ENFEKSYONLARIN YAYILMASI VE YAYILIM LLER Enfeksiyonlarn grl ve

  • Slides: 34
Download presentation
ENFEKSİYONLARIN YAYILMASI VE YAYILIM ÖLÇÜLERİ

ENFEKSİYONLARIN YAYILMASI VE YAYILIM ÖLÇÜLERİ

Enfeksiyonların görülüşü ve seyri • Vücudun veya bir organının fonksiyonlarındaki bozukluk hastalık olarak tanımlanır.

Enfeksiyonların görülüşü ve seyri • Vücudun veya bir organının fonksiyonlarındaki bozukluk hastalık olarak tanımlanır. Hastalık etkenleri çok çeşitlidir. Bunlardan mikroorganizmalar tarafından oluşturulan hastalıklara enfeksiyon denir. Enfeksiyonların bazıları sadece etkilenen konakçıyı hastalandırır ve diğer hayvanlara bulaşmaz (bulaşıcı olmayan enfeksiyonlar).

 • Örneğin tetanos, botulismus ve yanıkara, yaralarda oluşan iltihabi enfeksiyonlar gibi. Bu tip

• Örneğin tetanos, botulismus ve yanıkara, yaralarda oluşan iltihabi enfeksiyonlar gibi. Bu tip hastalıklarla mücadele için konakçılar arasında bulaşmadan ziyade, hastalığın çıkış sebepleri ve tedavileri konusuna ağırlık verilir.

 • Enfeksiyon(lar) eğer konakçıdan konakçıya çeşitli yollarla bulaşıyorsa, bu tip enfeksiyonlara bulaşıcı (kontagiyöz)

• Enfeksiyon(lar) eğer konakçıdan konakçıya çeşitli yollarla bulaşıyorsa, bu tip enfeksiyonlara bulaşıcı (kontagiyöz) hastalık denir (Brusellozis, Kampilobakteriyozis, Tüberkülozis, Salmonellozis, Klamidyozis, Newcastle, AIDS, Gumboro, enfeksiyöz bronşitis vb). Her bulaşıcı hastalık bir enfeksiyondur ancak her enfeksiyon bulaşıcı değildir.

 • Bulaşıcı hastalıkların bir kısmı kısa süreler içerisinde populasyonu oluşturan insan/hayvan toplulukları arasında

• Bulaşıcı hastalıkların bir kısmı kısa süreler içerisinde populasyonu oluşturan insan/hayvan toplulukları arasında bulaşma ve yayılma özelliğindedir (sığır vebası, şap, çiçek, Newcastle vs). Bu şekildeki bulaşıcı hastalıklara salgın hastalıklar denir.

 • Enfeksiyonlar, etkenin türüne ve patojenitesine, konakçının duyarlılığına, konakçıya giriş yoluna, mikroorganizmanın girişteki

• Enfeksiyonlar, etkenin türüne ve patojenitesine, konakçının duyarlılığına, konakçıya giriş yoluna, mikroorganizmanın girişteki miktarına, başka etkenlerin yardımına bağlı olarak; lokal, fokal, genel, karışık ve gizli enfeksiyonlara sebep olabilirler.

Lokal enfeksiyon • Hastalık etkeni mikroorganizmanın konakçı vücuduna ilk girdiği yerde üreyerek enfeksiyon oluşturmasıdır.

Lokal enfeksiyon • Hastalık etkeni mikroorganizmanın konakçı vücuduna ilk girdiği yerde üreyerek enfeksiyon oluşturmasıdır. Örneğin, deri ve mukozalarda Staphylococcus, Corynebacterium ya da Streptococcus’ların sebep oldukları enfeksiyonlar birer lokal enfeksiyondur. • Bazı etkenler, konakçı vücuduna girip, invaze olup, kana karıştıktan sonra belirli organ(lar)’a yerleşerek lokalize olur. Kuduz virusu nereden girerse girsin sinir uçlarını takip ederek beyne ulaşır. Brusellozis etkenleri, genital sisteme ve eklemlere yerleşirler.

Fokal enfeksiyon • Bazı mikroorganizmalar, sinuslar, diş çürükleri, tonsiller gibi yerlere yerleşip üreyerek, toksinleri

Fokal enfeksiyon • Bazı mikroorganizmalar, sinuslar, diş çürükleri, tonsiller gibi yerlere yerleşip üreyerek, toksinleri ve bizzat kendileri zaman vücuda yayılarak hastalık oluştururlar. Örneğin, çocukların sık boğaz enfeksiyonlarına sebep olan -hemolitik streptokoklar yayılarak, beyin zarlarında, eklemlerde, damarlarda ve kalp kapakçıklarında fokal iltihaplanmalara sebep olurlar.

Genel (Sistemik) enfeksiyonlar • İnsan ve hayvanlardaki bulaşıcı hastalıkların çoğu, etkenlerin vücuda yayılması sonucunda

Genel (Sistemik) enfeksiyonlar • İnsan ve hayvanlardaki bulaşıcı hastalıkların çoğu, etkenlerin vücuda yayılması sonucunda kendine özel bazı klinik belirtilerle ve morbidite-mortalite ile seyreden enfeksiyonlara (sığır vebası, antraks, şap, at vebası, çiçek, ruam vs) sebep olurlar.

Karışık (Miks) enfeksiyonlar • Bazı enfeksiyonlar, iki ya da daha fazla mikroorganizmanın ve parazitin

Karışık (Miks) enfeksiyonlar • Bazı enfeksiyonlar, iki ya da daha fazla mikroorganizmanın ve parazitin yardımlaşması sonucunda şekillenmektedir. Hatta enfeksiyöz olmayan bazı faktörler miks enfeksiyonlar için predispozisyon oluşturmaktadır. • İki şekilde görülür: 1 - Ortak enfeksiyon 2 - Sekonder enfeksiyon

 • 1 -Ortak enfeksiyon • Enfeksiyonun ancak birkaç etkenin vücutta birlikte üremesi, birbirlerinin

• 1 -Ortak enfeksiyon • Enfeksiyonun ancak birkaç etkenin vücutta birlikte üremesi, birbirlerinin etkilerini arttırması (simbiyozis) sonucunda oluşmasıdır. • Koyun ve sığırlardaki pnömoniler, genellikle, Pasteurella multocida ve/ veya Mannheimia (Pasteurella) haemolytica ile Parainfluenza 3 virusunun ortaklaşa etkileriyle şekillenmektedir. • Yine, buzağı ve kuzu ishallerinde, Coronavirus, Rotavirus ile Enterotoksijenik E. coli (ETEC)’lerin ve hatta Cryptosporidium’ların birlikte etkileşimleri söz konusudur.

2 - Sekonder enfeksiyon • Bu tip enfeksiyonlar, konakçı bir etkenle hastalanmış iken ikinci

2 - Sekonder enfeksiyon • Bu tip enfeksiyonlar, konakçı bir etkenle hastalanmış iken ikinci bir etkenin olaya katılmasıyla şekillenir. Böylece enfeksiyon daha ağır seyreder. • Tavukların CRD kompleks’i bu tip miks enfeksiyonlara iyi bir örnektir. Mycoplasma gallisepticum ile bulaşık olan bir kümesteki tavuklar genellikle bu etkeni solunum sistemlerinde bulundururlar. • Rasyondaki mikotoksinler, kümesin çok tozlu olması, soğuk/rüzgar alması, fakir rasyonla beslenme vb durumlarda, çoğu kere Escherichia coli’nin de (solunumla alınarak veya barsaklardan invaze olarak) katılmasıyla şekillenir. Bu tip enfeksiyonlar temel olarak 2 şekilde oluşmaktadır.

Gizli (Latent) enfeksiyon • Bazı enfeksiyöz hastalıklar, klinik olarak belirti vermeden seyrederler. Bu tip

Gizli (Latent) enfeksiyon • Bazı enfeksiyöz hastalıklar, klinik olarak belirti vermeden seyrederler. Bu tip enfeksiyonların teşhisinde klinik muayeneler yetersiz kalır. Teşhis için, bakteriyolojik, mikolojik, serolojik ve allerjik testlerden yararlanılır. Ruam, brusellozis, kanatlı tüberkülozu, Chicken Anemia Agent (CAA) vs bu tip enfeksiyonlardır.

 • Enfeksiyonlar konakçı vücudunda yayılış süresine göre ise akut ve kronik olarak ayrılırlar.

• Enfeksiyonlar konakçı vücudunda yayılış süresine göre ise akut ve kronik olarak ayrılırlar.

Akut enfeksiyonlar • Etken mikroorganizmaların vücuda girdikten kısa bir inkübasyon süresi (3 -7 gün)

Akut enfeksiyonlar • Etken mikroorganizmaların vücuda girdikten kısa bir inkübasyon süresi (3 -7 gün) içerisinde enfeksiyonu oluşturmalarını ifade eder. Enfeksiyonun akut seyretmesi, önemli derecede konakçının duyarlılığına, etkenin virülensine, girişteki miktarına ve çevresel faktörlere bağlıdır. Örneğin, şap, antraks, tavuk vebası, akut tavuk kolerası, Newcastle gibi hastalıklar akut seyirli enfeksiyonlardır. • Akut seyirli olanlardan daha çabuk seyredenlere perakut (0 -3. gün), biraz daha uzun sürede ortaya çıkanlara subakut (7 -30. gün) enfeksiyonlar denir.

Kronik enfeksiyonlar • Bazı enfeksiyonlar etkenin vücuda girmesinden sonra çok uzun sürede ( 1

Kronik enfeksiyonlar • Bazı enfeksiyonlar etkenin vücuda girmesinden sonra çok uzun sürede ( 1 ay) ortaya çıkarlar ki, bu da konakçının bağışıklık durumu, beslenme durumu, etkenin patojenitesi, etkenin generasyon süresi gibi özelliklerle ilgilidir. • Bazen de akut enfeksiyonların bir devamı şeklinde görülür. Örneğin, tüberküloz, bruselloz, ruam, lepra marek, lenfoid löykoz, viral papillamatoz bu tip enfeksiyonlardandır.

Enfeksiyonların yayılışı • Enfeksiyonlar doğada yayılışlarına göre, sporadik, endemik, epidemik ve pandemik enfeksiyonlar olarak

Enfeksiyonların yayılışı • Enfeksiyonlar doğada yayılışlarına göre, sporadik, endemik, epidemik ve pandemik enfeksiyonlar olarak sınıflandırılırlar.

Sporadik hastalıklar • Düzensiz ve seyrek olarak çıkan ve çevreye yayılma eğilimi göstermeyen lokal

Sporadik hastalıklar • Düzensiz ve seyrek olarak çıkan ve çevreye yayılma eğilimi göstermeyen lokal hastalıklar için sporadik deyimi kullanılır. • Sporadik enfeksiyonlar, genellikle etkenin topraktan alındığını ve canlıdan canlıya bulaşması çok zor olan etkenlerle şekillenir. Örneğin, Arcanobacterium (Corynebacterium) pyogenes, Listeria monocytogenes ve mikotik atıklar sporadik olarak görülürken, Brucella’lara, Chlamydia’lar ve Campylobacter’lere bağlı abortuslar endemik hatta epidemik olarak görülen enfeksiyonlardır.

 • Şapın eradike edildiği çoğu ülkede yeni epidemik salgınlar görülmüştür. Örneğin, İngiltere’de 1967

• Şapın eradike edildiği çoğu ülkede yeni epidemik salgınlar görülmüştür. Örneğin, İngiltere’de 1967 yılında, Güney Amerika’dan ithal edilen enfekte etlerden bulaştığı sanılan şap enfeksiyonu ile karşılaşılmıştır. Önce sporadik olarak başlayan enfeksiyon yörede endemik ve epidemik karakter göstermiştir.

 • Yine kuduzdan arındırılmış olarak bilinen İngiltere’de, 1969 yılında bir köpekte kuduz vakasına

• Yine kuduzdan arındırılmış olarak bilinen İngiltere’de, 1969 yılında bir köpekte kuduz vakasına rastlanmış, 6 ay boyunca uygulanan karantinadan sonra başka hayvanda kuduza rastlanmamıştır. Bu nedenle sporadik enfeksiyon, bir yörede daha önceden görülmeyen bir hastalığın, sadece birkaç hayvanda ya da birkaç ünite (ahır, çiftlik, köy vs)de çıkmasını ifade eder.

Endemik enfeksiyonlar • Endemi terimi, sabit bir dönemi ve belirli bir bölgeyi ifade eder.

Endemik enfeksiyonlar • Endemi terimi, sabit bir dönemi ve belirli bir bölgeyi ifade eder. Endemik hastalıklar, genellikle küçük bir yörede çıkar ve hayvan hareketleri kontrol edilirse o yöreden başka yörelere yayılmaz. Eğer hastalık çok iyi biliniyorsa, onun endemik düzeyi genellikle tahmin edilebilir.

 • Endeminin varlığı ve seviyesi, sadece klinik belirtilerle değerlendirilebileceği gibi, belirgin semptomu olmayan

• Endeminin varlığı ve seviyesi, sadece klinik belirtilerle değerlendirilebileceği gibi, belirgin semptomu olmayan enfeksiyonlarda hayvanların kanındaki antikorların titresine göre de ifade edilebilir. Bu nedenle endemik terimi tam muhtevasında kullanıldığında daima kesin bazı değerleri tanımlamalıdır.

 • Örneğin bir yörede şap hastalığı görüldüğünde, hemen sığırların tamamı enfekte olur. Bu

• Örneğin bir yörede şap hastalığı görüldüğünde, hemen sığırların tamamı enfekte olur. Bu o yörede enfeksiyonun endemik olması için yeterlidir. Ancak şap hastalığı pandemik meyil gösterir.

 • Bazı enfeksiyonlar ise, populasyonda tüm yaş ve cinsiyet gruplarını etkileyerek sürekli yüksek

• Bazı enfeksiyonlar ise, populasyonda tüm yaş ve cinsiyet gruplarını etkileyerek sürekli yüksek oranlarda bulunur ki, bu duruma hiperendemik denir. Yani hastalık geçmiş yıllarda da (ve yıllar boyunca) yüksek oranda görülmüştür, incelemenin yapıldığı yılda da yüksektir.

 • Aynı mantıkla orta düzeyde görüle gelen hastalıklar Mezoendemik, düşük oranlarda görüle gelenler

• Aynı mantıkla orta düzeyde görüle gelen hastalıklar Mezoendemik, düşük oranlarda görüle gelenler ise Hipoendemik olarak nitelenir. Aksine Aktinobasillozis gibi bir enfeksiyonun endemik seviyesi, süt ineklerinde % 1’in altında seyreder.

 • Endemik terimi sadece enfeksiyonlar için değil aynı zamanda enfeksiyöz olmayan hastalıklar için

• Endemik terimi sadece enfeksiyonlar için değil aynı zamanda enfeksiyöz olmayan hastalıklar için de kullanılabilir. • Mesela, mezbahalarda çalışan veteriner hekimler, mezbahalarında kesilen hayvanlardaki fizyolojik ve patolojik sarılık (ikterus)’ların endemik durumunu belirleyebildikleri gibi, pratisyen veteriner hekimler de klinik olarak hayvanlardaki pnömonilerin endemik değerlerini çıkarabilirler.

 • Endemik hastalıklar (Örneğin, antraks, yanıkara, aktinobasilloz vs) tanımlanırken mutlaka bölgelerin de tanımlanması

• Endemik hastalıklar (Örneğin, antraks, yanıkara, aktinobasilloz vs) tanımlanırken mutlaka bölgelerin de tanımlanması gerekir. Örneğin, “Aydın’da antraks vardır, ancak endemik olduğu yöreler Efeler’de Işıklı köyü ile, Köşk ilçesindeki Kocagür mezralarıdır’ gibi.

Epidemik enfeksiyonlar • Epidemik terimi, önceleri bir populasyonda aniden olan ve önceden teşhis edilemeyen

Epidemik enfeksiyonlar • Epidemik terimi, önceleri bir populasyonda aniden olan ve önceden teşhis edilemeyen enfeksiyöz hastalık vakalarını tanımlamak için kullanılırdı. Bugün epidemiyolojide, enfeksiyöz ya da enfeksiyöz olmayan bir hastalığın umulandan daha yüksek oranda seyretmesini (endemiden ayırmak) belirtmek için kullanılmaktadır.

 • Bu nedenle, spesifik hastalıklardan ari olarak yetiştirilen SPF hayvanlarda, arındırıldıkları hastalıkların görülmesi

• Bu nedenle, spesifik hastalıklardan ari olarak yetiştirilen SPF hayvanlarda, arındırıldıkları hastalıkların görülmesi epidemi olarak nitelendirilir. Çünkü SPF hayvanların yem, su ve soludukları hava yetiştirmeye yönelik olmak üzere istenmeyen hastalık etkenleri yönünden sterildir.

 • Örneğin, SPF yetiştirilerek yumurtaları aşı üretiminde kullanılacak olan tavuklarda, CRD, Newcastle, Enfeksiyöz

• Örneğin, SPF yetiştirilerek yumurtaları aşı üretiminde kullanılacak olan tavuklarda, CRD, Newcastle, Enfeksiyöz Bronşitis, EDS 76, Salmonella ssp. , Marek, Gumboro gibi hastalıkların bulunmaması, parentlerin bile bu hastalıkları geçirmemiş olması istenir. Enfeksiyöz hastalıkların bulaşması ve yayılması yönünden sıkı kontrol altına alınmış bir ünitede enfeksiyon çıkması, epidemik enfeksiyon olarak tanımlanır.

 • Bir hastalık bir yörede daha önceden görüldüğü seviyeden çok daha yüksek seviyede

• Bir hastalık bir yörede daha önceden görüldüğü seviyeden çok daha yüksek seviyede epidemik seyir kazanabilir. Örneğin, önceden %1 oranında görülen antraks enfeksiyonu, aynı yöre için 5% oranında görülmeye başlamış ise epidemi olarak tanımlanabilir. Epidemik enfeksiyonlar (Newcastle, çiçek, tavuk tifosu, CRD, tavuk kolerası vs) genellikle çıktığı yöreden çevreye yayılma özelliğindedir.

 • Epidemi sadece enfeksiyöz karakterdeki hastalıklar için değil aynı zamanda belirli bir zaman

• Epidemi sadece enfeksiyöz karakterdeki hastalıklar için değil aynı zamanda belirli bir zaman diliminde görülen ve enfeksiyöz olmayan hastalıklar için de kullanılabilir. Örneğin İngiltere’de 1952 yılında hava kirliliğine bağlı olarak kısa bir süre içerisinde 4000 kişinin ölmesi enfeksiyöz olmayan bir epidemidir.

Pandemik enfeksiyonlar • Pandemik terimi genellikle, büyük bir populasyonun önemli bir kısmını etkileyen ve

Pandemik enfeksiyonlar • Pandemik terimi genellikle, büyük bir populasyonun önemli bir kısmını etkileyen ve epidemik enfeksiyonların yayılma eğilimi göstermesi sonucunda gelişen salgın hastalıklar için kullanılır. Örneğin, endemik enfeksiyon olarak çıkan bir şap enfeksiyonu epidemik hatta pandemik hal alabilir.

 • Pandemik salgınlar, çok önemli ekonomik kayıplara sebep olduklarından devletler pandemik hastalıkların kontrolü

• Pandemik salgınlar, çok önemli ekonomik kayıplara sebep olduklarından devletler pandemik hastalıkların kontrolü ve hatta eradikasyonu amacıyla işbirliği halinde çalışırlar. Örneğin, sığır vebası, at vebası, şap, kolera, influenza, köpeklerin gençlik hastalığı gibi.