SANAYI DEVRIMI VE KIMYASAL MADDELERDEK ARTI SANAY VE

  • Slides: 13
Download presentation
SANAYI DEVRIMI VE KIMYASAL MADDELERDEK ARTIŞ • SANAYİ VE ÇEVRE KİRLİLİĞİ • GÜBRELERİN ÇEVREYE

SANAYI DEVRIMI VE KIMYASAL MADDELERDEK ARTIŞ • SANAYİ VE ÇEVRE KİRLİLİĞİ • GÜBRELERİN ÇEVREYE ETKİSİ • DETERJANLARIN ÇEVREYE ETKİSİ • • HAVA KİRLİLİĞİ HAVAYI KİRLETEN GAZLAR VE İNSAN SAĞLIĞINA ETKİLERİ • SU KİRLİLİĞİ • TOPRAK KİRLİLİĞİ • BAZI AĞIR METALLER, KAYNAKLARI VE SAĞLIK ÜZERİNE ETKİLERİ

Sanayi Devrimi , 18. yüzyılda İngiltere’de ortaya atılan ve daha sonra tüm dünyaya yayılan

Sanayi Devrimi , 18. yüzyılda İngiltere’de ortaya atılan ve daha sonra tüm dünyaya yayılan bir olgudur. Artan nufüsun ihtiyaçlarını mekanikleşmeyle karşılamayı amaçlayan bu hareket kısa zamanda etkisini göstermiştir. Bu dönemde insan gücünün yerini buhar gücüyle çalışan makinelerin alması ham madde ihtiyacını artırmıştır.

SANAYI VE ÇEVRE KIRLILIĞI Sanayi Devrimi ile beraber fazlalaşan üretim artışı aynı zamanda dünyanın

SANAYI VE ÇEVRE KIRLILIĞI Sanayi Devrimi ile beraber fazlalaşan üretim artışı aynı zamanda dünyanın kaynaklarının da hızla tüketilmesine neden olmuştur. Kaynaklar tüketilerek üretim yapılırken çevrenin dengesi bozulmaktadır. Ayrıca üretilen maddelerin atıklarının çevreye bırakılması da çevreyi etkilemektedir. Çevreyi Kirleten Etmenler - Evler, iş yerleri ve araçlarda petrol, kalitesiz kömür gibi fosil yakıtların aşırı ve bilinçsiz tüketilmesi, - Sanayi atıkları ve evsel atıkların çevreye bırakılması, - Nükleer silahlar, nükleer reaktörler ve nükleer denemeler gibi etmenlerle radyasyon yayılması, - Kimyasal ve biyolojik silahların kullanılması, - Bilinçsiz ve gereksiz tarım ilaçları, böcek öldürücüler, soğutucu ve spreylerde kullanılan gazlardır.

GÜBRELERIN ÇEVREYE ETKISI Bitkiler cansız maddelerle beslenir. Bitkilerin gelişiminin gerçekleşmesi için ısıyı, ışığı, karbon

GÜBRELERIN ÇEVREYE ETKISI Bitkiler cansız maddelerle beslenir. Bitkilerin gelişiminin gerçekleşmesi için ısıyı, ışığı, karbon ve oksijeni havadan; N, P, K, Ca, Mg, S, Fe, Mn, Zn, Cu, B gibi elementleri ise topraktan karşılarlar. Bitkilerin sağlıklı büyümeleri ve yaşamaları için gerekli olan bu elementler çoğu zaman toprağa dışarıdan verilir. Bu elementlerin en önemlileri N, P ve K’dur. Toprakta eksik ve alınmayacak durumda olan elementlerin kimyasal yolla verilmesine kimyasal gübreleme denir. Gübreler çiftçilerin aynı topraktan bir yılda daha fazla ürün elde etmelerini sağlar. İyi bir uygulama olduğu görünmesine karşılık toprakta yorgunluğa ve canlılığın azalmasına sebep olmaktadır. Bu durum toprağın çoraklaşmasını hızlandırmaktadır.

DETERJANLARIN ÇEVREYE ETKISI Çoğunlukla deterjanlar içine pahalı olan yüzey aktif maddeler karıştırılmamakta; onun yerine

DETERJANLARIN ÇEVREYE ETKISI Çoğunlukla deterjanlar içine pahalı olan yüzey aktif maddeler karıştırılmamakta; onun yerine ucuz, temizleyici özellik gösteren suda az çözünen anorganik maddeler karıştırılmaktadır. Bu maddelerin su ve toprakta bozulmadan kalıp akarsularla göl ve denizlere ulaşması buralarda yaşayan canlıları ve bu canlılarla beslenen insanların sağlığını tehdit etmektedir. Son 25 yıl içerisinde birçok ülke deterjan üretiminde biyolojik bozunması hızlı yüzey aktif maddeler ve katkı maddeleri kullanmaktadırlar. Yüzey aktif maddesi LAB(lineer alkil bezen) ve benzeri yapıda olan deterjanlar su ve toprakta daha hızlı biyolojik bozunmaya uğradığından deterjan üretiminde öncelikle tercih edilmektedir.

HAVA KIRLILIĞI Tozlar, zehirli gazlar, sera gazları, ozon tüketen gazlar hava kirliliğini oluşturur. Fabrika

HAVA KIRLILIĞI Tozlar, zehirli gazlar, sera gazları, ozon tüketen gazlar hava kirliliğini oluşturur. Fabrika bacalarından çıkan dumandaki kükürtdioksitin havadaki su buharı ile birleşmesiyle asit yağmurları oluşur. Asit yağmurları suların asitlik derecesini arttırarak canlılara zarar verir. Ormanları yok ederek çölleşmeye neden olur. Taş ve tuğlaları aşındırarak yapılara zarar verir. Aynı şekilde güneş enerjisiyle birleşen yoğun dumanlar boğucu bir sise neden olur. Özellikle astımı olanlara çok zararlı olan bu sis ağaçları ve öteki bitkileri de zehirleyebilir. Başka bir olumsuz sonucu da atmosferin yüksek katmanlarında karbondioksit tabakasının oluşumudur. Bu tabaka yeryüzünden yansıyan güneş ışınlarının dünya dışına çıkışını engelleyerek atmosferin ısınmasına yol açar. Sera etkisi denen bu olgu dünyanın sıcaklığını arttırmaktadır. Bunun sonucu olarak da buzullar erimektedir.

n n Sodyum hidroksit (Na. OH): 320 °C’ ta eriyen yarısaydam kristallerden oluşmuş beyaz

n n Sodyum hidroksit (Na. OH): 320 °C’ ta eriyen yarısaydam kristallerden oluşmuş beyaz bir katıdır. Suda ısı vererek çözünür. Nem çekerek bozunur. Deriye dokunursa derinin suyunu çekerek deriyi yakar. Yün, ipek vb. proteinleri parçalayarak bozar. Havadan nemle beraber CO 2‘i de çeker. Na. OH endüstride sud kostik adı altında özellikle sabun, kağıt, selüloz, alüminyum, petro-kimya endüstrisinde kullanılır. Sülfürik Asit (H 2 SO 4 ): Günümüzün en önemli endüstriyel kimyasal maddesidir. Renksiz, yağımsı bir sıvıdır. Temas edildiğinde cilde büyük zararlar verebilir. Sodyum Sülfür (Na 2 S ): Dericilikte tüyleri deriden dökmekte ve kağıt hamurunun hazırlanmasında kullanılır. Çevreye bırakıldığı zaman suyu ve toprağı kirleterek canlılar üzerinde toksik etki yapar. Sodyum Kromat (Na 2 Cr. O 4): Krom kaplama işleminde kullanılır. Zehirleyici kimyasal olduğundan toprak ve su için önemli bir kirleticidir. Kimyasal maddeler verdikleri zararlar açısından atmosfer kirleticiler, su kirleticiler, toprak kirleticiler olarak sınıflandırılırlar.

HAVAYI KIRLETEN GAZLAR VE İNSAN SAĞLIĞINA ETKILERI

HAVAYI KIRLETEN GAZLAR VE İNSAN SAĞLIĞINA ETKILERI

SU KİRLİLİĞİ Deterjanlar, boyalar, gübreler, böcek öldürücü ilaçlar vb. sularda kirlilik oluşturur. Gübrelerdeki kimyasal

SU KİRLİLİĞİ Deterjanlar, boyalar, gübreler, böcek öldürücü ilaçlar vb. sularda kirlilik oluşturur. Gübrelerdeki kimyasal maddeler topraktan akarsulara karışarak su kaynaklarında ve denizde alglerin hızla çoğalmasına bu da alglerin ölüp ayrıştırıcılar tarafından parçalanmasında sudaki oksijenin kullanılarak oksijen miktarının azalmasına neden olur. Dolayısıyla oksijenin azalması sudaki diğer canlıların yaşamını etkiler, hatta bir çok türün yaşamını yok edebilir. İnsan ve diğer canlıların sağlığına zarar veren diğer bir su kirleticileri ağır metallerdir. Ağır metallerin kirletici kaynakları evsel ve endüstriyel atıklardır. Suları kirleten en önemli kirletici gruplarından biri de petrol ve türevleridir. Petrol ve türevleri çoğunlukla petrokimya endüstrisi rafineleri ve taşımacılık yapılan yerlerde sulara karışmaktadır. Bu kirlilik su ortamındaki tüm yaşamı yok etmektedir.

TOPRAK KIRLILIĞI Plastikler, ağır metaller, tarım ilaçları, gübreler vb. toprak kirliliğine neden olur. Evsel

TOPRAK KIRLILIĞI Plastikler, ağır metaller, tarım ilaçları, gübreler vb. toprak kirliliğine neden olur. Evsel katı atıkların depolandığı alanlarda toprak kirliliği meydana gelmektedir. Egzoz gazları, ozon, karbon monoksit, kükürtdioksit, kurşun, kadmiyum vb. zehirli maddeler rüzgarlar ile uzak mesafelere taşınmakta ve yağışlarla yere inerek toprağı ve suyu kirletmektedir. Tarımsal mücadele ilaçlarının ve suni gübrelerin bilinçsiz ve aşırı kullanımı sonucu, toksik maddelerin toprakta birikimi artmakta ve doğal ortamın kirlenmesine sebep olmaktadır. Toprak kirliliği topraktaki besin maddelerini de kirleterek canlıların sağlığına zararlı hale gelmesine neden olur. Ormanların tahribi sonucu oluşan toprak erozyonu, bugün dünyanın birçok bölgesinde olduğu gibi ülkemizde de en önemli çevre sorunlarından birisi haline gelmiştir. Ağır metaller aynı zamanda toprağı da kirletirler.

BAZI AĞIR METALLER VE SAĞLIĞA ETKILERI

BAZI AĞIR METALLER VE SAĞLIĞA ETKILERI

 HAZIRLAYANLAR Göksel Bartu ; EMİR 9/C 522 … ÇİLEK 9/C 539 …

HAZIRLAYANLAR Göksel Bartu ; EMİR 9/C 522 … ÇİLEK 9/C 539 …