TCAR LETMELER HUKUKU II Anlatmac Adnan Hadzimusi Ekim

  • Slides: 16
Download presentation
TİCARİ İŞLETMELER HUKUKU II Anlatmacı: Adnan Hadzimusiç Ekim 2017

TİCARİ İŞLETMELER HUKUKU II Anlatmacı: Adnan Hadzimusiç Ekim 2017

TİCARİ İŞ MADDE 3 - (1) Bu Kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren

TİCARİ İŞ MADDE 3 - (1) Bu Kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve fiiller ticari işlerdendir. Ticari iş, adi nitelikte olmayan işleri ifade eden bir kavramdır. Hangi işlerin ticari nitelik taşıdığını konusunda TTK m. 3 ve m. 19’da düzenlemeler yer almaktadır. Ticari iş karinesi MADDE 19 - (1) Bir tacirin borçlarının ticari olması asıldır. Ancak, gerçek kişi olan bir tacir, işlemi yaptığı anda bunun ticari işletmesiyle ilgili olmadığını diğer tarafa açıkça bildirdiği veya işin ticari sayılmasına durum elverişli olmadığı takdirde borç adi sayılır. (2) Taraşardan yalnız biri için ticari iş niteliğinde olan sözleşmeler, Kanunda aksine hüküm bulunmadıkça, diğeri için de ticari iş sayılır.

TİCARİ İŞ SAYILMANIN ÖLÇÜTLERİ Bu düzenlemeler uyarınca, bir işin ticari sayılabilmesi için aşağıda belirtilen

TİCARİ İŞ SAYILMANIN ÖLÇÜTLERİ Bu düzenlemeler uyarınca, bir işin ticari sayılabilmesi için aşağıda belirtilen dört ölçütten en az birisine uygunluk taşıması gerekir Ticari iş sayılmanın ölçütleri: a) TTK’da düzenlenen işlerden olması b) İşin ticari işletmeyi ilgilendiren işlerden olması c) Ticari iş karinesi uygulanabilir olması, d) Tarafardan birisi için ticari olan sözleşmeler,

a)TTK’da düzenlenen işlerden olması: örneğin iki esnaf arasında çek düzenlenmesi, at arabası ile taşımacılık

a)TTK’da düzenlenen işlerden olması: örneğin iki esnaf arasında çek düzenlenmesi, at arabası ile taşımacılık yapılması ve birkaç kişinin bir araya gelip ticaret şirketi kurması gibi, TTK’da düzenlenen tüm hususlardan doğan işler ticaridir. b) İşin ticari işletmeyi ilgilendiren işlerden olması Ticari işletmenin doğrudan doğruya konusuna girmemekle birlikte dolaylı olarak onunla ilgisi (uygun bir illiyet bağlantısı) bulunan bütün hususlardan doğan işler de ticaridir. Bir ticari illetmeye atölye inşası için bir mimar ile istisna sözleşmesi yapılması, marka veya patent hakkına ilişkin lisans sözleşmesi akdedilmesi, işçilere sağlık hizmetleri verilmesi için bir özel hastane ile sözleşme yapılması, çalışanların kalması için lojman kiralanması, hammadde ve makinalar satın alınması, defterleri tutması için bir mali müşavir ile anlaşılması gibi örneklerde, işlerin doğrudan ya da dolaylı olarak işletmeyi ilgilendirdiği görülmektedir. (Dolayısıyla, tacirlerin yaptıkları işlerin, ticari işletmeleri ile ilgili olduğu var sayılır. Tüzel kişi tacirlerde bu kuralın hiçbir istisnası yoktur; onların tüm işlemleri ticari sayılır. )

c) Ticari iş karinesi uygulanabilir olması: Bu ölçüte göre, bir tacirin borçlarının (her türlü

c) Ticari iş karinesi uygulanabilir olması: Bu ölçüte göre, bir tacirin borçlarının (her türlü iş, işlem ve eyleminin) ticari olması kuraldır ( TTK m. 19/1). Dolayısıyla, tacirlerin yaptıkları işlerin, ticari işletmeleri ile ilgili olduğu var sayılır. Tüzel kişi tacirlerde bu kuralın hiçbir istisnası yoktur; onların tüm işlemleri ticari sayılır. Örneğin, bir tacir karşı tarafa açıkça bildirerek kızına doğum günü hediyesi olarak bir araba ya da kendi evinde kullanmak amacıyla bilgisayar satın alırsa, karşı tarafın (satıcı) tacir olmaması koşulu ile bu satım ticari değil, adi nitelik kazanır. d) Tarafardan birisi için ticari olan sözleşmeler: Örneğin bir esnaf, memur ya da öğrenci ile bir tacir arasındaki herhangi bir sözleşme, tacir olmayan taraf için de kural olarak ticari niteliktedir.

TİCARİ İŞ OLMANIN SONUÇLARI a) Teselsül karinesi MADDE 7 - (1) İki veya daha

TİCARİ İŞ OLMANIN SONUÇLARI a) Teselsül karinesi MADDE 7 - (1) İki veya daha fazla kişi, içlerinden yalnız biri veya hepsi için ticari niteliği haiz bir iş dolayısıyla, diğer bir kimseye karşı birlikte borç altına girerse, kanunda veya sözleşmede aksi öngörülmemişse müteselsilen sorumlu olurlar. Örneğin, ticaretle uğraşan A, B ve C adlı üç arkadaş gidip bankadan birlikte kredi aldıklar ve geri ödemede temerrüde düştükleri takdirde, hepsi bakımndan müteselsil sorumluluk kuralı uygulanır. Yani banka, dilediği kişiden parayı isteyebilir ve borcun tamamı ödeninceye kadar her üç kişi müteselsilen sorumlu kalmakta devam ederler. Bu adi bir iş olsa, örneğin üç öğrenci, gidip bir esnaftan birlikte ödünç alsa ve bölüşseler idi müteselsil sorumluluğa iliikin bir kanun hükmü bulunmadığı için, şayet sözleşmede de belirtilmemiise borçluların müteselsil sorumu söz konusu olmaz ve her bir borçlu, sadece kendi payına düşen kısımdan sorumlu tutulurdu.

b) Ticari işlerde faiz MADDE 8 - (1) Ticari işlerde faiz oranı serbestçe belirlenir.

b) Ticari işlerde faiz MADDE 8 - (1) Ticari işlerde faiz oranı serbestçe belirlenir. Üç aydan aşağı olmamak üzere, faizin anaparaya eklenerek birlikte tekrar faiz yürütülmesi şartı, yalnız cari hesaplarla her iki taraf bakımından da ticari iş niteliğinde olan ödünç sözleşmelerinde geçerlidir. Şu şartla ki, bu fıkra, sözleşenleri tacir olmayanlara uygulanmaz. Bu maddenin ikinci ve üçüncü fıkralarına aykırı olarak işletilen faiz yok hükmündedir. Ticari işlerde faizin özellikleri -Kararlaştırılmamış olsa bile faizin istenebilmesi, -Bİleşik faizin istisnaen de olsa yürütebilmesi, -Daha yüksen oranda temerüt faizi istenebilmesi

c) Ticari işlerde Zamanaşımı Süreleri TTK m. 6 hükmüne göre, “Ticari hükümler koyan kanunlarda

c) Ticari işlerde Zamanaşımı Süreleri TTK m. 6 hükmüne göre, “Ticari hükümler koyan kanunlarda öngörülen zamanaşımı süreleri, Kanun’da aksine düzenleme yoksa sözleşme ile değiştirilemez”.

TİCARİ YARGI Ticari işin ölçütleri ile ticari davanın ölçütleri birbirinden farklıdır. Ticari davalar konusunda

TİCARİ YARGI Ticari işin ölçütleri ile ticari davanın ölçütleri birbirinden farklıdır. Ticari davalar konusunda temel düzenleme TTK m. 4’de yer alır. MADDE 4 - (1) Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile taraşarın tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın; a) Bu Kanunda, b) Türk Medenî Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969 uncu maddelerinde, c) 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına ilişkin 444 ve 447, yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine ilişkin 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulun an 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580 inci maddelerinde, d) Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta, e) Borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere ilişkin özel hükümlerde, f) Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde, öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan davalar bundan istisnadır.

Çekişmesiz yargı işler neler dir? HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU Çekişmesiz yargı işleri MADDE 382 -

Çekişmesiz yargı işler neler dir? HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU Çekişmesiz yargı işleri MADDE 382 - (1) Çekişmesiz yargı, hukukun, mahkemelerce, aşağıdaki üç ölçütten birine veya birkaçına göre bu yargıya giren işlere uygulanmasıdır: a) İlgililer arasında uyuşmazlık olmayan hâller. b) İlgililerin, ileri sürülebileceği herhangi bir hakkının bulunmadığı hâller. c) Hâkimin resen harekete geçtiği hâller. (2) Aşağıdaki işler çekişmesiz yargı işlerinden sayılır: a)Kişiler hukukundaki çekişmesiz yargı işleri: …… b)Aile hukukundaki çekişmesiz yargı işleri: …… c) Miras hukukundaki çekişmesiz yargı işleri: ……

Ticari dava türleri: a) b) c) Mutlak Ticari Davalar Havale, Saklama Sözleşmesi ve Fikir-Sanat

Ticari dava türleri: a) b) c) Mutlak Ticari Davalar Havale, Saklama Sözleşmesi ve Fikir-Sanat Eserlerine ilişkin Haklardan Doğan ve Bir Ticari işletmeyi ilgilendiren Davalar Nispi Ticari Davalar a) Mutlak Ticari Davalar Uyuşmazlığın ticari olup olmadığına veya taraşarın niteliğine bakılmaksızın ticari sayılan bu davalar iki grupta ele alınmalıdır. TTK m. 4/1’de Sayılan Hususlardan Doğan Hukuk Davaları TTK’da düzenlenen hususlardan doğan davalar (Taşıma, ticaret sicili, acentelik, kıymetli evrak, ticaret iirketleri, cari hesap gibi) başta gelmek üzere, hangi düzenlemelere ilişkin hukuk davalarının ticari olduğu kanunda, altı bent hâlinde sayılmıştır. Özel Kanun Hükümleri Gereği Ticari Sayılan Davalar Özel bazı kanunlar, düzenledikleri hususların ticari dava konusu olacağını veya ticaret mahkemesinde görüleceğini açıkça düzenlemiştir. Örneğin, finansal kiralama sözleşmesinden doğan davalar (FKKm. 31), Kooperatişer Kanunu’na dayanan davalar (Koop. K m. 99 ), işâs davası (‹‹K m. 154), ticari işletme rehninden doğan davalar (T‹RK m. 22) gibi

b) Havale, Saklama Sözleşmesi ve Fikir-Sanat Eserlerine ilişkin Haklardan Doğan ve Bir Ticari işletmeyi

b) Havale, Saklama Sözleşmesi ve Fikir-Sanat Eserlerine ilişkin Haklardan Doğan ve Bir Ticari işletmeyi ilgilendiren davalar Havale (TBK m. 550 -560), saklama (TBK m. 561 -580) ve fikir ve sanat eserlerine ilişkin haklardan doğan uyuşmazlıklar, ancak bir ticari işletmeyi ilgilendirmek koşulu ile ticari dava sayılmaktadr (TTK m. 4/1, son cümle).

c) Nispi ticari davalar (Her iki Taraf için Ticari Sayılan Hususlardan Doğan Davalar TTK

c) Nispi ticari davalar (Her iki Taraf için Ticari Sayılan Hususlardan Doğan Davalar TTK m. 4/I uyarınca, yukarıda sayılan iki grup ticari davanın kapsamı dışında kalan hususlardan doğan davalar ancak her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili ise ticari dava sayılır. Hüküm gereği, bu kapsama giren ve uygulamada çok sık kullanılan satım, kira, ödünç, eser, hizmet gibi sözleşmelerden doğan uyuşmazlıkların ticari davaya konu olabilmesi için her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olmaları şarttır. Şu halde, her ticari işten doğan uyuşmazlık, doğrudan ticari davaya konu oluşturmamaktadır. Örneğin, bir tacir başka bir tacirden evi için klima satın alırsa TTK m 19/2 uyarınca bu iş, ticari nitelikte olmakla birlikte; bu işten, diyelim satış bedelinin ödenmemesinden doğan uyuşmazlık, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili bulunmadığı için ticari davaya konu olmaz. Haksız fiilden doğan davaların ticari sayılması için de uyuşmazlığın, her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olması şartı aranır. Örneğin, nakliyat şirketine ait bir kamyonun bir yayaya çarpması halinde doğan zararın tazmini için açılacak dava ticari değildir. Fakat aynı kamyon bir ticari işletmeye, bir fabrikaya çarpar ise tazminat davası ticari nitelik kazanır.

Ticari davalar ve çekişmesiz yargı işlerinin görüleceği mahkemeler MADDE 5 - (1) Aksine hüküm

Ticari davalar ve çekişmesiz yargı işlerinin görüleceği mahkemeler MADDE 5 - (1) Aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir. Asliye ticaret mahkemesi bulunmayan yargı çevresindeki bir ticari davada görev kuralına dayanılmamış olması, görevsizlik kararı verilmesini gerektirmez; asliye hukuk mahkemesi, davaya devam eder. Ticari davalarda da deliller ile bunların sunulması Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerine tabidir.

Ticari davalara uygulanacak hukuk I - Ticari hükümler MADDE 1 - (1) Türk Ticaret

Ticari davalara uygulanacak hukuk I - Ticari hükümler MADDE 1 - (1) Türk Ticaret Kanunu, 22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medenî Kanununun ayrılmaz bir parçasıdır. Bu Kanundaki hükümlerle, bir ticari işletmeyi ilgilendiren işlem ve fiillere ilişkin diğer kanunlarda yazılı özel hükümler, ticari hükümlerdir. (2) Mahkeme, hakkında ticari bir hüküm bulunmayan ticari işlerde, ticari örf ve âdete, bu da yoksa genel hükümlere göre karar verir. II - Ticari örf ve âdet MADDE 2 - (1) Kanunda aksine bir hüküm yoksa, ticari örf ve âdet olarak kabul edildiği belirlenmedikçe, teamül, mahkemenin yargısına esas olamaz. Ancak, irade açıklamalarının yorumunda teamüller de dikkate alınır. (2) Bir bölgeye veya bir ticaret dalına özgü ticari örf ve âdetler genel olanlara üstün tutulur. İlgililer aynı bölgede değillerse, kanunda veya sözleşmede aksi öngörülmedikçe, ifa yerindeki ticari örf ve âdet uygulanır. (3) Ticari örf ve âdet, tacir sıfatını haiz bulunmayanlar hakkında ancak onlar tarafın-dan bilindiği veya bilinmesi gerektiği takdirde uygulanır.