YABANCI OTLARIN YAYILMASI Bir yabanc otun yaylmas asl
YABANCI OTLARIN YAYILMASI
Bir yabancı otun yayılması asıl alanından veya bitkinin bulunduğu alandan başka yerlere yayılması ve bulaşma alanının artması olarak kabul edilir. Yayılma birimi bir tohum, meyve veya vejetatif üreme organı olabilir. Çoğu yabancı otun toprak altı vejetatif çoğalma organları öldüğü halde (Örneğin, Chenopodium album) bazı yabancı otlar özel yayılma yollarına sahiptirler, onlar çoğunlukla insan oğlunun müdahalesi ile başka yerlere taşınırlar.
üDoğal tohum ve vejetatif üreme organlarının yayılması; birinci olarak tohum yapısına ve ikinci olarak ortama bağlıdır. üYabancı otların yayılma şekilleri ve yolları tohumların olgunlaşma zamanına, yabancı otun türüne ve yayıldığı ortama göre değişmektedir. üBir çok yabancı otun çevreye yayılması sadece tohumlar vasıtası ile olmaktadır. Bazılarında ise yayılmada tohum yanında vejetatif organlar da rol oynamaktadır. Yabancı otlarla mücadelede yayılma yollarının bilinmesi ve buna göre önlem alınması gerekmektedir.
Yabancı Otların Yayılma Yolları 1. 2. 3. 4. 5. 6. 7. 8. 9. Temizlenmemiş Kültür Bitkisi Tohumu İle Yayılma Hayvanlarla Yayılma Rüzgarla Yayılma Su ile Yayılma Çiftlik Ekipmanlarıyla Yayılma Fide ve Fidanlıklardan Yayılma Kuş ve Çiftlik Hayvanları İle Yayılma Yabancı Ot Tohumlarının Yayılmasında İnsanın Rolü Yabancı Otların Kendi İmkanları ile Yayılması
1. Temizlenmemiş Kültür Bitkisi Tohumu İle Yayılma Özellikle ekonomik olarak geri kalmış ülkelerde tohum temizliğine yeterince dikkat edilmediği için bazı yabancı otlar bulaşık bölgelerden temiz sahalara geçmektedir. Buna en güzel örneği, Ülkemizin Orta Anadolu Bölgesi’nde hububat tarlalarında sorun oluşturan ve tohumları hububat tohumluğuna karışan Boreava orientalis (sarı ot)’un son yıllarda Doğu Anadolu’ya kontrolsüz olarak bulaşık tohumluk getirilip ekilmesi sonucunda bu bölgeye geniş ölçüde bulaşmış olması verilebilir. Hububat tohumunun yabancı ot tohumları ile bulaşık oluşu, bu otların bölgeden bölgeye yayılmasında etkili olduğu gibi yıldan yıla intikalini de sağlamaktadır.
2. Hayvanlarla Yayılma Dikenli, kancalı veya yapışkan yüzeyli tohumlar yanlarından geçen hayvanlara kolayca yapışır. Şayet bunlar uygun yerlere dökülürse yeni bulaşmalar başlayabilir.
Hayvanlar çeşitli şekillerde yabancı ot tohumlarının yayılmasına neden olmaktadırlar. Bunlardan en önemlisi hayvan gübresi ile yayılmadır. Yabancı ot tohumlarının hayvanların sindirim sisteminde canlılıklarını kaybetme oranları yabancı otun türüne ve yiyen hayvanın cinsine göre değişmektedir. Yabancı ot tohumlarının bu şekilde hayvan gübresi ile taşınmalarında başta, bazı ot tohumları hayvanların ayaklarına bulaşarak, tüylerine veya derilerine tutunarak da taşınabilirler.
3. Rüzgarla Yayılma Çoğu Asteraceae ve bazı Gramineae’de olduğu gibi tohumlarda oluşan ve tohumun kütle oranına göre yüzey alanını artıran bir çok modifikasyon, tohumların rüzgarla taşınmasını sağlar. Bu modifikasyonlar daha çok kanat, torba, tüy ve paraşüt şeklinde uzantılar veya sorguç teşekkülüdür. Imperata cylindrica (kırmızı uçlu saz) tohumları normal bir rüzgarda 15 m uzağa taşınabilmektedir.
Kapsül içinde bulunan tohumlar kapsül patladığında etrafa yayılabilirler. Patlama mekanizmasından gelen ilk güç tohumları bir metre yukarı fırlatabilir ve onlar hafif ise rüzgar onları daha ilere yayabilir.
4. Su ile Yayılma Aquatik yabancı otların tohumları veya vejetatif üreme organları genellikle suyla yayılırlar. Echinochloa spp. ve Cyperus spp. tohumları bir çeltik tarlasından diğerine sulama suyu ile taşınırlar. Ağır muson yağmurları veya tayfunlardan sonra meydana gelen su baskınları içinde Eichhornia crassipes’i de içeren çoğu aquatik yabancı otları çeltik tarlalarına getirebilir.
Çoğu yabancı otun tohumu, su ile taşınabilecek şekilde modifikasyona uğramıştır. Bu tip tohumları içeren sular daha çok çaylar, sulama ve drenaj kanalları ve sulamada kullanılan ırmaklardır. Bu yolla taşınan yabancı otlardan bazıları Amaranthus retroflexus (horoz ibiği), Chenopodium album, Polygonum aviculare ve Rumex crispus’dur.
5. Çiftlik Ekipmanlarıyla Yayılma Bazı yabancı otların tohumları genellikle çamur içinde taşınır. Bunlar ayakkabılara, tekerleklere, traktörlere ve çiftlik aletlerine yapışırlar ve böylece uzak mesafelere yayılabilirler. Çiftlik ekipmanlarından özellikle toprak işleme aletleri ve hasat harman makinaları yabancı ot tohumlarının yayılmasında geniş ölçüde rol oynamaktadırlar. Toprak altı ve toprak üstü organları yatay olarak gelişen yabancı otların bu yolla yayılmaları çok kolay olmaktadır.
6. Fide ve Fidanlıklardan Yayılma Fide ve fidanların şaşırtılması ve çit bitkilerinin taşınması, kök bölgesi topraklarının nakliyle olmaktadır. Fide ve fidanlarla birlikte nakledilen topraklar, içerisinde bulunan yabancı ot tohumlarının yayılmasına sebep olmaktadır.
7. Kuş ve Çiftlik Hayvanları İle Yayılma Kuşlar ve çiftlik hayvanları yabancı otlar üzerinde beslenirler. Bu arada onların başka yerlere yayılmasına da yardımcı olurlar. Bazı yabancı ot tohumları hayvanların sindirim organlarından zararlanmadan geçerek dışkı ile dışarı atılmaktadır. Şayet bu gübreler yeterince yakılmadan tarlaya taşınırsa buralara yabancı ot tohumları bulaştırılabilmektedir.
8. Yabancı Ot Tohumlarının Yayılmasında İnsanın Rolü Yabancı otların tohumla yayılmasında insanların önemli rolü olduğu aşikardır. Yukarıda sayılan bütün maddelerde insanların etkisi söz konusudur.
9. Yabancı Otların Kendi İmkanları İle Yayılması Bazı yabancı otların toprak üstü ve toprak altı çoğalma organları yatay olarak büyüyerek, yabancı otun yayılmasına neden olmaktadır. Bu tip yayılma çok kısa mesafeler olmakta ve yabancı otların kümeler halinde bulunmasına neden olmaktadır. Toprak üstü organlarıyla yayılan yabancı otlara Ranunculus repens (sürünücü düğün çiçeği), toprak altı organları ile yayılanlara ise Agropyron repens verilebilir.
Türkiye'de Bulunan Önemli Bazı Yabancı Otlar Türkiye'de bulunan yabancı otların bir kısmı, bazı bölgelerin özel yabancı otu durumundadır. Nitekim, Orta Anadolu’da sarı ot (Boreava orientalis), Trakya ve Güneydoğu’da yabani fiğ (Vicia spp. ), Güney-Batı ve Marmara Bölgesi’nde yabani hardal (Sinapis arvensis), Güney Doğu Bölgesinde pelemir (Cephalaria syriaca), Muş ve Diyarbakır yörelerinde meyan otu (Glycyrrhiza sp. ) yaygın olarak bulunmaktadır. Bunun dışında, Türkiye genelinde görülen bazı önemli yabancı otlara köy göçüren, yabani yulaf, tarla sarmaşığı, peygamber çiçeği (Centaurea cyanus), ayrık, papatya (Anthemis spp. ), düğün çiçeği (Ranunculus spp. ), gelincik (Papaver spp. ) ve pıtrak (Turgenia latifolia) örnek olarak verilebilir.
YABANCI OTLARIN EKOLOJİSİ
Habitat: Bir organizmanın veya populasyonun doğal olarak yaşadığı yerdir. Biyotop: Canlı varlıkların yaşamını sürdürebilmesi için uygun çevresel koşullara sahip bir coğrafik bölge veya değişken hacimli bir ortamdır. !!!!Bu tanımlardan da anlaşılacağı gibi, habitat bir türe ait birey veya bireylerinin yerleştiği alan, biyotop ise bir kommunitenin yerleştiği alan olarak kabul edilebilir. Diğer bir deyişle, habitat autoekolojik, biyotop ise sinekolojik anlamda kullanılabilir.
Ekolojik Niş: Bir organizma veya populasyonun ekosistem içindeki işlevini belirtir. Yani organizmanın yaşamını sürdürebilmek için kurduğu ilişkileri ve işlevini, bir bakıma yaptığı işi belirtmek amacıyla kullanılır. Populasyon: Belli bir bölgede yaşayan aynı türe ait bireylerin oluşturduğu topluluktur.
Kommunite: Belli bir bölgede yaşayan çeşitli türlere ait bireylerin oluşturduğu topluluktur. Ekosistem: Belli bir bölgede yaşayan ve birbirleriyle devamlı etkileşim içinde olan canlılar ile bunların cansız çevrelerinin oluşturduğu bir bütündür. Her ekosistem canlı (üretici, tüketici ve ayrıştırıcı) ve cansız (inorganik maddeler, fiziksel koşullar) öğelerden oluşmuştur.
Canlı öğelerin başında gelen üreticiler yeşil bitkilerden oluşmuştur ve ekosistemin temel üreticilerini oluştururlar. Tüketicilere ise hayvanlar dahildir. Bunlar da kendi aralarında Birincil Tüketici (Otoburlar) ve İkincil Tüketiciler (Etoburlar) olarak iki gruba ayrılırlar. Ekosistemlerde canlı öğelerin son basamağını oluşturan ayrıştırıcılar bakteri ve funguslardan oluşmuştur. Bunlar ölmüş bitki ve hayvan dokularını parçalayarak yaşamlarını sürdürürler ve artıkları canlıların yeniden kullanabileceği şekle sokarlar.
Ekosistemin cansız öğeler: inorganik maddeler; ükarbon, ühidrojen, üfosfor, üazot, üpotasyum ükalsiyum ü organik maddelere; ükarbonhidrat, üProtein, üyağ gibi bileşikler, fiziksel koşullara ise; üsıcaklık, üışık, nem üyağış gibi olaylar dahildir.
üEkoloji biliminin esasını, canlıların canlı ve cansız çevresiyle olan ilişkileri oluşturur. üCanlılar çevrelerinden etkilendikleri gibi çevrelerini de etkileyebilirler. Bitki ekologları, bitkiler ve onların çevreleri ile olan karşılıklı ilişkilerini incelerler. üİklim, toprak (edafik) ve biotik faktörler bitki büyümesi ve gelişmesi üzerine nasıl etkide bulunurlar? Ekologlar yıllarca bitki tanzimi, dağılışı ve davranışları ile ilgili çalışmalarında sadece doğal faktörler üzerinde durmuşlardır. Ekolojik etkileşimlerde insanlar önemli rol oynarlar ve bu rol özellikle yabancı otlarda daha belirgindir.
üYabancı ot ekolojisi, maksimum düzeyde bozulmuş toprak şartları altında yabancı otların yaşama ve canlı kalmalarını sağlayan bir uyum mekanizmasıdır. ü Yabancı ot ekolojisi, yabancı otların insanlar tarafından bozulan çevrelerdeki uygun yelere istila etmesini sağlayan uyumunu ve yabancı otların buralarda gelişmelerini inceler. Tek yıllık ürünlerden yüksek verim elde etmek için ekolojik silsileyi önlemek gerekir.
Doğal vejetasyonlardan insanlar için gıda temininin düşük olduğu kabul edilmektedir. Lif bitkileri ve gıda bitkileri yüksek gıda verimi potansiyeline sahiptirler ancak, bunların yetiştiği tarlalar değişken ekolojilere sahiptirler. Çok yıllık kültür bitkiler (hindistan cevizi, elma gibi) devamlı bir ön klimaks durum yaratabilirler. Baskın türün çevre şartlarına tamamen uyduğu, peşe komüniteler serisinde olgunlaşmış durum.
1. YABANCI OTLARIN EKOLOJİSİ ÜZERİNE İNSANLARIN ETKİSİ üÇiftçiler, temiz bir kültür ortamı oluşturmak için, yabancı otların yayılmasını ve etki alanlarını sınırlandırmak için çaba sarf ederler. üİnsanlar; -Dünyanın bir yerinden başka bir yerine seyahat ederlerken, -Hububat içerisinde, -Tohum gemilerinde, -Ordularla, -Hayvan nakli esnasında yabancı otları taşımaktadırlar.
Çevre şartları rekabeti etkilediği gibi, şartlardaki değişiklikler bitkilerin rekabet gücünü de değiştirir. İyi bir gübreleme sonucu yeterli gübre ve yeterli su bulan bitkiler arasındaki karşılıklı etkileşim büyük ölçüde azalır.
Bir tarladaki rekabetin bitkisel üretimde iki önemli anlamı vardır. 1. Kültür bitkilerinde ürün azalmalarına neden olması, 2. Yabancı otlardaki değişikliklerdir. Hakim (dominant) yabancı otların etkisi altında bulunan diğer yabancı otlar genellikle büyük sorun değildir. Ancak hakim yabancı otlara karşı yapılacak bir seçici mücadele sonucu hakim olmayan yabancı otların sorun olmaları söz konusu olabilir. Sürekli olarak geniş yapraklı yabancı otlara karşı herbisit kullanılması, o yabancı otların baskısı altındaki dar yapraklı yabancı otların problem olmasına neden olmaktadır.
üYabancı ot konusunda yapılan ilk çalışmalar, bir çok farklı kültür bitkilerinde ve özellikle buğday ve arpa gibi hububatlarda baskın yabancı ot probleminin tek yıllık geniş yapraklı yabancı otlar olduğunu ortaya çıkarmıştır. Seçici phenoxy acit herbisitleri (2, 4 -D ve MCPA) geliştirildikten ve geniş bir şekilde kullanıldıktan sonra, bu otlar phenoxy acit herbisitleri tarafından etkili bir şekilde kontrol edilince, tek yıllık geniş yapraklı yabancı otlarda tedrici bir azalma ortaya çıkmıştır. ü Ancak tek yıllık, dar yapraklı yabancı otlar ile çok yıllık geniş yapraklı yabancı otlar phenoxy acitlere karşı duyarlı değildirler. Bu ekolojik değişiklik istemeyerek ortaya çıkmış, ancak kaçınılmaz ve önceden bilinemezdi.
Benzer bir değişiklik mısır bitkisinde görülmüştür. Triazin herbisitinin yaygın olarak kullanıldığı yerlerde bir çok tek yıllık, geniş yapraklı ve çimensi yabancı otlar elemine edilmiş, tek yıllık ve çok yıllık çimensi yabancı otlar ile Cyperus esculenthus için bir ekolojik niş ortaya çıkarılmıştır.
üHerbisit kullanımından dolayı, yabancı ot populasyonlarındaki değişmelerin örnekleri U. S. ürünleri ile sınırlandırılmamıştır. Tek yıllıktan çok yıllığa yabancı ot değişimi Japonya’da çeltik kültüründe rapor edilmiş ve bu durum tek yıllık yabancı otların kontrolü için yoğun herbisit kullanımına atfedilmiştir. üU. S. ’de tarım polikültürden, geniş ölçüde monokültüre doğru bir gidişat içindedir. Monokültür tarıma geçiş, yabancı otları etkileyen ekolojik çevresel değişikliklere neden olur.
Zararlıların biyolojik kontrolü için parazit veya predatörlerin bilinçli ithali, çoğaltılması ve salıverilmesi de bir ekolojik değişiklik demektir. Bu ekolojik ilişkideki değişiklik yukarıda bahsedilenlerden daha az önemlidir, fakat bu gibi değişikliklerin yabancı otlara etkisinin nasıl olacağını fark eden dikkatli yabancı ot yöneticilerine ihtiyaç vardır.
İnsanlar Tarafından Etkilenen Çevre Faktörleri İle Yabancı Otlar Arasındaki İlişki Etkileyici Faktörler Yabancı Ot Florasındaki Etki Kireç Uygulaması Asitlik görünümü ortadan kalkar (tür sayısında azalma olur) Gübreleme Bitkilerde canlanma görülür, azotlu ortamı seven türlerde gelişme ve floraya hakimiyet vardır (tür sayısı azalır) Sık olmayan toprak işleme Çok yıllık türler hakim olur, tek yıllık türlerden sadece uyabilenler kalır Sık yapılan toprak işleme Tek yıllık türler hakimdir, çok yıllıklar çok sık uygulamalarda gelişme şansı bulamazlar Temiz tohumluk kullanımı Tohumları tohumlukla taşınan ve tohumları çok kısa süre yaşayabilen türler kaybolur (tür sayısı azalır)
Etkileyici Faktörler Yabancı Ot Florasındaki Etki Çok sayıda kültür bitkisi ile ekim nöbeti uygulaması Nispeten türlerin sayısında bir artış görülür Az sayıda kültür bitkisi ile ekim nöbeti uygulaması Sadece birkaç türün floraya hakim olduğu görülür Herbisit uygulaması Çok önemsiz ve savaşı zor türlerin selekte olduğu görülür (önceleri tür sayısında azalma, daha sonra türlerde değişme ayrıca bazı yabancı ot ırklarında resistenslik ortaya çıkabilir).
YABANCI OT-KÜLTÜR BİTKİSİ EKOSİSTEMİ
üHerbisit kullanımı, yabancı ot-kültür bitkisi ekolojisinin anlaşılması gerekliliğini ve yabancı otları önlemenin önemini maskelemiştir. üYabancı ot-kültür bitkisi ekolojisini anlama, daha etkili yabancı ot önleme, yönetim ve kontrolü için yol gösterici olacaktır.
Yabancı ot yönetim sistemi temelinde en az beş nedenden dolayı ekolojik olarak değişme vardır; 1. Herbisitlerle yabancı otların başarılı bir şekilde kontrol edildiği yerlerde yabancı ot kompozisyonunda değişmeler ortaya çıkar. 2. Bir çok yabancı ot türünde herbisitlere karşı dayanıklılık ortaya çıkar, hatta bazı yabancı otlar birkaç herbisite dayanıklıdırlar. 3. Monokültürlerde mevcut tekniklerle kolayca çözülemeyen yabancı ot problemleri vardır. 4. Azaltılmış ve minimum toprak işlemeli sistemlerde yeni yabancı ot problemleri ortaya çıkar. 5. Ekonomik faktörler, alternatif kontrol metotlarının araştırılmasını mecbur kılar.
Hayatın bütün safhaları birbirine bağlıdır ve hiçbir safhası diğerlerinden bağımsız olamaz. Ne birey uzun zaman populasyonundan bağımsız olarak canlı kalabilir, ne de populasyon bireysiz olarak hayatta kalabilir. Sadece yabancı otları hedef alan yabancı ot yönetim sistemi hatalı ve başarısız bulunmuştur.
- Slides: 39