SALIK BLMLER ENSTTS HEMRELK BLM HEM 612 HASTALII
SAĞLIK BİLİMLERİ ENSTİTÜSÜ HEMŞİRELİK BÖLÜMÜ HEM 612 -İÇ HASTALIĞI HEMŞİRELİĞİ-I Dr. Öğretim Üyesi Afitap ÖZDELİKARA
SAĞLIĞIN DEĞERLENDİRİLMESİ 303 -İLKYARDIM Hafta-10
HAZIRLAYAN: NURBANU ARI
1. SAĞLIĞIN GELİŞTİRİLMESİ • Sağlığı geliştirme; sağlığı yükseltmeyi amaçlayan bilgi, tutum ve becerilerin kazanılması sürecidir (Açıksöz S. , Uzun Ş. , Arslan F. , 2013). Sağlığı geliştirme, doğrudan birey, aile, toplum ve toplum gruplarının sağlık potansiyelinin gelişmesi ve iyilik düzeyinin artmasına yönelik faaliyetleri ifade etmektedir (Arslan M. , Tuygar Ş. , 2015). • Sağlığın geliştirilmesi çalışmaları, insanların kendi sağlıklarını düzeltmede ve kontrol etmede ve tam bir sağlık potansiyeline kavuşmada yeterli kılmayı amaçlamaktadır. Böylece bireylerde sağlıklı yaşam bilincinin gelişmesi, yaşam tarzının iyileştirilmesi bir anlamda sağlıklarının korunmasını kendi görevleri olarak algılamaları ve bunun sonucunda riskli davranışlardan kaçınarak sağlığı koruyucu ve geliştirici davranışları uygulamaları sağlanacaktır (Altay B. , Çavuşoğlu F. , Güneştaş İ. , 2015).
• Sağlığın geliştirilmesi sadece hastalığı önlemekle ilgili değildir. Sağlığın geliştirilmesi bireyde sağlıklı yaşam ve uyum hissini uyandırabilir ve bu da kişinin enerjisini yükseltir ve aynı zamanda da şiddet ve intihar gibi sosyal problemlerin oranını düşürür (Açıl D. , Bahar Z. , 2014). • Sağlığı geliştirme girişimleri ile hastalıkların azalması, yaşamın uzaması, yaşam kalitesinin artması sağlanır ve sonuçta
1. 1. Sağlığı Geliştirme Modeli • • • Sağlığın geliştirilmesi, bireyin kendi sağlığını geliştirme ve kendi sağlığı üzerindeki kontrolünü arttırma gücünü kazanması olarak tanımlanmıştır (Açıl D. , Bahar Z. , 2014). Nola J. Pender tarafından geliştirilen bir modeldir (Erci B. , 2016). Modelde bireylerin sağlıklı yaşam biçimi davranışlarının önemi konusunda bilinçlendirilmesi ve bireylere danışmanlık yapma sorumluğu vurgulanmaktadır (Açıl D. , Bahar Z. , 2014). Sağlığı geliştirme modeline göre sağlık davranışı, bireyin sağlıklı kalmak ve hastalıklardan korunmak için inandığı ve uyguladığı, bireyin iyilik düzeyini arttıran ve kendini geliştirmesini sağlayan davranışların bütünüdür (Açıksöz S. , Uzun Ş. , Arslan F. , 2013). Modelin tanımı: Model, sağlık davranışının ortaya çıkmasını etkileyen temel faktörleri tanımlar. Modelin asıl odak noktası hemşire tarafından değerlendirilmesi gereken 11 temel inançtır Modelin temel kavramları birey, çevre, bakım, sağlık ve hastalıktır (Açıl D. , Bahar Z. , 2014).
• • • 1. 1. 1. Sağlığı Geliştirme Modelinin Amacı Yaşam tarzına ilişkin sağlığı geliştirme davranışlarının bileşenlerini açıklamaya ve öngörmeye yönelik çok değişkenli bir paradigmayı oluşturmak, Sağlıklı yaşam tarzına ilişkin davranışların belirleyicilerini anlaması için hemşirelere yardımcı olmak, Bireyin geçmiş yaşantısını ve sağlık davranışına ilişkin algılarını etkileyebilecek diğer faktörleri değerlendirmektir. Model üzerine yapılan araştırmalar 27 senelik bir süreç boyunca devam etmektedir (Açıl D. , Bahar Z. , 2014). • • • 1. 1. 2. Sağlığı Geliştirme Modelinin Felsefi Temeli İnsanlar bütüncül olarak ele alınmalıdır ancak bu bütünün parçaları da değerlendirilmelidir (Açıl D. , Bahar Z. , 2014). 1. 1. 3. Sağlığı Geliştirme Modelinin Teorik Temeli Bu model aşağıda açıklanan teorilere temellenmiştir. Beklenti Değer Teorisi– (Feathrer): Bireyler sonuçlarına değer verdikleri amaçları gerçekleştirmek konusunda daha istekli davranmaktadır (Açıl D. , Bahar Z. , 2014). Sosyal- Bilişsel Teori – (Bandura): Düşünceler, davranışlar ve çevre birbirleriyle sürekli etkileşim içerisinde olan kavramlardır. Bireyin sağlık davranışı üzerinde doğrudan ve dolaylı etkisi olan faktörler bu teorilere dayandırılarak açıklanır (Açıl D. , Bahar Z. , 2014).
1. 1. 4. Sağlığı Geliştirme Modelinin Bileşenleri • • • 1. 1. 4. 1. Bireysel Özellikler ve Deneyimler Önceki Davranışlar: Geçmişteki sağlık davranışlarının sıklık, aynılık ya da benzerlik oranını ifade etmektedir. Önceki davranışların şimdiki davranışlara etkisi, bireyi davranışa hazırlayarak alışkanlık oluşumuna katkı sağlaması yönündedir. Davranış her ortaya çıktığında alışkanlıkların gücü artmaktadır. (Açıl D. , Bahar Z. , 2014; Erci B. , 2016). Kişisel Faktörler: Biyolojik, psikolojik ve sosyokültürel olarak sınıflandırılmaktadır. Biyolojik faktörler; yaş, cinsiyet, beden kitle endeksi, puberte durumu gibi değişkenleri içine almaktadır Psikolojik faktörler; benlik saygısı, öz motivasyon, sağlığın kişisel olarak anlamı, iç denetim, kişisel yeterlilik gibi değişkenlerdir. Sosyo-kültürel faktörler; ırk, etnik köken, kültürel yapı, eğitim, sosyoekonomik durum gibi değişkenleri kapsamaktadır (Açıl D. , Bahar Z. , 2014; Erci B. , 2016).
1. 1. 4. 2. Davranışa Özgü Kavramlar ve Etkiler • • • Algılanan Yarar: Hastalık tehditini azaltması için gerçekleştirilecek davranışın etkili olacağı ile ilgili inanç olarak tanımlanmaktadır (Açıl D. , Bahar Z. , 2014; Erci B. , 2016). Algılanan Engel: Önerilen davranışın gerçekleştirilmesini zorlaştıran engeller ya da olası olumsuz yönleri ile ilgili algıdır. Algılanan yarar, algılanan engellerden ne ölçüde fazla ise davranışa eğilim o ölçüde fazladır (Açıl D. , Bahar Z. , 2014; Erci B. , 2016). Öz Etkililik: Kişinin gereken davranışı gerçekleştirmesine yönelik kararlılığı ve kendisine olan inancıdır. Öz etkililik olumlu davranış değişikliğinin sürekliliğinde büyük rol oynamaktadır (Açıl D. , Bahar Z. , 2014; Erci B. , 2016). Kişilerarası Etkiler (Aile, akran, sağlık personeli): Davranışa ilişkin diğerlerinin düşünce, inanış ve tutumlarını kapsamaktadır. Kişilerarası etkiler, normlar (diğerlerinin beklentilerinin önemi), sosyal destek, model alma boyutları yer almaktadır. Çevresindeki bireylerin bireye ve davranışa verdiği destektir (Açıl D. , Bahar Z. , 2014; Erci B. , 2016). Duruma Özgü Etkiler: Bireyin içinde yaşadığı çevre, davranışın oluşmasını etkilemektedir. Bireyin ya da grubun bedensel, ruhsal ve sosyal açıdan iyilik haline ulaşabilmesi için çevresiyle uyumlu yaşaması, çevresini değiştirebilmesi, isteklerini belirleyebilmesi, tanıyabilmesi ve doyum alması gerekmektedir (Açıl D. , Bahar Z. , 2014; Erci B. , 2016).
1. 1. 4. 3. Davranışın Ortaya Çıkışı • Sağlığı Geliştirme Modeli’ nin bu alanında, bireyin davranışı yapmayı önceden planlayıp planlamamasının ya da acil gereksinimlerin doğmasının davranışın ortaya çıkmasını etkilediğini vurgulamıştır (Açıl D. , Bahar Z. , 2014; Erci B. , 2016). • Davranışa ilişkin plan yapma:
• • • 1. 2. Sağlığı Geliştirici Tutum ve Davranışlar Davranış kelimesi, her zaman bilinçli ve isteyerek olmasa da bireylerin yaptıkları ya da yapmaktan sakındıkları eylemleri anlatmaktadır. Sağlık davranışı ise “Sağlık ve sağlık düzeyinin korunması, sağlığın geliştirilmesi ve iyileştirilmesiyle ilgili davranışlar bütünüdür” şeklinde tanımlanmaktadır. Sağlığı geliştiren davranışlar, bireyin iyilik düzeyini arttıran ve kendini geliştirmeyi sağlayan davranışları içerir (Turan Z. , Tambağ H. , 2012; Uçar H. , Aksoy T. , 2014). Sağlıklı yaşam biçimi davranışları; hijyenik önlemler, sigara kullanmama, beslenme alışkanlığı, kendini gerçekleştirme, sağlık sorumluluğu, egzersiz alışkanlığı, kişilerarası destek ve stres yönetimine yönelik yapılan değerlendirmelerin bir bileşkesi olarak ortaya konulmaktadır (Cihangiroğlu Z. , Deveci S. , 2011; Turan Z. , Tambağ H. , 2012; Açıksöz S. , Uzun Ş. , Arslan F. , 2013; Uçar H. , Aksoy T. , 2014). Sağlıklı yaşam biçimi davranışlarını, yaşamın bir parçası haline getiren birey, sağlıklı olma halini sürdürebildiği gibi, sağlık durumunu daha iyi bir seviyeye getirebilir (Ertop Y. , Yılmaz A. , Erdem Y. , 2012).
1. 3. Sağlığın Geliştirilmesinde Hemşirenin Rolü • • Dünya Sağlık Örgütü, sağlığı koruma ve geliştirme faaliyetlerinde temel insan gücü olarak hemşireleri işaret etmektedir. Sağlık hizmetlerinde önemli rolü olan hemşirelerin sağlığı geliştirmenin önemini kavramaları, vurgulamaları, bu davranışların kazanılmasında rehber ve model olmaları gerekmektedir (Özyazıcıoğlu N. ve ark. , 2011; Açıksöz S. , Uzun Ş. , Arslan F. , 2013). Hemşirelerin temel işlevlerinden biri, sağlıklı ya da hasta bireye sağlıklı yaşam biçimi davranışlarının kazandırılmasıdır. Hemşireler, sağlıklı bireylerin sağlığını en üst düzeye çıkarması, hasta bireyin ise yeniden sağlığına kavuşması için gerekli olan bilgi, istek ve güce kavuşmasına yönelik bakım, eğitim, danışmanlık gibi etkinlikleri gerçekleştirirler (Tambağ H. , 2011).
2. HASTA EĞİTİMİ • Eğitim, bireyin davranışlarında kendi yaşantıları yoluyla ve kasıtlı olarak istendik değişme meydana getirme sürecidir (Dedeli Ö. , Kaptan G. , 2012; Erbaş N. , 2016). • Hasta eğitimi inanç, değer ve motivasyondan etkilenen sağlık davranışlarına ilişkin bilginin verilmesi veya sağlıkla ilgili bilgiyi elde etme, özümseme ve davranışa dönüştürme olarak tanımlanır. Hasta eğitimi, sağlığı koruyan ve bireylerde davranış değişikliği geliştirmeye yardım eden öğrenim deneyimlerinin bileşimidir (Avşar G. , Kaşıkçı M. , 2009). • Hasta eğitimi; hastanın bakımı ve hastalığı, hastane organizasyonu, kurumsal prosedürle ilgili işlemler, psikososyal desteği içeren organize etkinliklerdir. Böylece hastalar ve aileleri hastalık, tedavi süreci, yaşam kalitesini geliştirme ve sürdürmede kendi bakımlarının sorumluluğunu üstlenirler. Dünya Sağlık Örgütü, hasta eğitiminin hastaların ve toplumun sağlık gereksinimlerine uygun olması, hastalığının yönetiminde hastanın aktif katılımının sağlanması, multiprofesyonel ve interdisipliner işbirliği, sorun çözme yaklaşımına dayalı bir ekip çalışması gerektiğini vurgulamıştır (Aygül S. , Ulupınar S. , 2012).
• Hasta eğitiminde amaç, hastaların sağlığa ilişkin davranışlarını düzeltmek, hastalıklarla başa çıkmalarını sağlamak ve sağlıkları ile ilgili karar alma yeteneklerini arttırmaktır. Hasta eğitimi sadece kişiye söz, yazı veya gösteri yoluyla bilgi aktarma değil, ona yeni bir davranış kazandırmak ve kazandığı bilgiyi kullandırmaya alıştırmaktır. Yani,
2. 1. Hasta Eğitiminin Yararları • Sağlık çalışanlarının en önemli görevlerinden biri, sağlıklı ve hasta bireylere yönelik eğitimdir. Bireyin hastalığa yönelik sorunlarla başa çıkabilmesi, hastalığa uyum sağlaması, yaşam biçiminde değişiklikler yapması ve karar alma becerilerinin artması için eğitime gereksinimi vardır. Hasta eğitimi; hastanın potansiyeli doğrultusunda mümkün olan en kısa zamanda fiziksel, psikolojik ve sosyal hayatında kendine yetebilecek duruma gelmesi, var olan ya da olası sorunlarını giderecek, sağlığı geliştirip sürdürmesini sağlayacak davranış değişikliklerinin kazanılmasına yardımcı olmayı amaçlayan, sağlık profesyonelleri tarafından yapılan bir eğitimdir (Aygül S. , Ulupınar S. , 2012).
• • • Hasta eğitimi: Uyum ve memnuniyetin arttırılması, Maliyetin düşürülmesi, Morbidite ve mortalitenin azaltılması, Yaşam kalitesinin yükseltilmesi, Hastalara yetki verilmesi ya da hastaların otonomilerinin arttırılmasında anahtar olarak görülmekle birlikte hastanın uygun öz-bakım davranışlarını oluşturmada da önemlidir. • Aynı zamanda hasta eğitimi bireyin tanı ve tedavisini anlamasına, kendi bakımına aktif katılmasına, hastalığı ile ilgili güçsüzlük duygusundan kurtulmasına, sağlığını yeniden kazanmasına, kısa sürede iyileşmesine, komplikasyonların önlenmesine ve evde bakımının sürdürülmesine, hastanede gereksiz kalışları ve tekrar hastaneye yatma durumunun azaltılmasına yardım etmektedir (Öztürk H. , Çilingir D. , Hintistan S. , 2011; Özdelikara A. , Tan M. , Polat. , 2013).
2. 1. Hasta Eğitiminde Hemşirenin Rolü • • Hemşirelik, sağlıklı ya da hasta bireye, aileye ve topluma sağlık sorunları olduğunda ya da sağlığı koruma ve geliştirme amaçlı hizmet sunmaktadır. Hemşireler bu hizmetlerini çağdaş rolleri kapsamındaki tanı ve tedaviye yardımcı uygulamaları, bakım, araştırma ve eğitim rolleri ile gerçekleştirmektedir (Öztürk H. , Çilingir D. , Hintistan S. , 2011). Dünyada ve ülkemizde hasta eğitiminin sorumluluğu sağlık personeline özellikle hemşirelere verilmiştir. Sağlık eğitimi, hemşirenin en önemli rollerinden biridir. Hemşireler hastalarına sürekli olarak güncelleşen bilgilerle etkin bakımı vermek durumundadırlar (Özdelikara A. , Tan M. , Polat. , 2013). Hasta eğitiminde hasta, ailesi ve yakınlarının sağlık eğitim gereksinimlerinin belirlenip karşılanması amaçlanmaktadır (Öztürk H. , Çilingir D. , Hintistan S. , 2011). Hasta eğitiminde verilen bilgilerin pratik, anlaşılabilir, tarafsız, doğru ve hastanın bireysel gereksinimine uygun olması oldukça önemlidir (Özdelikara A. , Tan M. , Polat. , 2013). Hemşirelerin hastaya eğitim verirken hastaların gereksinimleri doğrultusunda hareket etmeleri, hastanın algıladığı gereksinimlere öncelik tanıyan bir eğitim planı hazırlamaları gereklidir. Bunun gerçekleştirilebilmesi için öncelikle hastanın gereksinimlerini belirlemeye yönelik bir çalışma içerisine girilmelidir (Özdelikara A. , Tan M. , Polat. , 2013).
2. 3. Hasta Eğitim Süreci • • • Hasta eğitimi süreci birbirini izleyen ve birbiriyle etkileşim içinde olan veri toplama/eğitim gereksinimlerini belirleme, tanılama, planlama, uygulama, değerlendirme ve kayıt etme aşamalarından oluşmaktadır (Avşar G. , Kaşıkçı M. , 2009; Kaya H. , 2009; Öztürk H. , Çilingir D. , Hintistan S. , 2011; Erbaş N. , 2018). Eğitim Gereksinimlerine İlişkin Veri Toplama: Eğitim sürecinin ilk aşaması olan veri toplamada veriler hastadan, ailesinden, tıbbi kayıtlardan, hemşirelik kayıtlarından, literatürden toplanır. Bu aşamada öncelikle öğrenenin kim olacağının belirlenmesi (hasta, ailesi ve yakınları) gerekir (Kaya H. , 2009). Eğitim İle İlgili Tanı Koyma: Tanılama aşaması, hastanın öğrenme gereksinimleri ve öğrenme hazırlığı ile ilgili bilginin sistematik bir biçimde toplanmasına yol gösterir. Eğitim gereksinimine ilişkin bir tanı konduğunda eğitim bakım planının bir parçası olur ve böylece süreç başlar (Erbaş N. , 2018). Eğitim gereksinimi ile ilgili hemşirelik tanısı ‘bilgi eksikliği” olarak ifade edilmektedir. Hasta ve ailesinin eğitim gereksinimi üç öğrenme alanından herhangi birini, ikisini ya da üçünü kapsayabilir (Kaya H. , 2009). Bu üç alana örnek olarak; yeni tanılanmış hastalığa, yeni önerilen tedaviye bağlı bilgi eksikliği (bilgi), prognozu yanlış anlamaya bağlı bilgi eksikliği (tutum), beceride deneyimsizliğe bağlı bilgi eksikliği (beceri) tanıları verilebilir (Erbaş N. , 2018).
• Eğitim Programını Planlama: Eğitim programında planlama, eğitimde nelerin, hangi sıra ile, nasıl, ne zaman yapılacağına, nasıl değerlendirileceğine karar verme aşamasıdır. Plan, toplanan veriler ve konulan tanı dikkate alınarak sırasıyla, öğrenme hedeflerinin belirlenmesi, eğitim gereksinimlerinin önceliklerinin belirlenmesi, konunun/içeriğin belirlenmesi, eğitim için uygun zaman ve sürenin belirlenmesi, öğretim yöntem ve tekniklerinin, araç-gereçlerinin belirlenmesi, değerlendirme yöntemlerinin belirlenmesi, eğitimde iş birliği yapılacak kişi ya da kuruluşların belirlenmesidir (Kaya H. , 2009). Eğitimde belirlenen amaçlar öğrenme etkileşimi sonrasında hastada gelişmesi beklenen davranışı göstermeli, anlaşılır olmalı, gözlenip ölçülebilir olmalıdır (Erbaş N. , 2018).
• • Eğitim Programını Uygulama: Hasta eğitiminin uygulama aşaması, planlanmış olan eğitimlerin hasta ve ailesinin öğrenmesini destekleyecek biçimde uygulamaya geçirilmesidir. Eğitim için bireyin fiziksel, psikolojik açıdan rahat olduğu, bizi dinlemeye, eğitime katılmaya istekli olduğu zamanlar seçilmelidir. Eğitim yapılırken ziyaret saatleri, bireyin ağrılı, stresli olduğu zamanlar seçilmemelidir. Hastaya göre değişmekle birlikte, süre 30 -45 dakikayı geçmemelidir. Bireyin konuyu araştırmasına izin verilmesi, aktif katılım sağlanması eğitimin etkinliğini artırır. Başarılı bir eğitim için uygun bir çevre/ortam, uygun araç-gereç ve kaynaklar sağlanmalıdır. Herkesin öğrenme tarzı farklı olduğundan görsel işitsel malzeme kullanmak özellikle grup eğitimi yapıldığında eğiticiye daha fazla kişiye ulaşma sansı verir. Eğitici uygulama sırasında bireylerin nasıl öğrendiği konusuna duyarlı olmalı, uygun eğitim yöntemlerini seçmeli, konu hakkında yeterli bilgi ve ilgiye sahip olmalıdır. Eğitim sırasında seçtiği kelimeler anlaşılır olmalıdır, önceden hazırlanan planları kullanma eğitimde hatırlatıcı olabilir, tekrar yapılarak öğrenilenler pekiştirilmeli, destek ve geri bildirim verilmelidir, eğitim yapan kişinin görünüşü, hareketleri de öğrenimi etkiler, eğitici bunlara da dikkat etmelidir (Erbaş N. , 2018).
• Eğitim Programını Değerlendirme: Hemşire, öğretmeöğrenme sürecinin her aşamasını ve her öğesini sistematik ve sürekli olarak değerlendirmelidir. Amaç; elde edilen sonuçları, öğrenme hedefleri ile kıyaslayarak öğretimin etkinliğinin, aksaklıklarının ve yapılması gereken değişikliklerin neler olduğuna karar vermektir. Değerlendirmenin bir diğer amacı ise; hasta ve ailesinden alınan geri bildirimler yolu ile hemşirenin öğretimdeki performansını belirlemektir. Değerlendirme, hedeflere ulaşma derecesi ve hastanın ne kadar öğrendiği, bir sonraki eğitim basamağına hazır olup olmadığı konusunda bilgi verir. Sonuçlara göre, yeni öğretim stratejileri belirlenir (Erbaş N. , 2018). • Eğitimi Kaydetme: Hasta eğitimi hemşirenin temel sorumlulukları arasında yer aldığından kaydedilmesi zorunludur. Ayrıca, sağlık bakımı ekibi üyeleri arasındaki etkileşimin temel öğesidir. Eğitim etkinlikleri ilgili standartlar, kurum politikaları ve hasta eğitimi süreci doğrultusunda doğru, eksiksiz, açık, anlaşılır ve sürecin her aşamasını kapsayacak şekilde kaydedilmelidir (Kaya H. , 2009).
2. 4. Hasta Eğitiminde Kullanılan Güncel Yöntemler • • • Hasta eğitiminde kullanılacak yöntem ve tekniklerin seçiminde hastanın öğrenme gereksinimleri, hasta ve hemşirelerin özellikleri ve tercihleri, eğitimin içeriği, eğitimin yapılacağı ortam, eğitimin süresi ile mevcut kaynaklar dikkate alınmalıdır. Hasta eğitiminde kullanılan dilin hasta ve ailesi tarafından kolay ve doğru olarak anlaşılması çok önemlidir. Eğitimde hasta ve ailesinin anlayabileceği basit terminoloji ve sade bir dil kullanılmalıdır (Avşar G. , Kaşıkçı M. , 2009). Hasta eğitiminde kullanılan güncel yöntemler üç grupta toplanabilmektedir. Bunlar; 1. Sözel eğitim modeli 2. Yazılı materyal/broşürler 3. Multimedya tabanlı eğitim (Video, CD-ROM, DVD ya da internet) Çalışmalarda hastaların anlatılanların %20’sini, okuduklarının %40’ını ve multimedya ile %80’ini hatırlayabildikleri belirtilmiştir. Bu nedenle hasta eğitiminde sözel anlatımın yanı sıra anlatılanların görsel olarak da desteklenmesi ve tüm yöntemlerin kombine kullanılması önerilmektedir (Yıldız T. , 2015).
2. 4. 1. Sözel Eğitim Modeli • • • Sözel eğitim modeli hem iyi bir uygulama, hem de ihtiyaç duyulan bir yöntemdir. Hastaların dini inançları, kültürleri, duygusal durumları, öğrenme arzu ve istekleri, fiziksel ya da bilişsel sınırlılıkları ve iletişim engelleri dikkate alınarak hasta öğrenim gereksinimleri belirlenmeli ve hasta eğitimleri planlanmalıdır (Yıldız T. , 2015). Sözel eğitim modelinde de bazı sıkıntılar yaşanabilmektedir. Cara Marcus’un (2014) 30 kişi ile yapmış olduğu çalışmada, sözel eğitim modelinde yaşanan sıkıntılar aşağıdaki şekilde belirtilmiştir: 1. Hemşirelerin, hasta ve ailesine eğitim verme ve onları dinlemek için daha fazla zamana ihtiyaçları vardır. 2. Hiçbir hasta birbirine benzemez, her hasta tektir. 3. Hasta birime gelinceye kadar hasta gereksinimleri bilinmeyebilir. 4. Eğitim zamanını planlama gereksinimleri vardır. 5. Hastanın klinik durumu ile ilgili bir değişiklik olduğunda/ hastanın yaşadığı farklı bir durum ortaya çıktığında hemşirenin bu konuda hastaya bilgi verebilmesi için bir sürece gereksinimi vardır. 6. Öğretme ihtiyacı hastanın hekim tarafından ameliyat öncesi muayenesi ile başlar. 7. Hastanın yalnızlık hissetmesi bakımda zorluklara neden olabilir. 8. Tüm öğretilenlerin hasta tarafından doğru bir şekilde anlaşılıp anlaşılmadığının kontrolünün yapıldığı bir metoda gereksinim vardır. Sözel eğitim modelinde bu gereksinimler göz önüne alındığında, hemşirenin hasta ve ailesine eğitim verebilmesi için fiziksel bir mekana gereksiniminin olduğu göz ardı edilmemelidir (Yıldız T. , 2015).
2. 4. 2. Yazılı Materyal/Broşür • • Hasta eğitiminde önem taşımakta ve yazılı materyallere sözel eğitimi daha da güçlendirici olarak bakılmaktadır. Yazılı materyallerin okunabilir olması, kullanılan kelimelerin daha çok yaygın kullanımda olan kelimelerden seçilmesi önem taşımaktadır (Yıldız T. , 2015). Yazılı materyallerde dikkat edilecek noktalar: Önemli noktaları vurgulamak için kalın ya da italik yazım şekli kullanılmalıdır. Netlik için yazılar beyaz kâğıdın üzerine siyah harflerle yazılmalıdır. Yazı boyutu en az 12 punto olmalıdır. Materyal/broşür basit olmalı, çok karmaşık anlatım şekilleri ve resimler kullanılmamalıdır. Yanlış davranış gösteren resimler kullanılmamalıdır. Yazılı materyaller, hasta gereksinimlerine göre oluşturulmuş konuları içermeli ve sözel eğitim modeli kullanıldıktan sonra verilen bilgiler yazılı materyallerle pekiştirilmelidir. Johnson ve Sandford (2005) yapmış oldukları çalışmada, sağlık problemi olan çocuklara sahip anne-babalara yapılan hasta eğitiminde, yazılı ve sözel olarak yapılan bilgilendirmenin sadece sözel bilgilendirmeye göre daha fazla eğitici ve hasta memnuniyetini arttırıcı olduğunu belirtmişlerdir (Yıldız T. , 2015).
2. 4. 3. Multimedya Tabanlı Eğitim (Videotape, Cd-Rom, Dvd, İnternet) • • Sağlık konuları hakkında bilgi sahibi olmada internet birincil kaynak haline gelmiştir. İnternet sayesinde hastalar, aileleri ve sağlık çalışanları birbiriyle etkileşim içinde olabilmekte ve bilgiye erişmede zaman, mekân ayrımı olmaksızın kolaylıklar yaşamaktadırlar. Bilişim teknolojilerindeki gelişmeler, internetin daha fazla kullanılır olması ve vazgeçilmez hale gelmesi, erişkin bireylerin yüze yapılan sağlık eğitimlerine ayıracak zamanlarının kısıtlı olması, web ortamındaki bilgilerin birden fazla kez izlenir olması, web ortamında yapılan eğitimlerin daha düşük maliyetli olması nedeniyle web destekli hasta eğitimi günümüzde daha fazla kullanılır olmaya doğru gitmektedir. Andreas Ihrig ve ark. ’nın (2012) yapmış oldukları çalışmada, ameliyattan bir gün önce 102 hastaya multimedya destekli eğitim, 101 hastaya da standart eğitim verilmiştir. Çalışma sonucunda, multimedya destekli eğitim alan hastaların hasta memnuniyetlerinin yüksek olduğu ve bu hastaların girişimler için daha az anksiyete yaşadıkları belirlenmiştir (Yıldız T. , 2015).
3. ÖZ BAKIM • • • Öz bakım; bireyin yaşamı, sağlığı ve iyilik durumunu korumak, sürdürmek ve geliştirmek için başlattığı ve gerçekleştirdiği etkinliklerdir. Öz bakım gücü ise sağlığın korunması ve geliştirilmesi ile ilgili bireyin öz bakım performansını belirleyen eylemlerin bileşimidir (Altıparmak S. , Fadıloğlu Ç. , Gürsoy T. , Altıparmak O. , 2011; Altay B. , Yıldırım T. , 2016; Karadağlı F. , Alpar Ş. , 2017). Yaşamı ve sağlığı devam ettirmek ve yükseltmek için gerekli evrensel bir kavram olan öz bakımda hedef, bireyin kendi sağlığına ilişkin tüm sorumlulukları yüklenmesini sağlamaktır (Karakurt P. , ve ark. , 2009). Öz bakım, hem uygulamaya hem de tedaviye yönelik bir yaklaşımı içeren pozitif bir eylem olup insan, çevre, kültür ve günlük yaşam değerleri gibi pek çok etmenle ilgilidir (Muz G. , Eğlence R. , 2013). Öz bakımın, demografik ve bireysel özelliklerden, çevresel faktörlerden, eğitim durumundan, yaşam deneyimlerinden, sağlık durumundan ve sağlık bakım sistemi yanı sıra, bireyin kişilerarası ilişkilerinden, iletişiminden, kültürel ve sosyal deneyimlerinden de etkilendiği belirtilmiştir (Yıldırım S. , Komutan A. , 2010 ; Ergin A. ve ark. , 2011).
• • • Öz-bakım etkinlikleri alışkanlık haline gelip etkili bir şekilde gerçekleştiği zaman, insanın yapısal bütünlüğüne, işlevselliğine ve gelişimine katkıda bulunur (Ergün S. ve ark. , 2009). Yapılan çalışmalar, öz-bakım düzeyi ile tedaviye uyum, sağlığı geliştirici davranışlar, fiziksel ve psikolojik semptomların azalması arasında ilişki olduğunu göstermektedir. (Üstündağ H. , Zengin N. , Gül A. , 2010). Ayrıca anksiyete ve sosyal destek yetersizliğinin öz bakımı olumsuz etkilediği, öz bakım gücü arttıkça yaşam kalitesinin de arttığı yapılan araştırmalarda saptanmıştır (Alemdar H. , Pakyüz S. , 2015). Öz-bakım kavramı, Dorothea E. Orem tarafından 1950’ li yıllarda geliştirilmiştir (Ergin A. ve ark. , 2011). Orem öz bakımı; bireyin sürekli, kontrollü, etkili ve amaçlı davranışlarının olgunlaşmasıyla kendisine yaptığı bakım olarak tanımlamıştır (Karadağlı F. , Alpar Ş. , 2017). Orem’e göre özbakım yaşamın sürekliliği için devamlı olarak yapılması gereken etkinliklerdir (Karakurt P. , ve ark. , 2009).
• • • Öz-bakım; insan, çevre, kültür ve günlük yaşamın değerleri gibi pekçok kavramla ilgilidir ve bireyin kendi bakımına sürekli katılımıdır. Öz-bakımın uygulanmasında kişinin öncelikle, bana yararı ne olacak? ben yapabilir miyim? sorularını yanıtlaması gerekir (Karakurt P. , ve ark. , 2009). Orem’in kuramına göre; insan ve çevresi bir bütünü oluştururlar. Bu çevrenin içinde insanın ailesi, yaşadığı kültür ve toplum bulunmaktadır. İnsan çevreyi çevrede insanı etkiler. Orem’e göre; öz-bakım yalnızca bireyin aile içindeki konumundan etkilenmekle kalmaz, bireyin oynadığı rol, yaş ve sağlık durumundan da etkilenir. Kişinin değerler sistemi onun öz bakımındaki önceliklerini belirler (Yıldırım A. , Çevik B. , 2016). Bireyin öz-bakımını sürdürme eylemi ve uygulanacak hemşirelik gereksinimi terazinin dengesi gibidir. Bir birey özbakımını sürdürebiliyor ve hemşirelik hizmetine gereksinim duymuyor ise birey sağlıklıdır ve bireyin yaşantısı sağlığını sürdürme anlamında dengededir diyebiliriz. Birey öz-bakımını koruma ve sürdürme eylemini yerine getiremiyorsa ve hemşirelik hizmetlerine gereksinim duyuyor ise terazi dengede değildir ve bu durum bireyin sağlığının bozulduğunu göstermektedir (Yıldırım A. , Çevik B. , 2016).
3. 1. Öz Bakım Gereksinimleri • Orem, hastalıktan korunma ve sağlığı geliştirme isteği için birey tarafından yapılması gerekli olan tüm öz bakım eylemlerini terapötik öz bakım gereksinimleri olarak tanımlar ve terapötik öz bakım gereksinimleri; evrensel öz bakım gereksinimleri, gelişimsel öz bakım gereksinimleri ve sağlıktan sapma durumlarındaki öz bakım gereksinimleri olmak üzere üç alt boyutta incelenmektedir. 3. 1. 1. Evrensel Öz Bakım Gereksinimleri • • İnsanın günlük yaşam aktiviteleri ile ilgili temel gereksinim ve istekleridir. Sağlıklı birey için gerekli olan sekiz evrensel öz bakım gereksinimi tanımlanmıştır. Bu gereksinimler; hava, su, beslenme, boşaltım, aktivite ve dinlenme, sosyal etkileşim, tehlikelerden korunma ve normal olmadır. (Beji N. , Yılmaz S. , 2010; Karadağlı F. , Alpar Ş. , 2017). Orem’e göre evrensel gereksinimler şunlardır: Hava, su ve besin alımının korunması, Atıklar için gerekli koşulların sağlanması, Hareket ve dinlenme arasındaki dengenin korunması, Yalnızlık ve toplumsal etkileşim arasındaki denenin sağlanması, Yaşama yönelik tehditlerin önlenmesi, İnsanların gelişim ve işlevselliğinin artırılması (Yıldırım A. , Çevik B. , 2016). Evrensel öz bakım gereksinimleri etkili bir şekilde karşılandığı zaman öz bakım sağlığı ve iyiliği destekler (Karadağlı F. , Alpar Ş. , 2017).
3. 1. 2. Sağlıktan Sapmalarda Öz-bakım Gereksinimleri • Birey evrensel gereksinimlerini karşılayamadığı zaman sağlıktan sapma durumları meydana gelecek ve bu duruma yönelik öz bakım gereksinimleri doğacaktır. Orem, sağlıktan sapmalarda öz-bakımı yalnızca rahatsızlıklar, sakatlık ya da hastalık olaylarında gereksinilen durum olarak tanımlamaktadır (Yıldırım A. , Çevik B. , 2016). 3. 1. 3. Gelişimsel Özbakım Gereksinimleri • Gelişimsel öz-bakım gereksinimleri, yaşam döngüsünün çeşitli aşamalarında meydana gelen gereksinimler olarak tanımlanabilir. Gelişimsel özbakım gereksinimleri aynı zamanda insanın gelişmesini etkileyebilecek “eğitimsel yoksunluk, sosyal uyumsuzluk, akraba, arkadaş ve dost kayıpları, toplumsal statü ile ilgili problemler, sakatlık, zorlayıcı yaşam koşulları, terminal hastalık ya da ölüm tehdidi altında olma gibi durumların sağlığa zararlı etkilerinden korunmasını, bu durumlarla baş edebilecek bakımın sağlanmasını gerektirmektedir (Yıldırım A. , Çevik B. , 2016).
3. 2. Öz Bakım Gücü • • Öz-bakım gücü, sağlığın yükseltilmesi ve sürdürülmesi ile ilgili bireyin öz -bakım performansını belirleyen eylem ve güç öğelerinin bileşimidir. (Altıparmak S. , Fadıloğlu Ç. , Gürsoy T. , Altıparmak O. , 2011; Pınar Ş. , Demirel G. , 2016). Ayrıca, bireyin yaşamını, sağlığını ve iyilik durumunu sürdürmek için sağlık etkinliklerini başlatma ve uygulama yeteneğidir (Pınar Ş. , Demirel G. , 2016) Bireylerin öz bakım başarısını etkileyen faktörler, onların öz bakım güçleridir. Bireyin özbakım gücünü kullanabilmesi için bazı özelliklere sahip olması gerekir. Bunlar; kendine dikkat etme, karar verirken öz bakım anlayışı içinde yargılama, güdüleme, öz bakım kararını verme ve uygulama, eylemlerini sıraya koyma, eylemlerini gerçekleştirmede sürekliliği sağlamadır. Birey bu özelliklere sahip olduğu sürece öz bakım gücü yeterli olup, gereksinimlerini karşılayabilir, sağlığının sorumluluğunu alabilir, başkalarına bağımlı olmaz (Beji N. , Yılmaz S. , 2010 ; Yıldırım S. , Komutan A. , 2010).
3. 3. Öz bakım Eksikliği • • • Özbakım davranışları, olumlu sağlık sonuçları için önemli bir unsurdur. Bireyler sağlıkla ilgili etkinliklerde üzerine düşeni gerçekleştiremediğinde özbakım eksikliği ortaya çıkar ve istenen öz-bakım davranışı geliştirilemez. Böylece birey sağlığını koruma, sürdürme ve geliştirmede yetersizlik yaşar (Üstündağ H. , Zengin N. , Gül A. , 2010). Öz Bakım Eksikliği, sınırlılıkları nedeniyle öz bakımını yapamayan kişiyle ilgilidir (Karadağlı F. , Alpar Ş. , 2017). Öz bakım eksikliği hemşireliğe niçin ve ne zaman gereksinim duyulduğunu açıklamaktadır Öz bakım gereksinimleri bireyin öz-bakım gücünü aşıyorsa dengesizlik oluşur ve öz-bakım eksikliği ortaya çıkar (Yıldırım A. , Çevik B. , 2016). Kuzey Amerika Hemşirelik Tanı Birliği (North America Nursing Diagnoses Assosiation-NANDA) tarafından “öz bakım eksikliği sendromu” bir hemşirelik tanısı olarak kabul edilmiştir. Hemşirelik tanıları el kitabında da öz bakım eksikliği sendromu; motor fonksiyonlarında veya bilişsel fonksiyonlarda bir bozulma nedeniyle kendine bakım verme aktivitelerinden beşini de (beslenme, banyo-hijyen, giyinme-kuşanma, tuvalet-tuvaleti kullanma, enstrümental bakım) yerine getirme yeterliliği azalan bireydeki durum olarak tanımlanmaktadır (Yıldırım S. , Komutan A. , 2010). Bu durumda hemşire, öz bakımını yapamayan bireye yardım eder, aile ve arkadaşlarına da ona nasıl yardım edeceklerini öğretir (Karadağlı F. , Alpar Ş. , 2017).
3. 4. Öz Bakımın Sağlanmasında Hemşirenin Rolü • • Orem, öz-bakıma herkesin gereksinimi olduğunu ve hemşireliğin temelinde de insanların bu gereksinimlerini karşılamaya yardım etmek olduğunu belirtmiştir (Yıldırım A. , Çevik B. , 2016). Öz bakımını kendisi yapabilen birey, öz bakım gereksinimlerini yeterli ve uygun şekilde karşılayabilecek, kendi sağlığının sorumluluğunu alabilecek ve başkalarına bağımlı olmayacaktır. Ancak kendi öz bakımını tam veya yeterli düzeyde karşılayamayanlara yardım etmek gerekmektedir. Pek çok hemşire kuramcı gibi Orem’e göre bu desteği sağlayacak hemşiredir ve hemşire bireyin öz bakım gereksinimleri ile özel olarak ilgilenmelidir. Hemşire, yaşamın sürdürülmesi, sağlığın devamı, hastalıklar, travma ve bunların etkisiyle baş etmede ve sağlığını normalde olduğu durumuna döndürmede öz bakım gereksiniminin sağlanması ve yönetiminden sorumludur (Karadağlı F. , Alpar Ş. , 2017).
• • • Hemşirelik müdahaleleri ya da yardımını üç yoldan biri ile oluşturur: Tümüyle destekleyici, Gelişimsel destekleme, Kısmi destekleme Hemşirelik sisteminin tasarımı hemşirelerin seçimiyle, hasta ve hemşire için belirli rolleri olan yardım metodunun kullanımı ile yapılır. Bütünüyle tamamlayıcı sistemde hasta aktif değildir; hemşire hastanın aktivitelerini hasta adına yapar. Destekleyici gelişimsel sistem de ise; hasta aktivitelerini yapabilir ya da öğrenmek için yapmalı fakat yardımsız yapamaz. Bu seviyedeki hemşirelik müdahaleleri; destekleyici, rehberlik edici, öğretici ve gelişime yardım eden çevreyi yaratıcı biçimde olmalıdır. Kısmi destekleyici sistemde ise; hemşire hem de hasta özbakım ölçümlerini yapmalıdır (Yıldırım A. , Çevik B. , 2016). Hemşireliğin amacı hemşirelik sürecine ulaşmaktır. Bu süreçte hemşire hastanın öz-bakım ihtiyacının ne kadar ve neden olduğunu belirlemeye dayalı bir veri ortaya çıkartır. Öz -bakım hem aile durumu hem de aile rolleri hem de belirli zaman dilimlerindeki rolleri ile ilişkilidir. Hemşire bakım planını geliştirirken hastanın öz-bakım taleplerini karşılamak için bireyselleştirmelidir (Yıldırım A. , Çevik B. , 2016).
4. KAYNAKLAR • Açıl D. , Bahar Z. , Sağlığı Geliştirme Modeli: Kavramsal Yapı , Dokuz Eylül Üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu Elektronik Dergisi, 2014; 7(1): 59 -66 • Açıksöz S. , Uzun Ş. , Arslan F. , Hemşirelik öğrencilerinin sağlık algısı ile sağlığı geliştirme davranışları arasındaki ilişkinin incelenmesi, Gülhane Tıp Dergisi, doi: 10. 5455/gulhane. 15228 2013; 55: 181 -182 • Alemdar H. , Pakyüz S. , Hemodiyaliz Hastalarında Öz Bakım Gücünün Yaşam Kalitesine Etkisinin Değerlendirilmesi, 2015 https: //dergipark. org. tr/tr/download/article-file/292254 Erişim Tarihi: 18. 10. 2019 • Altay B. , Çavuşoğlu F. , Güneştaş İ. , Hemşirelerin Sağlıklı Yaşam Biçimi Davranışları, Dokuz Eylül Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Elektronik Dergisi, 2015; 8(1): 12 • Altay B. , Yıldırım T. , Huzurevinde Yaşayan Yaşlıların Geleceğe Yönelik Beklentilerinin Öz bakım Gücü ve Yaşam Doyumuna Etkisi, Gümüşhane Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi, 2016; 5(2): 17 • Altıparmak S. , Fadıloğlu Ç. , Gürsoy T. , Altıparmak O. , Kemoterapi tedavisi alan akciğer kanserli hastalarda öz bakım gücü ve yaşam kalitesi ilişkisi, Ege Tıp Dergisi, 2011; 50 (2): 96 • Arslan M. , Tuygar Ş. , Sağlık hizmetleri meslek yüksekokulu öğrencilerinin sağlıklı yaşam biçimi davranışlarının incelenmesi, SDÜ Sağlık Bilimleri Enstitüsü Dergisi, 2015; 6(2): 60 • Avşar G. , Kaşıkçı M. , Ülkemizde Hasta Eğitiminin Durumu, Atatürk Üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu Dergisi, 2009; 12(3): 67 -69 • Aygül S. , Ulupınar S. , Hemşirelerin Hasta Eğitimindeki Rolüne Yönelik Hastaların Görüşleri, Anadolu Hemşirelik ve Sağlık Bilimleri Dergisi, 2012; 15 (1): 1 -2 • Beji N. , Yılmaz S. , Gebelikte öz bakım gücünün değerlendirilmesi, Genel Tıp Dergisi, 2010; 20(4): 137 -138 • Cihangiroğlu Z. , Deveci S. , Fırat Üniversitesi Elazığ Sağlık Yüksekokulu Öğrencilerinin Sağlıklı Yaşam Biçimi Davranışları ve Etkileyen Faktörler, Fırat Tıp Dergisi 2011; 16(2): 78 -79
• • • Dedeli Ö. , Kaptan G. , Temel İç Hastalıklar Hemşireliği Kavram ve Kuramlar, 1. Baskı İstanbul, İstanbul tıp kitabevi, 2012; 37 Erbaş N. , Sağlık Hizmetlerinde Önemli İki Kavram: Hasta Eğitimi ve Hemşirelik Süreci, Sted, 2018; 27(5): 358 -363 Erbaş N. , Hasta Eğitiminin Özellikleri ve Hasta Eğitim Standartları, Sağlık ve Toplum, 2016; 26(3): 20 -25 Erci B. , Halk Sağlığı Hemşireliği, 2. Baskı, Elâzığ, Anadolu Nobel Tıp Kitabevleri, 2016; 231 -239 Ergin A. , Hatipoğlu C. , Bozkurt A. , Bostancı M. , Atak B. , Kısaoğlu S. , Parasız S. , Kaygısız H. , Çınarlık A. , Karasu E. , Tıp fakültesi öğrencilerinin yaşam doyumu ve öz -bakım gücü düzeyleri ve etkileyen faktörler, Pamukkale Tıp Dergisi 2011; 4(3): 145 Ergün S. Yılmaz E. , Dağdeviren Z. , Dinçer Ş. , Mesleki Eğitim Ve Çıraklık Merkezinde Eğitim Gören Ergenlerin Öz Bakım Gücünün İncelenmesi, ADÜ Tıp Fakültesi Dergisi 2009; 10(3): 30 Ertop Y. , Yılmaz A. , Erdem Y. , Üniversite Öğrencilerinin Sağlıklı Yaşam Biçimleri, KÜ Tıp Fak Dergisi, 2012; 14(2): 1 -2 Gürlek Ö. , Yavuz M. , Cerrahi Kliniklerde Çalışan Hemşirelerin Ameliyat Öncesi Hasta Eğitimi Uygulama Durumları, Anadolu Hemşirelik ve Sağlık Bilimleri Dergisi, 2013; 16(1): 8 -9 İlhan L. , Kırımoğlu H. , Tunçel M. , Altun M. , Zihinsel Engelli Çocuklarda Özel Atletizm Antrenmanlarının Öz Bakım Beceri Düzeylerine Etkisi, Ahi Evran Ünv. Kırşehir Eğitim Fakültesi Dergisi (KEFAD), 2015; 16(3): 146 -147 İlhan N. , Batmaz M. , Akhan L. , Üniversite Öğrencilerinin Sağlıklı Yaşam Biçimi Davranışları, Maltepe Üniversitesi Hemşirelik Bilim ve Sanatı Dergisi, 2010; 3(3): 35 Karadağlı F. , Alpar Ş. , Bir Ölçek Geliştirme Çalışması: Kemoterapi Uygulanan Hastalarda Öz Bakım Yetersizliği Kuramına Göre Öz Bakım Davranışları Ölçeği, Mersin Üniversitesi Sağlık Bilim Dergisi, 2017; 10(3): 169 -170 Karakurt P. , Hacıhasanoğlu R. , Yıldırım A. , Sağlık Yüksekokulu Öğrencilerinin Sosyo-Demografik Özelliklerinin Öz-Bakım Güçlerine Etkisi, Fırat Sağlık Hizmetleri Dergisi, 2009; 4 (12): 138 -140
• Kaya H. , Sağlık Hizmetlerinde Hasta Eğitimi ve Hemşirenin Sorumlulukları, Turkiye Klinikleri J Nurs Sci 2009; 1(1): 19 -22 • Muz G. , Eğlence R. , Hemodiyaliz Uygulanan Hastalarda Öz Bakım Gücü Ve Öz Yeterliliğin Değerlendirilmesi, Balıkesir Sağlık Bilimleri Dergisi, 2013; 2(1); 16 • Özdelikara A. , Tan M. , Polat, Hasta Öğrenim Gereksinimlerinin Belirlenmesi, F. N. Hem. Dergisi, 2013; 21(1) : 1 -3 • Öztürk H. , Çilingir D. , Hintistan S. , Hastaların Dahiliye ve Cerrahi Kliniklerinde Hemşirelerin Yaptığı Hasta Eğitimlerini Değerlendirmesi , Hasta Eğitimi Dokuz Eylül Üniversitesi Hemşirelik Yüksekokulu Elektronik Dergisi, 2011; 4 (4): 153 -154 • Özyazıcıoğlu, N. , Kılıç, M. , Erdem, N. , Yavuz, C. , Afacan, S. , Hemşirelik öğrencilerinin sağlıklı yaşam biçimi davranışlarının belirlenmesi. Uluslararası İnsan Bilimleri Dergisi, 2011; 8(2): 279 -280 • Pakyüz S. , Başarır S. , Hemodiyaliz Hastalarının Sağlıklı Yaşam Biçimi Davranışlarının Değerlendirilmesi, 2015 https: //dergipark. org. tr/tr/download/article-file/292261 Erişim Tarihi: 18. 10. 2019 • Pınar Ş. , Demirel G. , Huzurevinde Yaşayan Orta Yaş ve Yaşlı Bireylerde Günlük Yaşam Aktiviteleri, Öz-Bakım Gücü ve Yaşam Doyumunun İncelenmesi , Yaşlı Sorunları Araştırma Dergisi, 2016; 9(1): 41 • Şimsek H. , Öztoprak D. , İkizoğlu E. , Safalı F. , Yavuz Ö. , Onur Ö. , Tekel Ş, Çiftçi Ş. , Tıp Fakültesi Öğrencilerinde Sağlıklı Yaşam Biçimi Davranışları Ve İlişkili Etmenler, Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, 2012; 26 (3): 152 • Tambağ H. , Hatay Sağlık Yüksekokulu Öğrencilerinin Sağlıklı Yaşam Biçimi Davranışları ve Etkileyen Faktörler, 2011 https: //dergipark. org. tr/tr/download/article-file/88498 Erişim Tarihi: 18. 10. 2019 • Turan Z. , Tambağ H. , Öğrencilerin Sağlıklı Yaşam Biçimi Davranışlarına Halk Sağlığı Hemşireliği Dersi’nin Etkisi, Hemşirelikte Araştırma Geliştirme Dergisi, 2012 http: //hemarge. org. tr/ckfinder/userfiles/2012/2012 -vol 14 -sayi 1 -266. pdf Erişim Tarihi: 18. 10. 2019
• Uçar H. , Aksoy T. , 2014, Hemşirelik Öğrencilerinin Sağlıklı Yaşam Biçimi Davranışları, 2014 https: //dergipark. org. tr/tr/download/article-file/88641 Erişim Tarihi: 18. 10. 2019 • Üstündağ H. , Zengin N. , Gül A. , Böbrek nakli yapılan hastalarda özbakım gücünün değerlendirilmesi, Genel Tıp Dergisi, 2010; 20(1): 8 • Yıldız T. , Cerrahi Hasta Eğitiminde Kullanılan Güncel Yöntemler: Hastalık Merkezli Değil, Hasta Merkezli Eğitim, Marmara Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Dergisi, 2015; 5(2): 129 -132 • Yıldırım S. , Komutan A. , Menopoz Sonrası Kadınların Öz Bakım Gücü Ve Etki Eden Faktörler, Anadolu Hemşirelik ve Sağlık Bilimleri Dergisi, 2010; 13(1): 36 • Yıldırım A. , Çevik B. , Diyabetik Ayak Vaka Örneğinde Hemşirelik Gereksinimlerinin Orem Öz Bakım Kuramına Göre Değerlendirilmesi, Sted, 2016 ; 25 (5): 205 -212
- Slides: 38