KL YATAKLARI KL MNERALLER Yapsal anlamda mikalara byk
KİL YATAKLARI KİL MİNERALLERİ Yapısal anlamda mikalara büyük benzerlik gösteren Kil, mineralojik ve sedimantolojik bakımdan farklı biçimlerde ifade edilmektedir. Mineralojik olarak; oldukça küçük kristalli, önemli miktarlarda iyonik yük eksiklikleri bulunan, Si, Al, Na, K, Mg ve Ca’ lu mineraller, Sedimantolojik olarak; tane boyu 4 m’ un altında olan partiküllerdir. Islatılınca çok yumuşar ve parçalanmadan şekil değiştirebilir, yani plastik özellik kazanırlar. Bu sebeple elle veya aletlerle istenilen şekle sokulabilirler. Tekrar kurutulduklarında veya pişirildiklerinde çok sertleşirler, suyu ve elektriği geçirmedikleri gibi yüksek sıcaklıklara karşı da dayanıklı hale gelirler.
KİL YATAKLARI KİLLERİN SINIFLANDIRMASI Kil minerallerinin değişik özellikleri esas alınarak pek çok sınıflandırma yapılmıştır. Bunlardan en çok kullanılanları; kökensel sınıflama, mineralojik sınıflama, kullanım alanlarına göre sınıflama, olarak sıralanabilmektedir.
KİL YATAKLARI Kökensel Sınıflama Kil minerallerinin büyük çoğunluğu kayaçların alterasyon ürünü olup; bu süreçte hidrotermal faaliyetler ve/veya yüzeysel ortam koşulları etkilidir. Kil türünü ve özelliklerini belirleyen en önemli etken ise kaynak kayaçlar ve killerin depolanma şekilleridir. 1 - Kalıntı Killer: Ana kayacın üzerinde bulunurlar. Kaolenler; Feldispatların ayrışma ürünüdür. Kırmızı pişen killer; Kil içeren karbonatlı kayaçların alterasyon ürünüdür. 2 - Kolloidal killer: Volkanik kül ve tüflerin alterasyonu ile oluşurlar. 3 - Taşınmış killer: Kayaçların alterasyonu ile ortaya çıkan ve çeşitli etkenlerle çökelme ortamlarına taşınarak depolanan killerdir. Sedimanter killer Buzul killeri Rüzgâr killeri
KİL YATAKLARI Mineralojik Sınıflama Amorf Killer ve Kristalli Killer olmak üzere iki ana grup söz konusudur.
KİL YATAKLARI Kullanım Alanlarına Göre Sınıflama Killer, kullanma alanlarına göre çok değişik özellikler dikkate alınarak, farklı biçimlerde sınıflandırılabilmektedirler. Bunları; kaolen, plastik killer, ateş kili, saksı kili, döşeme kili, künk killeri, tuğla / kiremit killeri (toprakları), olmak üzere 6 gruba ayırmak mümkündür.
KİL YATAKLARI ÖNEMLİ YATAK TİPLERİ ve OLUŞUM SÜREÇLERİ İster yerinde depolansın, isterse sedimantasyon ortamlarına taşınarak biriksin, kil yataklarının oluşumu kayaçların alterasyonu ile ilişkilidir. Doğada, kayaç oluşturucu bir mineral olarak çok yaygın olarak bulunan feldispatlar alterasyon sırasında önce iyonlarına ayrılmaktadır. Bu şekilde ortaya çıkan çözeltiden ortamın p. H’ sına göre, Al 2 O 3 / Si. O 2 oranı değişen, çeşitli alüminyum hidro-silikatlar ortaya çıkmaktadır.
KİL YATAKLARI Kil oluşumları; tektonik hareketlerin yavaşladığı, iklimin sıcak ve yağışlı olduğu dönemlerde yaygınlaşmaktadır. Aşınma ve taşınma, kil oluşumunun yeteri kadar gelişmesini önleyecek kadar hızlı olmamalıdır. Kil yatakları genellikle Tersiyer yaşlıdır. Daha yaşlı killer diyajenez ve metamorfizmanın etkisiyle plastik özelliklerini kaybetmektedirler. Denizel ortamlarda da kil yatakları oluşmaktadır. Ancak bunlar ateşe dayanıklılığı düşüren sodyum tuzları bakımından zengin olduklarından işletilememektedir. Ancak denizel killerin yeniden aşınıp taşınmaları ile daha kaliteli kil yatakları ortaya çıkabilmektedir. Kömürlerin oluşumu sırasında açığa çıkan humus asidi tabandaki feldispatları ayrıştırarak kil oluşumu sağlamaktadır. Bu killer oluştuktan sonra da humus asidi tarafından yıkanarak yabancı bileşenleri temizlendiğinden kaliteleri artmaktadır.
KİL YATAKLARI Kaolen oluşabilmesi için; ortamın p. H değerinin 4 ile 5 aralığında ve Al 2 O 3 / Si. O 2 oranının 1/2 olması, Montmorillonit oluşabilmesi için; ortamın p. H değerinin 8 ile 9 aralığında ve Al 2 O 3 / Si. O 2 oranının 1/3 veya daha az olması gerekmektedir. Kil yatakları, hemen her zaman, bir cinsten fazla kil mineralinin yanı sıra; kuvars, feldispat, karbonat mineralleri, jips ve organik materyaller gibi kil dışı birçok mineral ve malzeme içerebilmektedirler.
- Slides: 8