LETM FAKLTES RADYO TELEVZYON VE SNEMA 109 Radyo

  • Slides: 30
Download presentation
İLETİŞİM FAKÜLTESİ RADYO TELEVİZYON VE SİNEMA 109 -Radyo Televizyon ve Sinemanın Teknik Temelleri Doç.

İLETİŞİM FAKÜLTESİ RADYO TELEVİZYON VE SİNEMA 109 -Radyo Televizyon ve Sinemanın Teknik Temelleri Doç. Dr. Nursel BOLAT

Aydınlatma 1 109 - Radyo Televizyon ve Sinemanın Teknik Temelleri Hafta-3

Aydınlatma 1 109 - Radyo Televizyon ve Sinemanın Teknik Temelleri Hafta-3

IŞIK • Görme ışıkla başlar. • Işık görsel nesnelerin bize yansımasını, dolayısıyla görmemizi sağlar.

IŞIK • Görme ışıkla başlar. • Işık görsel nesnelerin bize yansımasını, dolayısıyla görmemizi sağlar. • Görüntüyü etkileyen en önemli öğe de ışıktır. • Işık enerjisi olmadan fotoğrafik görüntünün oluşması mümkün değildir. • Aslında herhangi bir görüntünün oluşabilmesi için bir enerji türünün madde ile etkileşip oluşan bilgilerin bir yerlerde depolanması gerekir.

Görüntünün Oluşturulmasında Işığın Rolü • Görsel algılamanın temelinde ışık vardır • Görme duyusu dışındaki

Görüntünün Oluşturulmasında Işığın Rolü • Görsel algılamanın temelinde ışık vardır • Görme duyusu dışındaki algılar ışıktan bağımsız olarak algılanabilirler. • Çevremizi gözlerken beynimiz göz aracılığı ile ışık sinyallerini algılar. • Bunlar nesnelerin üzerine düşen ve nesnelerden gözümüze yansıyan ışıklardır.

A. IŞIĞI OLUŞTURAN FİZİK ETMENLER 1. Fotoğrafik süreç ve ışığın yapısı • Fotoğrafı ışığa

A. IŞIĞI OLUŞTURAN FİZİK ETMENLER 1. Fotoğrafik süreç ve ışığın yapısı • Fotoğrafı ışığa duyarlı hale getirilmiş film, kağıt veya herhangi bir malzemenin, bazı kimyasallar aracılığıyla, doğadaki somut varlık ve şekilleri saptamasını sağlayan fiziksel ve kimyasal bir işlemdir. • Işık bir enerji formudur.

2. Görünür Spektrum • Görmenin uyarıcısı olan ışık, geniş spektromlu elektormanyetik radyasyonun dar bir

2. Görünür Spektrum • Görmenin uyarıcısı olan ışık, geniş spektromlu elektormanyetik radyasyonun dar bir alanını oluşturmaktadır.

Elektromanyetik Spektrum

Elektromanyetik Spektrum

3. Fotoğrafik Emülsiyonların Duyarlık Aralıkları a. Ham film, dünya atmosferine sızmış olan gamma ışınları

3. Fotoğrafik Emülsiyonların Duyarlık Aralıkları a. Ham film, dünya atmosferine sızmış olan gamma ışınları tarafından pozlanır. Bu emilsiyon sis düzeyini arttırır. b. X ışınlarıda normal filmi sislendirdiği için, örn; gümrük kapılarından geçerken dikkat etmek gerekir c. Morötesi ışıması siyah-beyaz film üzerinde sislilik olarak ve aşırı mavi olarak kaydedilir.

4. Işığın Davranışı a. Yansıma; aydınlık gibi aynasal ya da dağınık olabilir a. a.

4. Işığın Davranışı a. Yansıma; aydınlık gibi aynasal ya da dağınık olabilir a. a. Aynasal yansıma; bir ışık ışını, ışığın dalga boyuna kıyasla düzensizlikleri küçük olan bir yüzeye çarptığında, oluşan yansıma aynasal yansımadır.

Aynasal Yansıma

Aynasal Yansıma

a. b. Dağınık yansıma; bir yüzeyin düzensizlikleri ışığın dalga boyuna kıyasla büyük olduğundan, dağınık

a. b. Dağınık yansıma; bir yüzeyin düzensizlikleri ışığın dalga boyuna kıyasla büyük olduğundan, dağınık yansıma oluşur. • Dağınık bir yüzeye çarpan ışın, bölünür ve bütün yönlerde eşit olarak yansır.

Dağınık Yansıma

Dağınık Yansıma

a. c. Kısmi (karışık) yansıma; çoğu yüzeyin yansıma karakteristikleri aynasal ve dağınık tipte yansımaların

a. c. Kısmi (karışık) yansıma; çoğu yüzeyin yansıma karakteristikleri aynasal ve dağınık tipte yansımaların bir karışımını gösterir. • Cilalanmış tahta yada ıslak yüzeyler gibi parlak yüzeylerde farklı durumlar ortaya çıkabilmektedir. • Bu gibi durumlarda ışık üst katmanlarda aynasal yansırken, gerçek yüzeyden dağınık biçimde yansımaktadır.

Kısmı Yansıma

Kısmı Yansıma

b. Kırılma; kırılma yasaları, bir ortamdan başka farklı bir optik yoğunluktaki bir ortama (havadan

b. Kırılma; kırılma yasaları, bir ortamdan başka farklı bir optik yoğunluktaki bir ortama (havadan suya, cama vb. ) geçerken, eğrilen veya kırılan diye tanımlanan ışığın davranışını betimler. • Farklı bir ortamdan geçen ışık, geliş doğrultusundan biraz saparak başka bir doğrultuda yoluna devam eder. • Bu iki doğrultu arasındaki farka kırılma indisi denir.

Kırılma

Kırılma

c. Emme (soğurma); bir yüzeye çaprtığında yansımayan ya da iletilmeyen ışık emilmiş, absorve edilmiş

c. Emme (soğurma); bir yüzeye çaprtığında yansımayan ya da iletilmeyen ışık emilmiş, absorve edilmiş demektir. • Bir yüzeyin üzerine düşen ışığı emme derecesi kısmen, ışığın dalga uzunluğuna bağlıdır. • Böylece bir yüzey, spektrumun bazı bölgelerini seçici olarak emerek, diğerlerini ise yansıtarak renkli görünebilir.

Emme (soğurma)

Emme (soğurma)

B. ALGI VE GÖRSEL ALGILAMA • Görsel algılama algı kavramının içinde yer alan, öğrenmede

B. ALGI VE GÖRSEL ALGILAMA • Görsel algılama algı kavramının içinde yer alan, öğrenmede ve dünyayı algılamada, diğer duyu araçlarına kıyasla daha ağırlık taşıyan bir algılama şeklidir. • Algılamada uyaran değil uyaran grupları önemlidir.

1. İnsan gözü ve görsel algılama • Sinema ve televizyon, görsel ve işitsel iletişim

1. İnsan gözü ve görsel algılama • Sinema ve televizyon, görsel ve işitsel iletişim şekilleridir. • Sinema ve televizyon aslında görme ve işitme gibi iki karmaşık olayı içerir. • Görsel algılama, fizyolojik bir süreci içerdiği kadar, aynı zamanda psikolojik süreçlerle de ilişkilidir.

 • Göz yapısındaki düzenleme aşağı yukarı fotoğraf makinesi ile aynıdır. • Fotoğraf makinesinde

• Göz yapısındaki düzenleme aşağı yukarı fotoğraf makinesi ile aynıdır. • Fotoğraf makinesinde de gözde olduğu gibi ışığı, film düzlemi denilen ışığa duyarlı yüzeye odaklaştıran bir mercek bulunur.

a. Gündüz ve Gece • Işık, göze ulaştıktan sonra, gözün içindeki saydam tabakayı, merceği

a. Gündüz ve Gece • Işık, göze ulaştıktan sonra, gözün içindeki saydam tabakayı, merceği ve saydam sıvıyı geçtikten sonra ağ tabakaya ulaşır. • ……………

3. Ağ tabaka izlenimi • Teknik bir buluş olan sinema, hareketli görüntüler aracılığıyla, gözlemlediğimiz

3. Ağ tabaka izlenimi • Teknik bir buluş olan sinema, hareketli görüntüler aracılığıyla, gözlemlediğimiz ve içinde yaşadığımız dünyayı perde üzerinde veya ekranda yeniden yaratır. • Sinema ve görüntüleri hareketli algılamak, gözümüzün anatomik yapısının sahip olduğu özellikler içinde planlanmış olmasına rağmen, genelde tembellik diye tanımlanır.

4. Görsel algılamada ışık ve renk • Işığa yönelik ilk görsel algılama, tek hücreli

4. Görsel algılamada ışık ve renk • Işığa yönelik ilk görsel algılama, tek hücreli saydam organizmalarda görülmektedir. • Işık yaşam için diğer hayati öğeler kadar, hava, su gibi gereklidir. • Işık aracılığıyla oluşan görsel algı, sinema ve tv’de de canlı organizmaların ışığa olan gereksinimleri kadar önem taşır.

 • Görsel algılamaya, ışığın oluşması açısından baktığımızda, temel kaynak gün ışığı ya da

• Görsel algılamaya, ışığın oluşması açısından baktığımızda, temel kaynak gün ışığı ya da onu oluşturan güneştir. • Görsel algılamada renk, görme duyumunun ışıkla birlikte diğer uyaranıdır.

a. Sinemada rengin kullanılışı • Sinemada, rengin yarattığı anlamlar vardır. • Renk içinde yukarıda

a. Sinemada rengin kullanılışı • Sinemada, rengin yarattığı anlamlar vardır. • Renk içinde yukarıda verdiğimiz örneğe benzeyen bir ilişki, sinemada göstergebilim açısından yorumlanabilir. • Sinemanın ilk yıllarından itibaren yönetmenler, siyah-beyaz görüntülerde de rengi kullanma çabasına girişmişlerdir.