ONDOKUZ MAYIS NVERSTES FENEDEBYAT FAKLTES CORAFYA BLM SANAY
ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ FEN-EDEBİYAT FAKÜLTESİ COĞRAFYA BÖLÜMÜ SANAYİ COĞRAFYASI Dr. Öğr. Üyesi Fatih ALTUĞ
SANAYİ COĞRAFYASI Industrial Geography Bu derste kullanılan her türlü belge, bilgi, fotoğraf, harita vb. , dokümanlar sadece eğitim amaçlı olarak kullanılmaktadır.
SANAYİ COĞRAFYASI 14. Hafta
Sanayisizleşme/DEINDUSTRIALIZATION
• 20. yüzyılın ortalarında, sosyal bilimciler fiziksel malların üretilmesi yerine, hizmet üretimine odaklı ekonomik aktivitelerin başrolde olduğu bir sanayi ötesi toplumun gelişini öngörmekte idi. • Gelişmiş ülkelerde sanayi sektöründe istihdam edilen işgücü oranının ve buna eşlik eden üretimin, süreklilik arz eden gerilemesi ise bu öngörülerin gerçekleştiğini göstermiştir. Bu olgu, sanayisizleşme olarak adlandırılmaktadır (Kollmeyer, 2009: 1645).
• Sanayisizleşme olgusu, sanayi sektörünün istihdam ve hasıladaki paylarının azalan bir trende sahip olduğu durumu ifade etmekte ve endüstriyel kapasite kaybının yanı sıra, bu kaybın, ekonomik ve sosyal sonuçlarına da işaret etmektedir (Stover vd. , 1999: 158). • Gelişmiş ülkelerde bu olgu, üretim kaybı ile değil de, üretim artış hızının düşmesi ile birlikte gözlenmektedir (Jenkins, 2001: 234235). • Özellikle sanayisizleşme sürecinin başlangıcında, imalat sanayi istihdamı ve hasılasındaki gerilemeler, gelişmiş sanayi ülkeleri olarak adlandırılan ülkelerde, bu sürecin başladığının bir sinyali niteliğindedir (Peck, 2005: 134).
• Gelişme sürecindeki ülkelerin birçoğu, bu süreci, genellikle ekonomik kalkınmanın doğal bir sonucu olarak kabul etmektedir (Şıklar, Tonus, 2007: 608). • Sanayisizleşme sürecinde, reel sektörde sermaye miktarının arttırılması amacıyla kârlılığı yeterli görülmeyen tesisler kapatılarak, mevcut sermaye, farklı girişimlere yöneltilerek finansal kaynaklarda değerlendirilmiştir. • İşletmelerde kârlılık problemine yönelik bir başka strateji, üretimin farklı ülkelere kaydırılmasıdır. • Bu bağlamda, sanayisizleşmenin yaşandığı ülkelerde, iş kayıpları meydana gelirken, üretim, ücretlerin göreli olarak daha düşük düzeyde olduğu ülkelere kaydırılmıştır (Stover vd. , 1999: 159).
• Kapitalizm, dönemsel yeniden yapılanmalarından birine girdiğinde, yirminci yüzyılın sonlarında yeni bir uluslararası işbölümü ortaya çıktı, dünya ekonomik büyümesi azaldı ve II. Dünya Savaşı'nı izleyen gelişme dönemi sona erdi. • Bu yeniden yapılanma süreci 1973'teki ilk petrol şokunu takiben durgunluk başladı. • Fordist üretim sisteminde kâr oranlarındaki artışın durması ve azalmaya başlaması, sistemin kendi krizini onaylamasına yol açmış, sistemin teknik ve yönetsel bütün bileşenlerinin yeniden sorgulanması gerekmiştir • Çok sayıda şirket yoğun uluslararası rekabet ortamında ayakta kalabilmek için milyonlarca işçiyi işten çıkarttı. • Deindustrialization, dünyanın gelişmiş ekonomilerinin tümünü büyük ölçüde etkiledi
• İngiltere, Fransa, Almanya, Kanada, Amerika Birleşik Devletleri ve daha az bir ölçüde Japonya, on milyonlarca iyi ücretli iş kaybetti. • Amerika Birleşik Devletleri'nde, yirminci yüzyılın sonlarında, İmalat Kuşaklarındaki tüm eyaletler üretimde iş kaybına uğradı ve Güney ve Batı'daki neredeyse tüm eyaletler imalat sanayisinde gücünü artırdı. • Böylece kuzeydeki üretim kemerinden güneydeki Sunbelt/Güneş Kuşağı na kaydı sermaye kendine yeni mekanlar buldu ve mekan bir tarafta tüketilirken başka bölgelerde üretildi.
• Üretim tesisleri kapandığında, bir zamanların canlı üretim merkezleri olan Detroit ve Ohio gibi şehirler ekonomik olarak durgun bölgelere dönüştü ve bunların toplumları üzerinde yıkıcı ekonomik ve sosyal etkileri oldu (suç oranlarının artması gibi) • Şehir alanlarının birçoğu kapalı fabrikalar, iflas eden işyerleri, depresif emlak piyasası ve mücadele eden mavi yakalı mahallelerle doludur. • Şaşırtıcı olmayan bir şekilde, bu tür topluluklarda yoksulluk oranları, konut piyasasında sorunlar, perakende ticaret ve yerel hizmetler pahalandı. • İşten çıkarmanın işçilere ve toplumlarına etkileri yıkıcı olmuştur.
• İnsanlar üzerinde depresyon etkileri, geçim sıkıntısı nedeniyle boşanmaların artması, suç oranlarının artması. • Geto topluluklarının sayısı arttı. • Küreselleşmenin faturasını ödeyenler işçi sınıfı olmuştur. • Diğer taraftan bazı eski sanayi bölgeleri farklı yollar kullanarak sanayisizleşme sürecini aşmaya çalıştı. • Örneğin Pittsburgh, hizmet sektörlerinde istihdam için yeni üsler inşa etti. • İkinci Dünya Savaşı sonrası dönemde yüksek işsizlik oranlarına maruz kalan Güney New England, yüksek vasıflı işçilerden oluşan havuzundan yararlanarak, elektronik sistemlere dayalı yeni bir endüstriyel genişleme gerçekleştirdi.
• Gelişmiş ülkelerde üretimdeki düşüşün altında yatan faktörler. • Birincisi, Avrupa ve Kuzey Amerika'daki ücretlerin maliyetinin yüksek olması firmaların tasarruf etmek için yurtdışına gitmelerini teşvik etmiştir. • Firmalar, yetenekli ve üretken emek için elbette yüksek ücretler ödeyeceklerdir; bununla birlikte, eğitime yatırım yapan birçok gelişmekte olan ülke şu anda Avrupa, Kuzey Amerika ve Japonya'daki yetenekleri ve üretkenliği ile rekabet eden bir işgücüne sahiptir. • Ücretlere ek olarak, birçok sanayi kuruluşu gelişmiş ülkelerde işçileri için yüksek emeklilik masraflarıyla karşıya kaldı. (ABD’de otomobil firmaları işçilerin emekliliği için çelikten daha fazla prim ödüyorlar)
• İkincisi, üretim teknolojilerindeki gelişmelerdir • Teknolojik gelişmeler, otomasyon, üretim robotları işçi sayısının düşmesine neden olmuştur. • Fakat işsizlik artarken üretim sabit kalmıştır. • Üçüncüsü, inovasyon • Yani sanayi firmaları yeni üretim tekniklerine yatırım yapmış olsalar da Ar-Ge faaliyetlerine yeterince yatırım yapmadıkları için rekabet üstünlüklerini yurtdışındaki rakiplerine kaptırdılar.
• Son olarak, ABD’de dahil olmak üzere gelişmiş ülkeler eğitim ve altyapıya gerekli yatırımları yapmadı böylece mevcut iş gücü verimsizleşti. • Ancak sanayileşmekte olan ülkeler (Yeni Sanayileşen Ülkeler YSÜ/NIC) sanayi de istihdamı ve üretimi sürekli artırdılar. • 1974 -2005 arasında gelişmiş ülkeler sanayide 35 milyon istihdam kaybı yaşarken, aynı dönemde gelişmekte olan ülkeler (NIC) sanayide 29 milyon istihdam yarattı. • Üretimdeki en hızlı artış, II. Dünya Savaşı'ndan bu yana en hızlı ekonomik büyüme oranına sahip olan Doğu ve Güneydoğu Asya'da dünya bölgesinde meydana geldi. • Başta, Güney Kore, Tayvan, Hong Kong ve Singapur gibi NIC'ler ve üçüncü nesil “kaplanlar” yaratan diğer ülkeler (Tayland, Endonezya, Malezya) ucuz iş gücü piyasaları ile fark yarattılar.
• NIC'ler sanayileştikçe, ilk olarak tekstil ve konfeksiyon gibi vasıfsız ve hafif üretim biçimlerinde, daha sonra gemiler, çelik, otomobiller ve elektronik gibi daha yüksek katma değerli endüstrilerde bir kapasite elde ettiler. • Gelişmekte olan dünyanın “gün doğumu” endüstrileri, Batı'nın “gün batımı” endüstrilerine karşılık geldi. • Bu değişikliklerin kitlesel olduğunu ve yüz milyonlarca insanın hayatlarını yeniden şekillendirdiğini, yoksulluktan kurtulduğunu ve kırsal köylerden sanayi kentlerine akın ettiğini, ancak bunun çok sancılı bir süreç olduğunu unutmamak gerekir.
ESNEK İMALAT • Çalkantılı 1970'lerin sonrasında, NIC’ler yükselişe geçmiş batıdaki sanayisizleşme mikroelektronik devrime doğru kaymış ve sonuçta kapitalizmin yeni bir yöne doğru geliştiği fark edilmiştir. • Küreselleşme ve ulus devletler arasındaki rekabete dayanan yeni dünya ekonomisi, pazarlardaki ve teknolojilerdeki değişiklikler üretimin doğasında büyük bir kaymaya neden oldu. • Bu süreç post fordizm ya da esnek üretim olarak kavramsallaştırıldı.
Fordizm • Fordizm, hareketli montaj hattı üzerinde standart parçalar ve standartlaşmış işleri ifade eden tek bir ürünün üretildiği standart üretimi ifade eder • Amerikalı sanayici Henry Ford'un adı…. • Ford'un çok başarılı olan yöntemleri, diğer endüstriler tarafından yaygın bir şekilde taklit edildi ve kısa süre sonra Kuzey Amerika, Avrupa ve Japon ekonomileri boyunca neredeyse evrensel hale geldi.
• Standart üretim Ford öncesinde de vardı, fakat Henry Ford iş yerinde standartlaşmış iş bölümünü getirmiştir. Böylece her işçi tek bir işi yapmakla görevliyken o görevi gün içerisinde sürekli tekrarlamaktaydı. • Bu sistemi geliştirmek için Ford sanayi psikolojisinin kurucusu olarak kabul edilen Frederick Taylor‘dan destek almıştır. • Karmaşık büyük işler küçük parçalara ayrıldı ve herkesin yapabileceği basitliğe dönüştürüldü. Böylece vasıflı işçilere gerek kalmadı. • Bu sistem sayesinde ABD II. Dünya Savaşı’ndan sonra süper güç olarak ortaya çıkmıştır. • Çünkü Fordizm ile kitlesel üretim ve tüketim felsefesi sayesinde ekonomi hızla büyüdü.
• Fordizm, sermaye yoğun şirketlerin üretim maliyetlerini düşük tutmak ve kârlarını yüksek tutmayı hedeflediği için homojen malların üretildiği ölçek ekonomilerini öne çıkarmıştır. • Hammaddenin üretiminden nihai ürüne kadar süreçler kontrol altında olduğu için dikey bütünleşme gerçekleşmiştir. • Kitlesel üretim ürünün pazarlanmasını gerektirdi ve böylece reklamcılık sektörü ortaya çıktı. • Reklamcılık sayesinde tüketim pompalandı ve kültür haline geldi. • Seri ve kitlesel üretim malların fiyatını düşürdü, AVM’ler ortaya çıktı.
• Fordizm yaklaşık yüz yıl oldukça başarılı bir şekilde işemiş, nihayetinde sosyal ve teknik sınırlarına ulaşmıştır. • 1970’lerde verimlilik ve üretkenlik azaldı, ücretler arttı, kar oranları düştü, NIC’ler ortaya çıktı ve devasa tesisler kapanmaya başladı. • Birçok firma ya kapanarak NIC’lere kaydı ya da üretim tekniklerinde değişiklikler yaparak kendilerini yeniden organize ettiler. • Böylece bugün dünya ekonomisinde yaygınlaşan post-Fordist, esnek üretim tekniklerine yer veren sistem devreye girmeye başladı.
Post-Fordizm / Esnek Üretim • Post-Fordizm, Fordizm tarafından sunulandan daha çok mal üretimine farklı bir yaklaşımı ifade eder. • Esnek üretim, ürünlerin ucuza ve küçük hacimlerde üretilmesidir. • Post-fordizm üretim sürecinde fabrika içerisindeki organizasyona, çalışanlar ve yöneticiler arasındaki iletişim ve etkileşime; ve en önemlisi müşteriler ve tedarikçilerle olan ilişkilere ve etkileşimlere büyük önem atfetmektedir. • Bu kapsamda ilişkiler esnektir ve yeni durumlara kolayca uyum sağlayabilir.
• Fordist ekonomisinin tipik, büyük, dikey entegrasyonunun tersine esnek üretimde firmalar daha küçüktür, yüksek derecede bilgisayarlı üretim tekniklerine dayalıdır ve küçük üretim mallarını üretirler. • Mikroelektronik, ölçek ekonomisine olan ihtiyacı ortadan kaldırdı. • Fordizm sonrası klasik teknolojiler ve organizasyon biçimleri arasında robotlar ve tam zamanında teslimat sistemleri yer almaktadır. • Bu teknik, Toyota tarafından uygulanmış ve böylece çok miktarda ürünün depolanmasına gerek kalmamıştır (“Toyotaizm” • Özellikle arazi fiyatlarının yüksek olduğu Japonya’da depo ihtiyacı ortadan kalkmış ve maliyetleri azaltmıştır. • Tam zamanında üretim sistemi üretici ve tedarikçi arasında işbirliğine büyük önem vermektedir.
SON
- Slides: 26