TURZM EKONOMS Toprak Doal Kaynaklar Tabiat Bu kaynaklar
TURİZM EKONOMİSİ
• Toprak (Doğal Kaynaklar - Tabiat) Bu kaynaklar çevrede hazır olarak bulunurlar. Tarla veya arsa olarak kullanılabilecek toprak, kendiliğinden yetişmiş olan ormanlar, göller, akarsular, denizler, yabani hayvanlar, madenler, petrol, doğalgaz rezervleri vb… � Toprak kaynağının ayırıcı özelliği, insanlar tarafından üretilmemiş olmasıdır. Her kaynak gibi toprak da (doğal kaynak-tabiat) üretime katkısı karşılığı bir gelir elde eder. Bu gelire “rant” denir. İşgücü (Emek) Üretim sürecine bedeni, fiziksel veya zihinsel olarak katılır. Üretimin beşeri unsuru olup, vasıflıvasıfsız emek olarak ikiye ayrılır. Kazma sallayan bir işçi ile binanın resmini çizen mimar arasında bunların üretime katkılarının niteliği açısından bir fark yoktur. Her ikisi de emekleriyle üretime katkı yapmaktadırlar. Emeğin üretime katkısı karşılığında elde ettiği gelire “ücret” denir.
• Emek karşılığı haftalık ya da günlük olarak yapılan ödeme ücret, aylık yapılan ödeme maaştır. Ancak ekonomi biliminde maaş, ücret olarak ifade edilir. Sermaye (Kapital) Üretim faaliyetinde emeğe yardımcı olan, insanlar tarafından üretilmiş tüm üretim araçları “sermaye”dir. Sermaye kavramı ekonomi biliminde günlük kullanılan anlamından farklı kullanılmaktadır. Günlük kullanımda sermaye kavramı para, tahvil, bono vb… kıymetli varlıkları temsil eder. Oysa bunlar makine, teçhizat gibi üretim malı değildir. Bu yüzden de ayni sermaye olarak değil nakdi-mali sermaye olarak nitelendirilirler. Sermayenin üretime katkısı karşılığında elde ettiği gelir “faiz” dir. Müteşebbis (Girişimci) Tabiat, emek ve sermayeyi bir araya getirerek işi düşünen, planlayan, en etkin bir şekilde yürüten ve üretim risklerine de katlanan kişidir. Girişimci birey, özel bir firma ve kamu kuruluşu olabilir. Müteşebbisin üretime katkısı karşılığı elde ettiği gelir “kâr”dır
• Emek karşılığı haftalık ya da günlük olarak yapılan ödeme ücret, aylık yapılan ödeme maaştır. Ancak ekonomi biliminde maaş, ücret olarak ifade edilir. Sermaye (Kapital) Üretim faaliyetinde emeğe yardımcı olan, insanlar tarafından üretilmiş tüm üretim araçları “sermaye”dir. Sermaye kavramı ekonomi biliminde günlük kullanılan anlamından farklı kullanılmaktadır. Günlük kullanımda sermaye kavramı para, tahvil, bono vb… kıymetli varlıkları temsil eder. Oysa bunlar makine, teçhizat gibi üretim malı değildir. Bu yüzden de ayni sermaye olarak değil nakdi-mali sermaye olarak nitelendirilirler. Sermayenin üretime katkısı karşılığında elde ettiği gelir “faiz” dir. Müteşebbis (Girişimci) Tabiat, emek ve sermayeyi bir araya getirerek işi düşünen, planlayan, en etkin bir şekilde yürüten ve üretim risklerine de katlanan kişidir. Girişimci birey, özel bir firma ve kamu kuruluşu olabilir. Müteşebbisin üretime katkısı karşılığı elde ettiği gelir “kâr”dır
• İktisadi Analiz İktisadi analizin en önemli rolü; belli koşullar bir araya geldiğinde ortaya çıkan ekonomik olayların neden bu şekilde oluştuğunu açıklamaktır. İktisat pozitif iktisat ve normatif iktisat olmak üzere 2’ye ayrılır. • Pozitif İktisat İktisadi olaylar ve davranışlar “nedir, ne olmaktadır, nasıl olmaktadır” şeklinde ele alınır. Pozitif iktisatta iktisadi olaylar ve davranışlar açıklanır. *Türkiye’de işsizlik oranı %10’dur. Son 50 yılda Türkiye’den Batı ülkelerine kitlesel göç yaşanmıştır. Yukarıdaki örneklerde de görüldüğü gibi bu ifadeleri gerçek yaşamdan elde edeceğimiz kanıtlarla destekleyebilir veya reddedebiliriz.
• Normatif İktisat İktisadi olaylar ve davranışlar “ne olmalıdır, ne olması daha iyidir” şeklinde ele alınır. Pozitif iktisadın ulaştığı sonuçları test etmek ve bilimsel kanıtlarla reddetmek mümkünken, normatif iktisadın sonuçları test edilemez, bilimsel düzeyde reddedilemez. İşsizlik azaltılmalıdır. Batı’ya göç Türkiye için yararlı olmuştur. Türkiye’de kişi başına düşen milli gelir düzeyi düşüktür. Bu ifadeler bir görüşü yansıtır ve bu görüşün gerçek yaşamdan elde edilecek kanıtlarla doğru veya yanlış biçimde değerlendirilebilmesi mümkün değildir.
• Bilimsel Yöntem Ekonomik sorunların analiz edilmesinde iktisatçılar bilimsel yöntem olarak teorik incelemeyi kullanırlar. Bilimsel yöntemde; 1) İlk olarak iktisadi olaylar, sorunlar (enflasyon, işsizlik, kâr, maliyet, fayda vb… gibi açıklanmak istenen olay) tanımlanır. 2) İkinci olarak model kurulur. Bu aşamada açıklanmak istenen olay veya davranışın ortaya çıkmasına yol açan unsurların mantık yürütme yoluyla belirlenmesi söz konusudur. Modelin, açıklanmak istenen olayın nasıl ortaya çıktığına ilişkin sonucuna “hipotez” denir. İktisadi olaylar karmaşık olduğundan bu karmaşık yapının işleyişini açıklayabilmek için “diğer şartlar sabitken (ceteris-paribus varsayımı) kullanılır. Bunun nedeni; ilgili değişkenlerin belirlenmesi ve sorunun açıklanmasında önemli olabilecek diğer değişkenlerin sabit kaldığını varsayarak belirlenen değişkenler arasındaki ilişki üzerinde yoğunlaşabilmektir. 3) Bilimsel yöntemin üçüncü aşamasını hipotez testi oluşturmaktadır. Hipotez testi aşamasından geçen iyi modeller kabul edilir ve iktisadi olayların açıklanmasında kullanılır. Hipotez testi aşamasından geçemeyen kötü modeller ise reddedilirler.
• Kıtlık ve Toplumların Ortak İktisadi Sorunları İnsan ihtiyaçları sınırsızdır. Oysa kaynaklar sınırlıdır. İnsanların gereksinimlerini karşılayacak olan kaynakların ve üretim faktörlerinin kıt olması herkesi ihtiyaçlarını daha iyi tatmin edebilmek amacıyla çaba harcamaya yöneltir. Hiçbir toplumda her an bütün insanların ihtiyaçlarını karşılayacak kadar üretim yapılamaz. Bu durum kaynak kıtlığı olarak adlandırılır.
- Slides: 8