Hekim grevleri sorumluluu ve genel anlamda tbbi sorumluluk
Hekim görevleri, sorumluluğu ve genel anlamda tıbbi sorumluluk
Hekimin, tarih boyunca, insan sağlığına faydalı olduğu zaman takdir edilmesine karşın, zarar verdiğinde, sorumlulukla karşıya kaldığı tarihi belgelerden anlaşılmaktadır. • Mezopotamya uygarlığından günümüze yazılı belgeler olarak gelen, Hammurabi Kanunları’nda “hekimin neşter ile tehlikeli bir yara açarak hastasını öldürmesi veya gözünü harap etmesi halinde iki elinin de kesileceği” belirtilmektedir. Burada istenmeyen sonucun, sorumluluk için yeterli kabul edildiği anlaşılmaktadır. • Hindistan’da Manu ve Zoroastra Kanunları’nda, hekimin sorumluluğunun yine hekimlerden oluşan bir jüri tarafından saptanan kusura dayandırıldığı görülmektedir. • Mısır’da ise hekim, deney ve uygulamalara dayanan tıp kurallarına uymadığı zaman sorumlu tutulmuştur. Burada ise kurallara uymama kusur olarak kabul edilmektedir.
Eski Yunan’da Hipokrat ve onu izleyenler tarafından, hekim sorumluluğunun ilk temelleri ortaya atılmış, “tıp kurallarına uyulmama” kusur olarak kabul edilmiştir. • Çağlar boyunca da kusur, hekim sorumluluğunda temel ve değişmez bir unsur olarak günümüze kadar gelmiştir. • Hekimlik Uygulamalarının Hukuka Uygunluğu Her türlü tanı ve tedavi girişiminin, tıbbi yardım ve müdahalenin hukuken korunması bir başka deyişle olumsuz, zararlı sonuçlarından hekimin sorumlu tutulmaması için hekimin yetkili olması, hasta onamının varlığı ve uygulamanın tıp ilke ve kuralları ile genel hukuk kurallarına uygun olması gereklidir. • Uygulamanın tıp ilke ve kurallarına uygunluğu, hekimin hastasına karşı sadakat, özen, tedavi ve tedavinin sürdürülmesi, bilgi ve belgeleri kayda geçirme ve saklama yükümlülüklerini içerir.
Hekimin yetkili olması Ancak yasalarla belirlenen koşulları taşıyanlar tıp sanatını uygulamaya hak kazanır. • Sağlık Bakanlığı’nca tescil edilmiş Tıp Doktorluğu diploması, hekimlik mesleğinin yapılması için ilk koşuldur. Bazı istisnaları dışında Türk vatandaşı olmak ikinci koşuldur (1219 SK Md. 1, 4). • Türkiye’de genel tababet-pratisyen hekimlik yapmak için ihtisas şartı yoktur. Ancak Radyodiagnostik, Radyoterapi, Nükleer Tıp sahalarındaki cihazları kullanmak, rahim tahliyesi ve sterilizasyon işlemleri yapmak için özel eğitim veya uzmanlık sınırlaması vardır. • Cerrahi branşta ihtisas sahibi olmayanların büyük cerrahi işlemleri yapamayacağı, lokal ve genel anestezi ile yapılan büyük ameliyatların uzmanı ile beraber diğer bir hekimle yapılabileceği, ancak uzman bulunmayan ve getirilmesi imkanı olmayan durumlarda bir hekimin cerrahi müdahalede bulunabileceği 1219 sayılı kanunda (Md. 3, 23) belirtilmektedir
Hasta onamı • Kişiler tıbbi yardım isteme yada hastalığın kaçınılmaz sonucuna katlanma konusunda seçme hakkına sahiptir. Hastanın, yaşam yada sağlık hakkını kullanması için hekime izinonay-vekalet vermesi gerekir. • Yapılacak tıbbi bir girişimin hukuka uygunluğunu sağlayan hasta onamının alınmasında ilk adım, hastanın ayırtım (temyiz) yeteneğine sahip olup olmadığının saptanmasıdır. Türk Medeni Kanunu’nun ayırtım yeteneğini kaldıran koşullar olarak kabul ettiği yaş küçüklüğü, akıl zayıflığı ve hastalığı durumlarında ise veli veya vasinin onamı geçerli olmaktadır (1219 SK Md. 70).
Uygulamanın tıp ilke ve kuralları ile genel hukuk kurallarına uygun olması • Sadakat (sır saklama), • • Özen, • • Tedavi ve tedavinin sürdürülmesi, • • Bilgi ve belgelerin kayda geçirilmesi ve saklanması, yükümlülüklerine uyulmasını gerektirir.
Hekimin meslek sırrını açıklamasının hukuka uygun olduğu durumlar • (1): 1. Sır sahibi hastanın onamı ve izni ile yapılan açıklamalar. • 2. Bildirimi zorunlu durumlar. (TCK ve UHK gereğince bildirimi zorunlu durumlarda bildirim görevini yapan hekimin cezai ve hukuki sorumluluğu olamaz. ) • 3. Meslek yemini yapanlara ve hastanın yakınlarına yapılan açıklamalar. (Hastanın tersine bir isteği olmayan durumlarda) • 4. Toplum yararına olan haller; ihbarı zorunlu bulaşıcı hastalıklar ve meslek hastalıkları. • 5. Yetkili makamın emri. • 6. Polise ve avukatlara yapılan açıklamalar. (Hastanın bilgisi ve onamı halinde
Özen yükümlülüğü • Hekimin tıbbi müdahaleyi iyileştirmeyle sonuçlandırma, hastanın sağlığına kavuşacağı yolunda bir güvence verme zorunluluğu yoktur (TDN Md. 13). Ancak mesleki uygulamalarını yüksek özenle yürütme borcu vardır ( TDN Md. 2, 14). • Tıp sanatının içerdiği tehlikeler ayrıca insan yaşam ve sağlığının kişilik hakkı ile korunmuş olması özen yükümlülüğünü daha duyarlı hale getirmiştir.
HEKİM YEMİNLERİNDE DEĞERLER Merhamet Adanmışlık Yardıma Hazır Olmak
Roma Ordusu Hekimi Scribonus M. S. 1. yy. “Düşmanını dostunmuş gibi tedavi et!”
Ülkemizde Başlıca Önemli ve Bilinmesi Gerekli Sağlık Mevzuatı • 11. 04. 1928 tarih ve 1219 sayılı “Tababet ve Şuabatı Sanatları Tarz-ı İcrasına DK” • 24. 02. 1930 tarih ve 1993 sayılı • 11. 01. 1936 tarih ve 38 sayılı “Umumi Hıfzısıhha Kanunu” “Tababeti Adliye Kanunu” • 23. 01. 1953 tarih ve 6023 sayılı “Türk Tabipleri Birliği Kanunu” • 13. 01. 1960 tarih ve 412678 sayılı “Tıbbi Deontoloji Nizamnamesi” • 10. 09. 1982 tarih ve 85319 sayılı • 15. 5. 1987 tarih ve 19461 sayılı • 01. 09. 1998 tarihli • 27. 03. 2002 tarih ve 24708 sayılı “Yataklı Tedavi Kurumları İşletme Yön. ” “Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu” “Hasta Hakları Yönetmeliği” “Özel Hastaneler Yönetmeliği” • 22/05/2002 tarih ve 24762 sayılı “İlkyardım Yönetmeliği” • 01. 06. 2005 tarih ve 5237 sayılı “Türk Ceza Kanunu” • . . . .
DÜNYA HEKİMLER BİRLİĞİ Cenevre Bildirgesi 1948 MESLEKİ BAĞLILIK YEMİNİ Tıp Mesleğine bir üye olarak kabul edildiğim şu anda: Kendi yaşamımı insanlığın hizmetine adayacağıma bütün varlığımla yemin ederim. … Bunlara bütün varlığımla, özgür olarak onurum üzerine and içerim.
Hekimlerin Sorumlulukları üMesleki sorumluluk üİdari sorumluluk üCezai sorumluluk üHukuki (tazminat) sorumluluk
Mesleki sorumluluk Türk Tabipleri Birliği • Tıbbi Deontoloji Tüzüğü, • TTB Soruşturma ve Yargılama Yönetmeliği, • Tababet ve Uzmanlık Tüzüğü, • 1219 Sayılı Kanun (6023 Sayılı Kanun 4. Maddesi) Tabip Odaları Onur Kurulları
İdari sorumluluk İlgili Kurum • Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun (657 ve 4483 sayılı kanunlar) • Özel Hastaneler Tüzüğü, • Yataklı Tedavi Kurumları İşletme Yönetmeliği, • Organ ve Doku Nakli Hizmetleri yönetmeliği, Acil Sağlık Hizmetleri Yönetmeliği, Sağlık raporu verilmesi hakkında Yönetmelik • İlgili Kurumun atayacağı soruşturmacı
Cezai Sorumluluk Ceza Mahkemesine • Türk Ceza Kanunu (TCK) • Mahkemenin atayacağı hekim / hekimler, • Adli Tıp Kurumu ilgili ihtisas dairesi, • Üniversite Adli Tıp Anabilim Dalları, • Yüksek Sağlık Şurası
Hukuki sorumluluk Hukuk Mahkemesine • Borçlar Kanunu • Mahkemenin atayacağı hekim / hekimler, • Adli Tıp Kurumu ilgili ihtisas dairesi, • Üniversite Adli Tıp Anabilim Dalları,
Hekimin sorumluluğundan söz edebilmek için 1. Eylemin hukuka aykırı olması, yani suç teşkil etmesi, 2. Hekimin kusurunun bulunması, 3. Bir zararın meydana gelmiş olması, 4. Zarar ile kusurlu eylem arasında illiyet bağı olması gereklidir
mağdurun rızası hukuka uygunluk sebepleri kapsamı içine alınmıştır 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu Hapis cezasının ertelenmesine olanak tanımıştır. Adli para cezaları ertelenemez Taksirle işlenen suçlarda kusurun sekiz üzerinden paylaştırılmasına son verilmiştir "uzlaşma" şikayete bağlı suçlarda, failin suçu kabullenmesi ve doğmuş olan zararın tümünü veya büyük bir kısmını ödemesi veya gidermesi koşuluyla mağdur ile fail özgür iradeleri ile uzlaştıklarında ve bu husus C Sav. veya hakim tarafından saptandığında kamu davası açılmaz veya davanın düşürülmesine karar verilir. İki yıl veya daha az süreyle hapis cezasına mahkûm edilen kişinin cezası ertelenebilir Bir yıl veya daha az süreli hapis cezası, bazı tedbirlere çevrilebilir. Bunlar; 1. adli para cezası , 2. mağdurun zararının tazmini, 3. bir meslek veya sanatı öğrenme, 4. belirli yerlere gitmekten yasaklanma, 5. ehliyet veya ruhsatın geri alınması, 6. meslek ve sanatı yapmaktan yasaklanma, 7. kamuya yararlı bir işte çalıştırma. Gün para cezası sistemi Dava ve ceza zamanaşımı süreleri önemli sayılabilecek oranda artırılmıştır
5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu TCK. Madde 4 Ceza kanunlarını bilmemek mazeret sayılmaz
HEKİMİN TIBBİ UYGULAMA HATALARINDAN DOĞAN CEZAİ SORUMLULUĞU • Hekimin cezai sorumluluğu geniş anlamda hekimin tıp mesleğini icra ederken işlediği suçlarla, bu mesleğin icrası dolayısıyla işlemiş olabileceği suçlardan dolayı sorumluluğunu ifade eder. • Hekim, hukuk düzeni tarafından kendisine tıp mesleğini icra etme ve dolayısıyla tıbbi müdahalelerde bulunma yetkisi tanınmış pratisyen veya uzman , insan sağlığı ile uğraşan ve hastalıkları tanımayı ve iyileştirmeyi kendine uğraş edinen kimsedir. • Hekimler mesleki faaliyetlerini serbest meslek şeklinde veya özel sağlık kuruluşları ile başkaca kurumların sağlık servislerinde özel hukuk sözleşmesi içinde ya da devlet teşkilatına dahil bir kurumda kamu görevlisi olarak yürütürler.
Temelde dokunulmaz olarak kabul ettiğimiz insan vücudu, hekimin uygulama alanını teşkil etmektedir. • İnsan vücuduna müdahale edebilme görev ve sorumluluk alanı nedenle de hekimlik mesleği diğer mesleklerden farklı ve ağır risk taşıyan bir meslektir. • Hekimin en ufak bir dikkatsizlik ya da tedbirsizliği insan hayatını, sağlığını, bir başka deyişle yaşam hakkını ve sağlık hakkını tehlike altına sokabilmektedir. • Hekim hasta ilişkisi tıbbi uygulama hatalarının esasını oluşturmaktadır; çünkü hekimin hastayı ilk görmesinden başlayarak anamnez 2, tanı, tedavi ve izleme aşamalarında hekimin hastayla kurduğu ilişki tıbbi uygulamalarda temel yapıyı oluşturmaktadır
Hasta • Hasta, sağlık hizmetlerinden faydalanma ihtiyacı bulunan kimseyi ifade etmektedir. 3 Öğretide hasta kavramının Farsça “yorgun” anlamına geldiği ve “bir tedavi işlemine, bir cerrahi müdahaleye rıza gösteren, müdahalenin pasif tarafı olan kişi” olarak tanımlanabileceği açıklanmaktadır
Aydınlatılmış Onam • Hastanın bilgilendirilmiş onayı herhangi bir tıbbi girişimin ön koşuludur. Kişinin vücudu üzerindeki hakları göz önünde bulundurulduğunda, tıbbi girişimlerde hastanın rızası, bir hukuka uygunluk nedeni olarak aranmaktadır. • Sağlık Bakanlığı tarafından hazırlanan “Tıbbi Müdahalelerde Bilgilendirilmiş Rıza Alınması Yönetmeliği Taslağı’nda “bilgilendirme” başlığı ile «aydınlatma, ” bilgilendirilmiş rıza” başlığı ile de aydınlatılmış onam tanımlanmıştır.
Tedavi ve Tıbbi Uygulama • Tıbbi müdahale veya tıbbi girişim olarak da kullanılan tıbbi uygulama kavramı, tedavi kavramıyla yakından ilgilidir. • Yargıtay verdiği bir kararda tıbbi uygulama kavramına değinmiştir: “Hekim tababeti yerine getirirken, tıbbı uygularken kişinin yaşamasını düzenlemek, sağlığını sağlayabilmek amacıyla çeşitli faaliyetlerde bulunmaktadır. • Bu faaliyetler hastalığın teşhisi, gerekli ilaçların verilmesi, cerrahi müdahalelerin yapılması, hastalığın devamlı olarak gözetilmesi, gerektiğinde yan etkili tedavi yollarına, yeni usullere başvurması gibi çeşitli konuları kapsamaktadır.
Malpraktis(Malpractice) • Malpraktis (malpractice), latince “mala praxis” sözcüklerinden köken alır. İlaç kullanımından hastane enfeksiyonlarına kadar tıbbi bakımın her aşamasında ortaya çıkabilecek ve hastaya zararı dokunan tıbbi kusur veya hataları kapsamına almaktadır.
TCK. Madde 85 (1) Taksirle bir insanın ölümüne neden olan kişi, iki yıldan altı yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
TCK. Madde 21 (1) Suçun oluşması kastın varlığına bağlıdır. Kast, suçun kanuni tanımındaki unsurların bilerek ve istenerek gerçekleştirilmesidir. (2) Kişinin, suçun kanuni tanımındaki unsurların gerçekleşebileceğini öngörmesine rağmen, fiili işlemesi halinde olası kast vardır.
TCK. Madde 22 (2) Taksir, dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla, bir davranışın suçun kanuni tanımında belirtilen neticesi öngörülmeyerek gerçekleştirilmesidir. (3) Kişinin öngördüğü neticeyi istememesine karşın, neticenin meydana gelmesi halinde bilinçli taksir vardır; bu halde taksirli suça ilişkin ceza üçte birden yarısına kadar artırılır.
TCK. Madde 53 (6) Belli bir meslek veya sanatın ya da trafik düzeninin gerektirdiği dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla işlenen taksirli suçtan mahkûmiyet hâlinde, üç aydan az ve üç yıldan fazla olmamak üzere, bu meslek veya sanatın icrasının yasaklanmasına ya da sürücü belgesinin geri alınmasına karar verilebilir. Yasaklama ve geri alma hükmün kesinleşmesiyle yürürlüğe girer ve süre, cezanın tümüyle infazından itibaren işlemeye başlar.
TCK. Madde 135 (1) Hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydeden kimseye altı aydan üç yıla kadar hapis cezası verilir. (2) Kişilerin siyasî, felsefî veya dinî görüşlerine, ırkî kökenlerine; hukuka aykırı olarak ahlâkî eğilimlerine, cinsel yaşamlarına, sağlık durumlarına veya sendikal bağlantılarına ilişkin bilgileri kişisel veri olarak kaydeden kimse, yukarıdaki fıkra hükmüne göre cezalandırılır. TCK. Madde 136 (1) Kişisel verileri, hukuka aykırı olarak bir başkasına veren, yayan veya ele geçiren kişi, bir yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. TCK. Madde 137 (1) Yukarıdaki maddelerde tanımlanan suçların; a) Kamu görevlisi tarafından ve görevinin verdiği yetki kötüye kullanılmak suretiyle, b) Belli bir meslek ve sanatın sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle, İşlenmesi hâlinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır.
TCK. Madde 210 (2) Gerçeğe aykırı belge düzenleyen tabip, diş tabibi, eczacı, ebe, hemşire veya diğer sağlık mesleği mensubu, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Düzenlenen belgenin kişiye haksız bir menfaat sağlaması ya da kamunun veya kişilerin zararına bir sonuç doğurucu nitelik taşıması hâlinde, resmî hükümlerine göre cezaya hükmolunur. belgede sahtecilik
TCK. Madde 257 (1). . . . görevinin gereklerine aykırı hareket etmek suretiyle, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir kazanç sağlayan kamu görevlisi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (2). . . görevinin gereklerini yapmakta ihmal veya gecikme göstererek, kişilerin mağduriyetine veya kamunun zararına neden olan ya da kişilere haksız bir kazanç sağlayan kamu görevlisi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Hekimler İçin Mesleki Sorumluluk Sigortası Süreci İlk olarak 16 Mart 2006 tarihli 26110 sayılı Resmi Gazetede Mesleki Sorumluluk Sigortası Genel Şartları yayımlanmıştır. Bu Genel Şartlara ek olarak 21 Eylül 2006 tarih ve 26296 sayılı Resmi Gazetede Mesleki Sorumluluk Sigortası Genel Şartları yayımlanmıştır. Bu alt branş altında Hekimler de dahil olmak üzere muhasebecilere, avukatlara ve sigorta acentelerine mesleklerini icra ederlerken üçüncü şahıslar nezdinde sebep olacakları zarar ziyana sigorta sektörünce teminat sağlanmıştır. 36
UZMANLIK DALI Pratisyen Tabip Diş Tabibi Aile Hekimliği Kadın Hastalıkları ve Doğum İç Hastalıkları Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anesteziyoloji ve Reanimasyon Genel Cerrahi (Genel şirürji) Radyoloji (Radyodiyagnostik) Göz Hastalıkları Pratisyen Tabip Genel Toplam TOPLAM POLİÇE ADEDİ 24. 712 17. 701 10. 991 5. 977 5. 819 5. 608 5. 077 4. 977 3. 814 3. 564 24. 712 88. 240 TOPLAM NET PRİM 7. 418. 295 5. 310. 963 3. 297. 828 4. 481. 776 2. 908. 817 2. 803. 530 3. 806. 636 3. 732. 450 1. 906. 296 1. 781. 368 7. 418. 295 37. 447. 960 (*) Günümüzde yürürlükte olan poliçeler kullanılmıştır. 38
Tıbbi Kötü Uygulamaya İlişkin Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Sonrası Sigorta Sektöründeki Durum Hekimler için zorunlu mesleki sorumluluk sigortası uygulaması yürürlüğe girdikten sonra tüm hekimlerin sigorta poliçesinin bulunması zorunluluğu nedeniyle Türkiye’de mevcut 132. 954 hekime sigorta teminatı sağlanmıştır. Bu poliçelerin toplam prim üretimi bugüne kadar 58, 6 Milyon TL olup Poliçe başına prim 440. - TL olarak gerçekleşmiştir. Bu teminatı sağlayan 2010 yıl sonu itibariyle 21 Sigorta Şirketi bulunmaktadır. 39
- Slides: 40