onlarn takva sahiplerine yoktur yetlerle alay edenlerin hesabndan
ﺍﻟﻠ ﺍﻟ ﻡ ﺍﻟ ﻳ ﺍ ﺍ ﻯ ﺍﻳ ﻭ onların takva sahiplerine yoktur (âyetlerle alay edenlerin) hesabından ﴾٦٩﴿ ﻭ ﺭﻯ ﻝ sakınırlar umulur ki bir hatırlatma fakat bir şey onlar (sorumluluğu (bir sorumluluk) vardır)! «Takva sahiplerine, onların (âyetlerle alay edenlerin) hesabından bir şey (bir sorumluluk) yoktur, fakat bir hatırlatma (sorumluluğu vardır)! Umulur ki onlar sakınırlar. » (En’âm Sûresi 69)
ﺑ ﺍﻳ ﻭ ﻭﺍ ﺍ ﻳ ve eğlence oyun dinlerini edinen kimseleri bırak ﺍ ﺍﻟ ﺍﻱﻭ Onunla öğüt dünya hayatının kendilerini aldattığı (Kur’an’la) ver ki ﺍ ﺍ helake sürüklenmesin Onun için yoktur kazandığı hiçbir yüzünden nefis ﺍﻳ şefaatçi de dost da ﻭ ﺍﻟﻠ Allah’tan başka «Dinlerini bir oyun ve bir eğlence edinen ve dünya hayatının kendilerini aldattığı kimseleri bırak! Onunla (Kur’an’la) öğüt ver ki, hiçbir nefis kazandığı yüzünden helake sürüklenmesin. Onun için Allah’tan başka dost da şefaatçi de yoktur. » (En’âm Sûresi 70 - a)
ﺍ ﺍ ondan alınmaz/ bir fidyeyi kabul edilmez ﺍ ﻭﺍ fidye olarak eğer bütün verse de ﺍﺫﻳ ﻭ onlar kazandıkları helake duçar kimselerdir işte olmuş için vardır yüzünden onlar ﻳ acı verici ﻳ kaynar sudan ﺍ ﺍ bir içecek ve bir azab ﴾٧٠﴿ ﻭ ﺍﻭﺍ ﺍ olmaları sebebiyle inkâr etmekte «Eğer, bütün bir fidyeyi (bütün varlığını) fidye olarak verse de, ondan alınmaz/kabul edilmez. İşte onlar, kazandıkları yüzünden helake duçar olmuş kimselerdir. İnkâr etmekte olmaları sebebiyle, onlar için kaynar sudan bir içecek ve acı verici bir azab vardır. » (En’âm Sûresi 70 - b)
bize faydası olmayan şeylere Allah’ı bırakıp da mi tapalım de ki ﺍﺍ ﻭ ﺍﻟﻠ ﺍ ﺍﺍ ﻝﻯ ﺩﻳﺍ bize hidâyet sonra ökçelerimiz ﺍ ﺍ geriye mi zararı verdikten üzerinde döndürülelim dokunmayan Allah yeryüzünde şeytanlar onu sürmek istemişler o kimse gibi ki ﻱﺍ ﺍﺍ bize gel ﻯ ﺍﻯ ﺍﻟ ﺍﻳ ﺍﻱ ﺍ ﻭ ﺍ ﺍﻟﻠ ﺍ hidâyete davet eden arkadaşları fakat şaşkın diye onun vardır halde «De ki: “Allah’ı bırakıp da bize faydası olmayan ve zararı dokunmayan şeylere mi tapalım? Allah bize hidâyet verdikten sonra ökçelerimiz üzerinde geriye mi döndürülelim? O kimse gibi ki, şeytanlar, onu yeryüzünde şaşkın halde sürmek istemişlerdir, fakat onun: “Bize gel” diye hidâyete davet eden arkadaşları vardır! » (En’âm Sûresi 71 -a)
ﺍﺩﻯ hidâyetin ﻯ ﺍﻟﻠ Allah’ın hidâyeti de ki ta kendisidir muhakkak ki ﴾٧١﴿ ﺍﺍﻳ âlemlerin Rabbine ﺍ bize teslim olmamız emredildi «Deki: Muhakkak ki Allah’ın hidâyetin ta kendisidir. Bize, âlemlerin Rabbine teslim olmamız emredildi. » (En’âm Sûresi 71 - b)
ﺍﻭ ﺍﻟ ﻝﻭ ﻳﻭﺍ ve O’ndan sakının namazı dosdoğru kılın (diye de bize emredildi) ﴾٧٢﴿ ﻭ toplanılacaksınız ﺍـ ﻱ O (Allah) ki O’nun huzurunda «“Namazı dosdoğru kılın ve O’ndan sakının” (diye de bize emredildi) O (Allah) ki, O’nun huzurunda toplanılacaksınız. » (En’âm Sûresi 72)
ﺍ ﺍ hak ile ve yeri ﺍ haktır gökleri yarattı yine o (Allah) ki ﻭ O’nun (dilediği her şey) ol O’nundur sözü oluverir ﺍ ﺍ ﻱ ﺍﻟ ﻭ gaybı da bilendir ﴾٧٣﴿ ﺍﻳ ﺍﻱ ﺍﻟ ﻡﺍ ﻭ diyeceği gün Sûr’a üfürüleceği ﺍﻳ hikmet ﺍ gün de mülk ﺍﻟ ﺍ her şeyden görüneni de O haberdardır sahibidir «Yine o (Allah) ki, gökleri ve yeri hak ile yarattı. “Ol!” diyeceği gün (dilediği her şey) oluverir! O’nun sözü haktır! Sûr’a üfürüleceği gün de mülk O’nundur. Gaybı da, görüneni de bilendir. O, hikmet sahibidir, her şeyden haberdardır. » (En’âm Sûresi 73)
- Slides: 7