SUNUM KOCASNAN REHBERLK VE ARATIRMA MERK SUNUM KONUSU
SUNUM KOCASİNAN REHBERLİK VE ARAŞTIRMA MERK SUNUM KONUSU Danışmanlık Tedbir Uygulama Davranış Bozuklukları
DANIŞMANLIK TEDBİRİ UYGULAMALARI DAVRANIŞ BOZUKLUKLARI
SALDIRGANLIK ( ANNE BABAYA ÖNERİLER) • Çocuğun temel ihtiyaçları zamanında karşılanmalıdır. • Çocuğun enerjisini aktarabileceği ortamlar hazırlanmalıdır. • Yapabileceği işlerde sorumluluk vermekten çekinmemek. • Çocuğun zor bir durumla başa çıktığında , onu takdir etmek.
SALDIRGANLIK ( ANNE BABAYA ÖNERİLER) • Amaç , öfkenin dışa vurulmasını engellemek değil uygun bir dille ifade edilmesini sağlamaktır. • Anne baba öfke ilgili konuşmalı • Anne baba bu konuda uygun bir model olmalıdır. • Öfke ne kadar şiddetliyse o kadar önemsenmeli
SALDIRGANLIK ( ANNE BABAYA ÖNERİLER) • Çocuk öfkelenmesin diye her istediği yapılmamalıdır. • Aile içinde kendisini rahatlıkla ifade edebilmesi sağlanmalıdır. Haksızlıklara veya hakkını savunması konusunda uygun bir dille ifade etmesi sağlanmalıdır. • Çocuk öfkelendiğinde paniğe kapılıp hemen tepki göstermek yerine etkin bir şekilde dinlenilmelidir.
SALDIRGANLIK ( ANNE BABAYA ÖNERİLER) • Çocuk öfkelendikten sonra sakinleştiğinde; • Kendisini öfkelendiren problemi • Probleme nasıl tepkide bulunduğu • Bu tepkinin ne gibi sonuçlar doğurduğu • Bunu problemi halletmek için iyi bir yol olup olmadığı • Neyin daha iyi olabileceğini düşünüp anlatması istenebilir.
SALDIRGANLIK ( ANNE BABAYA ÖNERİLER) • Ergenlik döneminde bulunan gençler için duyguların anlaşılması önemlidir. • Öfkenin kontrol altına nasıl alınacağı konusunda konuşulmalıdır.
PSİKOLOJİK DANIŞMANA ÖNERİLER) • ÖFKEYİ ANLAMAK • Öfke duygusunun altındaki daha temel duyguların veya psikolojik ihtiyaçların anlaşıldığında , öfkenin ifadesi daha uygun olabilmektedir. • Kişi , kendi duygu ve ihtiyaçlarının farkına vardıktan sonra eğer isterse daha doyum sağlayacak davranışlar seçebilir. • Özerklik , yetkinlik , ait olma , benlik saygısı gibi kişi için önemli ihtiyaçların karşılanmaması öfke duygusunu ortaya çıkarır.
PSİKOLOJİK DANIŞMANA ÖNERİLER) • ÖFKENİN NEDENİ VE HEDEFİ ARASINDA İLİŞKİ KURMAK • Bazen bizi öfkelendiren insanların yaptıkları değil , yapılanlara ilişkin düşüncelerimizdir. • Bize çarpan bir kişiye karşı olumlu düşüncelerimiz varsa yanlışlıkla çarptığını düşünürüz ve öfkelenmeyebiliriz.
PSİKOLOJİK DANIŞMANA ÖNERİLER) • ÖFKEYİ İFADE ETMEK • Ben Dili- Sen dili • Etkili iletişim becerileri
PSİKOLOJİK DANIŞMANA ÖNERİLER) • PROBLEM ÇÖZME BECERİSİ • ÇEVREYİ DEĞİŞTİRME • DİNLENME • GEVŞEME TEKNİKLERİ
YALAN SÖYLEME • Olmayacak şeyleri anlatarak veya olanı abartarak çevrenin şaşkınlığını uyandırmak çocuğa zevk vermektedir. • Bir insanın yalan söyleyebilmesi için diğer insanların düşüncelerinden haberdar olması gerekir. Bazı araştırmalara göre 3, 5 yaşına kadar çocuklar diğer insanların fikirlerinden habersizdir. Bu yaşlardaki yalan söyleme daha çok , büyükleri memnun etmek ve cezadan kaçınmak için önceden öğrendikleri tepkilerle gerçekleşir.
YALAN SÖYLEME • 7 yaş itibariyle , çocuk karşısındaki kişiyi yönlendirmeye ve daha iyi kandırma teknikleri kullanmaya başlar. • 8 -9 yaşına geldiklerinde hata ve yalanı ayrı değerlendirirler. • 10 yaşından sonra yalanın , bilerek ve planlanarak yapılan bir hata olduğunu fark eder.
YALAN SÖYLEME • Çocukluğun ilk yıllarında doğrunun tüm çıplaklığı ile söylenmesi öğretilirken , ergenlikte bunun tersi öğretilir. Beyaz yalanlar. Çocuklara insanları üzecek gerçekleri söylememeleri öğretilir. • Yapılan araştırmalara göre kız çocukları karşıdaki kişiden bilgi saklayarak , erkek çocukları ise bilgiyi çarpıtarak yalan söylerler.
YALAN SÖYLEME( ANNE BABAYA ÖNERİLER) • Çocuğu yalana itecek fiziksel ve sözel şiddet kullanılmamalıdır. • Çocuğun kapasitesi dışında zorlanıp , başaramadığı şeyler için suçlanmamalıdır. • Korku , çocuk yetiştirmede bir araç haline getirilmemelidir. Çünkü çocuklar korktukları zaman daha sık yalan başvururlar. • Olumlu davranışlarında takdir edilmelidir.
YALAN SÖYLEME( ANNE BABAYA ÖNERİLER) • Gerçeği söyleme konusunda cesaret verilmelidir. • Yalan söyleyen çocuğa öfkeli ve sert tepkiler verilmemelidir. Çünkü yaratılan suçluluk duygusu yeni yalanlar doğurabilir. • Çocuğun yalan söylediğini fark ettiğiniz de bunu anladığınızı belirtin
YALAN SÖYLEME( ANNE BABAYA ÖNERİLER) • Anne baba kendi değerlerini gözden geçirmelidir. • Yalan söyleyen çocuğa karşı aşırı gözetimci tutum içinde olunmamalıdır. • Söylenen yalandan çok , bunun arkasında yatan sorunun çözümüyle ilgilendiklerini göstermelidirler.
HIRSIZLIK • Çocuklarda 3 -5 yaşına kadar sahiplik kavramı henüz oluşmadığından bu yaştaki çocuklar ilgilerini çeken şeyleri almakta sakınca görmezler. Bunun adı çalma değil izinsiz almadır. • İlkokul çağında kendine ait olmayan bir şeyi izinsiz almanın çalmak olduğunu ve bunun doğru olmadığını öğrenirler.
HIRSIZLIK(ANNE BABAYA ÖNERİLER) • Çocuk ödünç alıp verme ile başkalarına hissettirmeden alma arasındaki farkı öğrenmelidir. • Çocuğun kendisine ait eşyaları olmalı ve bu eşyalar izinsiz kullanılmamalı • Çevresindeki bireyler başkalarının haklarına ve mülk hakkına saygı gösteren davranışlarda bulunmalıdır.
HIRSIZLIK(ANNE BABAYA ÖNERİLER) • 7 -8 yaşlarından itibaren düzenli harçlık verilmelidir. • Sık sık izlenilen tv programları bu olumsuz davranışları pekiştirici yönde olmamalıdır.
(ANNE BABAYA ÖNERİLER) • TEMEL ÖNLEME (HENÜZ MADDE KULLANMIYORSA) • Anne baba çocukla güçlü bir sevgi ilişkisi kurmalı. Sevgi olan ortamda doğruları yanlışları öğretmek daha kolaydır. • Aile içi iletişimin iyi olması , çocukların sorunlarından zamanında haberdar olunmasına daha erken çözülmesini sağlar • İyi bir dinleyici olmak , çocukla duyguların paylaşıldığı bir iletişim ortamı kurulmasını sağlar
(ANNE BABAYA ÖNERİLER) • TEMEL ÖNLEME (HENÜZ MADDE KULLANMIYORSA) • Anne veya babanın madde kullanmaması • Aile içerisinde çocuğun düşüncelerine önem verildiğini , değerli olduğunu hissettirmek • Madde kullanımı ve zararları hakkında konuşulmalı. Özellikle bu konuşmalar çocuğun anne babayı mutlak güç gördüğü okul öncesi dönemde başlanabilir.
(ANNE BABAYA ÖNERİLER) • TEMEL ÖNLEME (HENÜZ MADDE KULLANMIYORSA) • Kurallar mantıklı ve açık olmalıdır. • Kural uygulamalarında anne baba tutarlı olmalıdır. • Arkadaşları tarafından kabul edilmek için çocuk uyumlu davranışlar sergileyebilir. Aile içinde gerektiğinde hayır deme becerisi öğretilmelidir. • Evde ve dışarıda çocuğun gözlemi önemlidir. Arkadaşları ile veya aileleri ile tanışılabilir.
(ANNE BABAYA ÖNERİLER) • TEMEL ÖNLEME (HENÜZ MADDE KULLANMIYORSA) • Çocuğun izlediği TV programları veya bilgisayar oyunları takip edilip zararlı yönleri vurgulanabilir. • Gençler maddenin uzun vadeli zararlarını önemsemez. Mesela kanser olma riski çok uzaktır ve o an etkisizdir. Ama ergenler görünümlerine önem verir. Zararlar anlatılırken görünüşlerine olan zararları üzerinde durulmalı. Cilt erken kırışır , dişler sararır , elbisesi kötü kokar….
(ANNE BABAYA ÖNERİLER) • İKİNCİL ÖNLEME (MADDE KULLANIYOR) • Bir kez kullanmışsa , fazla trajik hale getirmeden dinlemek ve tehlikeleri hatırlatarak konuşmak gerekir. • Hemen öğüt vermek ve kendinden örnek göstermek doğru değildir • Aşırı telaşlanıp panik olmak sorunu çözmek • Korkutma , tehdit anne babadan uzaklaşmaya neden olur.
(ANNE BABAYA ÖNERİLER) • İKİNCİL ÖNLEME (MADDE KULLANIYOR) • Çocuklara daha fazla zaman ayırmalı ve güven duygusu verilmeli • Olumlu davranışları desteklenmelidir. • Yeteneklerinin farkında olması önemlidir. • Kültürel , sportif faaliyetlere yönlendirilmelidir. • Öğretmenine haber verilmeli. Gerektiğinde işbirliği yapılmalı
YASADA CİNSEL İSTİSMAR Çocuğun cinsel istismarı suçu kavram olarak hukukumuza 5237 S. TCK. nu ile giren bir kavramdır. 01. 06. 2005 tarihinde yürürlüğe giren bu Kanun kisilerin cinsel dokunulmazlığı ihlal eden fiilleri kisisel değerlere yönelik tecavüzler olarak değerlendirmistir. Ve son olarak 28 haziran 2014 de değiştirilmiştir.
5237 Sayılı Türk Ceza Kanununun 103. maddesinde düzenlenen çocuğun cinsel istismarı suçunun • 1. fıkrasında, çocuğun basit cinsel istismarı, • 2. fıkrasında çocuğun nitelikli cinsel istismarı düzenlenmistir. • Maddenin 3. 4. ve 5. fıkralarında da basit ve nitelikli cinsel istismarı suçunun ağırlatıcı unsurları, • 6. ve 7. fıkralarda da suçun netice sebebiyle ağırlaşmış unsurları bulunmaktadır.
CİNSEL SUÇLAR Türk Ceza Kanunu’nda (TCK) (2005) cinsel suçlar, kişilerin cinsel dokunulmazlığını ihlal eden fiiller ve kişisel değerlere yönelik tecavüzler olarak değerlendirilmektedir. Kanunda cinsel dokunulmazlığa karşı suçlar, 1. Cinsel saldırı (tecavüz), 2. Çocukların cinsel istismarı, 3. Reşit olmayanla cinsel ilişki ve 4. Cinsel taciz, şeklinde düzenlenmiştir.
Cinsel İstismar Suçunun Cezası Türk Ceza Kanunu(Madde 103: “Cinsel Dokunulmazlığa karşı Suçlar” başlığı altında, Madde 103 -(1) Çocuğu cinsel yönden istismar eden kişi, sekiz yıldan on beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Cinsel istismarın sarkıntılık düzeyinde kalması halinde üç yıldan sekiz yıl kadar hapis cezası verilir. Sarkıntılık düzeyinde kalmış suçun failinin çocuk olması halinde soruşturma ve kovuşturma yapılması mağdurun, velisinin veya vaisinin şikayetine bağlıdır. Cinsel istismar deyiminden; a)On beş yaşını tamamlamış veya tamamlamamış olmakla birlikte fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği gelişmemiş olan hertürlü cinsel davranış, b)Diğer çocuklara karşı sadece cebir, tehdit hile veya iradeyi etkileyen başka bir nedene dayalı olarak gerçekleştirilen cinsel davranışlar anlaşılır. (2) Cinsel istismarın vücuda organ veya sair bir cisim sokulması suretiyle gerçekleştirilmesi durumunda on altı yıldan aşağı olmamak üzere hapis cezasına hükmolunur. (6) Mağdurun ölmesi veya bitkisel hayata girmesi halinde ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası
Cinsel İstismar Suçunun Cezası • TCK Madde 279 – (1) Kamu adına soruşturma ve kovuşturmayı gerektiren bir suçun işlendiğini göreviyle bağlantılı olarak öğrenip de yetkili makamlara bildirimde bulunmayı ihmal eden veya bu hususta gecikme gösteren kamu görevlisi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Cinsel İstismar Cinsel istismar nedir? Cinsel haz ya da ekonomik menfaat elde etmek için çocuğun seksüel aktivitelere katılımını sağlamaktır. Psikososyal gelişimini tamamlamamış bir çocuğun bir yetişkin tarafından cinsel doyum için kullanılmasıdır. Türk ceza kanunu 103. madde; «Yaşını tamamlamamış veya tamamlamış olmakla birlikte fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği gelişmemiş olan çocuklara karşı gerçekleştirilen her türlü cinsel davranış. »
Cinsel istismar; • • Cinsel amaçlar için çocuğa temas etme, Cinsel dokunma, Söz veya fiil ile sarkıntılık, Reşit olmayan biriyle cinsel münasebette bulunma, Çocuğu pornografik olarak görüntüleme ve teşhir, Ensest ilişki, Cinsel olarak sömürücü davranışları içermektedir.
Cinsel istismarın Yaşlara göre dağılımı • • 0 -3 yaş: %10 4 -7 yaş: %30 8 -11 yaş: %25 12 yaş ve üstü: %35 • Cinsiyete göre dağılım: • Erkek/Kız: 1/3 • İstismarcının özellikleri: %96’sı erkek • %80’i çocuğu tanıyan biri
• 9 -12 yaş aralığı risk altında • Cinsel istismara uğrayanların; o %30 -46 – birçok kez istismara uğramış. o %38 aileden birisi tarafından istismar edilmiş (ensest) o %46 ailenin tanıdığı bir kişi tarafından istismara uğramış o %15 yabancılar tarafından istismara uğramış.
• İlk istismara uğrama yaşı ortalama 8 -12 yaşları arasında zirve yapmaktadır. Ülkemizde yapılan iki çalışmada çocuk psikiyatrisine başvuran istismar olgularında ortalama yaş 10. 9 ve 12. 1 yıl olarak bildirilmiştir.
• Çocukluk cinsel istismarı ile sosyoekonomik düzey arasındaki ilişki net olmasa da annenin eğitim düzeyi ile belirgin bir ilişki vardır.
Duygusal istismar ve ihmal • Çevredeki yetişkinler tarafından gerçekleştirilen, çocuğun kişiliğini zedeleyici, duygusal gelişimini engelleyici eylemler ya da eylemsizlikler olarak tanımlanır. • Kısaca çocuğa bakan kişilerin çocuğun ruhsal sağ • lığı ve gelişimini olumsuz etkileyen davranışları denebilir (onur kırıcı sözler, sürekli kıyaslamalar, alay etme, tehdit, sindirme, ayrımcılık yapma gibi).
• Duygusal istismar ve ihmalin çocuk ve ergenlerin yaşadığı en sık görülen istismar ve ihmal tipi olduğu söylenebilir. • Duygusal istismar, sözel istismar(hakaretler, aşağılamalar), fiziksel olmayan ancak çok ağır olan cezalar ya da tehditleri, kısıtlamaları içerir. Duygusal ihmalde ise yeterli duygusal destek sağlamamak, ilgi ve sevgi göstermemek ve çocuğun şiddetle karşıya kalmasına izin vermek yer alır.
ANLAMA VE GÖRÜŞME TEKNİKLERİ
Genel sorular Cinsel istismarın gerçekleşip gerçekleşmediğini anlamak için kullanılabilir. Küçük çocuklarda daha direktif sorulara ihtiyaç vardır. o «Bugün neden beni görmeye geldiğini söyler misin? » o «Bugün buraya neden geldiğin hakkında herhangi biri sana bir şey söyledi mi?
Odaklaşmış sorular İnsana, istismarın ayrıntılarına veya vücudun parçalarına odaklı sorular sorulabilir. «X’in özellikle seninle yaptığı bir şey var mı? » «Hiç senin sevmediğin bir şey yaptı mı? » «X’in yaptığı şeylerden senin sevdiklerin var mı? » «Sen banyodayken neler oluyor»
Odaklaşmış sorular İstismarcı istismarı çocuğa oyun veya sır olarak anlatmış olacağından şu sorular özellikle sorulmalıdır; • «ailenizde sır olarak tuttuğunuz herhangi bir şey var mı? » • «Hiç X seninle oyun oynar mı? »
Odaklaşmış sorular Vücut bölümüne odaklanmış sorularda anatomik resimler ya da anatomik olarak birleştirilmiş bebekler kullanılabilir. «Hiç penis gördün mü? » «Kiminkini gördün? » «Ona dokunmanı istedi mi? » kız çocuklarına vagina hakkında sorulabilir. «Onu ne acıtır? » «Herhangi biri ona dokundu mu? »
Çoktan seçmeli sorular Odaklanmış sorularda net cevaplar alınmadığında kullanılabilir. Küçük çocuklar cevap vermekte zorlanırlar. Sınırlı sayıda kullanılmalı ve istismarın kendisi için kullanılmamalıdır. «Üzerinde gece kıyafeti mi vardı gündüz kıyafeti mi vardı? » «İnsan vücudunda nerelerde kıl vardır?
IV-ENSEST • “İstismarın çocuk ya da ergen ile kan bağı olan ya da ona bakmakla yükümlü birisi tarafından yapılması durumu” ensest olarak tanımlanır. • Ensest ilişki çoğunlukla toplumda tabu kabul edilen, gizli kalan, süregen bir olaydır; tanınması ve takibi zordur. Ensest, diğer istismar tiplerine göre iki nedenle daha önemlidir: •
ENSEST – CİNSEL İSTİSMAR BELİRTİLERİ NELERDİR
CİNSEL İSTİSMAR BELİRTİLERİ • • • Okul başarısında ve ilgisinde azalma Okul fobisi Tedaviye rağmen bir türlü geçmeyen ağrılar, Oral, anal veya vajinal enfeksiyon, Yetişkinlerin cinsel davranışlarını aşırı taklit etme, Kendini ifade ederken cinselliğe ve cinsel organlara vurgu yapma, Sürekli mastürbasyon, Parmak emme, Üst üste kıyafet giyinme, Tuvalete-banyoya girdiğinde kapıyı sıkıca kapatma Altını ıslatma, Uyku bozuklukları
CİNSEL İSTİSMAR BELİRTİLERİ • • • • Okul problemleri, Ders dışı faaliyetlere ilgisizlik, Sınıfta konuşmaktan korkma, içe kapanıklık, Nedensiz ağrılar, Aşırı kilo alma, Bedenden rahatsızlık ve tiksinti duyma, Cinsellikten korkma, Erken hamilelik, erken evlenme, Karşı cinse kayıtsızlık, Aşırı cinsel davranışlar, Evden kaçma, Madde kullanımı, Kendine zarar verme, intihar düşünceleri.
Uğradığını Söylediğinde Ne Yapmalı • • • 1. Çocuğun anlattıklarına inanın çünkü çocuklar bu konuda yalan söylemezler. 2. Korkup kaygılanmasına neden olacak abartılı tepkiler vermeyin. 3. Bu durumun onun suçu olmadığını, her şeyin düzeleceğini söyleyin. 4. Kendine yardım edeceğinizi ve güvende olacağına dair güvence verin. 5. Konuyla ilgili konuşması için zorlamayın, ama çocuk konuyu konuşmak istiyor ve sık gündeme getirme ihtiyacı hissediyorsa dinleyin. 6. Çocuğun anlattığı istismar öyküsüne hiçbir şekilde yorum yapmayın. Eğer çocuk kendisinin bu olayı hak ettiğine dair çarpıtılmış inançlar geliştirmiş ise bunun hiçbir şekilde kendi suçu olmadığını söyleyin. 7. Meraka dayalı sorular değil (Nerede oldu? Nasıl oldu? Ne zaman başladı ? vb), duygularına dayalı sorular sorun (Ne hissettin? Nasıl hissediyorsun? Duyguların neler? vb. ). 8. Durum ortaya çıktıktan sonra neler olacağına dair bilgi vererek çocuğu olacaklara hazırlayın. 9. Çocuğun sosyal olarak damgalanmaması için durumu sadece bilmesi gereken kişiler arasında tutun. 10. Sizin (öğretmenler, aile bireyleri) bu travmatik olaya yaklaşımınız çocuğun olayı kısa zamanda atlatıp sağlıklı yaşam gelişimine devam etmesine yardımcı olacaktır. Çocukla kuracağınız sevgi, şefkat ve güven içerikli bir ilişkinin iyileştirici gücü fazladır. 11. Çocuğa haklarının ne olduğunu, neler yapabileceğini ve yapmaya karar verdiği davranışın ne gibi sonuçları olacağını bildirin.
Nasıl Davranmalıyız? • 1. Güvende olma, dinlenme ve beslenme gibi fiziksel ihtiyaçlarını her zaman karşılayın. • 2. İhtiyacı olan sevgi, şefkat ve ilgiyi verme konusunda her zaman sürekli ve istikrarlı olun. • 3. Yaşadığı olayla ilgili tepkilerin (sizin ve başkalarının) her zaman yargılayıcı ve suçlayıcı olmamasına dikkat edin. • 4. Ev ve okula ilişkin sorumluluklarını aksatıyorsa bu konularda beklentileri geçici bir süre erteleyin. • 5. Çocuğa duygularını ifade edebilmesi, normal bir hayat uyumu yakalayabilmesi için yapılandırılmış ama basit ev ve rehabilitasyon uğraşlarına yönlendirin.
• 6. Sık sık düşünce ve duyguların sözel ve oyunla ifadesini teşvik edin. • 7. Yaşadığı olayı anlatmak isterse konuşmasına izin verin ve dinleyin. • 8. Çocuğun olay sonunda içinde olacağı ruhsal ve yasal süreç içinde her daim destekleyin, yanında olun. • 9. Cinsel istismarla ilgili yanlış anlama ve çarpıtmalarını düzeltin. • 10. İstismarın etkisiyle bazı çocuklar duygusal, sosyal ve zihinsel olarak gerileme gösterebilirler bu durumu anlayışla karşılamanız ve çocuğu eleştirmemeniz çok önemlidir. • 11. Bazı çocuklar yaşlarının çok ötesinde cinsel bilgiyi sözel olarak gündeme getirip cinsel içerikli oyunlar oynamaya devam edebilirler. Fazla tepki vermeden uygun bir yerde çocukla birebir bu yaptığının yaşadığı olaydan kaynaklandığını diğer çocuk ve erişkinlerden olumsuz tepki almaması için bu davranışlara dikkat etmesi gerektiğini söyleyin.
Rehber öğretmene bu konuda yapabilecekleri konusunda öneriler: • 1. Çocuk istismarı yapan saldırgandan korunduğunu bilmek ihtiyacındadır. Danışman çocuğun güvenliği açısından okul ile ilgili önlemleri almak, gizliliği ve güvenliği sağlamak durumundadır. • 2. Çocuk terapisti ile iyileştirici bir ilişki geliştirir. Çocuğun bu aşamada güçlenmesi ve mümkün olduğunca özerkleşmesi önemlidir • Şevkatli dokunuşlar ve cinsel dokunuşlar ile ilgili kafası karışacak ve bunun tekrar olabileceğine dair kaygı ve korku yaşayacaktır. Bu durumda ebeveynin şefkatli dokunuşlara devam etmesi ve çocuğun güvenli bir ortamda olduğunu hissettirmesi gerekir
• Sınıf içi rehberlikte, sorun çözme stratejileri, gevşeme teknikleri, duyguların kontrollünün eğitimi ve kendilik saygısının geliştirilmesini destekleyip öğretecek yöntemlerin kullanılması ile uyum mekanizmalarının geliştirilmesi sağlanabilir. • Travmanın iyileşmesinin son aşamasında, kendine ilişkin yeni fikirler oluşturur, başkaları ve dünyayı kavramada daha aktiftir.
Rehber Öğretmenlere Öneriler • İstismarın farkına varılmasında ve ilk müdahalenin yapılmasında okul ve öğretmenin büyük önemi vardır. • İstismar ve istismardan korunma konusunda çocuk ve gençlerin bilgilendirilmesi ve bu becerilerinin geliştirilip desteklenmesinde okul, rehber öğretmen ve öğretmenlerin büyük katkısı olabilir. Önleyici müdahale olarak okulda yapılabilecekler oldukça önemlidir. • Eğer çocuk istimara uğramışsa sağaltım sürecinde okulda öğretmen ve rehber öğretmeniyle kuracağı, sevgi ve güvene dayalı çocuk/genç ve yetişkin ilişkisi, kendine ve yetişkinlere güveni kırılmış, örselenmiş olan çocuğun sağlıklı gelişimi için yeni bağlanmalar kurmasını sağlayabilir. Bu şekilde kurulan sağlıklı kişilerarası ilişkinin bile kendi başına sağaltıcı etkisi bulunmaktadır.
SON KATILIMLARINIZDAN DOLAYI TEŞEKKÜR EDERİZ
- Slides: 56