NASREDDN HOCA 1208 128485 Nasreddin Hoca 1208 ylnda

  • Slides: 37
Download presentation

NASREDDİN HOCA (1208 -128485)

NASREDDİN HOCA (1208 -128485)

Nasreddin Hoca, 1208 yılında Eskişehir’in Sivrihisar ilçesine bağlı olan Hortu Köyünde doğmuştur.

Nasreddin Hoca, 1208 yılında Eskişehir’in Sivrihisar ilçesine bağlı olan Hortu Köyünde doğmuştur.

● Doğduğu yer ve yıl hakkındaki bilginin kaynağı ise Sivrihisar’da bir dönem müftülük yapan

● Doğduğu yer ve yıl hakkındaki bilginin kaynağı ise Sivrihisar’da bir dönem müftülük yapan Hasan Efendinin kendi ifadesiyle “resmi belgelerin kaydedildiği büyük defterden aktararak yazdığı Mecmuâ-î Maârif isimli eseridir. Nasreddin Hoca konusunda ilk ilmi çalışma kabul edilen M. Fuat Köprülü, bu bilgiyi esas kabul ederek Hoca’nın doğum yeri Hortu Köyü dür diye açıklamış bu bilgi araştırmacıların çoğu tarafından da kabul görmüştür.

● Hoca’nın doğduğu yerle ilgili ortada başka görüşler de yok değildir. Bunlardan en çok

● Hoca’nın doğduğu yerle ilgili ortada başka görüşler de yok değildir. Bunlardan en çok öne çıkanı doğal olarak Akşehir’dir. İ. Hakkı Konyalı, Köprülü’nün aksine Hoca’nın Akşehirli olduğunu savunur. Bir hemşehrisine yazdığı bir mektupta ” Nasreddin Hoca, Akşehirlidir. Onun vakfiyesinin münderecatım kitabımda neşrettim. Akşehir’de zaviyesi var, zengin gelirli medresesi var, türbesi vardır… Hoca Akşehirli’dir. ” demektedir.

● Sivrihisar, Akşehir’e yakındır. Nasreddin Hoca fıkralarında Konya ve Akşehir gibi Sivrihisar’ın da adı

● Sivrihisar, Akşehir’e yakındır. Nasreddin Hoca fıkralarında Konya ve Akşehir gibi Sivrihisar’ın da adı çok geçer. Hoca’nın Sivrihisar’da bir vazife ve memuriyetle bulunmuş olması, hatta orada doğup, büyüyüp de Akşehir’de yerleşmiş yahut burada bir vazife kabul etmiş olması da mümkündür. Güvenilir yazılı veya kazılı bir vesika elimize geçene kadar bu hususta kesin bir şey söylemek mümkün değildir. ”

● Babası Hortu Köyü imamı Abdullah Efendi, annesi aynı köyden Sıdıka Hatun'dur. Nasreddin Hoca

● Babası Hortu Köyü imamı Abdullah Efendi, annesi aynı köyden Sıdıka Hatun'dur. Nasreddin Hoca önce Sivrihisar'da medrese öğrenimi görmüştür.

. Babasının ölümü üzerine Hortu'ya dönerek köy imamı oldu. *** Nasreddin Hoca ‘ nın

. Babasının ölümü üzerine Hortu'ya dönerek köy imamı oldu. *** Nasreddin Hoca ‘ nın doğduğu köy olan Hortu Köyü ‘ nün ismi sonradan Nasreddin Hoca Köyü olarak değiştirilmiştir. ●

● . 1237'de Akşehir'e yerleşerek, Seyyid Mahmud Hayrani ve Seyyid Hacı İbrahim'in derslerini dinledi.

● . 1237'de Akşehir'e yerleşerek, Seyyid Mahmud Hayrani ve Seyyid Hacı İbrahim'in derslerini dinledi. İslam diniyle ilgili çalışmalarını sürdürdü. Bir söylentiye göre medresede ders okuttu, kadılık görevinde bulundu. Bu görevlerinden dolayı kendisine Nasuriddin Hâce adı verilmiş, sonradan bu ad Nasreddin Hoca biçimini almıştır.

Mevlana-Nasreddin Hoca-Timur (1207) (1208 -1284) (1336)

Mevlana-Nasreddin Hoca-Timur (1207) (1208 -1284) (1336)

● Onun yaşamıyla ilgili bilgiler, halkın kendisine olan aşırı sevgisi yüzünden, söylentilerle karışmış, yer

● Onun yaşamıyla ilgili bilgiler, halkın kendisine olan aşırı sevgisi yüzünden, söylentilerle karışmış, yer olağanüstü nitelikler kazanmıştır. Bu söylentiler arasında, onun Selçuklu sultanlarıyla tanıştığı, Mevlana Celâleddin ile yakınlık kurduğu, kendisinden en az yetmiş yıl sonra yaşayan Timur'la konuştuğu, birkaç yerde birden göründüğü bile vardır.

● ● Nasreddin Hoca'nın değeri, yaşadığı olaylarla değil, gerek kendisinin, gerek halkın onun ağzından

● ● Nasreddin Hoca'nın değeri, yaşadığı olaylarla değil, gerek kendisinin, gerek halkın onun ağzından söylediği gülmecelerdeki anlam, yergi ve alay öğelerinin inceliğiyle ölçülür. Onun olduğu ileri sürülen gülmecelerin incelenmesinden, bunlarda geçen sözcüklerin açıklanışından anlaşıldığına göre o, belli bir dönemin değil Anadolu halkının yaşama biçimini, güldürü öğesini, alay ve eğlenme türünü, övgü ve yergi becerisini dile getirmiştir. Nasreddin Hoca dünyaya ünü yayılmış bir gülmece ustası olduğundan minyatürlerini, heykellerini neredeyse her yerde görmek mümkündür.

● Nasreddin Hoca, halkın duygularını yansıtan bir gülmece odağı olarak ortaya çıkarılır. Söyletilen kişi,

● Nasreddin Hoca, halkın duygularını yansıtan bir gülmece odağı olarak ortaya çıkarılır. Söyletilen kişi, söyletenin ağzını kullanır, böylece halk Nasreddin Hoca'nın diliyle kendi sesini duyurur

● ● Nasreddin Hoca, bütün gülmecelerinde, soyut bir varlık olarak değil, yaşanmış, yaşanan bir

● ● Nasreddin Hoca, bütün gülmecelerinde, soyut bir varlık olarak değil, yaşanmış, yaşanan bir olayla, bir olguyla bağlantılı bir biçimde ortaya çıkar. Olay karşısında duyulan tepkiyi ya da onayı gülmece türlerinden biriyle dile getirir. Tanık olduğu olaylar genellikle halk arasında geçer. Hoca, soyluların, yüksek saray çevresinde bulunanların aralarına ya çok seyrek girer ya da hiç girmez. Sözgelişi onun tanıştığı söylenen Selçuklu sultanlarıyla ilgili gülmecesi yoktur. Timur'la ilgili "hamam, Timur ve peştemal" gülmecesi de, Timur'dan çok önce yaşadığı için, sonradan üretilmiştir. Halk beğenisi Hoca'yı Timur gibi çevresine korku salan bir imparatorun karşısına hamamda çıkarak, "kızım sana söylüyorum, gelinim sen işit" türünden bir yergi oluşturmuştur. Burada yerilen, dolaylı olarak kendini toplumun, halkın üstünde gören saray insanlarıdır.

● Nasreddin Hoca gülmecelerinde dile gelen, onun kişiliğinde, halkın duygularını yansıtan başka bir özellik

● Nasreddin Hoca gülmecelerinde dile gelen, onun kişiliğinde, halkın duygularını yansıtan başka bir özellik de eşeğinin yeridir. Hoca, eşeğinden ayrı düşünülemez. Onun taşıtı, bineği olan eşek gerçekte bir yergi ve alay öğesidir. Anadolu insanının oluşturduğu gülmece ürünlerinde atın yeri yoktur denilebilir. Eşek, acıya, sıkıntıya, dayağa, açlığa katlanışın en yaygın simgesidir. Soyluların, sarayların çevresinde üretilmiş gülmecelerde eşek bulunmaz, oysa at geniş bir yer tutar.

● Nasreddin Hoca'nın etkisi bütün toplum kesimlerine yayılmış, "İncili Çavuş", "Bekri Mustafa", "Bektaşi" gibi

● Nasreddin Hoca'nın etkisi bütün toplum kesimlerine yayılmış, "İncili Çavuş", "Bekri Mustafa", "Bektaşi" gibi çok değişik yörelerin duygularını yansıtan gülmece türlerinin doğmasına olanak sağlamıştır.

● Bu konuda başka bir çelişki sergilenir. Gülmecede güldürücü öğe ile yerici öğe yanyana

● Bu konuda başka bir çelişki sergilenir. Gülmecede güldürücü öğe ile yerici öğe yanyana getirilir. Bunun örneği de kendisinden eşeği isteyen köylüye, "eşek evde yok" deyince ahırda onun anırmasını duyan köylünün "işte eşek ahırda" diye diretmesi karşısında, Hocanın "eşeğin sözüne mi inanacaksın benimkine mi" demesidir.

● Nasreddin Hoca’nın 1284’te vefat ettiği söylenir. Ancak bazı kaynaklar da 1285 olduğunu söyler.

● Nasreddin Hoca’nın 1284’te vefat ettiği söylenir. Ancak bazı kaynaklar da 1285 olduğunu söyler. Akşehir ‘de vefat etmiştir ve türbesi de oradadır.

Dünya’nın ortası burasıdır. ☺

Dünya’nın ortası burasıdır. ☺

● ● Akşehir’ de her yıl 5 -10 Temmuz tarihleri arasında Uluslar arası Nasreddin

● ● Akşehir’ de her yıl 5 -10 Temmuz tarihleri arasında Uluslar arası Nasreddin Hoca Şenlikleri yapılır. Bu şenlikler boyunca hem Akşehir hem de Nasreddin Hoca tanıtılır. Bu şenliklerde her sene bir temsili Nasreddin Hoca bulunur ve bu Nasreddin Hoca ile birlikte önce göle maya çalmaya gidilir. Göle maya çalındıktan sonra şenlik başlar. Bu günlerde tiyatrolar, kermesler, tanıtımlar , konuşmalar gibi değişik aktiviteler yapılır. Bu şenliklerin bu yıl 51. si yapılacaktır.

Temsili Nasreddin Hoca yine temsili olan Akşehir Gölü’ne maya çalıyor. ☺

Temsili Nasreddin Hoca yine temsili olan Akşehir Gölü’ne maya çalıyor. ☺

Akşehir Gölü’nün şimdiki hali☹

Akşehir Gölü’nün şimdiki hali☹

Temsili Nasreddin Hocamız halkın arasında. ☺

Temsili Nasreddin Hocamız halkın arasında. ☺

Nasreddin Hoca ve En Bilindik Fıkraları☺

Nasreddin Hoca ve En Bilindik Fıkraları☺

. . . : Dünyanın Dengesi : . . . ● ● ● ●

. . . : Dünyanın Dengesi : . . . ● ● ● ● ● Dünyada meraklılar çok. . . Biri hocaya: -Şu dünya ne kadar tuhaf demiş. Hoca aksakalını sıvazladıktan sonra: -Neresi tuhaf diye sormuş. -Sabah oldu mu insanların her biri bir tarafa gidiyor. Bazıları bu yana bazıları bu yana. . . Neden ki? Deyince Hoca çok fazla düşünmeden şu cevabı vermiş: -Neden olacak hepsi bir tarafa gitse dünyanın dengesi bozulurda ondan.

. . . : Dünya Kaç Metre : . . . ● Arkadaşlarından biri

. . . : Dünya Kaç Metre : . . . ● Arkadaşlarından biri Hoca'ya sorar: -Hoca, dünya kaç metre? Tam o sırada bir cenaze geçiyormuş yanlarından. Hoca onu göstererek: -Ona sor! Bak, ölçmüş biçmiş, gidiyor!. .

. . . : Sünnet Diyeyim De : . . . ● Nasreddin Hoca'nın

. . . : Sünnet Diyeyim De : . . . ● Nasreddin Hoca'nın evine bir gün üç molla misafirliğe gelir. Ucu de birbirinden obur şeylermiş. Hoca ne yemek çıkarmışsa silip süpürmüşler. O kadar ki sahanlarda yemek bitince, bunu da "sünnettir" diye ekmekle iyice sıyırırlarmış. Bu sırada odaya Hoca'nın oğlu girmiş. Mollalar Hoca'yı memnun etmek için: -Aman ne güzel çocuk. . . Adi ne bunun? diye sormuşlar. Hoca: -Adi Farzdır, demiş. Mollalar şaşırıp birbirlerine bakmışlar: -Bu ne bicim isim Hoca Efendi? demişler. Şimdiye kadar böyle bir isim hiç duymamıştık. Hoca hemen taşı gediğine koymuş: -Ya, sünnet diyeyim de onu da mi yiyesiniz?

. . : Evlilik : . . . ● -Hoca, evlilik ne demektir? -Gündüzleri

. . : Evlilik : . . . ● -Hoca, evlilik ne demektir? -Gündüzleri cifte hırlama, geceleri cifte horlama!

. . . : Erkek Mi Dişi Mi? : . . . ● Adamın

. . . : Erkek Mi Dişi Mi? : . . . ● Adamın Biri, Hoca'ya sorar: - Nuh'un gemisine zeytin dalını ağzında getiren güvercin erkek miydi? dişi mi ? Hoca cevap verir: - Tabii ki erkekti eğer dişi olsaydı, ağzını o kadar kapalı tutamazdı!

. . . : Ayva İle İncir : . . . ● Nasreddin Hoca

. . . : Ayva İle İncir : . . . ● Nasreddin Hoca bir gün Timurlengi ziyarete karar verir. Giderken yanına hediye olarak bir sepet ayva alır. Fakat hoca yolda ayva yerine incirin daha iyi hediye olacağına karar verir ve dönüp ayvaları boşaltır onların yerine sepeti incir doldurur. Padişah Timur 'a hocanın kendisine hediye getirdiği ve huzura kabul edilmesini istediği bildirilir. Hoca huzura alınır. Hediye olarak çok değerli şey bekleyen padişah incirleri görünce çok kızar ve incirleri tek hocanın kafasına vurur. Fakat hoca acıdan bağıracağına Allaha şükreder. Şaşıran Padişah sebebini sorar: Hoca : --Padişahım ya ayvaları getirseydim halim ne olurdu der. . .

. . . : Sahibine Veririm : . . . ● Nasreddin Hoca fakirlikten

. . . : Sahibine Veririm : . . . ● Nasreddin Hoca fakirlikten Kurban Bayramı'nda kurban kesememiş. Bayram namazından dönerken sokakta bir keçi görmüş, hemen yakalayıp kurban edip yemiş. Bunu öğrenen komşusu Nasreddin Hoca'ya : -Hocam kıyamet günü keçi için sorguya çekileceksiniz, o zaman ne diyeceksiniz? demiş. Hoca : -İnkar ederim, demiş. -İnkar edemezsiniz, kıyamet günü keçi dirilip tanıklık edecek. -Öyleyse daha iyi, demiş Hoca. Kıyamet günü keçi dirilip gelse hemen yakalayıp sahibine geri verip bu dertten kurtulurum

…: . . : Bilenler: . . ● Hoca kürsüye çıkar çıkmaz: - “Ey

…: . . : Bilenler: . . ● Hoca kürsüye çıkar çıkmaz: - “Ey cemaat ne anlatacağımı biliyor musunuz? ” der fakat cemaatin ancak küçük bir kısmı “bilmiyoruz” der. Hoca: - “O zaman bilenler bilmeyenlere anlatsın” der ve vaaz etmeden kürsüden hemen iner.

…: . . : Cimri: . . : … ● Cimrinin biri çaya düşmüş.

…: . . : Cimri: . . : … ● Cimrinin biri çaya düşmüş. “Elini ver, elini ver” diye bağırmışlar. Ama adam elini uzatmamış. Tam boğuluyormuş ki ! Hoca seslenmiş: - “Yahu! o vermeyi bilmez. ’Elimi al’ diye bağırsanıza. ”

…: . . : Kadının Adabı: . . : … ● Bir gün Nasreddin

…: . . : Kadının Adabı: . . : … ● Bir gün Nasreddin Hoca eşeği ile giderken kadıya rastlamış. Kadı Hocayla alay edip : -Hocam, iki kardeş nereye gidiyorsunuz? diye sormuş. -Evet efendim, kardeşiniz "canım sıkıldı bir ahbabın evine götürün" dedi de onu sizin eve götürüyorum. Size rastladık yolumuz kısaldı, diye cevap vermiş Nasreddin Hoca.