SANAT NEDIR SANAT Sanat kltr oluturan ana elerden

  • Slides: 22
Download presentation
SANAT NEDIR?

SANAT NEDIR?

SANAT Sanat kültürü oluşturan ana öğelerden birisidir. İster ulus ister kabile niteliğinde olsun toplum

SANAT Sanat kültürü oluşturan ana öğelerden birisidir. İster ulus ister kabile niteliğinde olsun toplum ile sanat arasında yakın bir ilişki bulunmaktadır. Toplumun kendine özgü niteliklerini anlamadan sanatı anlamak mümkün değildir. Dilimizde zanaat ile sanat birbirine karıştırılır.

SANAT Sanat: Bir duygunun, tasarımın ya da niteliğin belli yöntemlerle belirtilmesi, ya da yaratılması

SANAT Sanat: Bir duygunun, tasarımın ya da niteliğin belli yöntemlerle belirtilmesi, ya da yaratılması demektir. Zanaat: İnsanların madde ilgili gereksinimlerini karşılamak için yapılan ve öğrenim, deneyim ya da beceri gerektiren iş.

SANAT Sanatın başlıca amacı, insanlarda heyecan yaratmaktır. Çünkü sanat düşünceden de öte, içe duygulara

SANAT Sanatın başlıca amacı, insanlarda heyecan yaratmaktır. Çünkü sanat düşünceden de öte, içe duygulara kadar iner, ruhu harekete geçirir. Yani bilimdeki gibi gerçeği ya da olaylar, olgular arasındaki ilişkileri, yasaları bulmaya yönelik değildir. Hatta bilimle çelişebilir bile.

SANAT Sanatın gelişmesini sağlayan ya da onu engelleyen koşullar şunlardır: 1. Toplumda geçerli olan

SANAT Sanatın gelişmesini sağlayan ya da onu engelleyen koşullar şunlardır: 1. Toplumda geçerli olan din, hoşgörü, gelenek görenek gibi değer yargıları. 2. Yönetimden kaynaklanan yasal düzenlemeler, sansür, yönetsel buyruklar gibi etkenler. 3. Bilgi ve kültür düzeyi, sanat eğitimi. 4. Maddi olanaklar.

SANAT Her şeyden önce bir yaratıcılık demek olan sanat, özgür bir ortam ister. Bu

SANAT Her şeyden önce bir yaratıcılık demek olan sanat, özgür bir ortam ister. Bu yüzden sanat, ancak özgürlüğün bulunduğu, sanatçının özgürce düşünüp, eserini yaratabileceği toplumlarda gelişir. Öte yandan sanata ve sanatçıya değer vermeyen bir toplumda sanatın gelişmesi mümkün değildir.

SANAT Dinler ve din adamları da yorumları ile sanatı yönlendirme ya da sınırlandırmada rol

SANAT Dinler ve din adamları da yorumları ile sanatı yönlendirme ya da sınırlandırmada rol oynarlar. Mesela Maniheizm her türlü sanat etkinliğine önem verirken, vahiye dayalı dinler plastik sanatlara zaman büyük boyutlara varan kısıtlamalar getirmiştir.

SANAT Müstehcenlik anlayışı da sanatın gelişmesine etki etmiştir. Müstehcen Arapçada edebe aykırı, yakışıksız, utanç

SANAT Müstehcenlik anlayışı da sanatın gelişmesine etki etmiştir. Müstehcen Arapçada edebe aykırı, yakışıksız, utanç verici anlamlarına gelmektedir. Kimi toplumlar müstehcen eserlerden korunmak için yasal düzenlemeler hazırlamışlardır. 19. yüzyılın ünlü İspanyol ressamı Goya’nın yaptığı Çıplak Maya tablosu müstehcen bulunmuş sanatçı da giyinik gösteren ikinci bir tablo yapmak zorunda kalmıştır.

SANAT Türkiye’de de basının etkilik kazandığı ve güzel sanatlara yönelindiği 19. yüzyıldan başlayarak birçok

SANAT Türkiye’de de basının etkilik kazandığı ve güzel sanatlara yönelindiği 19. yüzyıldan başlayarak birçok sanat eseri için zararlı ya da müstehcen oldukları savıyla soruşturmalar açılmıştır. 1986 yılında Ankara’da düzenlenen I. Uluslar arası Asya-Avrupa Sanat Bienali’nde sergilenen Polonyalı ressam Jan Dubkowski’nin tablosu Kenan evren tarafından müstehcen bulununca sergiden çıkartılmıştır.

SANAT Eseri dağıtmadan, topluma ulaşmadan önce denetlemek anlamına gelen sansür bir başka sorundur. Sansür

SANAT Eseri dağıtmadan, topluma ulaşmadan önce denetlemek anlamına gelen sansür bir başka sorundur. Sansür sonrasında eserin çıkmasına ya hiç izin verilmez ya da bir kısmı yayınlanmaz. Bu da eseri daha başlangıçta belli bir kalıba sokar.

SANAT Ülkemizde sansürü ilk uygulandığı alan süreli yayınların arttığı ve iktidarlara yönelik eleştirilen hız

SANAT Ülkemizde sansürü ilk uygulandığı alan süreli yayınların arttığı ve iktidarlara yönelik eleştirilen hız kazandığı basın alanında olmuştur. II. Abdülhamit döneminde yayınlarda hürriyet, inkılap, murat, bir ader, burun gibi kelimelerin kullanılması yasaktı.

SANAT 1980’den sonra Sanat ve sanatçı Atatürk’ün kullandığı üstündeki baskılar devrim sözcüğüne dikta rejimlerinde

SANAT 1980’den sonra Sanat ve sanatçı Atatürk’ün kullandığı üstündeki baskılar devrim sözcüğüne dikta rejimlerinde sansür getirilmiş, bunun yerine inkılap deyimi daha büyük kullanılmıştır. boyutlara ulaşmaktadır.

SANAT Dikta rejimleri genelde mevcut ideolojilerini destekleyecek araçlar yaratmak için sanatı kendi yönlendirmelerine alırlar.

SANAT Dikta rejimleri genelde mevcut ideolojilerini destekleyecek araçlar yaratmak için sanatı kendi yönlendirmelerine alırlar. Hitler’in emriyle 1937’de Münih’te bir Yoz Sanat Sergisi açılmıştır. Bunun için çeşitli yerlerden gelen 5000 tablo ve 1200 grafiğe el konulmuş, bunların sadece 730 eser yayınlanmaya değer bulunmuştur.

SANAT Sanatın gelişip evrensel boyutlara ulaşması için toplumun bilgi ve kültür düzeyinin de sanatçıyı

SANAT Sanatın gelişip evrensel boyutlara ulaşması için toplumun bilgi ve kültür düzeyinin de sanatçıyı destekleyecek içerikte olması gerekmektedir. Topulmdaki bireylerin sanata ilişkin bilgileri ve izlenimleri sanatın yaygınlaşmasında belirleyicidir.

SANAT Sanat çoğu kez geniş harcamaları gerektiren bir uğraşıdır. Toplumun genel refah düzeyi ile

SANAT Sanat çoğu kez geniş harcamaları gerektiren bir uğraşıdır. Toplumun genel refah düzeyi ile bireysel uğraşıları sanatın gelişmesinde rol oynamaktadır. Sanat kişinin zorunlu gereksinimlerini karşıladıktan sonra yakından ilgilenebileceği bir uğraşıdır.

SANAT Rönesans ile birlikte zengin burjuvaların Mesen denilen sanatçıyı koruyan bir rol üstlenmeleri sanatın

SANAT Rönesans ile birlikte zengin burjuvaların Mesen denilen sanatçıyı koruyan bir rol üstlenmeleri sanatın topluma yayılmasına yardımcı olmuştur. Çağdaş devletler toplumun refah düzeyinin artmasına paralel olarak sanatçıların emeklerini düşüncelerini ve eserlerini koruyan yasal düzenlemelere gitmeyi görev saymaktadırlar.

SANAT Yazılı kültüre dayanmayan, yaptıklarını yazıya geçirmeyi ihmal eden İslam Öncesi Türk davranışı Türklerde

SANAT Yazılı kültüre dayanmayan, yaptıklarını yazıya geçirmeyi ihmal eden İslam Öncesi Türk davranışı Türklerde sanatın nasıl olduğu konusundaki görüşlerimizin kısıtlı olmasına neden olmaktadır. Türk tarihinde Türklerin sanat anlayışını etkileyen etkenler bulunmaktadır. Bunla r şu etkenlerden oluşmaktadır:

SANAT Bozkır hayatı ve göçebelik, kolay taşınmayı zorunlu kıldığı için günlük kullanıma yarayan sanat

SANAT Bozkır hayatı ve göçebelik, kolay taşınmayı zorunlu kıldığı için günlük kullanıma yarayan sanat ürünleri haricinde büyük çaplı sanat ürünleri ortaya çıkmamıştır. Kaldıki Orta Asya’da yaşayan kavimlerin hepsi de Türk değildi bu nedenle Türklere ait eserlerin bu dönemdeki sınıflandırmasını yapmakta kolay değildir.

SANAT Genelde göçebelik dönemindeki Türk sanatı basit halk sanatı niteliğindedir. Söz konusu dönemde anıtsal

SANAT Genelde göçebelik dönemindeki Türk sanatı basit halk sanatı niteliğindedir. Söz konusu dönemde anıtsal eserlere rastlanılmaması yaşanılan hayatın doğal bir sonucudur. Çünkü anıtsal eserlere yerleşik dünyada görülür.

SANAT İslamiyet’in kabulünden sonrada Türkler sanatsal ya da bilimsel çalışmaları ile değil askeri alandaki

SANAT İslamiyet’in kabulünden sonrada Türkler sanatsal ya da bilimsel çalışmaları ile değil askeri alandaki yetenekleri ile tanınmışlardır. Türk sanatı üstüne çalışma yapan Polonyalı arkeolog Strzygowski 1917 yılında yayınladığı Altay –İran ve Kavimler Göçü adlı çalışmasında Türklerin başlangıçta kendilerine özgü sanatlarının olduğunu göçler ile bu sanatın niteliğinin değiştiğini belirtmiştir.

SANAT Strzygowski’ye göre Türk sanatının özellikleri şunlardır: 1. Geniş tasvirlere yer verilmemesi. 2. İnsan

SANAT Strzygowski’ye göre Türk sanatının özellikleri şunlardır: 1. Geniş tasvirlere yer verilmemesi. 2. İnsan figürünün az kullanılması daha çok hayvan figürlerine yer verilmesi. 3. Sanatın esas figürünün geometrik olması. 4. Çadır süslemesinin sanatın ana amacı olması. 5. Çeşitli simgelere ağırlık verilmesi.

SANAT Polonyalı arkeologa göre bu sanatın pek çok özelliği Karahanlılara, Selçuklulara, Osmanlılara yansımıştır. Yine

SANAT Polonyalı arkeologa göre bu sanatın pek çok özelliği Karahanlılara, Selçuklulara, Osmanlılara yansımıştır. Yine ona göre bu sanat anlayışı İran sanatından bağımsızdır.