Yrd Do Dr TLAY AYYILDIZ ERGENLKTE BESLENME Yeterli
Yrd. Doç. Dr. TÜLAY AYYILDIZ ERGENLİKTE BESLENME
Yeterli ve Dengeli Beslenme • Organizmanın büyümesi, yenilenmesi ve çalışması için gerekli olan besin ögelerinin, her birinin yeterli oranda alınması ve bedende uygun şekilde kullanılmasına "yeterli ve dengeli beslenme" denir. • Besin ögeleri, bedenin gereksinim duyduğu düzeyde alınamazsa, yeterli enerji oluşmadığı ve beden dokuları yapılamadığından "yetersiz beslenme" durumu oluşur. • İnsan gereğinden çok yerse, bu besin ögelerini gereğinden çok alır. • Çok alınan bu ögeler, bedende yağ olarak biriktiğinden sağlık için zararlıdır. Bu duruma "dengesiz beslenme" denir.
• Yetersiz ve dengesiz beslenme durumlarında bedenin büyüme, gelişme ve normal çalışmasında dengesizlikler olacağından "yeterli ve dengeli beslenme sağlığın temelidir". • Yetersiz ve dengesiz beslenme birçok hastalıkların, doğrudan nedeni olduğu gibi, diğer birçok hastalıkların kolay yerleşmesinde ve ağır seyretmesinde önemli rol oynar.
• Yeterli ve dengeli beslenen bireylerin görünüşü; sağlam, hareketli ve dikkatli bakışlar, pürüzsüz, hafif nemli, hafif pembe bir cilt, canlı ve parlak saçlar, kuvvetli ve gelişimi normal kaslar, düzgün, iyi gelişmiş kol ve bacaklar, iştahlı, çalışmaya istekli, beden ağırlığı boy ve yaşına orantılı, zihin gelişimi normal, sürekli çalışabilen bir kişilik ;
• Yetersiz ve dengesiz beslenenlerin görünüşü ise; sallantılı, pasif, eğilmiş bir vücut, şişkin bir karın, ciltte çeşitli yara ve pürüzler, iştahsız, yorgun, isteksiz bir kişilik, zihinde gerilik, hal ve hareketlerde dengesizlik ileri aşamadaki yetersiz beslenmenin işaretlerindendir. • Beden ağırlığının, boy ve yaşa göre fazla olması; şişmanlık, genellikle dengesiz beslenmenin göstergesidir.
• Dengesiz beslenmenin etkilediği grupların başında ise gelişmekte olan çocuklar, gençler, gebe ve emzikli anneler gelmektedir. • Dengesiz beslenmenin nedenleri araştırıldığında, beslenme bilgilerinden yoksunluğun diğer etkenler kadar önem taşıdığı görülmektedir. • Bu nedenle dengesiz beslenmenin önlenmesinde beslenme eğitimi önem taşımaktadır.
• Gelişmiş ülkelerde yaşamdan beklentilerin farklılaşması ve yaşlı nüfusun artması ile günde üç öğün yemeği zaman alıcı görmeleri düzenli öğünlerden uzaklaşmalarına neden olmuş, böylece küçük porsiyonlu hızlı hazır yiyecekler ortaya çıkmıştır.
• Hızlı hazır yiyeceklerin aşırı tüketimi büyüme çağındaki çocuklar ve gençler için beslenme sorunu yaratabilmektedir. • Türkiye’de son yıllarda halkımızın başta yemek tercihleri olmak üzere günlük yaşam şekli hızla değişmektedir. • Eskiden tüketilen köfte-piyaz, lahmacun yerine şimdi pizza, hamburger, döner ve patates kızartması tüketilmektedir.
Ergenlik Dönemi Beslenme • Bu dönemde kazanılan doğru ve yanlış alışkanlıklar, bireyin yaşam boyu sağlığını etkileyebilir. • Hızlı büyüme ve gereksinimlerini de artırır gelişme, besin • Enerji - protein eksikliği, vitamin ve mineral eksikliğinin de katkısıyla ergenlik döneminde beklenen boy artma hızının, yavaşlamasına yol açabilir. • Yeterli protein ve enerji alamayan, çeşitli besin kaynaklarından yeteri kadar yararlanıp, vitamin ve mineral gereksinmelerini tam karşılayamayan ergenlerde, boyda uzama beklenenden az olabilir.
Ergen beslenmesini değerlendirirken göz önünde bulundurulması gereken noktalar şunlardır; • Boy kilo ölçümü alınmalı ve diğer ölçüm değerleri ile karşılaştırılmalıdır. Herhangi bir kilo kaybı, aşırı kilo alımı ve büyümede gecikme varsa kaydedilmelidir. • Fiziksel aktivitesi sorgulanmalıdır. • Gün içindeki öğün sayısı ile öğünlerdeki yemeğin niteliği ve niceliği belirtilmelidir. • Cinsel gelişme ve ’’menstruasyon’’ öyküsü alınmalıdır.
Ergenlerde Günlük Alınması Gereken Besin Miktarları
Ergenlerde Günlük Alınması Gereken Mineral Miktarları
Ergenlerde Günlük Alınması Gereken Vitamin Miktarları
• Yetersiz ve dengesiz beslenen ergenlerin, okul başarıları da düşüktür. • Gençlerin özellikle son derslerde yorgunluk, dikkat azalması, halsizlik, baş ağrısı, baş dönmesi, üşüme ve terleme gibi sağlık bozukluklarından yakındıkları gözlenmiştir. • Bu sorunların arkasında yatan temel etmen yetersiz, dengesiz ve düzensiz beslenmedir.
• Ergenlerin beslenme alışkanlıklarında, "ayak üstü beslenme", olarak adlandırılan yiyecekler önem taşımaktadır. • Ergenler çoğu zaman, ekmek arası döner, pide, hamburger gibi yiyeceklerle öğününü geçiştirirler. • Bu yiyecekler aşırı derecede yağlı olmaları nedeniyle yüksek enerji içerir ve A, C vitaminlerinin, kalsiyum ve posa tüketiminin yetersiz, yağ ve tuz tüketiminin ise yüksek alınmasına neden olur.
• Öğün arası yeme alışkanlığı, öğünlerden atlama ve sapmalar sıktır. • Ergenin bağımsızlık özelliği nedeniyle ev dışında zaman geçirme isteği sonucu öğün sayısı ve kalitesi değişir. • Şeker ve yağ gereğinden fazla enerji alımına yol açar ve beraberinde şişmanlığı getirir.
• Ergenlik döneminde yetersiz ve dengesiz beslenme sonucu, şişmanlık ve anoreksiya nervoza gibi sağlık problemleri ortaya çıkabilir. • Anoreksiya nervoza, daha ileri yaşlarda da görülebilmekle birlikte en sık olarak ergenlik döneminin hastalığıdır. • Daha çok kızlarda görülür ve temelinde duygusal nedenler bulunan bir yememe halidir. • Kişi kendini açlığa mahkûm etmiş gibidir. • Şişman olduğu için ya da şişman olduğunu düşündüğü için diyet yapmaya başlayan kızlarda daha sık görülür
• Ergenlik döneminde, kilo alma eğilimi vardır. • Bu eğilim, iştah artışı ile birliktedir. • İştah artışı ergeni, aşırı karbonhidrat ile beslenmeye yöneltirse kolaylıkla şişmanlık ortaya çıkmaktadır. • Ergenlik dönemindeki şişmanlık, ergeni arkadaşlarının toplu eğlencelerinden uzaklaştırabilir.
• Arkadaşlarından uzaklaşan ve hiçbir zaman kendisine, karşı cinsten birinin sevgiyle bağlanmayacağı korkusuna kapılan ergen, yemeklerle doyum sağlayabilir. • Böyle ergenlere arkadaşça yaklaşmak, uygulanabilir diyet düzenlemelerini birlikte yapmak, yaşamı tatlandırabilecek çok amaçlar olduğunu göstermek gerekir.
Ergenlerin besin gereksinmelerindeki değişiklikler, şu şekilde özetlenebilir: • Hızlı büyüme ve gelişme, enerji, protein, vitamin ve mineral gereksinimini artırır. • Bu dönemde, kemik kitlesinde artış fazladır. Bu nedenle, ergenlik döneminde bol kalsiyum tüketmek ve düzenli egzersiz yapmak, üst düzey kemik kitlesine ulaşmak için gereklidir. • Kızlar, bu dönemde adet görmeye başlamaktadır. Bu da her ay kanama ile vücuttan demir atılmasına yol açmaktadır. Kansızlığı önlemek için kızların erkeklerden daha fazla kan yapıcı, demir yönünden zengin besinleri tüketmeleri gerekmektedir.
• Bu yaşlarda spor yapanlar, çalışanlar beslenmelerine daha çok dikkat etmelidir. Tersi durumda, büyüme ve gelişmeleri geri kalabilmektedir. • Bu dönemde demir, kalsiyum, riboflavin, A vitamini yetersiz alınan besin ögeleridir. Yetersiz kalsiyum ve riboflavin tüketimi aşırı ölçüde meşrubat ve az miktar süt tüketimi ile ilişkilidir.
YEME ALIŞKANLIĞINA BAĞLI OLUŞAN SAĞLIK SORUNLARI • Yetersiz ve dengesiz beslenme sonucu, büyüme ve gelişme olumsuz etkilenebilir. • Ergenlerin beslenmesi sırasında sık karşılan sorunlardan birisi demir, kalsiyum ve bazı minerallerin eksik alımıdır. • Ergenlik döneminde, şekerli ve yağlı gıdaların fazla tüketilmesi de şişmanlığın ortaya çıkmasına neden olur. • Kimyasal işlemlerden geçen besin maddelerinin aşırı miktar tüketilmesi de birçok sorunu ortaya çıkarmaktadır.
TEŞEKKÜRLER……
- Slides: 23