YAAR DOU SPOR BLMLER FAKLTES BEDEN ETM VE
YAŞAR DOĞU SPOR BİLİMLERİ FAKÜLTESİ BEDEN EĞİTİMİ VE SPOR ÖĞRETMENLİĞİ BSÖ 331 ÖZEL EĞİTİM Dr. Öğr. Üyesi Bade YAMAK
Serebral Palsy BSÖ 331 ÖZEL EĞİTİM Hafta-12
Serebral Palsy
Celebral Palsy (Beyin Felci) beyin veya beyinciğin, doğum öncesi, doğum sırası veya doğum sonrası zarar görmesi sonucu oluşan adelelerde kuvvet azlığı, istemsiz hareketler, motor gelişmede geriliktir. Hastalığın teşhisi ne kadar erken konursa bırakacağı hasarda o kadar az olur. Celebral palsiye neden olan beyin hasarı hamilelik esnasında annenin geçirdiği hastalıklar veya kullandığı ilaçlara, doğum sırasında bebeğin oksijensiz kalmasına veya doğumdan sonra geçirilen beyin kanaması, sarılık veya başka hastalıklara bağlı olabilir. En önemli nedenler bebeğin erken doğması ve kilosunun düşük olmasıdır.
Sinir sistemi beyin ve omurilik merkez olmak üzere tüm vücudu bir ağ gibi sarar. Sp’de sinir sisteminin yapısı genelde sağlamdır ama beyindeki bazı merkezilerin işlevi bozulmuştur. Selebral Palsi’nin nedenleri; • Gebelik döneminde geçirilen döküntülü hastalıklar • Kullanılan ilaçlar • Akraba evliliği • Doğum sırasında güçlükler • Erken veya geç doğum • Doğum sonrasında bebeğin geçirdiği yüksek ateşli hastalıklar • Kan uyuşmazlığı • İkiz veya üçüz doğum • Ağır ve uzun süreli sarılık • Kafa travması • Zehirlenmeler • Vitamin eksikliği çocukta beyin hasarına yol açabilir.
SP açısından risk faktörlerini taşıyan bebekler doğum sonrası erken dönemde nöromotor gelişim geriliği açısından izlenmelidir. Riskli bebek grubuna giren bebekler şunlardır: • • • Düşük doğum ağırlığı (<2500 gr) Erken doğum (<36 hafta) Zor doğum, müdahaleli doğum Düşük Apgar skoru Çoğul gebelik Gerçek anlamda SP tanısı ancak bebek 12 aylık olduktan sonra konabilirse de 2 yaşından önce kesin karara varmaktan kaçınmak gerekir. Çocuk büyüdükçe başlangıçtaki nörolojik tablo da merkezi sinir sistemi gelişmesine paralel olarak değişir. Dolayısıyla bu dönemde uygulanan tedavi amaçlı girişimlerin etkinliğini kanıtlamak mümkün değildir.
SP adale sertliğinde bozukluk, anormal, postür (duruş bozukluğu) ve bozuk hareket görünümüyle karşımıza çıkar. SP gelişimsel bir bozukluktur. Motor fonksiyonlarda bozukluğun yanında, duyu bozuklukları (sensorial disfonksiyon) gözde kayma, titreme (nistagmus) gibi bozukluklar zeka geriliği (mental retardasyon) davranış bozuklukları, öğrenme güçlükleri, dil-konuşma bozuklukları ve ağız diş problemleri de görülebilir.
SP' de beyin hasarı ilerleyici değildir. Fakat ortaya çıkan sorun ömür boyu devam eder. SP'nin görülme sıklığı hakkında çok net bilgiler olmamakla birlikte, ABD' de ölçülen oranlar dünya geneli için bir kıyaslama imkanı verebilir. ABD'de toplam nüfusun %0. 2' si (1000' de 2) SP' lidir. Buna göre ABD' de yaklaşık 1. 000 SP'li vardır. Bu rakama her yıl 5000 -7000 bebek eklenir. Ülkemizde ise bu konuda yeterli ve güvenilir bir istatistik olmamakla birlikte, toplam nüfus içerisindeki SP'li oranının %0. 166 ( 600' de 1 ) olduğu tahmin edilmektedir. Buna göre Türkiye' de yaklaşık 700000 SP'li bulunmaktadır.
SP'nin habercisi olabilecek erken belirtiler;
Serebral Palsi 5 kategoride sınıflandırılır; a. Spastisite: Kasın aşırı kasılmasının bir sonucu olarak istemli hareket kontrolünün sınırlanması olarak tanımlanır. Aşırı artmış gerilme refleksi, kaslar pasif olarak gerildiğinde kolların ve bacakların hızlı bir şekilde kasılmasına neden olur ve böylece hareketin kusursuzca yapılmasına engel olur. Bacaklar sık içeriye dönük, kollar sert ve dirsekten fleksiyondadır. Beden hareketleri savruktur ve istem dışı kasılmalar hakimdir. Serebral palsi vakalarının %60’ını oluşturan spastisite ile birlikte zihinsel engel, konuşma bozukluğu ve algısal motor problemler sık görülmektedir. Stres, telaş, aşırı efor ve gürültü spastisiteyi artırmaktadır.
b. Atetoz: Tüm serebral palsi’lerin yaklaşık % 25’ini oluşturur ve istemsiz savruk hareketlerle tanımlanan bir bozukluktur. Hareket kontrol edilemez, tesadüfidir ve hemen devamlıdır. İşitme konuşma ve görme kayıpları yaygındır. c. Ataksia: Tüm serebral palsilerin % 10’unu oluşturur. Çok zayıf denge ve koordinasyonla kendini gösterir. Hareketler kasıtlıdır, ancak sakar ve sallantılıdır. Algısal yetenekler sınırlıdır. Özellikle de derin duyu ve vestibüler alanlarda konuşma bozuklukları ortaktır.
Rijidite: Gerilme refleksinin yokluğu ve aşırı beden katılığı ile tanınır. Aşırı gerilme ve sınırlı hareket ile birlikte yaygın olarak zihinsel gerilik görülür. Serebral palsinin %3’ünü rijidite oluşturmaktadır. Tremor: Tüm serebral palsilerin %2’sini oluşturur. Ritmik ve istemsiz hareketlerle tanımlanır. İstemli harekete teşebbüs edildiğinde tremor artmaya eğilim gösterir. Sık sık kas katılığı ile birlikte görülür. Zihinsel engel yaygındır.
Serebral Palsinin Engelin Oluştuğu Yere Göre Sınıflandırılması; Monopleji: Sadece bir uzuvun etkilenmesi durumudur. Tek kol ya da bacak gibi Dipleji tip SP: Sadece iki bacak ya da iki kolun etkilenmesi durumudur. Bu tipte her iki bacak spastisitesi kollardan daha fazladır. Bacaklar birbirine sıkışıktır. Parmak ucuna basma sık görülür. Hemipleji tip SP: Bu tipte vücudun bir tarafındaki kol, gövde ve bacak etkilenir.
Kuadripleji SP: Bu tipte ise tüm vücut etkilenmiştir. Baş kontrolünün yetersizliği, ellerin yumruk şeklinde bacakların çapraz tarzda durması yaygın bir görüntüdür. Tripleji: Üç uzuvun etkilenmesi durumudur.
2 aylık bebekte; Çevresinden gelen uyarılara cevap vermeme Havale Bulunması gereken reflekslerin kaybı Kaslarda aşırı sertlik yada gevşeklik 3 aylık bebekte; Gözde kayma, titreme Bebeğin sırtüstü, baş ve topuklar üzerinde yay gibi sert bir şekilde durması Bebeğin gülmemesi, annenin yüzüne bakmaması 4 aylık bebekte; Baş kontrolünün olmaması Gözde odaklaşmanın sağlanamaması Elin yada ellerin beş parmak içte kalacak şekilde yumruk halinde tutulması Kaybolması gereken reflekslerin devam etmesi
8 aylık bebekte; Dönme ve oturma aktivitelerinin olmaması El-göz koordinasyonunun yokluğu Tekme atarken iki bacağın birlikte atılması Bebeğin bacaklarını uzatarak oturduğu pozisyonda vücudunun öne eğilmesi, bacakların birbiri üzerine binmesi 10 aylık bebekte; Emeklemenin olmaması yada her iki ayağın birden çekilerek, sıçrar tarzda emekleme Ayağa kalkmada zorluk İsmi ile çağrılınca tepki vermemesi Ağızdan salya akması Verilen yiyeceği ağzına almaması yada ağzına götürememesi 1 yaşındaki bebekte; Tutunarak yürüyememesi
SP' li çocukta bir çok sorun bir araya gelerek aile ve çocuk için yaşamı güçleştirir. Bu nedenle problemlerin iyi bir şekilde tanımlanması çok önemlidir. Ancak bilimsel ve bilinçli yaklaşım SP' li çocuğun daha bağımsız bir yaşama kavuşmasını sağlayabilir. SP'li çocuğun klinik tablosu, SP' nin nedenine, lezyonun şiddetine, şekline ve diğer komplikasyonların olup olmadığına bağlı olarak çocuktan çocuğa farklılık gösterir. Bu nedenle her çocuğun tedavi ve rehabilitasyon programı farklılık içerir. SP' li çocuklarda görülen problemlerin en aza indirilmesi ve onların topluma kazandırılması çok yönlü bir rehabilitasyon programı ile sağlanabilir. Ailenin eğitiminden, çocuğun fiziksel çevresinin düzenlenmesine kadar bir dizi sorun hesaba katılmak ve rehabilitasyonun alanı içine dahil edilmek zorundadır.
SP' li çocukta rehabilitasyonun amaçları: Çocuklarda görülen hareket bozukluklarını en aza indirmek, Oluşabilecek kas-iskelet sistemi bozukluklarını önlemek, duruş bozukluklarının oluşmasını engellemek, Günlük yaşam aktivitelerinde bağımsız davranabilmeyi sağlamak, Yardımcı araç, gereç ve cihazları belirlemek, Eğer SP tablosuna eşlik eden, görme, işitme, konuşma ve zeka problemleri varsa bunların en aza indirilmesini sağlamak, Aile eğitimi vermek ve SP 'li çocuğun eğitimi konusunda aileye yol göstermek, SP' li çocuğun yaşayacağı imkanların düzenlemesini yapmak,
Rehabilitasyon Ekibi Fizik ve tedavi ve rehabilitasyonun her alanında olduğu gibi, SP'li çocukların rehabilitasyonu bir ekip tarafından yürütülür. Bir SP rehabilitasyon ekibinde şu uzmanlar yer alır. Doktor ( pediatrist, nörolog, ortapedist, pediatrik cerrah, çocuk psikiyatristi, beyin cerrahı, kulak burun boğaz uzman, FTR uzmanı. . hastalığın klinik yapısına göre bunlardan biri yada birkaçı) Fizyoterapist İş - meşguliyet terapisti İşitme konuşma terapisti Psikolog Çocuk gelişim uzmanı Odiyolog Özel eğitim uzmanı
SP de rehabilitasyon programı Egzersiz tedavisi Ortez ( cihaz ) uygulamaları Ev programı ve aile eğitimi El- göz koordinasyonu sağlaması Uygun yardımcı araç gerecin belirlenmesi Yemek yeme, giyinme, oyun aktiviteleri gibi aktivitelerin eğitimi bileşenlerinden oluşur. Tüm bu uygulamalar, özellikle egzersiz uygulamaları deneyimli fizyoterapistler tarafından yapılmalıdır.
Rehabilitasyon sürecinde dikkat edilmesi gereken önemli noktalar Egzersizler aile tarafından öğrenilmeli ve evde tekrar edilmelidir. Egzersizler çok uzun ve sıkıcı olmamalıdır. Oyun aktiviteleri ile birleştirilerek yaptırılmalıdır. SP' li çocuklarda mental ve duyusal engeller yüzünden genellikle yetersiz olan iletişim kurma yeteneğini arttırmak için sesli ve renkli oyuncaklar yada objeler kullanılmalıdır. SP 'li çocuğun kontrolü en az 3 ay aralıklarla, pediatrik nörolog, pediatrist, gerekirse ihtiyaç duyulan uzmanlık alanlarındaki hekimler, fizyoterepist, iş meşguliyet terapisti, odiyolog, çocuk gelişim uzmanı psikolog tarafından yapılmalıdır. Normal çocuk gelişimi izlenerek, SP' li çocuğun bu gelişimi yakalaması için ailenin çaba göstermesi gerekir. Ancak SP li bir çocuğun sınırlılıkları iyi bilinmesi, normal bir çocukla kıyaslanmamalıdır. Fakat SP li çocukta gelişimi sağlayabilmek için de erken yaşlarda başlayarak dil ve sosyal gelişim üzerinde durulmalıdır.
SP'li çocuğun beslenmesi sırasında uygun oturma ortezleri (yardımcı cihazlar) ve destekli sandalye kullanılmalıdır. SP'li çocuğun etkilenme tipine göre beslenme şekli de değişecektir. Bu konu da bir diyetisyenden bilgi alınmalıdır. Beslenme süreci sıvı yiyeceklerden katı yiyeceklere doğru ilerlemeli, beslenme pozisyonları terapistten uygulamalı olarak öğrenilmelidir. SP' li çocuk mümkün olduğunca uygun bir kaşık ile beslenmelidir. Okul çağına gelen çocuklar fiziksel özürlerine rağmen özel bir eğitim kurumunda eğitime başlatılmalıdır.
Zeka problemi, algılama problemi, olan çocukların eğitimi için özel eğitim uzmanlarının yardımı şarttır. Yürümeye başlayacak SP' li çocuklarda değişik psikolojik bozukluklar oluşabilir. Aile ve çevreyle uyumda zorlanan çocuklar için psikologlardan yardım alınmalıdır. SP' li çocukların evde sürekli bakıcılar yada ebeveynlerle kalmaları doğru değildir. Normal çocuklarla da iletişim kurabileceği ortamlar olmalıdır. Havale (konvülsiyon) geçiren çocuklar için muhakkak pediatrik nöroloğa başvurmalıdır. SP li çocuklar aşırı koruma altına alınmamalı ve yapabilecekleri aktivitelere fırsat tanınmalıdır.
DİNLEDİĞİNİZ İÇİN EŞEKKÜRLER SAĞLIK DOLUSU BİR ÖMÜR DİLEĞİYLE
- Slides: 27