Peygambere indirileni dinledikleri zaman yala dolup tatn gzlerinin
ﺍﺍﻟﻠ ﺍﻟ ﻡ ﺍﻟﻯﻳ ﺍ ﻭ ﺍﻟ Peygamber’e indirileni dinledikleri zaman ﺍﻟ yaşla dolup ﻳ taştığını gözlerinin ﻯ görürsün ﺍ iman ﺍ ﺍ ettik ﻭﻭ ﺍ ﺍ ﻭﺍ Rabbimiz derler ki hakkı tanıdıklarından ﴾٨٣﴿ ﺍﻟ ﺍﻳ ﺍﺍ şahid olanlarla beraber bizi yaz «Peygamber’e indirileni dinledikleri zaman, tanıdıklarından hakkı gözlerinin yaşla dolup taştığını görürsün. Derler ki: “Rabbimiz! İman ettik, bizi şahid olanlarla beraber yaz!”» (Maide Sûresi 83)
ﺍﺍ ﺍ ve bize gelene ﺍ ﺍ ﺍﻟﻠ Allah’a ﺍ ﺍ bize ﺍ ne iman etmeyelim oluyor ki ﺍ Rabbimizin bizi (cennete) umarken hak olarak katmasını ﴾٨٤﴿ ﺍ ﺍﻟ ﺍﻳ salihler topluluğuyla beraber «“Rabbimizin bizi salihler topluluğuyla beraber (cennete) katmasını umarken, bize ne oluyor ki Allah’a ve bize hak olarak gelene iman etmeyelim? ”» (Maide Sûresi 84)
ﺍ ﺍﻟﻠ Allah onları ﺍﻭﺍ ﺍ bu ﺍ cennetlerle söylediklerinden dolayı mükâfatlandırdı ﺍﺍ ﺍﻳ ﻱ ﺍ ebedi kalıcılar ırmaklar altından akan olarak ﴾٨٥﴿ ﺍﻳ ﺍ ﺫ ﻳﺍ iyilik yapanların mükâfatıdır işte bu içinde «Bu söylediklerinden dolayı Allah, içinde ebedi kalıcılar olarak, altından ırmaklar akan cennetlerle onları mükâfatlandırdı. İşte bu, iyilik yapanların mükâfatıdır. » (Maide Sûresi 85)
ﺍﻳ ﻭﺍ ﺍ ﺍﺍ âyetlerimizi yalanlayan inkâr edip kimseler ﴾٨٦﴿ ﺍﻳ ﺍ ﻭ cehennem ehlidirler işte onlar «İnkâr edip âyetlerimizi yalanlayan kimseler, işte onlar cehennem ehlidirler. » (Maide Sûresi 86)
ﺍ temiz ﺍ ﻭﺍ haram saymayın iman edenler ey şeyleri ﻭﺍ ﺍ ve haddi aşmayın ﴾٨٧﴿ ﺍ ﺍ ﺍﻳ ﺍﻭﺍ ﺍﻳ ﺍ ﺍﻟﻠ sizin için Allah’ın helal kıldığı ﺍ ﺍﻟﻠ haddi aşanları sevmez Allah şüphesiz «Ey iman edenler! Allah’ın sizin için helal kıldığı temiz şeyleri haram saymayın ve haddi aşmayın! Şüphesiz Allah, haddi aşanları sevmez. » (Maide Sûresi 87)
ﻭﺍ ﺍﻟﻠ ﺍ Allah’ın rızıklandırdığı şeylerden yiyin ﺍ ﻭﺍ ﺍﻟﻠ Allah’tan sakının ﴾٨٨﴿ ﻭ ﺑ helal ﺍﻻ ve temiz olarak iman ettiğiniz kendisine sizin ﺍـ ﻱ O «Allah’ın sizi, helal ve temiz olarak rızıklandırdığı şeylerden yiyin! Sizin kendisine iman ettiğiniz O Allah’tan sakının!» (Maide Sûresi 88)
ﻝ fakat ﺍ ﺍ ﺍﻟﻠ ﺍﻟ ﺍ ﻱ sizi sorumlu yeminlerinizden boş olan ﺍ onun ﺍﺍ kefareti Allah ﺍ tutmaz ﺍ yeminlerden (kasıtlı) yaptığınız sizi sorumlu tutar ﻭ yedirdiğiniz ﺍ ﺍﻳ orta hallisinden ﻳ âzâd yoksulu ﻳ on ﺍ doyurmak yahut onları veya ailenize bir köle giydirmek etmektir «Allah sizi, boş olan yeminlerinizden sorumlu tutmaz, fakat (kasıtlı) yaptığınız yeminlerden sizi sorumlu tutar. Onun kefareti; ailenize yedirdiğiniz orta hallisinden on yoksulu doyurmak veya onları giydirmek yahut bir köle âzâd etmektir. » (Maide Sûresi 89 - a)
ﺍ kefaretidir ﺫ işte ﺍ bu gün ﻝ üç ﺍ oruç ﺫ böyle ﺍ ﻭﺍ ﺍ muhafaza yeminlerinizi edin ﴾٨٩﴿ ﻭ (bunları) kim tutmaktır bulamazsa ﺍ ﺍ zaman yeminlerinizin yemin ettiğiniz (bozduğunuz) ﺍﺍ ﺍﻟﻠ şükredersiniz umulur ki âyetlerini size Allah açıklıyor «Kim (bunları) bulamazsa, üç gün oruç tutmaktır. İşte bu, yemin ettiğiniz zaman (bozduğunuz) yeminlerinizin kefaretidir. Yeminlerinizi muhafaza edin! Allah, size âyetlerini böyle açıklıyor, umulur ki şükredersiniz. » (Maide Sûresi 89 - b)
- Slides: 8