bebeğine karşı duygusal bir bağ geliştirdiği

Anne çocuk ilişkisi Annenin aldığı ilk haberle birlikte bebeğine karşı duygusal bir bağ geliştirdiği bilinen bir gerçektir. Annenin Bu tutumu doğum öncesi başlayıp ömür boyu devam etmektedir. Hamilelik sürecinde geliştirmiş olduğu duygusal bağın olumlu olması durumunda Anne hamileliği kabul eder. Olumsuz koşulların tetiklemesi ile reddedici durumlar da olabilmektedir. Bu durumda anne, bir yandan hamileliği kabul ederken diğer yandan reddederek ikilem yaşayıp çatışmalar geliştirebilir. Çocuğun duygusal ve sosyal gelişiminin sağlıklı olması annenin hamileliğe karşı geliştirdiği tutuma doğrudan bağlıdır. 6

Anne Çocuk Ve Bağlanmak ilk sosyal ilişkidir ve bu ilk sosyal bağ genellikle anneyle

Anne Çocuk Ve Bağlanmak ilk sosyal ilişkidir ve bu ilk sosyal bağ genellikle anneyle kurulmaktadır. Araştırmacılar doğumdan hemen sonra bebeklerini kucaklarına alan annelerin çocuklarına daha kuvvetli bir bağ ile bağlandıklarını vurgulamışlardır. 7

Bağlanmanın Sınıflandırılması Güvenli Bağlanma Güvensiz Kaçınmacı Bağlanma Güvensiz Karşı Koyucu (Çelişik) Bağlanma Dağınık Organize

Bağlanmanın Sınıflandırılması Güvenli Bağlanma Güvensiz Kaçınmacı Bağlanma Güvensiz Karşı Koyucu (Çelişik) Bağlanma Dağınık Organize Olmamış Bağlanma Güvenli bağlanma gösteren çocuklar, stres durumlarında annelerin yardımcı olacaklarını düşünürler. Anne ayrıldığı zaman tepki göstermelerine rağmen annenin dönmesi ile birlikte kolayca sakinleşirler. Güvenli bağlanmanın oluşması, çocuğun kesintisiz, tutarlı tepki veren, duyarlı, içten ve her zaman ulaşılabilir bir anne veya bir bakım verene sahip olmasına bağlıdır. 8

Güvensiz Kaçınmacı Bağlanma Güvensiz kaçınmacı bağlanma geliştiren çocuklar, anneleri yanındayken oyuncak ve yabancılarla ilgilenmişler

Güvensiz Kaçınmacı Bağlanma Güvensiz kaçınmacı bağlanma geliştiren çocuklar, anneleri yanındayken oyuncak ve yabancılarla ilgilenmişler ancak duygularını anneleri ile paylaşmışlardır. Anneleri odadan ayrıldığında tepki vermemişler döndüğü zaman da ilgilenmeyerek oyunlarını sürdürmeye devam etmişlerdir. Bu gruptaki çocukların anneleri, çocuğun isteklerini karşılamakta yetersiz kalabilmektedir. Bu çocukların anneleri yaşam döngülerinden kısıtlama ve sorunlar olduğu zaman, çocuklarını arka planı atabilecek kadar katı ve reddedici bir tutum gösterebilirler. Dolayısıyla çocukları iletişim ve etkileşimleri yüzeyseldir. 9

Güvensiz Karşı Koyucu (Çelişik) Bağlanma Bu bağlanma biçimini geliştiren çocuklar Anneleri yanındayken yabancı kişi

Güvensiz Karşı Koyucu (Çelişik) Bağlanma Bu bağlanma biçimini geliştiren çocuklar Anneleri yanındayken yabancı kişi ve oyuncaklarla ilgilenmemişler, korku tepkileri vererek annelerinin yanından ayrılmak istememişlerdir. Dağınık Organize Olmamış Bağlanma Dağınık bağlanma gösteren çocukların annelerine fiziksel taciz ve ihmalde bulunan, psikolojik sağlığı bozuk ya da kendi bağlanma nesneleri ile olan sorunlarını çözememiş anneler olduğu bildirilmektedir. 10

Baba çocuk ilişkisi Bir gün mutlaka… Bir gün, çocuğum doğdu. O dünyaya geldiğinde, yetişmem

Baba çocuk ilişkisi Bir gün mutlaka… Bir gün, çocuğum doğdu. O dünyaya geldiğinde, yetişmem gereken uçaklar ve ödenmesi gereken faturalarla meşguldüm. Ben uzaklardayken yürümeyi ve konuşmayı öğrendi. Biraz büyüdüğünde, “ senin gibi olmak istiyorum baba” demeye başladı. İşyerine telefon açıp, ” Baba, eve ne zaman geleceksin? ” diye sorardı ikide bir. “Ne zaman geleceğimi bilmiyorum oğlum. Ama geldiğimde birlikte güzel vakit geçireceğimizden emin olabilirsin”. 11

 Yıllar öylece geçip gitti. Oğlum 10 yaşına geldi. Ona güzel bir Toka aldım.

Yıllar öylece geçip gitti. Oğlum 10 yaşına geldi. Ona güzel bir Toka aldım. “top için teşekkür ederim Baba!” dedi. “Haydi oynayalım”. “ bu hafta yetiştirmem gereken işler var” dedim. “bugün olmaz haftaya, Tamam söz”. “ Tamam” dedi fakat yüzündeki gülümseme eksilmedi. “büyüyünce Baba” dedi, “ Ben de senin gibi olmak istiyorum”. Yıllar öylece gelip geçti. Oğlum önce ilkokuldan, sonra liseden, sonra üniversiteden mezun oldu. Bu durumda, başka birçok baba gibi benim de söylemem gereken bir şeyler vardı. “ seninle gurur duyuyorum oğlum” dedim. “gel, şöyle biraz oturalım; sana diyeceklerim var”. 12

 Başını salladı ve gülümseyerek: “arkadaşlara sözüm var baba” dedi. “Sen Arabanın anahtarlarını verebilir

Başını salladı ve gülümseyerek: “arkadaşlara sözüm var baba” dedi. “Sen Arabanın anahtarlarını verebilir misin bana? Sonra görüşürüz oldu mu? ”. Yıllar öylece gelip geçti. Emekli oldum. Artık bol vaktim vardı. Oğlum ise başka bir şehirde iyi bir iş bulmuştu, orada yaşıyordu. Bir gün ona telefonu açtım. “Eğer Sence de uygunsa, hafta sonu buraya gel de hasret giderelim” dedim. “Sevinirim baba” dedi. “Bir bakayım, uygun bir zaman bulabilirsem, gelirim. Ancak şu sıralar işlerim çok yoğun. Fakat seninle görüşmeyi ben de istiyorum baba” dedi. “Peki, ne zaman gelirsin oğlum” dedim. “Ne zaman olur bilemiyorum baba. Şimdi bir iş görüşmem var ona yetişmem gerek. Sonra ararım seni. Geldiğimde birlikte güzel vakit geçireceğimizden emin olabilirsin”. 13

 Telefonu kapattığında, oğlumun çocukluk halini gerçekleştirdiğini anladım. Çocukluk hayalini gerçekleştirdiğini… Örnek aldığı babasına

Telefonu kapattığında, oğlumun çocukluk halini gerçekleştirdiğini anladım. Çocukluk hayalini gerçekleştirdiğini… Örnek aldığı babasına benzediğini… Büyüyünce tıpkı babası gibi olduğunu… Yakın zamana kadar Baba-bebek iletişimi ve ilişkisi önemsenen bir konu değildi. Özellikle ilk yıllarda bebeklerin bakımı ve ihtiyaçlarının karşılanması genellikle anne tarafından yapıldığı ve annenin zamanının çoğunu bebekle geçirdiği için yalnızca anne -bebek balığının önemli olduğu kabul edilmiştir. Günümüz ailelerinde çalışan kadın sayısının artması ile erkeklerin babalık rollerinin sağlıklı sergilenmesi ve baba olmayı daha önemli hale getirmiştir. Son zamanlara kadar babanın aile içindeki bu tür rolleri dolaylı olarak vurgulanmakta idi. 14

 Son yapılan araştırmalarda babaların ailede çift rol oynadıkları ve çocuklarını doğrudan ve dolaylı

Son yapılan araştırmalarda babaların ailede çift rol oynadıkları ve çocuklarını doğrudan ve dolaylı olmak üzere iki yönden etkiledikleri vurgulanmıştır. Babaların çocukları ile oynamaları, konuşmaları ve onlarla ilgili kararlara aktif olarak katılmaları gibi çocuk üzerindeki doğrudan etkilerin yanı sıra Eğer anne-baba arasındaki ilişki sıcak ve etkileşim sağlıklı ise bebek anne ilişkisini harekete geçirerek güven duygusunun gelişimini de kolaylaştırmaktadır. Özellikle geleneksel ailelerde, babanın ekonomik desteği, aileyi ekonomik sıkıntıdan kurtarır ve annenin çocuğun gereksinimlerini zamanında ve verimli bir şekilde karşılanmasını sağlar. Diğer yönden anne-baba arasındaki ilişki ve etkileşim sağlıklı düzeyde değilse ve bozukluklar gösteriyorsa anne-bebek ilişkisi de bu durumdan olumsuz yönde etkilenmektedir. 15

 Babanın çocuk üzerindeki etkisi annenin hamile olması ile başladığı söylenebilir. Anneyle birlikte doktora

Babanın çocuk üzerindeki etkisi annenin hamile olması ile başladığı söylenebilir. Anneyle birlikte doktora gitmesi, bebek üzerine sıcak ve duygusal konuşmalar yapması, zaman hassas dönemler geçiren eşini gerginlikten kurtarma çabası vermesi gibi durumlar babaların aile yuvaları için ne denli önemli olduğunu göstermektedir. Yapılan araştırmalarda eşinin hamilelik sürecini ve bu süreçte birlikteliği paylaşan doğumdan hemen sonra bebeğini kucaklayan ve göz teması Kur'an babaların bu olayları gerçekleştirmeyen babalara göre iletişim lerinde daha güçlü bir bağla etkileşim kurduklarını ve güçlü bir baba-çocuk ilişkisinin oluşumuna katkılar sağladığı vurgulanmaktadır. Diğer taraftan anne babaların bebekle kurdukları ilişkilerin, nitelik açısından farklı olduğu vurgulanmaktadır. Anneler daha çok bebeğin bakımı ile ilgilenmelerinin yanı sıra onlarla daha fazla konuştukları ve daha sakin bir etkileşime girmektedirler. Babalar ise daha çok bebeği tutma, onunla oynama gibi davranışlarda bulunarak iletişimde önemli bir süreci sağlamış olmaktadırlar. 16

Baba Çocuk Ve Bağlanma Son zamanlarda yapılan araştırmalar, baba-çocuk arasındaki bağlanmanın öneminden bahsetmektedir. Annenin

Baba Çocuk Ve Bağlanma Son zamanlarda yapılan araştırmalar, baba-çocuk arasındaki bağlanmanın öneminden bahsetmektedir. Annenin çalışma hayatına atılması ile ailede, babanın görev, sorumluluk ve rollerinde bazı değişmeler oluşmuştur. Bu değişmelere paralel olarak baba, ailenin gelirini sağlamanın yanı sıra çocukların bakım ve eğitimlerinde önemli katkılar sağlamaya başlamıştır. Yapılan bazı araştırmalarda, çocuklarının doğumundan bulunan, doğumun hemen sonrası bebeğinin tutmasına, sevip okşanmasına izin verilen babaların, çocuklarına daha güçlü bir bağ ve bağlandıkları belirlenmiştir. Dolayısıyla baba çocuk arasında duygusal bir bağ kurulması için anne de olduğu gibi babanın da bebekle fiziksel temas ve sıvazlamanın olması gerektiği belirtilmektedir. Bu şekil bir etkileşim içinde olan baba-çocuk arasında sağlıklı bir ilişki doğmaktadır. Çocuğun güvenli bir bağlanma geliştirmesine katkı sağlanır. Böylelikle çocuğun çevresi ile daha güvenli bir etkileşim kurması sağlanmış olur. 17

Eşler arası iletişim Ailenin temeli eşler arasındaki ilişkinin varlığında saklıdır. Sağlıklı bir ilişki, iki

Eşler arası iletişim Ailenin temeli eşler arasındaki ilişkinin varlığında saklıdır. Sağlıklı bir ilişki, iki kişinin bilinçli olarak düşünerek sorumluluk içinde aldığı karara dayanır. İki olgun insan anne-baba olmaya karar verdiği zaman, tutum ve davranışları ile yetişkin insan modelini gösterirler. Bu bireyler, kendilerine ve diğerlerine karşı bir iletişim geliştirirler. Çocuk sahibi olmayı, anne-baba olmayı ve bu rolleri yaşamayı çok isteyerek sorumluluk alırlar. Bu sorumluluğu isteyerek ve koşulsuz üstlenirler. Böylesi bir ortamda büyüyen bir çocuğun gereksinimleri doğal olarak karşılanır. Çocuklar bu güven ve sevgi ortamı içinde kendi benliklerini geliştirmek için değişik yaşantılara girme cesaretini gösterirler. Özgüveni yüksek ve güvengen bir kişilik geliştirirler. 18

Anne Baba Tutumları Ve Çocuk Kişilik gelişimini, insanın doğumundan ölümüne kadar bir süreklilik gösterdiği

Anne Baba Tutumları Ve Çocuk Kişilik gelişimini, insanın doğumundan ölümüne kadar bir süreklilik gösterdiği kabul edilmektedir. Kişilik gelişiminin temellerinin çocukluk döneminde atıldığı bilimsel bir gerçektir. Bu bilimsel gerçekliklerin ışığında çocuğun kişilik gelişiminde en önemli etken ailedir. Aile, sadece aynı çatı altında yaşamlarını devam ettiren anne-baba ve çocukların oluşturduğu sosyal birim değildir. Ailenin geleceğe fiziken ve ruhen sağlıklı bireyler yetiştirmek gibi önemli bir görevi vardır. Anne ve babanın tutumlarının farklılık göstermesi ile farklı aile çeşitleri ortaya çıkmıştır. 19

 Araştırmacılar farklı ana-baba tutumlarını altı başlık altında toplamışlardır. Bunlar: 1. Baskıcı ve otoriter

Araştırmacılar farklı ana-baba tutumlarını altı başlık altında toplamışlardır. Bunlar: 1. Baskıcı ve otoriter tutum, 2. Gevşek tutum(çocuk merkezci aile), 3. Dengesiz ve kararsız tutum, 4. Koruyucu tutum, 5. İlgisiz ve kayıtsız tutum, 6. Güven verici ve demokratik tutum, 1 - Baskıcı ve otoriter tutum Bu tutuma sahip anne-baba evde her şeyin kurallara bağlı olmasını ve bu kurallara sorgulanmadan uyulmasını bekler. Onun için evde anlayışsız, hoşgörüsüz, katı ve baskıcı bir tutum hâkimdir. 20

2 - Gevşek Tutum(Çocuk Merkezci Aile) Gevşek tutum genellikle tek çocuklu anne babalarda görülür.

2 - Gevşek Tutum(Çocuk Merkezci Aile) Gevşek tutum genellikle tek çocuklu anne babalarda görülür. Baskıcı ve otoriter tutumun tersine bu tutumdaki anne babalar çocukları üzerinde egemenlik kurmaz, onları serbest bırakırlar. Anne baba çocuğun yaparak yaşayarak öğrenmesi düşüncesine sahiptir. Anne ve baba çocuğu mutlu etmek için çocuğun her istediğini yerine getirir. Bazı anne ve babalar, baskıcı bir ailede büyüdüklerinden çocuğunun da aynı baskı altında kalmasına istemezler. Bundan dolayı çocuklarını gevşek bir ortamda büyütmek isterler. Bu düşünce o kadar yoğundur ki çocuğa sınırsız bir özgürlük verilir ve bu sınırsızlık ilerleyen yaşlarında çocuğun şımarık birey olmasına neden olur. Böylesi bir çocuğun iletişim dilini sağlıklı kuramaması, karşılaşabileceği bir «hayır» ifadesine tahammül edemeyeceği ve yaşamın disiplinleri karşısında sağlıklı örüntüler sergilemede başarısız olacağı söylenebilir. 21

3 - Dengesiz Ve Kararsız Tutum Bu tutumda, anne baba çocuğun davranışlarına farklı tepkiler

3 - Dengesiz Ve Kararsız Tutum Bu tutumda, anne baba çocuğun davranışlarına farklı tepkiler gösterir. Eşlerden birisinin doğru olarak yorumladığı davranış diğer eş tarafından yanlış olarak yorumlanabilir. Eşlerin doğru olarak yorumladıkları bir davranışı, başka bir zamanda yanlış olarak yorumlama ihtimalleri de vardır. Babanın gösterdiği tepkiden sonra annenin şefkat gösterilmesi ve çocuğun yaptığı yanlış davranışı görmemezlikten gelmesi de bu tutum içindedir. 22

4 - Koruyucu Tutum Genellikle anneler tarafından sergilenen bir tutumdur. Çocuğun ihtiyaçlarının sürekli karşılandığını

4 - Koruyucu Tutum Genellikle anneler tarafından sergilenen bir tutumdur. Çocuğun ihtiyaçlarının sürekli karşılandığını bu tutmda çocuğa gereğinden fazla özen gösterilir. Çocuk sürekli anne baba tarafından korunur ve çocuğun ihtiyaçları anne baba tarafından giderilir. Bu şekilde çocuğun bağımsız bir şeyler yapmasına olanak tanımaz. İhtiyaçları anne-babası tarafından karşılanan bireyin seçimleri bile anne-babası tarafından yapılır. Giyeceği elbiseden okuyacağı kitaba hatta izleyeceği televizyon programına kadar her şey anne baba tarafından seçilir. Çocukların büyümüş olduğunu kabul etmekte zorlanan i bu tip ailelerin, çocukları üzerindeki bu yoğun kaygı ve tedirginlik hali, çocuğu bunaltır. Böylesi aile ortamlarında aşırı koruma içgüdüsünden dolayı çocukların vermesi gereken bağımsız olma mücadelesi gecikir ve kişilik gelişimi olumsuz etkilenir. 23

5 - İlgisiz Ve Kayıtsız Tutum Yoğun Çalışma Hayatında çocuğa yeterli zaman ayıramayan, ayrılmış

5 - İlgisiz Ve Kayıtsız Tutum Yoğun Çalışma Hayatında çocuğa yeterli zaman ayıramayan, ayrılmış zamanın verimli kullanılmaması, çocuğun bir bakıcı ya da büyük anne veya büyük baba tarafından büyütülmesi gibi nedenlerle, anne baba ile çocuk arasındaki bağ tam olarak gelişmemiştir. Bu durumda anne baba çocuğun davranışları karşısında ilgisiz ve kayıtsız davranışlar gösterir. Anne baba çocuk tarafından rahatsız edilmediği sürece çocuğun varlığı yokluğu belli değildir. Bazı annebabalar bu ilgisiz ve kayıtsız tutumun doğru olduğu konusunda savunma mekanizmaları geliştirmişlerdir. Bu tip anne-babalar çocuğun ileriki yaşlarında şımarık olabileceğini, anne baba otoritesinin zayıflayabileceğini düşünür. Bu tutuma sahip anne babaya göre, Çocuk rahatsızlık vermediği sürece bir problem yoktur. Ama çocuk rahatsızlık verecek olursa anne baba aşırı bir tepki de bulunabilir. Dolayısıyla anne baba ve çocuk arasındaki iletişim sağlıklı bir görüntü vermez. 24

6 - Güven verici ve demokratik tutum Böyle bir ailede disiplin ve kurallar bellidir.

6 - Güven verici ve demokratik tutum Böyle bir ailede disiplin ve kurallar bellidir. Nerede ne yapılacağı veya ne yapılmayacağı açıktır. Bu kurallar sadece çocuk için değildir. Bu kurallara aile içinde herkes uyar. Anne baba için çocuklarına karşı sevgi esastır ve çocuklarını olduğu gibi kabul ederler. Anne ve baba çocuğun ilgi ve yetenekleri doğrultusunda yetişmesini ister. Bunu yaparken çocuk yerine karar alınmaz, çocuğa yol gösterilir ve kararı çocuğun alması sağlanır. 25

 Aile ilgili kararlar alınırken olduğu gibi her türlü kararda çocuğa da söz hakkı

Aile ilgili kararlar alınırken olduğu gibi her türlü kararda çocuğa da söz hakkı verilir, fikir ve düşünceleri ne kadar basit ve anlamsız da olsa çocuk dinlenir. Problemlere ortak çözüm aranır. Anne babalar çocukla iletişime önem verirler. Böylelikle emir verme, yargılama, suçlama ve etiketleme gibi iletişim engellerini kullanmazlar. Bu şekilde çocuk duygu ve düşüncelerini anlatmaya teşvik edilir. Böylelikle çocukların kendini açma becerileri gelişerek Atılgan ve kendine güvenli kişilik geliştirir. 26

Aile İçi İlişkilerde Benlik Saygısı Benlik kavramı bireyin kendi varlığına dair gerçek olarak gördüğü

Aile İçi İlişkilerde Benlik Saygısı Benlik kavramı bireyin kendi varlığına dair gerçek olarak gördüğü öğrenilmiş inanç, tutum ve görüşlerin oluşturduğu karmaşık, organize olmuş ve dinamik bir sistemdir. Benlik saygısı ise bireyin kendini değerlendirmesi sonucunda ulaştığı benlik kavramını onaylamasından doğan; beğeni ve kabul durumudur. Dolayısıyla bireyin kendini yetenekli, önemli, değerli ve kabul görücü biri olarak algılama düzeyidir. Benlik saygısı, bireyin kendine saygı duyması kadar, kendine güven duyması, kendini benimseyip değer vermesi, kendini onaylaması ve değerli bulmasıdır. Benlik saygısı, yüksek ve düşük şekilde açıklanabilmektedir. 27

 Yüksek benlik saygısı, kendimizi ve içsel dünyamızı değerli bulduğumuz anlamına gelmektedir. Bireyin tümüyle

Yüksek benlik saygısı, kendimizi ve içsel dünyamızı değerli bulduğumuz anlamına gelmektedir. Bireyin tümüyle Kendini kabul etmesi, değer vermesi ve güvenmesidir. Yüksek benlik saygısına sahip olan birey, kendini olumlu olarak değerlendirir, saldırgan tutumlardan uzak durur ve kendini iyi hisseder. Yüksek benlik saygısına sahip bireyler kendilerini daha iyi ve olumlu tanımlarken düşük benlik saygısına sahip bireyler kendilerini daha olumsuz tanımlama eğilimindedirler. Yüksek benlik saygısına sahip bireylerin, kendilerine olan inançları ve güvenleri, düşük benlik saygısına sahip bireylerden içsel olarak daha tutarlıdır. Düşük benlik saygısına sahip bireyler, sosyal çevreye daha fazla bağımlıdırlar ve bu bireylerin benlik şemaları, dışsal bilgi ile oldukça tutarlıdır. Düşük benlik saygısına sahip bireyler, sosyal çevreye verdikleri tepkilerde, yüksek benlik saygısına sahip bireylerden daha tutucu ya da ihtiyatlıdır. 28

Özet Aile bireyin topluma uyum sağlamasında en önemli kurumdur. Anne-babanın kendi aralarında kurdukları iletişim

Özet Aile bireyin topluma uyum sağlamasında en önemli kurumdur. Anne-babanın kendi aralarında kurdukları iletişim ve geliştirdikleri tutum çocuğun sosyalleşmesini sağlar. Çocuk için anne biricik varlıktır. Çocuğun yaşama hazırlanmasında annenin üstlendiği rolü başka birey aynı düzeyde yerine getirememektedir. Bundan dolayı anne çocuk arasındaki sevgi bağı önemlidir. Bu bağın güçlü olması ve aynı zamanda çocuğun bağımsız olma mücadelesinde verdiği çabaya destek olmasında, çocuğun çevresiyle kurduğu iletişim çok önemlidir. Diğer taraftan baba çocuk iletişimi de çok önemlidir. Çocuğun duygusal ve sosyal gelişiminde baba figürü önemlidir. Dolayısı ile babaların ev içerisindeki rolü bakım açısından anne kadar olmasa da yerini başka bireyin dolduramayacağı kadar gereklidir. 29

TEŞEKKÜR EDERİM 30

TEŞEKKÜR EDERİM 30