Kadna kar iddetin nlenmesi ve ocuk Haklarnn Korunmas

  • Slides: 26
Download presentation
Kadına karşı Şiddetin Önlenmesi ve Çocuk Haklarının Korunması Av. Özge ÜSTÜN Giresun Barosu 23.

Kadına karşı Şiddetin Önlenmesi ve Çocuk Haklarının Korunması Av. Özge ÜSTÜN Giresun Barosu 23. 11. 2020

İlgili Mevzuat • 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun

İlgili Mevzuat • 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun (08. 03. 2012) • Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi (İstanbul Sözleşmesi) (11. 05. 2011/01. 08. 2014) • 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu (03. 07. 2005) • Çocuk Haklarına Dair Birleşmiş Milletler Sözleşmesi (Çocuk Hakları Sözleşmesi) (20. 11. 1989/27. 01. 1995)

6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun Madde 1: Amaç,

6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun Madde 1: Amaç, Kapsam ve Temel İlkeler «Bu Kanunun amacı; şiddete uğrayan veya şiddete uğrama tehlikesi bulunan kadınların, çocukların, aile bireylerinin ve tek taraflı ısrarlı takip mağduru olan kişilerin korunması ve bu kişilere yönelik şiddetin önlenmesi amacıyla alınacak tedbirlere ilişkin usul ve esasları düzenlemektir. Bu Kanunun uygulanmasında ve gereken hizmetlerin sunulmasında aşağıdaki temel ilkelere uyulur: a) Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ile Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmeler, özellikle Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi ve yürürlükteki diğer kanuni düzenlemeler esas alınır. …»

6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun Madde 2: Tanımlar

6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun Madde 2: Tanımlar «Ev içi şiddet: Şiddet mağduru ve şiddet uygulayanla aynı haneyi paylaşmasa da aile veya hanede ya da aile mensubu sayılan diğer kişiler arasında meydana gelen her türlü fiziksel, cinsel, psikolojik ve ekonomik şiddeti, Kadına yönelik şiddet: Kadınlara, yalnızca kadın oldukları için uygulanan veya kadınları etkileyen cinsiyete dayalı bir ayrımcılık ile kadının insan hakları ihlaline yol açan ve bu Kanunda şiddet olarak tanımlanan her türlü tutum ve davranışı, »

6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun Madde 2: Tanımlar

6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun Madde 2: Tanımlar «Şiddet: Kişinin, fiziksel, cinsel, psikolojik veya ekonomik açıdan zarar görmesiyle veya acı çekmesiyle sonuçlanan veya sonuçlanması muhtemel hareketleri, buna yönelik tehdit ve baskıyı ya da özgürlüğün keyfî engellenmesini de içeren, toplumsal, kamusal veya özel alanda meydana gelen fiziksel, cinsel, psikolojik, sözlü veya ekonomik her türlü tutum ve davranışı, Şiddet mağduru: Bu Kanunda şiddet olarak tanımlanan tutum ve davranışlara doğrudan ya da dolaylı olarak maruz kalan veya kalma tehlikesi bulunan kişiyi ve şiddetten etkilenen veya etkilenme tehlikesi bulunan kişileri, »

6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun Madde 2: Tanımlar

6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun Madde 2: Tanımlar «Şiddet önleme ve izleme merkezleri: Şiddetin önlenmesi ile koruyucu ve önleyici tedbirlerin etkin olarak uygulanmasına yönelik destek ve izleme hizmetlerinin verildiği, çalışmalarını yedi gün yirmidört saat esası ile yürüten merkezleri, Tedbir kararı: Bu Kanun kapsamında, şiddet mağdurları ve şiddet uygulayanlar hakkında hâkim, kolluk görevlileri ve mülkî amirler tarafından, istem üzerine veya resen verilecek tedbir kararlarını, ifade eder. »

6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun Madde 3: Mülkî

6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun Madde 3: Mülkî Amir Tarafından Verilecek Koruyucu Tedbir Kararları «Bu Kanun kapsamında korunan kişilerle ilgili olarak aşağıdaki tedbirlerden birine, birkaçına veya uygun görülecek benzer tedbirlere mülkî amir tarafından karar verilebilir: a. Kendisine ve gerekiyorsa beraberindeki çocuklara, bulunduğu yerde veya başka bir yerde uygun barınma yeri sağlanması. b. Diğer kanunlar kapsamında yapılacak yardımlar saklı kalmak üzere, geçici maddi yardım yapılması. c. Psikolojik, meslekî, hukukî ve sosyal bakımdan rehberlik ve danışmanlık hizmeti verilmesi. ç. Hayatî tehlikesinin bulunması hâlinde, ilgilinin talebi üzerine veya resen geçici koruma altına alınması. d. Gerekli olması hâlinde, korunan kişinin çocukları varsa çalışma yaşamına katılımını desteklemek üzere dört ay, kişinin çalışması hâlinde ise iki aylık süre ile sınırlı olmak kaydıyla, her yıl belirlenen aylık net asgari ücret tutarının yarısını geçmemek ve belgelendirilmek kaydıyla Bakanlık bütçesinin ilgili tertibinden karşılanmak suretiyle kreş

6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun Madde 3: Mülkî

6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun Madde 3: Mülkî Amir Tarafından Verilecek Koruyucu Tedbir Kararları «Gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde birinci fıkranın (a) ve (ç) bentlerinde yer alan tedbirler, ilgili kolluk amirlerince de alınabilir. Kolluk amiri evrakı en geç kararın alındığı tarihi takip eden ilk işgünü içinde mülkî amirin onayına sunar. Mülkî amir tarafından kırk sekiz saat içinde onaylanmayan tedbirler kendiliğinden kalkar. » Madde 4: Hâkim Tarafından Verilecek Koruyucu Tedbir Kararları «a) İşyerinin değiştirilmesi. b) Kişinin evli olması hâlinde müşterek yerleşim yerinden ayrı yerleşim yeri belirlenmesi. c) 22/11/2001 tarihli ve 4721 sayılı Türk Medenî Kanunundaki şartların varlığı hâlinde ve korunan kişinin talebi üzerine tapu kütüğüne aile konutu şerhi konulması. ç) Korunan kişi bakımından hayatî tehlikenin bulunması ve bu tehlikenin önlenmesi için diğer tedbirlerin yeterli olmayacağının anlaşılması hâlinde ve ilgilinin aydınlatılmış rızasına dayalı olarak 27/12/2007 tarihli ve 5726 sayılı Tanık Koruma Kanunu hükümlerine göre kimlik ve ilgili diğer bilgi ve belgelerinin değiştirilmesi. »

6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun Madde 5: Hâkim

6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun Madde 5: Hâkim Tarafından Verilecek Önleyici Tedbir Kararları «Şiddet uygulayanlarla ilgili olarak aşağıdaki önleyici tedbirlerden birine, birkaçına veya uygun görülecek benzer tedbirlere hâkim tarafından karar verilebilir: a) Şiddet mağduruna yönelik olarak şiddet tehdidi, hakaret, aşağılama veya küçük düşürmeyi içeren söz ve davranışlarda bulunmaması. b) Müşterek konuttan veya bulunduğu yerden derhâl uzaklaştırılması ve müşterek konutun korunan kişiye tahsis edilmesi. c) Korunan kişilere, bu kişilerin bulundukları konuta, okula ve işyerine yaklaşmaması. ç) Çocuklarla ilgili daha önce verilmiş bir kişisel ilişki kurma kararı varsa, kişisel ilişkinin refakatçi eşliğinde yapılması, kişisel ilişkinin sınırlanması ya da tümüyle kaldırılması. d) Gerekli görülmesi hâlinde korunan kişinin, şiddete uğramamış olsa bile yakınlarına, tanıklarına ve kişisel ilişki kurulmasına ilişkin hâller saklı kalmak üzere çocuklarına yaklaşmaması. e) Korunan kişinin şahsi eşyalarına ve ev eşyalarına zarar vermemesi. f) Korunan kişiyi iletişim araçlarıyla veya sair surette rahatsız etmemesi. g) Bulundurulması veya taşınmasına kanunen izin verilen silahları kolluğa teslim etmesi. ğ) Silah taşıması zorunlu olan bir kamu görevi ifa etse bile bu görevi nedeniyle zimmetinde bulunan silahı kurumuna teslim etmesi. h) Korunan kişilerin bulundukları yerlerde alkol ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanmaması ya da bu maddelerin etkisinde iken korunan kişilere ve bunların bulundukları yerlere yaklaşmaması, bağımlılığının olması hâlinde, hastaneye yatmak dâhil, muayene ve tedavisinin sağlanması. ı) Bir sağlık kuruluşuna muayene veya tedavi için başvurması ve tedavisinin sağlanması. »

6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun Madde 5: Hâkim

6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun Madde 5: Hâkim Tarafından Verilecek Önleyici Tedbir Kararları «Gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde birinci fıkranın (a), (b), (c) ve (d) bentlerinde yer alan tedbirler, ilgili kolluk amirlerince de alınabilir. Kolluk amiri evrakı en geç kararın alındığı tarihi takip eden ilk işgünü içinde hâkimin onayına sunar. Hâkim tarafından yirmi dört saat içinde onaylanmayan tedbirler kendiliğinden kalkar. Şiddet uygulayan, aynı zamanda ailenin geçimini sağlayan yahut katkıda bulunan kişi ise 4721 sayılı Kanun hükümlerine göre nafakaya hükmedilmemiş olması kaydıyla hâkim, şiddet mağdurunun yaşam düzeyini göz önünde bulundurarak talep edilmese dahi tedbir nafakasına hükmedebilir. »

6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun Madde 7: İhbar

6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun Madde 7: İhbar «Şiddet veya şiddet uygulanma tehlikesinin varlığı hâlinde herkes bu durumu resmi makam veya mercilere ihbar edebilir. İhbarı alan kamu görevlileri bu Kanun kapsamındaki görevlerini gecikmeksizin yerine getirmek ve uygulanması gereken diğer tedbirlere ilişkin olarak yetkilileri haberdar etmekle yükümlüdür. »

İhbar Yükümlülüğü – Türk Ceza Kanunu Madde 278: Suçu Bildirmeme «İşlenmekte olan bir suçu

İhbar Yükümlülüğü – Türk Ceza Kanunu Madde 278: Suçu Bildirmeme «İşlenmekte olan bir suçu yetkili makamlara bildirmeyen kişi, bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Mağdurun on beş yaşını bitirmemiş bir çocuk, bedensel veya ruhsal bakımdan engelli olan ya da hamileliği nedeniyle kendisini savunamayacak durumda bulunan kimse olması halinde, yukarıdaki fıkralara göre verilecek ceza, yarı oranında artırılır. » Madde 279: Kamu Görevlisinin Suçu Bildirmemesi «Kamu adına soruşturma ve kovuşturmayı gerektiren bir suçun işlendiğini göreviyle bağlantılı olarak öğrenip de yetkili makamlara bildirimde bulunmayı ihmal eden veya bu hususta gecikme gösteren kamu görevlisi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. »

Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi

Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi İstanbul Sözleşmesi nasıl kabul edildi? Nahide Opuz; kocası tarafından sistematik bir şekilde şiddete maruz kalmasına ve kocasını yetkili makamlara tam 36 kez şikâyet etmesine rağmen korunamadı. Bunun üzerine; 15 Temmuz 2002 tarihinde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulundu. 9 Haziran 2009 tarihinde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi; ilk kez bir devleti aleyhinde (Türkiye), aile içi şiddet konusunda gerekli tedbirlerin alınmaması ve kadın mağdurun korunamaması sebebiyle, oy birliğiyle, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin yaşam hakkı, işkence yasağı ve ayrımcılık yasağına ilişkin maddelerinin ihlal edildiğine ve mağdura tazminat ödenmesine karar verdi. Bu kararın ardından, neredeyse tamamı kararın gerekçelerinden oluşan İstanbul Sözleşmesi olarak bilinen “Kadına Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadele Hakkındaki Avrupa Konseyi Sözleşmesi”, 11 Mayıs 2011 tarihinde İstanbul’da imzaya açıldı. Türkiye, İstanbul Sözleşmesi’ni, o dönem mecliste bulunan bütün parti gruplarının ortak kararıyla birlikte, ilk imzalayan ülke oldu. İstanbul Sözleşmesi, 1 Ağustos 2014 tarihinde yürürlüğe girdi.

Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi

Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi İstanbul Sözleşmesi nedir? Kadınlara yönelik şiddetin yapısal özelliğinin; toplumun, kadınlar ve erkekler için uygun olduğunu düşündüğü, sosyal anlamda oluşturulmuş roller, davranışlar, faaliyetler ve özelliklerden kaynaklandığını belirten; bu bağlamda toplumsal cinsiyetin tanımını yapan ilk uluslararası belgedir. Kadınlara ve 18 yaşından küçük kız çocuklarına yönelik, başta ev içi şiddet olmak üzere, her türlü şiddetin önlenmesini hedef alan ilk Avrupa sözleşmesidir. Kadınlara karşı şiddeti, açıkça insan hakkı ihlali ve ayrımcılık olarak kabul eden ilk uluslararası belgedir. Kadınlara karşı, kadın oldukları için yöneltilen veya kadınları orantısız bir biçimde etkileyen her türlü eylemi, açıkça şiddet olarak tanımlayan; kadını aciz göstermeden koruyan ve güçlendiren; kadınlara karşı şiddetin önlenmesi, mağdurların korunması ve faillerin yargılanmasına ilişkin düzenlemeler getiren bir uluslararası sözleşmedir.

Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi

Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi İstanbul Sözleşmesi’nin amacı nedir? İstanbul Sözleşmesi’nin amacı; kadınları her türlü şiddetten korumak, kadına karşı şiddeti ve aile içi şiddeti önlemek, kovuşturmak ve ortandan kaldırmaktır. İstanbul Sözleşmesi’nin amacı; kadınlara karşı her türlü ayrımcılığın ortadan kaldırılmasına katkıda bulunmak, kadınları güçlendirmek, kadın ile erkek arasındaki eşitliği sağlamak ve bunu yaygınlaştırmaktır. İstanbul Sözleşmesi’nin amacı; kadınlara karşı şiddet ve aile içi şiddetin tüm mağdurlarının korunmasını, kapsamlı bir çerçevede tedbir ve politikalar düzenlenerek sağlamaktır.

Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi

Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi İstanbul Sözleşmesi kimleri kapsar? İstanbul Sözleşmesi; başta toplumsal cinsiyete dayalı şiddetin kadın mağdurları, onların çocukları olmak üzere, tüm aile içi şiddet mağdurları ve şiddete tanık olanlar için uygulanır. İstanbul Sözleşmesi; cinsiyet, toplumsal cinsiyet, ırk, renk, dil, din, siyasi veya başka tür görüş, ulusal veya sosyal köken, bir ulusal azınlıkla bağlantılı olma, mülk, doğum, cinsel yönelim, toplumsal cinsiyet kimliği, sağlık durumu, engellilik, medeni hal, göçmen veya mülteci statüsü veya başka bir statü gibi herhangi bir temele dayalı olarak ayrımcılık yapılmaksızın uygulanır. İstanbul Sözleşmesi; silahlı çatışma durumlarında dahi uygulanır.

Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi

Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi İstanbul Sözleşmesi; kültür, töre, din, gelenek veya sözde namus gibi kavramların herhangi bir şiddet eylemine gerekçe olarak kullanılmamasını düzenler. Çocukların, bu eylemleri gerçekleştirmeye yönelik olarak kışkırtılmasının suç olarak kabul edilmesi gerektiğini düzenler. İstanbul Sözleşmesi; tüm eğitim seviyesindeki resmi müfredata, kadın erkek eşitliği, toplumsal klişelerden arındırılmış toplumsal cinsiyet rolleri, karşılıklı saygı, kişisel ilişkilerde çatışmaların şiddete başvurmadan çözüme kavuşturulması, kadınlara karşı toplumsal cinsiyete dayalı şiddet ve kişilik bütünlüğüne saygı gibi konuların, öğrencilerin zaman içinde değişen öğrenme kapasitelerine uyarlanmış bir biçimde dâhil edilmesini düzenler.

Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi

Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi İstanbul Sözleşmesi; her türlü şiddet olayının çocuk tanıklarının, haklarının ve ihtiyaçlarının sağlanması için psiko-sosyal danışmanlık hizmetleri de dâhil olmak üzere, her türlü tedbirin çocuğun menfaatlerine uygun bir biçimde gözetilmesini düzenler. Kadına yönelik şiddet ve aile içi şiddet mağduru ve tanığı olan çocuklara, çocuğun üstün yararı çerçevesinde, özel koruma yöntemleri uygulanmasını düzenler. İstanbul Sözleşmesi; çocukların velayetlerinin ve ziyaret haklarının belirlenmesinde, şiddet olaylarının göz önüne alınmasını temin edecek şekilde tedbir alınmasını düzenler. İstanbul Sözleşmesi; kadınlara karşı şiddet eyleminin gerçekleştirilmesine tanık olanların, bu eylemi, yetkili makamlara bildirimini teşvik eder ve bu konudaki gerekli tedbirleri düzenler.

5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu Madde 1: Amaç «Bu Kanunun amacı, korunma ihtiyacı olan

5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu Madde 1: Amaç «Bu Kanunun amacı, korunma ihtiyacı olan veya suça sürüklenen çocukların korunmasına, haklarının ve esenliklerinin güvence altına alınmasına ilişkin usûl ve esasları düzenlemektir. » Madde 2: Kapsam «Bu Kanun, korunma ihtiyacı olan çocuklar hakkında alınacak tedbirler ile suça sürüklenen çocuklar hakkında uygulanacak güvenlik tedbirlerinin usûl ve esaslarına, çocuk mahkemelerinin kuruluş, görev ve yetkilerine ilişkin hükümleri kapsar. »

5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu Madde 5: Koruyucu ve Destekleyici Tedbirler «Koruyucu ve destekleyici

5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu Madde 5: Koruyucu ve Destekleyici Tedbirler «Koruyucu ve destekleyici tedbirler, çocuğun öncelikle kendi aile ortamında korunmasını sağlamaya yönelik danışmanlık, eğitim, bakım, sağlık ve barınma konularında alınacak tedbirlerdir. Bunlardan; a) Danışmanlık tedbiri, çocuğun bakımından sorumlu olan kimselere çocuk yetiştirme konusunda; çocuklara da eğitim ve gelişimleri ile ilgili sorunlarının çözümünde yol göstermeye, b) Eğitim tedbiri, çocuğun bir eğitim kurumuna gündüzlü veya yatılı olarak devamına; iş ve meslek edinmesi amacıyla bir meslek veya sanat edinme kursuna gitmesine veya meslek sahibi bir ustanın yanına yahut kamuya ya da özel sektöre ait işyerlerine yerleştirilmesine, c) Bakım tedbiri, çocuğun bakımından sorumlu olan kimsenin herhangi bir nedenle görevini yerine getirememesi hâlinde, çocuğun resmî veya özel bakım yurdu ya da koruyucu aile hizmetlerinden yararlandırılması veya bu kurumlara yerleştirilmesine, d) Sağlık tedbiri, çocuğun fiziksel ve ruhsal sağlığının korunması ve tedavisi için gerekli geçici veya sürekli tıbbî bakım ve rehabilitasyonuna, bağımlılık yapan maddeleri kullananların tedavilerinin yapılmasına,

5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu Madde 5: Koruyucu ve Destekleyici Tedbirler «e) Barınma tedbiri,

5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu Madde 5: Koruyucu ve Destekleyici Tedbirler «e) Barınma tedbiri, barınma yeri olmayan çocuklu kimselere veya hayatı tehlikede olan hamile kadınlara uygun barınma yeri sağlamaya, Yönelik tedbirdir. Hakkında, birinci fıkranın (e) bendinde tanımlanan barınma tedbiri uygulanan kimselerin, talepleri hâlinde kimlikleri ve adresleri gizli tutulur. Tehlike altında bulunmadığının tespiti ya da tehlike altında bulunmakla birlikte veli veya vasisinin ya da bakım ve gözetiminden sorumlu kimsenin desteklenmesi suretiyle tehlikenin bertaraf edileceğinin anlaşılması hâlinde; çocuk, bu kişilere teslim edilir. Bu fıkranın uygulanmasında, çocuk hakkında birinci fıkrada belirtilen tedbirlerden birisine de karar verilebilir. »

5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu Madde 6: Kuruma Başvuru «Adlî ve idarî merciler, kolluk

5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu Madde 6: Kuruma Başvuru «Adlî ve idarî merciler, kolluk görevlileri, sağlık ve eğitim kuruluşları, sivil toplum kuruluşları, korunma ihtiyacı olan çocuğu Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumuna bildirmekle yükümlüdür. Çocuk ile çocuğun bakımından sorumlu kimseler çocuğun korunma altına alınması amacıyla Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumuna başvurabilir. Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu kendisine bildirilen olaylarla ilgili olarak gerekli araştırmayı derhâl yapar. »

Çocuk Haklarına Dair Birleşmiş Milletler Sözleşmesi v Yaşam Hakkı v Ayrımcılık yasağı v Katılım

Çocuk Haklarına Dair Birleşmiş Milletler Sözleşmesi v Yaşam Hakkı v Ayrımcılık yasağı v Katılım hakkı v Çocuğun üstün yararı

5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu Madde 3: Çocuğun Üstün Yararı «Kamusal ya da özel

5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu Madde 3: Çocuğun Üstün Yararı «Kamusal ya da özel sosyal yardım kuruluşları, mahkemeler, idari makamlar veya yasama organları tarafından yapılan ve çocukları ilgilendiren bütün faaliyetlerde, çocuğun yararı temel düşüncedir. Taraf Devletler, çocuğun ana–babasının, vasilerinin ya da kendisinden hukuken sorumlu olan diğer kişilerin hak ve ödevlerini de göz önünde tutarak, esenliği için gerekli bakım ve korumayı sağlamayı üstlenirler ve bu amaçla tüm uygun yasal ve idari önlemleri alırlar. Taraf Devletler, çocukların bakımı veya korunmasından sorumlu kurumların, hizmet ve faaliyetlerin özellikle güvenlik, sağlık, personel sayısı ve uygunluğu ve yönetimin yeterliliği açısından, yetkili makamlarca konulan ölçülere uymalarını taahhüt ederler. »

Çocuk Haklarına Dair Birleşmiş Milletler Sözleşmesi Madde 12: Katılım Hakkı «Taraf Devletler, görüşlerini oluşturma

Çocuk Haklarına Dair Birleşmiş Milletler Sözleşmesi Madde 12: Katılım Hakkı «Taraf Devletler, görüşlerini oluşturma yeteneğine sahip çocuğun kendini ilgilendiren her konuda görüşlerini serbestçe ifade etme hakkını bu görüşlere çocuğun yaşı ve olgunluk derecesine uygun olarak, gereken özen gösterilmek suretiyle tanırlar. Bu amaçla, çocuğu etkileyen herhangi bir adli veya idari kovuşturmada çocuğun ya doğrudan doğruya veya bir temsilci ya da uygun bir makam yoluyla dinlenilmesi fırsatı, ulusal yasanın usule ilişkin kurallarına uygun olarak çocuğa, özellikle sağlanacaktır. »

Teşekkürler…

Teşekkürler…