YOKSULLUK DEZAVANTAJLI GRUPLAR MARDN YELL UYGAR KALKINDIRMA VE

  • Slides: 16
Download presentation
YOKSULLUK, DEZAVANTAJLI GRUPLAR MARDİN YEŞİLLİ UYGAR KALKINDIRMA VE EĞİTİM DERNEĞİ

YOKSULLUK, DEZAVANTAJLI GRUPLAR MARDİN YEŞİLLİ UYGAR KALKINDIRMA VE EĞİTİM DERNEĞİ

Yoksulluk nedir? • Dünya Bankası tanımlarına göre yoksulluk: Ø açlıktır Øİçinde yaşayabileceği bir konuta/eve

Yoksulluk nedir? • Dünya Bankası tanımlarına göre yoksulluk: Ø açlıktır Øİçinde yaşayabileceği bir konuta/eve sahip olmamaktır ØHasta olunca doktora gidememektir, ilaç alamamaktır ØOkula gidememek, okuma yazma becerilerinden yoksun olmaktır ØSpor oynayamamak, sinemaya tiyatroya, pikniğe gidememektir Øİşsizliktir ØGelecek korkusu yaşamaktır- günden güne, kaygı ve güvensizlik içinde yaşamaktır • İnsanların ve yönetimlerin kendi çıkarlarını gözetmeye eğilimli, kendilerine öncelik tanımasından kaynaklanır.

AVANTAJ-DEZAVANTAJ • Avantaj: Herhangi bir olayda , durumda üstün olma durumu. • Dezavantaj: Üstün

AVANTAJ-DEZAVANTAJ • Avantaj: Herhangi bir olayda , durumda üstün olma durumu. • Dezavantaj: Üstün olamama, kazanımdan ve yarardan mahrum olma durumu yada ihtimali. • Avantajlarda faydalanamama durumu, eşitsizlik • Herhangi bir şeyden mahrum olma/bırakılma, • Olanaklardan yoksun olmak, erişememek

TANIM • Dezavantajlı gruplar: Ø farklı özellikleri, ekonomik, sosyal, psikolojik ve fiziksel durumları, Øcinsiyetleri,

TANIM • Dezavantajlı gruplar: Ø farklı özellikleri, ekonomik, sosyal, psikolojik ve fiziksel durumları, Øcinsiyetleri, etnik veya dilsel kökenleri, Ødinleri veya politik statüleri nedeniyle toplumsal ve ekonomik yaşama, süreçlere katılım oranları/şansları ve/veya uyumları toplumdaki diğer insanlara göre daha düşük olan kişilerden oluşur.

ÖZELLİKLERİ: Dezavantajlı gruplar: otoplumda gelir, servet ve mülkiyete sahip olamayan ya da odüşük düzeyde

ÖZELLİKLERİ: Dezavantajlı gruplar: otoplumda gelir, servet ve mülkiyete sahip olamayan ya da odüşük düzeyde sahip olan; ogenellikle sağlık, konut ve eğitim gibi temel sosyal ve kültürel kaynaklardan yoksun kalan ya da yoksun bırakılan kişiler ve/veya gruplardır.

DEZAVANTAJLI GRUPLAR • Bu gruplar, genel nüfus içinde daha fazla yoksulluk, dışlanma, ayrımcılık ve

DEZAVANTAJLI GRUPLAR • Bu gruplar, genel nüfus içinde daha fazla yoksulluk, dışlanma, ayrımcılık ve şiddete maruz kalma riski altında yaşayan kişilerden oluşur. • Türkiye’de yaşlı nüfusun yaklaşık üçte birinin sosyal güvencesizlik ve gelir yetersizliği ile karşıyadır • bu durum da yoksullaşmaya yol açmaktadır.

KADINLAR • Özellikle son yıllarda artan kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetlerine karşın, şiddetle

KADINLAR • Özellikle son yıllarda artan kadına yönelik şiddet ve kadın cinayetlerine karşın, şiddetle mücadelede yaşanan yetersizlikte ve şiddetin bildiriminde gözlenen sorunlar arasındadır • Kadınların Türkiye’de toplumsal alana katılımlarını olumsuz etkileyen ve dezavantajlı konuma iten olguların başında gelen kadına yönelik aile içi şiddet ve suç korkusudur • ekonomik ve sosyal olarak dezavantajlı olan kadınların toplumdaki ikincil konumlarının mağduriyet ve suç korkusu yaratır • Kadınların dezavantajlı konumlarına neden olan bir başka olgu kadına yönelik şiddettir.

ENGELLİLER • Türkiye’de toplumsal hayata katılımda hem fiziksel sakatlıkları hem de toplumsal bakış açısının

ENGELLİLER • Türkiye’de toplumsal hayata katılımda hem fiziksel sakatlıkları hem de toplumsal bakış açısının olumsuzluğu nedeniyle en fazla dezavantajlılık yaşayan gruplar arasında engelliler en başta gelir • Engelli bireylerin olanaklara, hizmetlere, teşvike, sorumluluğa, desteğe, güvenceye, bilgilenmeye, istihdama, eğitime ulaşamamaları nedeniyle dezavantajlılık yaşadıklarını ve bunun tıpkı ırkçılık, cinsiyetçilik gibi bir ayrımcılığı ifade eder. • engellilere yönelik mekânsal ve çevresel düzenlemelerdeki yetersizliklerin yanında, onların toplumsal hayata katılımlarında olumsuz bakış açıları da engellileri dezavantajlı kılar

MÜLTECİLER • Türkiye’deki mültecilerin üçüncü bir ülkeye yerleştirilme ihtimallerinin oldukça sınırlandığını ve bekleme sürecinin

MÜLTECİLER • Türkiye’deki mültecilerin üçüncü bir ülkeye yerleştirilme ihtimallerinin oldukça sınırlandığını ve bekleme sürecinin getirdiği belirsizlik ve geçiciliğin yarattığı dezavantajlılıkları da artırıyor • ülkelerindeki iç savaştan kaçan Suriye’lilerin niteliklerine uygun işler bulamayarak ucuz işgücü haline gelmelerinin yanında, şehirlerin kenar mahallerinde ya da kentsel dönüşüm alanlarında yaşam mücadelesi vermelerinin yarattığı olumsuz yaşam koşulları da dezavantajlılığın birer parçasıdır

MÜLTECİLER • Ayrıca, Türkiye’deki mültecilerin kayıtlılık durumları, yasal statüleri ve bu statülerin gündelik hayata

MÜLTECİLER • Ayrıca, Türkiye’deki mültecilerin kayıtlılık durumları, yasal statüleri ve bu statülerin gündelik hayata yansıyan olumsuzlukları ayrı bir dezavantaj • Türkiye’de mültecilerin, hem politik ve hukuksal bağlamda, hem de gündelik yaşamda “geçici-misafir olarak görülmelerine karşın, Türkiye’de kalış sürelerinin uzamasının, bir yandan mültecilerin yaşam koşullarını olumsuzlaştırırken, diğer yandan da yerel halkın onlara yönelik bakış açılarını etkiliyor.

KENTLERDE YAŞAYANLAR • Kent yoksullarının barınmadan eğitme, sağlıktan kentsel hizmetlere kadar uzanan pek çok

KENTLERDE YAŞAYANLAR • Kent yoksullarının barınmadan eğitme, sağlıktan kentsel hizmetlere kadar uzanan pek çok alandaki erişim sorununun yanında, kentsel dönüşüm uygulamalarının yol açtığı yeni yoksullaşma biçimleri yoksulların yaşam deneyimlerini yansıtan araştırmalar • Yaşlılıkta meydana gelen işlevsel kapasitedeki azalmalar ve fizyolojik gerilemelerin yaşlılar için engelliliği de beraberinde getirdiği, ancak günümüz kentlerinin yaşlıların ihtiyaçlarını karşılayacak düzeyde olmadığı • Özellikle mimari engellerin, kötü tasarlanmış ve ergonomik olmayan yapıların, kentlerin yaşlıları ve çeşitli engeli bulunan bireyleri devre dışı bıraktığı, “aktif” ve “yerinde yaşlanma”yı desteklemediğine

ÇALIŞAN ÇOCUKLAR VE YAPTIKLARI İŞLER • çocukların alım- satımı ve ticareti, borç karşılığı veya

ÇALIŞAN ÇOCUKLAR VE YAPTIKLARI İŞLER • çocukların alım- satımı ve ticareti, borç karşılığı veya bağımlı olarak çalıştırılması ve askeri çatışmalarda çocukların zorla ya da zorunlu tutularak kullanılmasını da içerecek şekilde zorla ya da mecburî çalıştırılmaları gibi kölelik ve kölelik benzeri uygulamaların tüm biçimlerini; • çocuğun fahişelikte, pornografik yayınların üretiminde veya pornografik gösterilerde kullanılmasını, bunlar için tedarikini ya da sunumunu; • çocuğun özellikle ilgili uluslararası anlaşmalarda belirtilen uyuşturucu maddelerin üretimi ve ticareti gibi yasal olmayan faaliyetlerde kullanılmasını, bunlar için tedarikini ya da sunumunu; • doğası veya gerçekleştirildiği koşullar itibariyle çocukların sağlık, güvenlik veya ahlaki gelişimleri açısından zararlı olan işler

ÇALIŞAN ÇOCUKLAR, SOKAK ÇOCUKLARI • çocuklar için zihinsel, fiziksel, toplumsal ya da ahlaki açılardan

ÇALIŞAN ÇOCUKLAR, SOKAK ÇOCUKLARI • çocuklar için zihinsel, fiziksel, toplumsal ya da ahlaki açılardan tehlikeli ve zararlı işler • okula düzenli devam etmelerini engelleyerek eğitimlerini • okullarından erken ayrılmalarına yol açacak işler • çocukları okullarıyla aşırı uzun süren ve ağır işleri beraber yürütmek zorunda bırakan işler.

ERKEN EVLİLİK • yoksulluk, eğitim seviyesinin düşük olması, istihdam problemi ve çocuk sayısının fazla

ERKEN EVLİLİK • yoksulluk, eğitim seviyesinin düşük olması, istihdam problemi ve çocuk sayısının fazla olması gibi faktörler, erken yaş evliliğinin ve çocuk sahipliğinin önemli nedenleri • Erken evlilik insan haklarının ihlalidir ancak tüm dünyada, özellikle az gelişmiş ülkelerde yaygın bir adet/fenomendir. Küresel verilere göre, 18 yaşından küçük her beş kızdan 1 tanesi erken evliliğe zorlanmaktadır. Çok az gelişmiş ülkelerden, 18 yaş altı genç kızların %40’ı erken evliliğe zorlanmaktadır • Erken evlilik, özellikle kızların sağlığını ve geleceğini olumsuz yönde etkiler. Erken yaşta evliliğe zorlanan kızlar gebelik döneminde ve doğumda zorluklarla karşılaşır, bazan da ölümle sonuçlanır.

LGBT • Türkiye örneğinde çok konuşulmayan, suskunluk sarmalının devam ettiği dezavantajlı yaşamlar ve bireyler

LGBT • Türkiye örneğinde çok konuşulmayan, suskunluk sarmalının devam ettiği dezavantajlı yaşamlar ve bireyler arasında LGBT (lezbiyen, gey, biseksüel, trans)’ler oldukça önemlidir.

SONUÇ: • Dezavantajlı durumdaysan yardıma ihtiyacın var • Dezavantajı durumda olmak bir seçim ya

SONUÇ: • Dezavantajlı durumdaysan yardıma ihtiyacın var • Dezavantajı durumda olmak bir seçim ya da tercih değildir • Çoğu dezavantajlı birey ya da grup/toplum, dezavantajda olduğunun farkında olmayabilir • Kendilerine Dezavantajlı, yoksul, düşkün süsü verenler bazan iyi niyeti ve sistemi kendi yararı, çıkarı için kullanarak sömürür • Her dezavantajlı kişi ya da grubun ihtiyaçları farklı olduğu için sağlanan destek ya da yardım ihtiyacı karşılayacak biçim ve ölçüde yapılmalıdır • Acıma duygusu dezavantajlı kişi ya da grup için faydalı değildir- sorunu çözmez • Dezavantajlı kişiye ya da gruba zoraki ya da dayatmayla hizmet sağlanmazyardım talebe göre, saygıyla ve ölçülü sağlanır ve sorunu kalıcı çözebilecek nitelikte olmalıdır