ONDOKUZ MAYIS NVERSTES LSANSST ETM ENSTTS CORAFYA ANABLM
ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ LİSANSÜSTÜ EĞİTİM ENSTİTÜSÜ COĞRAFYA ANABİLİM DALI TÜRKİYE’DE SANAYİ VE KURULUŞ YERİ ŞARTLARI Dr. Öğr. Üyesi Fatih ALTUĞ
Ekonomik Coğrafyada Değişen Yaklaşımlar - 2 2
Mekansal Analiz ve Mantıksal Pozitivizm • Schafer (1953): Bölgesel yaklaşıma karşı çıkmış, coğrafyacıları bilimsel yöntemi kullanmaya bu yolla yasalar inşa etmeye davet etmiştir. • Bilimin amacı tasvir değil açıklamaktır. Öyleyse coğrafyanın amacı tasvir olmamalı ve genel kurallar ortaya koymak olmalıdır. 3
• Ekonomik coğrafyada pozitivist yaklaşım en fazla mekansal modellerin geliştirilmesinde kullanılmıştır. Lokasyon teorileri gibi • Bu dönem gelişmişlik konusunun öne çıkartılması nedeniyle coğrafyada pozitivist devrim gerçekleşmiştir. • Böylece coğrafya araziden ayağını çekmiş masa başında analizlere odaklanmıştır 4
• 1950 -60’larla birlikte bilgisayar ve istatistiksel teknikler mekansal yapılar, bireyler ve firmaların lokasyon kararlarını analiz etmek için bir çerçeve sunmuşlardır. • Lokasyon teorileri açısından bu yaklaşım, matematiksel analiz, hipotez oluşturma ve tahmin edici modeller ile ekonomik peyzajın bilimsel/analitik metotlarla analizini vurgular. • Lokasyon teorilerimekansal entegrasyon ve mekansal etkileşimlerin anlaşılması için analtik bir çerçeve sunmaktadır. 5
• Fakat kantitatif devrim sosyallikten uzak olması nedeniyle 1970’lerin başından itibaren eleştirilmeye başlandı. • Yeni kuşak coğrafyacılar, coğrafya şehir ve bölge planlamacıların teknik meselelerine yoğunlaşarak disiplini dar bir alana hapsetmişlerdir. • Dönemin siyasal gelişmeleri bu sorgulamada başat rol oynamıştır. 6
7
Tarihsel Bir Tartışma • Hegel’e göre insan ve doğa arasında etkin bir araç olarak kullanılan emek tüm zenginliğin kaynağı olmuştur. • Fakat özel emek başka birinin emeğin ürününe el koymasıyla toplumsallaşır. Böylece evrensel egoizme ve hırsa dayalı bir piyasa sistemi oluşur. • Öylece daha fazla kar arayışı mantığı ile üretim ve tüketim daima genişlemeye zorlanır. • Eğer bu süreç devletin kontrolü dışında gerçekleşirse felaketin kopmaması için hiçbir neden kalmamıştır. Dolayısıyla bu sürece devletin müdahalesi gayet olağan bir durumdur. 10
• Hegel’e göre insanları ayak takımına dönüştüren yoksulluk değildir. • Doğa karşısında güçsüz olan ve hak iddia edemeyen insan, toplumun oluşması ve bu toplumda sınıfların meydana gelmesi ve üst sınıfların alt sınıfı ezmesi yoksulluğun temel kaynağıdır. • Bu durumun kaldırılması ve sınıfsal çatışma ve üst sınıfların alt sınıflara haksızlığını bir miktar da olsa azaltmak için alt sınıflara kamu refahından pay verecek şekilde üst sınıfların vergilendirilmesi ya da yeni iş olanaklarının yaratılması gerekmektedir. Fakat bu önerini birçok muğlak yönü vardır. 11
• Von Thünen komünist manifesto yayımlanmadan 6 ay önce komünistlerin taleplerinin mantıksız olduğunu ancak çok fazla taraftar topladığını, bunun ise özellikle Batı Avrupa’ya barbarlık ve yıkım getireceğini iddia etmişti. • Thünen gerçek huzura ulaşmanın kan ve zulüm üzerinden olmayacağını hatta olmaması gerektiğini ifade ederken bir yanlışın başka bir yanlışla düzeltilmesi çabasının ise en dehşet verici şey olduğuna inanmaktaydı. • Thünen’e göre kötülüğün en önemli kaynağı işçinin ürününden ayrılmasıdır. Bu yüzden işçi ve onların sahipleri arasında sürekli bir çıkar çatışması vardır ki bu çakışan çıkarlar ortadan kaldırılmadan çatışmalar da sona eremez. 12
• Çözüm ise Thünen’ göre marjinal verimlilik kuralında yatmaktadır. • Buna göre isteyen herkesi sınırsız büyüklükte toprağa sahip olabileceği yalıtılmış devletin işlenmiş ovalarında ücret miktarını belirleyen tek faktör emeğini ürünün kendisi ücretlerin ölçüsüdür. Burada bir denge ücret modelinden bahseder. 13
• Marx’a göre kapitalist birikimin genel yasası belli süreçlerden sonra ortaya çıkan artık nüfus veya yedek ordu işçi ücretlerinin düşürülmesi ve işçi hareketlerinin kontrol altında tutularak birikimin devamlılığı için esas kaldıraçtır. • Bu yüzden bir tarafta servet birikimi gerçekleşirken diğer tarafta açlık, sefalet, ölüm, cehalet, kötülük birikmeye devam eder. Thünen iddia ettiği rahatlama ve denge ücreti sadece geçici bir rahatlama sağlar. Kalıcı bir çözüm getirmez. 14
Yapısalcı Marksizm ve Politik Ekonomi Yaklaşımı (1975 -95) Yapısalcı marksist analizin nesnesi, üretim tarzı temelinde yapılandırılmış bir toplumsal formasyondur. Yapısalcı marksistler, ekonominin “son durumda” belirleyici olduğu konusunda ısrar ederler, Marksistler, ekonomik determinizme de karşıdırlar. Onlar için temel çıkış noktası, toplumun objektif noktalarıdır (ekonomi, politika vb. gibi). Bugünkü toplumların birikim sonucu ortaya çıktıklarına inanırlar ve bu birikimin oluşturduğu statik yapıların incelenmesi ile yaşadığımız toplumun anlaşılır kılınabileceğini öngörürler. Marksgil Ekonomik coğrafyanın ana odağı: Mekansal örüntü veya lokasyon seçimi değil, Kapitalizmin altında yatan sosyal ilişkilerin yapısı 15
• Ekonomik mekan sermaye ve emek arasındaki ilişkiden ortaya çıkan çatışmalar yoluyla oluşmaktadır. • Marksist ekonomik coğrafyacılar kapitalizmin belirli coğrafi mekanları nasıl ürettiği üzerine yoğunlaşmışlardır (Harvey). • Eski sanayi bölgeleri çökerken yeni sanayi bölgeleri nasıl ve hangi dinamiklerle gelişmektedir? • Mekan üzerinde iş bölümü nasıl ve hangi dinamiklerden etkilenmektedir? (D. Massey) 16
Politik Ekonomi Yaklaşımı • Ekonomik gelişmenin ve lokasyon seçiminin mekansal örüntüsü sermaye ile emek arasındaki çatışmanın bir sonucu olarak görülmelidir. • Sosyal yapının her iki bileşeni de coğrafya/mekansallık içermekte • Sınıfların varoluş ve sınıflar arasındaki çatışma sanayileşmenin uzun tarihinin olduğu yerlerde meydana gelir. • Bu görüş 1970 ve 1980’lerde meydana gelen 2 önemli coğrafi olguyu açıklamakta kullanıldı. • Sanayisizleşme-sınıf çatışmalarının süreklileştiği yerler • Emeğin uluslar arası yeni iş bölümü-yeni tesislerin kurulduğu yerler ile yeni sanayi odakları 17
Politik Ekonomi Yaklaşımına Eleştiriler • 1990’ların başında postmodern yaklaşımın ortaya çıkması ve eleştirileri • ABD ve İngilteredeki neoliberal devreyi ve söylemlerini kavrayamaması • Eşitsiz gelişme, emek ve sosyal adalete odaklanırken, diğer alanları boş bırakması • Ana problem: • Coğrafya her zaman yapısal sosyo-ekonomik süreçler tarafından belirlenmekte, asla belirleyici olamamakta. • İnsanın otonomisini ve yaratıcılığını kabul etmemesi ve bireysel ilerleme görüşünü ihmal etmesi. • Ekonomik güç ve ilişkilerin belirleyici rolüne vurgu yapması. • Sınıf gibi soysal güçlere aşırı vurgu yaparken, ırk ve cinsiyet gibi diğer sosyal kategorileri göz ardı etmesi 18
Postyapısalcılık/Postmodernizm ve Kurumsal/Kültürel Yaklaşım (19952010) • Kurumsal/kültürel yaklaşıma gereksinim neden oldu? • Yapısalcı marksizmin tek nedenselliğine tepki • Yapısalcı marksizmin sosyal dar görüşlülüğü (olayları sadece sınıflara ve sınıf çatışmasına indirgemesi) • Postyapısalcılık belirlenemezciliği ve karşılıklı etkileşimi vurgulamakta, • Coğrafya kültürü keşfediyor: Cultural Turn (Kültürel Dönüşüm) • Kültürel dönüşüm postmodernizim yükselmesiyle yakından ilişkilidir. 19
• Postmodernizm: modernizmin sonrası ve ötesi, modern düşünceye ve kültüre ait temel kavram ve perspektiflerin sorunsallaştırılması ve hatta bunların yadsınması; akla, bilime ve uygarlığa güvensizlik. • genel geçerlik iddiası taşıyan önermelerin reddedilmesi, çoğulculuğun ve parçalanmanın kabul edilmesi, farklılığın ve çeşitliliğin vurgulanıp, benimsenmesi; gerçeklik; hakikat, doğruluk anlayışlarının tartışılmasına yol açan dilsel dönüşümün yaşama geçirilmesi, mutlak değerler anlayışı yerine yoruma açık seçeneklerle karşıya gelmekten çekinmemek; korkmamak; gerçeği olabildiğince (sonsuz) yorumlamak, belli bir zaman ve mekânın sözcüklerini kullanmak yerine gerçekliği kendi bütünlüğü, özerkliği içinde anlamaya çalışmak, insanı ruh-beden olarak ikiye bölen anlayışlarla hesaplaşmak, tek ve mutlak doğrunun egemenliğine karşı çıkmak. . . 20
Kurumsal/kültürel yaklaşım Ekonomik faaliyetler sadece iktisadi etkenlerin altında cereyan etmezler. Ekonomik olayların siyasi, kültürel, dini ve ideolojik boyutları da bulunmaktadır. Bir iktisadi olay değerlendirilirken, iktisadi ve sosyal yapılar arasındaki ilişkileri, toplumun inanç normları, siyasal iktidarın uygulamaları, teknolojik ve kurumsal yapıdaki değişimler de göz önünde bulundurulmalıdır (Ersoy, 2012: 432). 21
Sonuç: Bugün ekonomik coğrafya Çoklu-eklektik yaklaşımlar �mekansal analiz �politik ekonomi �kurumsal-kültürel Kültürel duyarlı politik ekonomi yaklaşımı 3 teorik yaklaşım �Neoklasik ekonomik coğrafya: (Yeni Ekonomik Coğrafya-YEC) �Kurumsal/kurumcu ekonomik coğrafya �Evrimsel/evrimci ekonomik coğrafya Ekonomik coğrafyada iki büyük tartışma var: YEC: Bazı önemli EC’ler reddediyor, ne coğrafya ne de yeni bir şey Kültürel dönüşüm: Ekonomik coğrafyadaki ekonominin içini boşaltıyor 22
Tarihsel süreç içindeki paradigmatik dönüşüm Geleneksel Ekonomik Coğrafya ve Ampirist Yaklaşım: 1889 -1955 Ticari coğrafya: çevresel determinizm (1889 -1920) Mekansal Analiz ve Pozitivist Yaklaşım: 1955 -1975 Bölgesel coğrafya: alansal farklılaşma (19201955) Yapısalcı Marksizm ve Politik Ekonomi Yaklaşımı: 1975 -1995 Kurumsal/Kültürel Dönüşüm ve Postyapısalcı/Postmoder nist Yaklaşım: 1995 -2010 Sosyal, kültürel, politik bağlamlara önem veren Sosyal, kültürel, politik bağlamlardan soyutlanmış 23
Coğrafya’da Kurumsal Dönüş • 1950’lerin sayısalcı yaklaşımı, 1970’lerdeki Marksist tartışmalar kurumsalcı yapının hem gözden kaçırılmasına hem de 1980’lere kadar olgunlaşmasına neden olmuştur. • Peki 1980’lerde ekonomik coğrafya kurumsalcı yaklaşımı nasıl keşfetti? • • • Özellikle üretim yapılarındaki değişim, esnek üretim Klasik kuralların her yerde işlememesi, Eşitsiz gelişmenin devam etmesi, Keynesgil politikaların işlememesi Yeni sanayi bölgelerinin ortaya çıkması Teknolojik gelişme 24
• Postmodern görüşlerin etkisi gibi nedenler, • coğrafyacıların tekrar mekanı salt geometrik bir alan olarak görmedikleri gerçeğini, • mekanın çok boyutlu, sosyal ve kültürel öğelerin mekanda gömülü olduğunu • ve mekanı şekillendirdiğini hatırlamalarına yardımcı olmuştur. • Kısaca cultural in turn 25
Kurumsal ekonomik coğrafya • Kurumsal Birbirlerini • Evrimsel tamamlarlar • İlişkisel • Ve Yeni ekonomik coğrafya Peki kurumdan kasdedilen şey nedir? ? ? İnterdisipliner sosyal bilim anlayışına yaklaşma Devlet kurumu mu !!! 26
Kurum nedir ?
• Veblen; toplumun çoğunluğu tarafından kabul görmüş düşünme alışkanlıkları; insanlar arası ilişkileri biçimlendiren, insanlar tarafından oluşturulmuş kurallar ve kısıtlamalar şeklinde tanımlanmıştır. • Aktörler arası ilişkileri ve etkileşimi biçimlendiren • Değerler • Normlar • Kurallar ve yasalar • Davranış ve alışkanlıklar • Tarzlar • Kanılar ve kalıplar bütünüdür. 28
Ekonomi= Ekonomik aktörler ve kurumlar 30
Kurum kavramıyla kasdedilen nedir Kurumlar Formel Enformel Kanunlar ve yönetmelikler Ticari sözleşmeler Piyasa düzenleyici yasalar Anayasal düzenlemeler Mülkiyet hakları Vatandaşlık hakları Toplumsal normlar Gelenekler Adetler ve alışkanlıklar Ölçülebilirliği ve Test edilebilirliği Özetle ekonomi üzerinde etkili olan devlet örgütleri, sosyal ve politik organizasyonlar, toplum hassasiyetleri …. İnançlar Yaşam tarzları Sosyo psikolojik duyarlılıklar vb. Ekonominin işleyişi bu değerlerde gömülüdür. 31
Neden ortaya çıkmıştır • Sosyal inşa süreçlerini izole eden anlayışa tepki/homoeconomicus a tepki • Yapısalcı marksizmin tek nedenselliğine tepki (üst çerçeve değerlendirmesi-kapitalist sömürüye bağlanması) • Yapısalcı marksizmin sosyal dar görüşlülüğü (olayları sadece sınıflara ve sınıf çatışmasına indirgemesi) 32
Kurumsalcıların kendilerini haklı gösterme çabaları • Küreselleşmenin homojenleştirici gücüne rağmen ulusların farklı kurumsal kapasiteleri nedeniyle kapitalizmin farklı uluslarda farklı varyasyonlarının ortaya çıkması • Aynı ülke içinde farklı bölgelerdeki farklı kurumsal yapıya göre bölgeler arası farklılaşmalar farklı finansal sistemler, işgücü piyasaları, firmalar arası ilişki biçimleri, farklı yasalar vs… 33
Coğrafyacıların katkısı • Yerelliklere odaklanılarak teorilerin doğrulanmasına ya da yanlışlanmasına katkı (ampirik laboratuvar) • Yığılma, kümelenme ve yeni endüstriyel bölge çalışmaları kurumsal perspektifle ele alınmaktadır • Literatüre yeni kavramların kazandırılması (ticari olmayan dışsallıklar vb. ) • Yönetim anlayışından yönetişim anlayışına evrilme aşamasında coğrafyacıların yereli dikkate alan etkileşimli ortamın oluşmasına katkı 34
• Kurumsal paradigma, ekonominin doğasını yeniden tanımlamaya çalışmakta, ekonominin sosyal ve kültürel gömülülüğünü vurgulayarak ekonomik yaşamın zamana ve mekâna bağlı çok sayıdaki belirleyicinin bir ürünü olduğunu tartışmaktadır. • Kurumsal yaklaşım, küreselleşen bir dünyada yerel yığılmalar için somut ekonomik nedenler ortaya koymakta ve ekonomik coğrafyacılar tarafından sosyal, kültürel, kurumsal düzenlemenin tabiatında var olduğu öne sürülen yerel avantajların kaynağını açıklamaktadır. 35
- Slides: 35