iddet G ve bask uygulayarak insanlarn bedensel ya
Şiddet Güç ve baskı uygulayarak insanların bedensel ya da ruhsal açıdan zarar görmesine neden olan bireysel ya da toplu hareketlerin tümüdür. ŞİDDET İNSANLIK SUÇUDUR
KADINA YÖNELİK ŞİDDET
KADINA YÖNELİK ŞİDDET TÜRLERİ
Aşama Şiddet tipi Doğum Öncesi Doğum öncesi cinsiyet seçimi, hamilelik döneminde annenin fiziksel şiddete maruz kalması, cinsel saldırı nedeniyle hamile kalmak (özellikle savaş ortamında hamile bırakmak amacıyla tecavüz) Bebeklik dönemi Kız çocuğu olarak, duygusal ve fiziksel istismar, sağlık ve beslenme olanaklarından faydalanmanın kısıtlanması. Çocukluk Dönemi Kadın sünneti, duygusal ve fiziksel istismar, ensest ve cinsel şiddet, beslenme, sağlık ve eğitim olanaklarından faydalanmanın kısıtlanması, fuhuşa zorlanmak. Ergenlik Dönemi Duygusal ve fiziksel istismar, ensest ve cinsel şiddet, beslenme, sağlık ve eğitim olanaklarından faydalanmanın kısıtlanması, fuhuşa zorlanmak, işyerinde cinsel saldırı, akran zorbalığı. Üreme Çağı Eş tarafından fiziksel ve duygusal istismar, evlilik içi tecavüz, namus cinayeti, iş yerinde cinsel saldırı, başlık parası, berdel, çeyiz şiddeti. Töre cinayeti. Yaşlılık Dul eş ve yaşlı olarak fiziksel, duygusal ve cinsel şiddete maruz kalma. Yaşlı anne babaların fiziksel,
Hırpalanmış Kadın Sendromu • � Aile içinde şiddete maruz kalan kadınlar genellikle benzer bir duygusal süreç yasar. Her bir aşamada yaşanan şiddete ilişkin farklı bir düşünce biçimi hakimdir. Bu asamalar su şekilde özetlenebilir: • �İnkâr • �Suçluluk • �Aydınlanma • �Sorumluluk
ŞİDDETE UĞRAMIŞ KADINA YARDIM Şiddete uğrayan ya da can güvenliğinden kuşku duyan kadın, 4320 sayılı yasa kapsamında tedbir kararı için başvurmak üzere karakola başvurabilecekleri gibi doğrudan savcılığa ya da nöbetçi aile mahkemesine de dilekçe ile başvurabilmektedirler. Aile içi şiddete maruz kalan kadın ceza davası açmak üzere yine karakola veya cumhuriyet savcılığına başvurabilir.
Şiddetin Nedenleri: q. Biyolojik nedenler, qÖğrenme yaşantısı ile ilgili nedenler, q. Toplumsal nedenler, q. Kişiler arası etkileşim ile ilgili nedenler.
Okul Şiddeti Denildiğinde • • Tehdit, Hırsızlık, Zorbalık, Cinsel saldırı, Kavga saldırı, Grup saldırıları, Haraca kesme, para sızdırma amacıyla tehditler kullanma
Okul Zorbalığı Denildiğinde • • • Tekme ya da tokat atma, İtme, çekme, dürtme, Dövme tehdidinde bulunma, Korkutma, Sözle sataşma, alay etme, dalga geçme, kızdırma, • Tacizde bulunma, • Küçük düşürme, • Ailesine hakaret etme,
Şiddet fizikseldir. Zorbalık ise fiziksel olduğu gibi sözel de olabilir.
Hangi Öğrenci Şiddete Başvurur? • • Akran baskısına karşı koyamayan, çete kavgalarının bir parçası olan, Gururuna yenik düşen, Saygı kazanma ihtiyacını bu yalla karşılamaya çalışan, İntikam almak isteyen, Çaresizlik yaşayan, Alkol veya diğer uyuşturucu maddeleri kullanan, Kendini savunmaya çalışan.
• • Şiddet ve Zorbalığın Erken Belirtileri Yalnızlık, içe dönme, Şiddet uygulama, Sık sık disiplin problemi yaşama, Okula yaralayıcı, delici alet getirme, Küçük olaylara şiddetli tepkiler verme, Yangın çıkarma, okul araç gerecine zarar verme isteği Hayvanlara eziyet etme,
UNUTMAYALIM! Yukarıda sayılanlar her zaman şiddete yol açmaz. Fakat problemlere çözüm bulunmadığında, zaman içinde bu işaretler şiddeti doğurabilir.
Şiddet ve Zorbalığı Tercih Eden Öğrencilerin Özellikleri İhtiyaçları ve kişilik özellikleri: • Benlik saygıları düşüktür, • Özgüvenleri eksiktir, • Başkalarını ve olayları kontrol etme isteği, • Başkalarının başarılarını kıskanma, • Yenilgiyi kabul edememe.
Şiddet ve Zorbalığı Tercih Eden Öğrencilerin Özellikleri İlişki problemleri: • Ebeveynleri tarafından fiziksel ve psikolojik şiddete uğrama, ihmal edilme, • Arkadaş edinememe, dışlanma, • Aile desteği ve yakınlığın olmaması, • Otoriteye karşı gelme( aile, okul vs. ), • Akranlarıyla çatışma
İlişki problemleri: • • Empati eksikliği, Sorumluluk hissetmeme, Karşı gelme, İletişim becerilerindeki eksiklik.
Hangi Öğrenciler Şiddete Maruz Kalır • • • İçe dönük, Kaygılı, Güvensiz, Çekingen, Benlik saygısı yetersiz, Sosyal becerileri zayıf, Yeterince arkadaşı olmayan, Sosyal ortamlarda dışlanan, Zorbaca davranışlara maruz kaldıklarında nadiren karşı koyabilen, • Anne-babalarına bağımlı, • Az sevilen…
Sonuçları • • • Korku ve endişe, Okulu sevmemeye, Zorbalığın olduğu yerden kaçınma, Okuldan kaçma, Kaygı, kızgınlık ve çaresizlik duygusu, Bazı kronik hastalıkların oluşmasına, Devamsızlıkta artış, Başarı düzeyinde düşme, Özgüvenin azalmasına.
AİLE İÇİ ŞİDDET
• Aile içi şiddet aile üyelerinden birinin diğerini duygusal, fiziksel ve cinsel istismara maruz bırakması, sosyal olarak izole etmesi ve maddi açıdan kontrol etmesi ya da yoksun bırakması gibi davranışları içerir. Ev içindeki şiddete tanık olmak çocukları ve geleceklerini ciddi bir biçimde etkileyebilir.
• Pek çok ebeveyn çocuğun bu şiddetten etkilenmeyeceğini ya da çocuğun izlediklerini unutacağını düşünür. Ancak çocuklar unutmazlar. Aile içindeki şiddete tanık olan çocukların, diğer çocuklara nazaran daha yüksek düzeyde duygusal ve davranış bozukluklarına sahip oldukları bilinmektedir.
• Bu şiddet çocukları, onların yaşına, cinsiyetlerine aile içindeki pozisyonlarına ve rollerine göre değişik şekilde etkiler.
AİLE İÇİ ŞİDDETİN ÇOCUK ÜZERİNDEKİ OLASI ETKİLERİ • Uyku bozuklukları ve kabuslar • Gelişimsel gecikmeler • Davranışlarda gerileme, tuvalet eğitimi alan çocuğun yeniden yatağını ıslatmaya başlaması gibi. • Kaygılı ya da korku dolu olması
• Sinirli olması ve içe kapanması, • Baş, karın ağrısı gibi psikosomatik hastalıklar, • Hayvanlara eziyet etme, • Evden kaçma gibi davranış problemleri, • Evde ve/veya okulda saldırgan davranışlar, konuşma ve suça yönelme eğilimi • Alkol, sigara, madde bağımlılığı eğilimi
AİLE İÇİ ŞİDDETİN UZUN DÖNEMDEKİ ETKİLERİ • Ebeveynlerinin davranışlarını model alabilirler. • Şiddet davranışları kuşaktan kuşağa aktarılır. • Kişisel ilişkilerinde şiddete başvuran kişilerin çoğu çocukken aile içi şiddete tanık olmuş ya da istismar edilmiş çocuklardır
ANNE BABALARIN BİLMESİ GEREKENLER. . . • Çocuklar, yetişkinlerin bakımına ve korumasına muhtaçtırlar ve hiç bir şekilde fiziksel istismara maruz kalmamaları gerekmektedir.
• Ne yaparsa yapsın, hiç bir çocuk dövülmeyi ya da istismar edilmeyi hak etmez ve bu tür bir davranıştan öğrenebileceği hiç bir olumlu ders yoktur. Çocuğun öğrenebileceği tek şey, bunun bir sorun çözme yolu olduğudur.
• Çocuklar doğruyu yanlışı ebeveynlerini taklit ederek bulurlar. Eğer siz ona vurursanız, o da başka birine vurmanın yanlış olmadığını düşünecektir. • Şiddet çatışma yaratır.
ANNE VE BABALARA ÖNERİLER
• Çocuğun gereksinimlerine, isteklerine sürekli aynı sabırla ve ilgiyle yanıt vermenin oldukça zor bir iş olduğudur.
• Bu durum, özellikle sıkıntılı, stresli, yorgun ya da üzgün olduğumuz zamanlarda ya da çocuğun bakımında bize yardım edecek bir aile üyesi ya da arkadaşımız olmadığında daha da zorlaşır.
• Her ebeveyn çok zor ve sorunlu günler geçirebilir ya da olan bitenin acısını çocuklardan çıkardıkları zamanlar olabilir. • Bu, onların iyi ebeveynler olmadıklarının göstergesi değildir.
• Onlar sadece zorlu koşullarda uygun sorun çözme becerilerini kullanamayabilirler. • Anne babaya düşen uygun sorun becerilerini geliştirmek; • topluma düşen de anne babaların bu tür becerileri öğrenmeleri için gerekli koşulları sağlamaktır.
Çocuğunuza sık onu sevdiğinizi söyleyin. İster bebek olsun ister bir ergen, tüm çocuklar sevildiklerini ve değer verildiklerini hissettiklerinde: *Daha mutlu olurlar. *Yeni şeyleri denemek için kendilerine olan *güvenleri artar. *Kendi başarılarını fark eder ve bundan keyif *alırlar. *Kendilerine ve diğer insanlara değer veririler. *Gelecek için umutları olur.
• Her ebeveyn çocuklarının doğru seçimler yapması ve iyi davranışlarda bulunması konusunda onlara yol göstermekten sorumludur. Bunu yapabilmenin en uygun yolu, çocuğunuza sizin ulaşmaya çalıştığınız sonuçlardan oluşan bir dizi seçenek sunmaktır.
• Örneğin, sizin istediğiniz çocuğunuzun iyi beslenmesi ise, onun sevmediği bir şeyi yemesi için onu zorlamak yerine, onun eşit besin değerine sahip yiyeceklerden bir seçim yapmasını sağlamaktır. Bu, sizin ve çocuğunuz arasında yaşanacak bir güç savaşını önler.
• ‘Çünkü ben öyle istiyorum’ demenin bir dahaki sefere hiç bir yararı olmayabilir. • Bu nedenle, çocuğunuz bir şeyi yanlış yaptığında hatanın ne olduğunu ve bunu nasıl düzeltebileceğini onunla tartışın.
• Çocuğunuzla konuşurken onun kendisini, varlığını değil, davranışını reddettiğinizi anlaması gerekir.
• Örneğin, çocuğa masasını doğru düzgün toplamadığında ‘Sen ne beceriksiz çocuksun? ’ diye çıkışmakla, ‘eline sağlık güzel olmuş, hadi gel bakalım biraz daha toplayabilir miyiz? ’ demek arasında gerçekten çok büyük bir fark vardır.
• Çocuğunuzu dinleyin ve görüşlerine saygı gösterin. Onunla iletişim kurun Kimse yok mu? ve sorunların çözümünü beraberce bulmaya çalışın.
• Çocuğunuzun davranışları için yaşına uygun, mantıklı sınırlar koyun. Gerekiyorsa çocuğun gelişim dönemlerine ilişkin bilgi toplayın, uzmanlara danışın.
• Eğer kontrolünüzü kaybedip istemediğiniz bir şeyi öfkeyle çocuğunuza söylerseniz asla özür dilemekten utanmayın.
• Bu şekilde çocuğunuz yetişkinlerin de hata yapabileceğini ve bunu açıklayabileceklerini görür.
• Çocuğunuza davranışını, görünüşünü etiketleyen isimler takmayın. Bu isimler onun benlik saygısına zarar verebilir.
• Çocuğunuzu, iyi ve olumlu davranışından dolayı takdir etmekten çekinmeyin. Bu onu şımartmaz; aksine bu iyi ve olumlu davranışı yeniden yapması için onu yüreklendirir ve kendine güveninin artmasını sağlar.
• Onların yeteneklerine saygı duyun. En ufak başarılarını bile övün.
• Siz onların iyi davranışlarını gördükçe ve bunun için onları takdir ettikçe onlar dikkatinizi çekmek için daha az yakınacaklardır.
• Çocuklara ve ergenlere başarısızlıklarla ve hayal kırıklıklarıyla nasıl baş edeceklerini öğretin. Hiç kimse her şeyi mükemmel bir biçimde yapamaz.
• Çocukların bazen başarısız olacaklarını öğrenmeleri çok önemlidir. Onların hayal kırıklıklarını paylaşın ve onlarla konuşun.
• Duygusal istismarda dahil, pek çok ihmal ve istismar kasıtlı olarak gerçekleşmez. Çok büyük bir kısmı ebeveynin çocuk gelişimine ilişkin yetersiz ya da uygun olmayan bilgilerinden kaynaklanır.
• ÇOCUKLAR BÜYÜKLERİ TAKİP EDER
UNUTMAYIN ! ! ! SON OLARAK HİÇBİR KOŞULDA ÇOCUĞUNUZDAN İLGİ VE SEVGİNİZİ ESİRGEMEYİN ! ! ! AKSİ TAKTİRDE, SİZDEN GÖREMEDİĞİ İLGİ VE SEVGİYİ:
Olumsuz davranışlı arkadaşlarda Sigara, alkol veya uyuşturucuda Uzun telefon Kafe köşelerinde konuşmalarında Kendi yalnızlığında veya İntiharda ARAYACAKTIR. . .
UNUTMAYIN; SİZİN ÇOCUĞUNUZ OLARAK DOĞMAK ONLARIN ELİNDE DEĞİLDİ, ANCAK SEÇME HAKLARI OLSAYDI, SİZDEN BAŞKA KİMSENİN ÇOCUĞU OLMAK İSTEMEZLERDİ. . .
- Slides: 58