MAKALE NASIL SUNULUR n n Szl bir sunu
MAKALE NASIL SUNULUR
n n “Sözlü bir sunuş yazılı makaleden farklı bir ele alış gerektirir. Çünkü en olgun bir teknik konuşma bile, çoğu zaman "anlat ve göster'in büyükler için olan biçimidir”
n n n Bir makaleyi sözlü anlatım için düzenlemenin en iyi yolu, makale yazarken kullandığınız aynı mantık sırasını izlemektir Yani, "Problem neydi? " ile başlayıp "Çözüm nedir? " ile bitirme yolunda ilerlemektir. Bununla beraber, sözlü sunuşun bir yayın oluşturmadığını ve bu nedenle farklı kuralların işlediğini hatırlamak önemlidir.
n n n En büyük fark, deneylerin tekrarlanabilmesi için, yayımlanmış makalenin deney yönteminin tümünü içermesi gerektiğidir. Oysaki sözlü sunuşun, uykusuzlar toplantısında uyku getirme yolu göstermeniz istenmedikçe, bütün deney ayrıntılarını içermesine ihtiyaç da gerek de yoktur. Ayrıca sözlü sunuşta, yayınlara geniş ölçüde atıf da istenmez.
n Sözlü sunuşların çoğu kısadır; birçok toplantıda 10 dakika sınırı içinde n Böyle olunca, kuramsal içerik yazılı makaleye göre azaltılmalıdır. n Ne kadar iyi düzenlenirse düzenlensin, çabuk sunulan çok sayıda fikir kafa karıştırır. n En önemli noktaya veya sonuçlara bağlı kalıp, bunun üzerinde durmanız gerekir. n Bütün diğer düşüncelerinizi sunmak için vaktiniz olmayacaktır.
n n Daha uzun olan sözlü sunuşlar vardır. Sempozyum sunuşları 15 -20 dakika, seminer normal olarak 45 -60 dakika Açıktır ki, zamanınız daha fazlaysa daha çok malzeme sunabilirsiniz. Fakat öyle bile olsa, birkaç ana nokta ve konuyu dikkatlice sunarak yavaş ilerlemelisiniz. Özellikle başlangıçta hızlı giderseniz, dinleyiciler izinizi kaybedecek; hayal kurmalar başlayacak ve mesajınız kaybolacaktır.
n n Sunumlarda çeşitli görsel araçlar kullanılabilir; bunun için her bilim adamının, etkin sunum hazırlamayı bilmesi gerekir; Slaytlar özel olarak sözlü sunuşta kullanılmak üzere hazırlanmalı: 1. Sunumda, yayın için hazırlanmış tablo ve şekillerden hazırlanan slaytlar kullanılmaz, bunlar kolayca okunabilecek nitelikte değildir. 2. Yazılı metinden veya basılı dergi, kitaptan hazırlanan slaytlarda hiçbir zaman etkin olmaz
n n n Slaytlar, uygun yazı karakteri kullanılarak hazırlanmalıdır; bilgisayar çıktısı ile hazırlanan slaytlar hiçbir zaman etkin değildir, harfler çok küçüktür. 3. Toplantı odalarındaki ışıklandırma açısından, zıtlık büyük önem taşır. En iyi slaytlar, mavi veya siyah zeminde beyaz harflerle elde edilir.
n n 4. Slaytlar kalabalık olmamalıdır. Her slayt özel bir noktayı göstermek, belki de birkaçını özetlemek için tasarlanmalıdır. Eğer bir slayt 8 -10 saniyede anlaşılamazsa, kötü bir saydamdır. Normal olarak, her slayt basit ve kolayca anlaşılan bir görüntü vermelidir.
n n n 5. Slayt, görüntüdeyken söylediklerinizi tamamlamalı, tekrarlamamalıdır. Ve slaytta yazılanları dinleyiciye asla okumamalısınız. Böyle yapmak, okuma-yazma bilmeyen bir gruba hitap ediyor olmadıkça dinleyiciye hakaret olacaktır. Düşünceli bir şekilde tasarlanmış ve iyi hazırlanmış slaytlar bilimsel sunuşun değerini önemli ölçüde arttıracaktır.
n n n Bir makalenin bilimsel bir toplantıda sunuluşu iki yönlüdür. Bilimsel konferansta sunulmakta olan malzeme, o alanda mevcut en yeni bilgiler olduğu için, hem konuşmacı hem de dinleyici belli zorlukları kabul etmelidir. Konuşmacılar anlatacaklarını, dinleyicinin anlayacağı ve anlatılan bilgiden öğreneceği şekilde açık ve etkin olarak sunmalıdırlar.
n n n Sözlü sunuşların dinleyicisi bilimsel yazı okuyucusundan çok daha çeşitlidir. Bu nedenle sözlü sunuş, yazılı makalede olduğundan daha genel düzeyde verilmelidir. Teknik ayrıntılardan kaçının. Terimleri tanımlayın. Zor kavramları açıklayın. Biraz tekrar, çok yararlı olabilir.
n n İletişimin etkin olması için, dinleyicilerin de çeşitli sorumlulukları vardır. Bu, basit nezaketle başlar. Dinleyiciler sessiz ve dikkatli olmalıdır. Konuşmacılar; ilgili, dikkatli bir dinleyici grubuna iyi karşılık verirler. Oysaki dinleyici gürültücü olur veya daha da kötüsü, uyursa, iletişim hemen tamamen ortadan kalkar.
n n n Sözlü sunuşun en iyi kısmı, soru ve cevap bölümü Bu sürede dinleyiciler, konuşmacı tarafından söz edilmeyen konularda veya konuşmacı tarafından sunulanlara uyan veya uymayan fikirlerini ortaya koyan sorular yöneltebilirler Ancak, bu süre, kendi yaptıklarını sonsuz bir ayrıntıyla anlatma veya öfke gösterme zamanı değildir.
n n Aynı fikirde olmayabilirsiniz, fakat uzlaşılamaz olmayın. Kısaca, konuşmacının dinleyiciye ve dinleyicinin de konuşmacıya karşı düşünceli, saygılı ve nazik olması gerekir
n n n Son yıllarda kongre ve sempozyumlar o kadar popüler oldu ki, bu toplantılarda sunulan makaleler bilimin birçok alanındaki toplam literatürün önemli bir kısmını oluşturmaktadır. Bilimsel toplantılarda sunulan makalelerin yer aldığı bildiri kitabı; geçerli yayın mı, değil mi ? konferans raporlarını geçerli yayın olarak tanımlamamak açıkça görülen bir eğilimdir
n n n Bu, görünüşte üç önemli nedeni: 1. Birçok konferans bildiri kitabı sadece bir kerelik basılan, kısa ömürlü ve dünyadaki kütüphaneler tarafından yaygın olarak alınmayan kitaplardır. Bu nedenle, sınırlı dağıtım ve var oluş sonucunda, geçerli yayının temel testlerinden birini geçemezler.
n n n 2. Birçok konferans makalesi, temel yayın niteliği olmayan derleme makaleleri veya bilim adamının, ciddi bir dergiye yayın olarak sunmaya cesaret edemediği, tereddütlü ve sonuçsuz olabilen ön çalışma verilerini sunan makaleler 3. Konferans raporları derinliğine bir eleştiri ve değerlendirmeye veya düzeltmeye maruz değil Bu nedenle, gerçek bir kalite kontrolü olmadığından, iyi bilinen birçok yayımcı, bildiri kitaplarını temel yayın olarak kabul etmez
n Bir konferans raporu, göreceli olarak kısa olabilir, çoğu zaman birkaç sayfa ile sınırlıdır. n Genellikle yazarlara şöyle basit bir formül verilebilir: "çift aralıklı en fazla beş sayfa". n n Deneysel ayrıntıların bir kısmı çıkarılabilir, sonuçlar kısa bir şekilde sunulabilir, yayın taraması daha kısadır ve en yeni yayınlar verilir. Tüm sonuçların daha sonra bir temel dergide yayımlanacağı varsayıldığı için, konferans makalesinde sadece dikkat çekici olanların sunulmasına ihtiyaç vardır.
n n n Konferanslar, genellikle yeni fikirlerin sunulması için bir ortamın yaratılması amacını güderler Zorlu editörlerin sıkı kontrolü ve diğer bilim adamlarının düşünceleri bir dergi için iyidir, fakat konferans yayınları için yerinde olmaz. "Yazarlara Direktifler“ yazımda dikkate alınmalıdır, ancak konferans raporları genellikle nadiren reddedilir.
- Slides: 21