Maliye Tarihi Kamu maliyesi bir toplumun anatomisi Kamu

Maliye Tarihi Kamu maliyesi: bir toplumun anatomisi Kamu maliyesi ve tarihi, bir toplumun tarihine farklı bir perspektiften bakış

Tarih Nedir? Tarihsel perspektif, toplumsal çözümlemenin temel unsurlarındandır. Tarihsel perspektife sahip olmak, tarihi kavramsal çözümlemeyi gerektirir Tarih, sadece geçmişin bilgisi değil, geçmişi ‘kavrayış biçimidir’ aynı zamanda

Tarihçi ve olguları Tarih, ‘bir yönüyle’ sayısız olgu yığınıdır Ama ‘tarih’ olguların kendisinin bir toplamı değildir. Tarih, olguların sunulması değildir Pozitivist yaklaşımın eleştiriş

Tarihçi seçim yapar Tarihçi, bir ‘hikaye’ anlatmak durumundadır Hikaye, olgulara dayanır; ama tarihçinin ‘seçtiği’ olgulara Bu seçim ‘keyfi’ bir seçim değildir; bu seçme eylemi ‘kuramsal’ bir eylemdir. «Tarihi olguların oluşturduğu, tarihçinin yorumundan bağımsız ve nesnel bir sert çekirdeğin var olduğuna inanmak ahmakça, fakat silinmesi çok güç bir yanılgıdır. » (Carr)

Tarih kuramsal bir kurgudur ya da ‘geçmiş fikri’ Tarih, ‘orada öyle duran’ bir şey değilir. ‘Geçmiş fikri’ pratik olarak insan düşüncesine içkindir ‘Geçmiş fikri’ ve ‘gelecek fikri’ ilişkilidir

‘Bugünü anlamak’ nasıl mümkün? Bugün ‘nasıl mevcuttur’? Ya d bugünü anlamak mümkün müdür? Toplumsal ilişkiler ‘an’a indirgenemez An’da tanımlı olan şey, somut olay veya olgulardır Somut olgular, neden var olduklarını ve neden ‘öyle’ olduklarını açıklamaz

Toplumu kavramak, ilişkileri kavramaktır İlişki, bir süreç kategorisidir İlişkiler değişir; değişimin dinamikleri, eğilimleri, anlamı tarihsel süreçte tanımlıdır

Tarihsel perspektif ve öznel belirlenimler İnsan, bugünden geleceğe varlığını koruma güdüsüyle var olur İnsanın varlığı, sadece maddi bir olgu değildir; insan kendini sadece bedensel olarak değil, ‘kendini kendisi yapan’, varoluşuna içkin tüm unsurlarla birlikte yeniden üretmeye çalışır Bu olgu, ilişkilerin de yeniden üretilmesidir

İnsan kavrayışının sınırları Kendini bedensel ve toplumsal bir varlık olarak yeniden üretmek güdüsüyle hareket eden insan, doğası gereği tutucudur Tutuculuk, insan varoluşuna içkindir Bunu aşmak, insanı kendi tarihselliği içinde kavramayı gerektirir

Tarihsellik ya da toplumu tanımlayan kavram ve kategoriler Toplumsal ilişkilerin bilgisi, bu ilişkilerden türeyen kavram ve kategorilerin bilince içselleştirilmesidir Kavram ve kategorilerin bilince içselleştirilmesi, toplumsal öznelerin oluşumu sürecidir aynı zamanda Öznelliği belirleyen bilinç yapılarını tarihselliği içinde kavramak gerekliliği