Tarih Boyunca Trklerde Astronomi Prof Dr Yavuz Unat
Tarih Boyunca Türklerde Astronomi Prof. Dr. Yavuz Unat Kastamonu Üniversitesi
Bilimin iki önemli güdüsü �Gereksinim �Merak (ihtiyaç)
Gereksinim At arabası Tekerlek M. Ö. 3500 Tarla sürmek Uçak Motorlu taşıtlar Yan sanayi Yağ Su
Gereksinim Ateşte yemek pişirme yöntemleri Isınma Soba Fırın
Gereksinim Matematik ve geometri Tarlayı ölçmek M. Ö. 3500 Mevsimler, takvim, astronomi Uzunluk ve yükseklik ölçmek Alan ölçümü
Merak Biz kimiz? Evrim Kuramı
Merak Maddenin temeli nedir? Atom Kuramı
Merak Evren nasıl oluştu? Teleskoplar, yeni gökcisimleri (Galilei) Çekim Yasası (Newton) Yer Merkezli Evren Güneş Merkezli Evren Büyük Patlama Kuramı
Merak Evrende yalnız mıyız? Ay’a ilk insanlı uçuş Dünya dışı zeki varlıklarla iletişim Mars’a uzay aracı SETİ
Bilimin Özellikleri İlerleme Bilim sürekli ilerler. Dinamik bir bilgi türüdür. Doğa hakkındaki bilgilerimiz sürekli yığılırlar ve bu da bilimde ilerlememizi sağlar.
Bilimin Özellikleri Bilim önermeleri evrenseldir; genel-geçerdir. Aynı şartlarda aynı sonuçlar doğururlar. Su, aynı şartlarda 100 derecede kaynar. Evrensellik
Bilimin Özellikleri Bilim önermeleri eleştirilebilir; böylece bilimde ilerleme sağlanır. Kabul edilen bütün bilimsel önermeler eleştiriye açıktırlar. Eleştiricilik
Bilimin Özellikleri Gözlemlenebilen olgular bilimin konusudur. Gözlemlenemeyen olgular bilimin konusuna girmezler. Göremediğimiz ya da kanıt değeri taşımayan olaylar bilimin konusuna girmezler.
Bilimin Özellikleri Bilim önermeleri ortaya çıkacak önermeleri tahmin ederler. Yarın hava nasıl olacak? Bir sonraki Ay ve Güneş tutulması ne zaman gerçekleşecek? Tahmin
Bilimsel Yöntem Gözlemlerimizi genel – geçer doğrularla ifade etmek – varsayımlar, kuramlar ve yasalar; formüller Tahmin Doğayı anlamak için duyularımıza başvurmak – gözlem ve deney
BİLİMİN ORTAYA ÇIKIŞI ve GELİŞMESİ Mısır – Mezopotamya – Hint – Çin MÖ 3500’ler Antik Yunan ve Roma Dönemi MÖ 700 – MS 4. yüzyıl Ortaçağ Hıristiyan Uygarlığı MÖ 4 - 15 Rönesans 1450 - 1600 Ortaçağ İslâm Uygarlığı MÖ 7 – 16 yüzyıl Modern Bilimler
Eski. Türklerde Astronomi ve Kozmoloji � � Tüm bilim tarihine baktığımızda hem Batı’daki hem de Doğu’daki uygarlıkların bilimlerin gelişmesine önemli katkılar yaptıklarını biliyoruz. Bu uygarlıklar arasında Türkler de yer almaktadır. Türklerin ilgilendiği ve katkı yaptığı bilimler arasında astronomi de bulunmaktadır. Türklerin astronomi bilimine hem kuramsal hem de kılgısal düzeyde katkı yaptıklarına ilişkin elimizde yeterli kanıtlar vardır. Evrenin çeşitli görünüşlerini, mekan ve zaman içinde tüm evreni kapsayan bir düzen olarak açıklama girişimi proto Türk sanılan Çular’a (M. Ö. 1059 -249) atfedilmektedir. Çu hükümdarının bayrağında yer alan Ay-Güneş topu şeklindeki piktogram Eski Türklerde Güneş ve Ay tanrılarının arabayla döndüğü sanılırdı. Bir Kök Türk mezarında bu düşünceyi temsil eden bir kaya resmi Türklerde yeni hilal, günün ve baharın ilk ayının gününün işareti On İki Hayvanlı Türk Takvimi
Ortaçağ Türklerinde Astronomi � Türkler yaklaşık olarak 10. yüzyıldan itibaren İslâmiyet’i benimsemeye başladılar ve hâkim oldukları dönemlerde ve memleketlerde, gerek açmış oldukları bilim ve öğretim kurumları ve gerekse yetiştirmiş oldukları bilim adamları aracılığıyla bilimin gelişimine çok önemli hizmetlerde bulundular. Karahanlılar 840– 1211 Gazneliler 963 -1186 Büyük Selçuklu İmparatorluğu 1038 -1194
Dokuzuncu Yüzyılın En Önemli Astronomu Fergânî
Beyrûnî ve el-Kânûn el-Mesûdî Adlı Astronomi Katalogu (11. Yüzy. Il) Vernier İlkesi’ne göre amaç AB’ye göre daha uzun olan BC’yi bölmektir.
Türkler Tarafından Kurulan Gözlemevleri � Bir kurum olarak gözlemevleri ilk defa İslâm Dünyası'nda ortaya çıkmıştır. Astronomi tarihinde oldukça önemli olan bu gelişme sayesinde gözlem yapmanın önemi anlaşılmış ve bu amaçla hükümdarların desteğiyle büyük gözlemevleri kurulmuştur. Bu gözlemevlerinde, muntazam ve devamlı gözlemler yapılmıştır. Gözlemevinin sabit bir yeri, özenle ve dikkatle hazırlanmış aletleri, özel bir kütüphanesi, gözlemcileri, hesapçıları ve bu gözlem ve hesapları değerlendiren astronomları vardı. Araştırmacılara yardımcı olmak amacı ile idari elemanlar da görevlendirilmişti. � Gözlemevindeki çalışmalar, astronomi biliminin ve ona yardımcı bilim dallarının sorunları üzerindeki araştırma ve çalışmalara ayrılmıştı. Amaç, dakik gözlemlere dayanan yeni astronomik katalogların oluşturulması idi. Bu kataloglara zîc denilmekteydi. Zîcler, bu tabloların yanı sıra, dönemlerindeki trigonometriye, küresel astronomiye, takvim çeşitlerine ve yapımına, izdüşüm yöntemlerine, gözlem aletlerinin yapılışı ve kullanımı, astrolojiye ve ibadet vakitlerinin belirlenmesine ilişkin bilgileri de kapsamaktaydılar.
İbn Sînâ ve Hamedan Gözlemevi (11. Yüzy. Il) İsfahan emiri Alaü’d-Devle İbn Sînâ’nın kullandığı, Mikrometre’nin öncüsü sayılan ve gökcisimlerinin azimut ve yüksekliklerini ölçen Zat el-Semt ve el-İrtifa (Azimut Yarım Halkası) İbn Sinâ’nın Kânûn’unun 1510 yılında Padua’da yayımlanan Latince çevirisinden; Galen, İbn Sinâ (Avicenna) ve Hippokrates. Zat el-Semt ve el-İrtifa aletinin mikrometreye benzeyen ek terkibi Günümüzde kullanılan bir Mikrometre
Melikşâh Gözlemevi ve Ömer Hayyâm (1074) Selçuklu sultanı Melikşah Celâlî Takvimin yıl uzunluğu 365, 2424 gündür. Gerçek yıl uzunluğu ise 365, 2422 gündür. Fark 0, 0002 gündür. O halde Celâlî Takvim 1 yılda 0, 0002 gün, 10. 000 yılda 2 gün, 5000 yılda ise 1 gün geri kalır. Yani Celâli Takvim, 5000 yılda 1 günlük bir hata payı içermektedir. Oysa günümüzde kullandığımız Gregorian Takvim ise 3330 yılda l günlük bir hata vermektedir.
Merâgâ Gözlemevi ve Nasîrüddin el-Tûsî (1259) İlhanlı hükümdarı Hülagü Merâgâ Gözlemevi’nde kullanılan Duvar Kadranı Bu Duvar Kadranı’nın en büyük özelliği en dış kuşak üzerindeki yayın çapraz çizgi (transversals) taksimata sahip olmasıdır. Bu tür taksimatı Batı’da ilk defa on altıncı yüzyılda Tycho Brahe kullanmıştır.
Semerkand Gözlemevi ve Uluğ Bey (1421)
Semerkand Gözlemevi ve Uluğ Bey (1421) � � Çalışanlar Bursalı Kadızade Rumi Gıyasüddin el-Kâşi Ali Kuşçu (Ölümü 1474) Fethiye (astronomi üzerine) Muhammediye (matematik üzerine) Gıyasüddin el-Kâşi (1380 -1429) Gezegenlerin açısal konumlarını ölçen bir araç geliştirdi. Bursalı Kadızade Rumi (ölümü 1436) Bir Derecenin Sinüsünü Elde Etme Üzerine Bir Risale Astronominin Özetine Yorum
Osmanlı Astronomisi Ali Kuşçu
Takîyüddîn ve İstanbul Gözlemevi (1575) • 16. yüzyılda Osmanlıların en büyük astronomudur. • Takîyüddîn’in matematik ve astronomi başta olmak üzere birçok alanda araştırmaları vardır. • Özellikle trigonometri alanındaki çalışmaları oldukça önemlidir. • 1580 yılından önce yazmış olduğu bazı matematik çalışmalarında ondalık kesirleri önerdi ve bu kesirleri astronomide ve trigonometride kullandı. • Ancak dairenin yarıçapını 1 değil 10 olarak benimsedi ve günümüz notasyonuna bu nedenle ulaşamadı. Takîyüddîn’in ondalık kesirler temelli sinüskosinüs ve tanjantkotanjant cetvelleri
Takîyüddîn ve İstanbul Gözlemevi (1575) Cetvelli Araç Müşebbehe bi’l-Monatik Halkalı Araç Saat İki Delikli Araç
1577 Kuyruklu Yıldızı Uranienborg Gözlemevi Kepler Tycho Brahe
Cumhuriyet Dönemi � � � 1933 üniversite reformu, Türkiye’deki tüm bilimsel yapılaşmada olduğu gibi astronomide de belirleyici olmuştur. Astronomi çalışmaları bu reformla birlikte, ilk önce İstanbul Üniversitesi'nde yabancı bilim adamları tarafından başlatıldı. Yabancı uyruklu bilim adamları, çalışmalarına ve katkılarına 1967 yılına kadar devam etti. Türk astronomları ise, ilkin tez çalışmalarıyla bu alanda çalışmaya başladılar ve ilk yurt dışı bilimsel makale 1935 yılında yayımlandı.
1923 -1933 öncesine baktığımızda astronomi ile çalışmaların yok denecek kadar az olduğunu söyleyebiliriz. � Cumhuriyet’in ilk yıllarında astronomi faaliyetleri sürdürülmesine karşın, Cumhuriyet Türkiye’sinde astronomi çalışmaları 1933 üniversite reformundan sonra başlamıştır. �
1933 -1943: Başlangıç Dönemi � 1933; İstanbul Üniversitesi, Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü, İ. Ü. Fen Fakültesi bünyesinde Astronomi Enstitüsü adıyla Berlin Postdam Gözlemevi'nde çalışmış olan Ord. Prof. Dr. Erwin Finlay Freundlich tarafından kuruldu. 1935’te İstanbul Üniversitesi Gözlemevi kuruldu. • 1958’de Bölüm haline geldi. • 1982’de Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü adını aldı. � Nüzhet Toydemir Gökdoğan Ahmet Metin Hotinli Edibe Ballı Paris Pişmiş Freundlich Gleissberg Tevfik Okyay Kabakçıoğlu Rosenberg
1944 -1962: Olgunlaşma Dönemi � � 1944; Ankara Üniversitesi, Fen Fakültesi’nde Astronomi Enstitüsü Okyay Kabakçıoğlu'nun çabalarıyla kuruldu. 1963’te Ankara Üniversitesi Ahlatlıbel Gözlemevi açıldı. Dilhan Eryurt KREIKEN
1963 -1981: Yaygınlaşma Dönemi 1963; Ege Üniversitesi, Fen Fakültesi, Astronomi Kürsüsü Abdullah Kızılırmak tarafından kuruldu. � 1965; Ege Üniversitesi Gözlemevi kuruldu. �
1982 -2016: Gelişme Dönemi � 1982, Kandilli Rasathanesi, Boğaziçi Üniversitesi’ne bağlandı. � Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi
1997: TUG n “Böylece 1911 den sonra astronomi ilmine ve öğretimine karşı duyulan ilgi sayesinde kısa zamanda rasathanelerin sayısı dörde çıkmıştır. Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nde de bir rasathane kurulmasına doğru bir eğilim vardır. Ancak fikrimizce, bütün bu rasathaneleri öğrenci öğretim rasathaneleri sınırını biraz aşan küçük üniteler halinde geliştirmeye devam edecek yerde başka memleketlerde olduğu gibi Türk ve yabancı astronomların faydalanabileceği bir Merkezi Rasathane kurmak zamanı gelmiştir. � Böyle bir rasathane, iklim şartları uygun olmayan birçok memleketin de ilgisini çekeceğinden, o memleketlerden de bu rasathaneye alet getirilmesi imkanları sağlar. ” n. Prof. Dr. Nüzhet Gökdoğan, Birinci Türk Astronomi Simpozyumu, 5 -27 Eylül 1968
� � � Türkiye'de bir ulusal gözlemevinin kurulması düşüncesi 1960'larda oluştu. İlk önemli adım TÜBİTAK bünyesinde 1979 yılında "Uzay Bilimleri Araştırma Ünitesi" adı altında birimin kurulmasıyla atıldı. 1983 yılında bu birim, Ulusal Gözlemevi Yer Seçimi Güdümlü Projesi'ne dönüştürüldü.
� � 1992 yılında TÜBİTAK ve DPT'nin işbirliği ile Ulusal Gözlemevi'nin kuruluş çalışmaları resmen başladı. 1993 yılında 1900 metre yükseklikteki Saklıkent'ten 2550 metre yükseklikteki Bakırlıtepe'ye kadar 6. 5 km'lik yol ile merkez binası ve 1995 yılında da 40 santimetrelik teleskop binasının yapımına başlandı. Teleskopun montajı Ağustos 1996'da tamamlandı. İlk gözlem 17/18 Ocak 1997 gecesi yapıldı.
� � � 1997 yılında açılışı yapılan Ulusal Gözlemevi, Antalya'nın 50 km kadar güneybatısındadır. Ulaşım, Saklıkent kayak merkezinden geçen bir yol ile sağlanmaktadır. Gözlemevi, eteklerinde Kayak Merkezi'nin pisti bulunan Bakırlıtepe zirvesindedir. 40 cm, 45 cm ve 1. 5 m çaplarında üç teleskopu vardır.
Türkiye’de Uzaya Yönelik Faaliyetler �Türk Uzay Kurumu (TUK) �Uzay Araştırmaları Çalışma Grubu (SPACETURK, 1999) �kurulması yönünde girişimlere başlanmıştır.
Astronomi Dernekleri � 1. 2. 3. 4. 5. 6. 7. 8. Türkiye’de astronomiyi sevdirmek ve amatör astronominin yaygınlaşması için astronomi toplulukları da bulunmaktadır. Günümüzde faaliyet gösteren sekiz astronomi derneği mevcuttur. TAD, Türk Astronomi Derneği (1954) ASART, Ankara Üniversitesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü Astronomi Araştırma Topluluğu METU Astrofizik Grubu EÜAT, Ege Üniversitesi Astronomi Topluluğu (1992) AMAD, Amatör Astronomi Topluluğu AAT, ODTÜ Amatör Astronomi Topluluğu (1986) Bilkent Üniversitesi Astronomi Topluluğu AKAT, Ali Kuşçu Amatör Astronomi Topluluğu: Ali Kuşçu Astronomi Topluluğu (AKAT) (1997)
SONUÇ Türk astronomların gözlemsel astronomiye katkıları n İbn Sinâ – Hamedan Gözlemevi (11. yüzyıl) n Ömer Hayyâm – Melikşâh Gözlemevi (1074/75) 1. İslam Dünyası’nda kurulan Gözlemevlerini geliştirdiler; n Tûsi – Merâgâ Gözlemevi (1259) 2. Gözlemlerin dakikliğini arttırmak için yeni ve dakik gözlem n Uluğ Bey – Semerkand Gözlemevi (1421) araçları geliştirdiler; n Takiyyüddîn – İstanbul Gözlemevi (1575) 3. Açıların ölçümünde kirişler yerine yeni bulunan trigonometrik fonksiyonları kullanmaya başladılar. 4. Beyrûnî, açı büyüklüklerinin okunduğu cetvellerin çapraz çizgilerle (transversals) taksimatlandırılması yöntemini geliştirerek, Verniye İlkesi’nin temellerini attı. 5. Ondalık kesirler Takiyüddîn tarafından 16. yüzyılda astronomiye uygulandı
Türk astronomların kuramsal astronomiye katkıları 1. Batı’da uzun yüzyıllar boyunca unutulan matematiksel Batlamyus astronomisinin Batı’ya yeniden tanıtılmasında aracı oldular. 2. Batlamyus astronomisi eleştirdiler ve yapılan itirazlar çerçevesinde yeni geometrik modeller öne sürüldü. 3. Sadece yeni geometrik modeller geliştirilmekle kalınmadı, yeni gezegen sistemleri de ortaya atıldı.
Kaynaklar – Kitaplar � Adıvar, Adnan, Osmanlı Türklerinde İlim, İstanbul 1982. � İhsanoğlu, Ekmeleddin, Ramazan Şeşen, Cevat İzgi, Cemil Akpınar, İhsan Fazlıoğlu, Osmanlı Astronomi Literatürü Tarihi (OALT), 2 Cilt, İstanbul 1997. � İhsanoğlu, Ekmeleddin, Ramazan Şeşen, M. Serdar Bekar, Gülcan Gündüz, A. Hamdi Furat, Osmanlı Coğrafya Literatürü Tarihi (OCLT), 2 Cilt, İstanbul 2000. � Kâhya, Esin, Melek Dosay Gökdoğan, Remzi Demir, Hüseyin Gazi Topdemir ve Yavuz Unat, Türkiye’de Bilim Tarihi Araştırmalarının Dünü ve Bugünü, Ankara Üniversitesi, Coğrafya Fakültesi, Bilim Tarihi Anabilim Dalı’nda Yapılan Çalışmalar, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Yayınları: 975 -482, Ankara 2003. � Kazancıgil, Aykut ve Vural Solok, Türkiye Bilim Tarihi Bibliyografyası (1850 -1981), İstanbul 1981. � Kekeç, Dilek, Türkiye Astronomi Bibliyografyası (1929 -1994), Yayınlanmamış Lisans Tezi, Tez Danışmanı; Melek Dosay, Ankara 1999. � Tekeli, Sevim, Esin Kâhya, Melek Dosay, Remzi Demir, Hüseyin Gazi Topdemir, Yavuz Unat ve Ayten Aydın Koç, Bilim Tarihine Giriş, Nobel, Ankara 2001. � Unat, Yavuz, İlkçağlardan Günümüze Astronomi Tarihi, Nobel, Ankara 2001.
- Slides: 45