OTZM 2 ZEL ETM Eitimin temel amac ocuun

  • Slides: 9
Download presentation
OTİZM 2

OTİZM 2

ÖZEL EĞİTİM Eğitimin temel amacı, çocuğun ya da bireyin toplumda bağımsızlığını arttırmak ve en

ÖZEL EĞİTİM Eğitimin temel amacı, çocuğun ya da bireyin toplumda bağımsızlığını arttırmak ve en az düzeyde bağımlı hale gelmesini sağlamaktır. Bu amaca ulaşmak için çocuğun ya da bireyin bireysel özelliklerine ve gereksinimlerine uygun, hedefler belirlenir. Bu hedeflere ulaşmak için, takvim yaşına göre, bilişsel, öz bakım, iletişim, sosyal ve bağımsız yaşam becerileri değerlendirilir. Akranlarından eksik olduğu alanlar belirlenir ve yaşına uygun becerileri kazanması hedeflenir. Hedeflenen becerilerin kazanılması için BEP hazırlanır. Bu süreçte eğitimciler ve aile ortak bir çalışma sürdürürler. Otistik özellikleri olan çocuklar bireysel olarak, öğrenme stilleri ve yetenekleri açısından birbirlerine benzemezler ve birbirlerinden çok farklı özelliklere sahiptirler. Öğrenirken; farklı alanlarda farklı hızlarla gelişim gösterirler. Bu nedenle, çocuğa özgü BEP hazırlanır. BEP; çocuk için belirlenen hedefleri, bu hedeflere ulaşmak için kullanılacak yöntemi ve programın değerlendirilmesini içerir. Belirlenen hedefler uzun ve kısa dönemli olarak yazılır. Uzun dönemli hedefler, çocuğun bir yıl süresince kazanması istenilen genel becerilerdir. Örneğin, “Toplama işlemini yapar. ” gibi. Kısa dönemli amaçlar ise uzun dönemli amaçların alt basamaklarıdır. Örneğin, “Tek basamaklı sayı ile tek basamaklı sayıyı toplar. ” gibi. Ailenin öncelikle öğrenilmesini istediği beceriler olabileceğinden BEP hazırlanırken, ailelerin yapılan toplantıya uzmanlarla birlikte katılması gerekir. Örneğin; BEP için, elini yıkama becerisi hedef ise, aile önce tuvalet eğitiminin kazandırılmasını isteyebilir. Aileler kendi istekleri doğrultusunda oluşan programları benimseyecekleri için, onlarla birlikte oluşturulan programlar daha başarılı olacaktır, ayrıca çocuğun becerilerindeki değişme ve gelişmelerde daha kolay izlenecektir.

Ailenin uzman tarafından öğretilen becerileri evde öğretmeye devam etmesi gerekir. Bunun sağlanabilmesi için, özel

Ailenin uzman tarafından öğretilen becerileri evde öğretmeye devam etmesi gerekir. Bunun sağlanabilmesi için, özel eğitim odaları ya da özel eğitim okullarının sınıflarının, aileler tarafından kameralardan ya da gözlem odalarından gözlenebilir özellikte olmalıdır. Böylelikle, hem uzmanlar hem de aile aynı beceriyi aynı yöntemle aynı zamanda öğretecek ve eğitimde ev – okul tutarlılığı sağlanabilecektir. Otistik özellikleri olan çocuklar ya da bireyler hem yeni becerileri öğrenmekte, hem de öğrenilen becerileri genelleştirmede sorun yaşayabilirler. Örneğin, eğitimcileri ile selamlaşmayı öğrenirken, evde ya da dışarıda diğer kişilerle selamlaşmada zorluk çekebilirler. Ailenin öğretilen becerileri genelleştirmedeki rolü çok önemlidir. Çünkü özel eğitim okullarında öğrenilen becerilerin evde, dışarıda, parkta uygulanması ancak ailenin eğitime katılması ile mümkün olabilecektir. Otistik özellikleri olan çocukların eğitimlerinde birçok yöntem kullanılmaktadır. Bu yöntemlerin ortak özellikleri; Var olan uygun ya da istendik davranışları artırmak, örneğin; yerinde oturma ya da dikkatini yöneltme gibi, Yeni davranışlar kazandırmak, örneğin; öz bakım becerileri ya da iletişim becerileri gibi, Artırılan ya da yeni kazandırılan davranışların genellenmesini sağlamak, Uygun olmayan davranışların ortaya çıkma olasılığını azaltıcı çevresel düzenlemeler yapmak, Ortaya çıkan uygun olmayan davranışları azaltmak, Davranış değişikliklerini kalıcı kılmaktır.

Ailenin uzman tarafından öğretilen becerileri evde öğretmeye devam etmesi gerekir. Bunun sağlanabilmesi için, özel

Ailenin uzman tarafından öğretilen becerileri evde öğretmeye devam etmesi gerekir. Bunun sağlanabilmesi için, özel eğitim odaları ya da özel eğitim okullarının sınıflarının, aileler tarafından kameralardan ya da gözlem odalarından gözlenebilir özellikte olmalıdır. Böylelikle, hem uzmanlar hem de aile aynı beceriyi aynı yöntemle aynı zamanda öğretecek ve eğitimde ev – okul tutarlılığı sağlanabilecektir. Otistik özellikleri olan çocuklar ya da bireyler hem yeni becerileri öğrenmekte, hem de öğrenilen becerileri genelleştirmede sorun yaşayabilirler. Örneğin, eğitimcileri ile selamlaşmayı öğrenirken, evde ya da dışarıda diğer kişilerle selamlaşmada zorluk çekebilirler. Ailenin öğretilen becerileri genelleştirmedeki rolü çok önemlidir. Çünkü özel eğitim okullarında öğrenilen becerilerin evde, dışarıda, parkta uygulanması ancak ailenin eğitime katılması ile mümkün olabilecektir. Otistik özellikleri olan çocukların eğitimlerinde birçok yöntem kullanılmaktadır. Bu yöntemlerin ortak özellikleri; Var olan uygun ya da istendik davranışları artırmak, örneğin; yerinde oturma ya da dikkatini yöneltme gibi, Yeni davranışlar kazandırmak, örneğin; öz bakım becerileri ya da iletişim becerileri gibi, Artırılan ya da yeni kazandırılan davranışların genellenmesini sağlamak, Uygun olmayan davranışların ortaya çıkma olasılığını azaltıcı çevresel düzenlemeler yapmak, Ortaya çıkan uygun olmayan davranışları azaltmak, Davranış değişikliklerini kalıcı kılmaktır.

Otistik özellikleri olan çocukların eğitiminde, genellikle aşağıdaki iki yöntemden biri benimsenmektedir: Davranışçı Yöntem; takvim

Otistik özellikleri olan çocukların eğitiminde, genellikle aşağıdaki iki yöntemden biri benimsenmektedir: Davranışçı Yöntem; takvim yaşı önemli değildir. Çocuğun davranışları, o davranışların içinde gerçekleştiği çevre ile birlikte değerlendirip, yapamadığı becerileri öğretmeyi amaçlar. TEACH (gelişimsel) Yöntem ise, çocuğu değerlendirip, bireysel özelliklerine uygun çevre düzenlemesi yaparak, ilgi ve yeteneklerinin doğrultusunda becerilerini geliştirmeyi hedefler. KONUŞMA VE DİL TERAPİSİ Konuşma becerilerinin olmaması ya da sınırlı olması, konuşmanın iletişim amaçlı kullanılmaması otistik özellikleri olan çocukların en temel özelliklerinden biridir. Yaşamları boyunca hiç konuşma geliştirememiş otistik özellikleri olan çocukların oranı % 40 civarındadır. UĞRAŞI TERAPİSİ Uğraşı terapisinin amacı, otistik özellikleri olan çocukların öz bakım becerilerini, denge ve koordinasyonunu, el ve göz koordinasyonunu, görsel algı yeteneğinin geliştirilmesini sağlayarak, onların günlük yaşamda bağımsız birer birey olarak, yaşam kalitelerini yükseltmelerine yardımcı olmaktır. SANATTERAPİSİ Sanat şemsiyesi altındaki herhangi bir tedavi yönteminin ana amacı estetik yönün yaşanması ve ortaya çıkabilmesi için güvenli ve yargılamayan bir ortamın oluşturulmasıdır. Sanatsal faaliyetin doğası, aktif şekilde bir nesne ile uğraşmayı, risk almayı ve şahsın kendini ifade etmesini içermektedir. Sanat yapılırken; bilişsel gelişim, şekiller ve hacimden, duyular ise renkler, kokular ve dokulardan, fiziksel koordinasyon, genel süreçten fayda görür. Böylelikle, hem estetik farkındalık gelişmekte hem de çeşitli beceriler elde edilmektedir. Sanat, çocuğu cesaretlendirerek, onu teşvik ederek, iletişim yolunu açar. Ayrıca duyguların ortaya çıkabileceği bir ortam yaratır.

YUNUSLARLA TERAPİ Yunuslar ve insanlar arasındaki fiziksel kontağın fizyolojik ve psikolojik açılardan olumlu etkileri

YUNUSLARLA TERAPİ Yunuslar ve insanlar arasındaki fiziksel kontağın fizyolojik ve psikolojik açılardan olumlu etkileri araştırıldığında normal çocuklardan farklı eğitime ihtiyacı olan engelli çocuklarla ilgili çeşitli alanlarda başarılı sonuçlar alınmıştır. ABD, İsrail, Avustralya, Portekiz ve Meksika da bu konu ile ilgili çeşitli merkezler çalışmalar yapmaktadır. Yunuslarla oyun terapisi yönteminde, çevresindeki dünya iletişim kuramayan çocukların yunuslarla kolayca iletişim kurdukları gözlenmiştir. Bu özellik onların eğitiminde kullanılmaktadır. ABD’ de bu konuda çalışmalar yapan eğitim psikolojisi profesörü David Nathanson, yunus balıkları ile yüzmenin otistik özellikleri olan çocuklarda endorfin salgısını etkilediğini, bağışıklık sistemini uyararak T hücrelerinin (vücudumuzun savunma hücreleri) üretimini hızlandırdığını belirtmektedir. Prof. Nathanson insanlardaki fiziksel limitasyon ve engellerin yunus balığının doğal sonar sistemi ile algılandığını, özellikle şişe burunlu yunusların otistik özellikleri olan çocuklarla birlikte terapide kullanılması ile olumlu sonuçlar alındığını belirtmektedir. Yunus balıkları ile yüzme tek başına otistik özellikleri olan çocukların iletişim kurmalarını kolaylaştırdığı gibi, formal bir eğitim sistemine paralel olarak motivasyon amaçlı da kullanılabilmektedir. Bireysel eğitim alan çocuk bu eğitimde kazandığı başarılar için yunusla yüzme ile motive edilir.

DRAMA (TİYATRO YOLU İLE) HAREKET TERAPİSİ Bu yöntem otizmi olan insanlara birbiriyle çatışmadan, güvenli

DRAMA (TİYATRO YOLU İLE) HAREKET TERAPİSİ Bu yöntem otizmi olan insanlara birbiriyle çatışmadan, güvenli bir alanda kendilerini hareket tiyatro ve oyunla ifade etmelerini sağlar. Konuşması kısıtlı veya hiç konuşmayan insanların türlü iletişim yollarının kabul edildiği bir ortamda bireyin ifadesinin duyulması, kabul görmesi ve cevap verilmesi, bireye güçlenme duygusu yaşatır. Sanat yolu ile duygusal zorlukların başkalarına zarar vermeyecek şekilde ifade edilmesi teşvik edilir. Bazen normal olmayan davranışlar da yaratıcı çeşitli hareketlere yönlendirilerek, topluma uyacak şekilde değerlendirilir. Terapinin bir yanı da bireyin kendi yaratıcı kapasitesine ulaşmasına yardım etmektir. Bu, soyut anlama kabiliyeti gerektireceği için her otizmi olan bireyle yapılamaz; ama bu gibi durumda başka bir kendini ifade etme yöntemi araştırılır. Oyun yöntemleriyle nesneleri araç olarak kullanarak insanla ilişki kurmak öğretilir. İnsanlara güvenmeyi öğrenmek ve onlarla olumlu şekilde ilişkiye geçebilmek en baş amaçlardan biri olmakla beraber bireyin seçimi her zaman saygı görür ve desteklenir.

MÜZİK TERAPİSİ Müzik terapisi, kişinin sosyal, fiziksel, zihinsel gelişimine, duygusal ve sosyal etkileşimlerine, davranış

MÜZİK TERAPİSİ Müzik terapisi, kişinin sosyal, fiziksel, zihinsel gelişimine, duygusal ve sosyal etkileşimlerine, davranış bozukluklarının tedavisine ve diğer tedavi ve eğitim süreçlerine katkıda bulunan en tarafsız, direkt ulaşılabilen, keyifli bir uygulama yöntemidir. Otistik çocukların müziğe karşı çok duyarlı olmaları bu çocuklarda müzik terapinin daha etkili olacağını ve kullanılmasının gerekli olduğunu ortaya koymaktadır. Müzik terapini pasif yöntemi olarak bilinen ancak en az aktif yöntemler kadar geçerli olan müzik dinleme uygulamalarında, çocuğun durumuna uygun seçilmiş müzik örnekleri ile (öfke, gerginlik, heyecan, korku , hüzün ) bu duygularını sağaltıcı ve neşeli canlı duygularını destekleyici müzikler dinletilir. Faydaları Müzik, gerek işitsel olarak gerekse (özellikle ritim çalgılarda ve nefesli çalgılarda) titreşimiyle yapısında bir etkileyicilik taşır. Ritim çalarken; ben duygusunu, farkındalığı ve basit düzeyde de olsa yaratıcılık duygusunu öne çıkarır. El becerilerini iki eli koordineli kullanmayı, el ve göz koordinasyonunu geliştirir. Söylenen nesne veya resmi işaretleme Seslerle ve şarkı söylerken; sesleri ve cümlenin organizasyonunu çocuğu yormadan doğal seyrinde kullanmasına yardımcı olur. Müzik terapisti ile veya grup çalışmalarında paylaşım ve sosyalleşmeyi yaşar. Dans ile birleştirilmiş müzik terapisi uygulamalarında olumlu bir enerji boşalımı ve duygusal boşalıma yardımcı olunur. Bireysel eğitimlerindeki uygulamaları destekleyici müzik uygulamaları ile keyifli bir destek eğitim süreci yaşar. Müziğe karşı belirgin ilgi ve yeteneği olan otistik çocuklarda enstrüman çalma eğitimi ile çocuğun özgüveni, yaratıcılığı ve mutluluk duygusu geliştirilir.

Otizmle Mücadele Otizmi hemen kabullenin ve vakit kaybetmeyin. Otizmi gizlemeyin. Çocuğunuzu toplumdan soyutlamayın. İnsanların

Otizmle Mücadele Otizmi hemen kabullenin ve vakit kaybetmeyin. Otizmi gizlemeyin. Çocuğunuzu toplumdan soyutlamayın. İnsanların tepkilerinden çekinmeyin. Çocuğunuza hem özel hem de normal davranın. Onun gidebileceği özel eğitim kurumunu vakit kaybetmeden seçin. İlaç kullanımı ve diğer tedavi yöntemlerini aksatmadan uygulayın. Uzman hekim tarafından verilen diyet programlarını eksiksiz uygulayın. Otizm ve zeka geriliği arasındaki fark nedir? Zeka geriliği olan bireylerde dengeli bir beceri gelişimi sağlanabilirken, otistik bireyler dengesiz beceri gelişimi gösterir. Otizm, belirli konularda yetersizlik genellikle diğer insanlarla iletişim ve ilişkilerde - ve bazı alanlarda da olağanüstü beceriklilik olarak kendini gösterir.