GENEL OLARAK ETK ve AHLAK KAVRAMLARI Ahlak Ahlk

  • Slides: 11
Download presentation
GENEL OLARAK ETİK ve AHLAK KAVRAMLARI • Ahlak: • ‘Ahlâk’, hiç yabancısı olmadığımız, gündelik

GENEL OLARAK ETİK ve AHLAK KAVRAMLARI • Ahlak: • ‘Ahlâk’, hiç yabancısı olmadığımız, gündelik hayatta sıkça duyduğumuz, kullandı- ğımız bir sözcük. Belki şöyle demek daha doğru: Gündelik hayatta sıkça duydu- ğumuz ve kullandığımız sözcük, ‘ahlâk’ değil de, ‘ahlâksız’ veya ‘ahlâksızlık’. Zira ahlâkla ilgili düşüncelerimizi çoğu zaman harekete geçiren, ahlâksızlık yahut ahlâka aykırılık olarak kabul ettiğimiz eylemlerdir. ahlâk sözcüğüyle ilgili ilk olarak, karaktere veya kişiliğe gönderme yapan bir anlamı tespit edebiliriz. Bu anlamın, erdem veya fazilet dediğimiz kavramlarla yakından ilişkili olduğu açıktır. Bu kullanımıyla ahlâklı veya güzel ahlâk sahibi insan, erdemli insandır. Mesela, dürüst, öfkesine hakim olabilen, iyiliksever, yardımsever vb. bir kişidir.

 • Ahlâksız veya kötü ahlâk sahibi insan ise, bu erdemlerden yoksun olan insandır.

• Ahlâksız veya kötü ahlâk sahibi insan ise, bu erdemlerden yoksun olan insandır. Yani yalan söyleyen, öfkesine hakim olamayan, başkalarına iyilik yapmayan, ihtiyacı olanlara yardım etmeyen vb. bir kişi. Ahlâk sözcüğü, bir toplum, grup veya kurumla ilişkilendirilerek de kullanılır. ‘Burjuva ahlâkı’ veya ‘köle ahlâkı’, ‘Hıristiyan ahlâkı’ veya ‘islam ahlâkı’, ‘Alman ahlâkı’ veya ‘Türk ahlâkı’, ‘Avrupa ahlâkı’ veya ‘Ortadoğu ahlâkı’ gibi kullanımlar, ahlâk sözcüğünün ilişkilendirildiği toplum, grup veya kurumun davranış kuralları bütününe gönderme yapar.

 • Ahlâk, insanların gerek birbirlerine gerekse topluma karşı yükümlülüklerini belirleyen insan davranışları ile

• Ahlâk, insanların gerek birbirlerine gerekse topluma karşı yükümlülüklerini belirleyen insan davranışları ile bir arada yaşama kural ve standartlarının bütünü olarak tanımlanmaktadır. Ahlâk, toplum içinde bir arada yaşama sorunlarını düzenleyen kurallardan, değerlerden, haklardan, görevlerden ibarettir.

 • Ahlâk insanın doğuştan getirdiği veya sonradan kazandığı bir takım tutum ve davranışların

• Ahlâk insanın doğuştan getirdiği veya sonradan kazandığı bir takım tutum ve davranışların tümü, kişide huy olarak bilinen iyi ve güzel olan niteliklerdir. Toplum içinde bireylerin uymak zorunda bulundukları davranış biçim ve kurallarıdır. Ahlâk, belli bir grupta, belirli bir süre geçerli olan değişik ve değişken değer yargıları ve davranış normları sistemlerini ifade etmektedir (Kuçuardi, 1999: 16).

 • Türk Dil Kurumu’nun Türkçe Sözlüğünde (1982), ahlâk, “ 1. Bir toplum içinde

• Türk Dil Kurumu’nun Türkçe Sözlüğünde (1982), ahlâk, “ 1. Bir toplum içinde kişilerin uymak zorunda bulundukları davranış kuralları, aktöre. 2. Bu kuralları inceleyen bilim, törebilim. 3. Kişinin içinde bulunduğu çevrede güdülen töreye uyma yetisi” olarak tanımlanmaktadır. Bu tanımlardan da anlaşıldığı gibi Türkçe’de etik, kişisel ahlâk olarak aktöre, toplumsal ahlâk olarak töre ve bilim olarak da törebilim deyimleri ile karşılanmıştır.

 • Dictionnaire Larousse- Ansiklopedik Sözlük’te (1993– 1994), “ 1. Bir toplumda, belli bir

• Dictionnaire Larousse- Ansiklopedik Sözlük’te (1993– 1994), “ 1. Bir toplumda, belli bir yaşam anlayışından kaynaklanan ve mutlak olarak iyi olduğu düşünülen davranış kurallarının tümü. 2. Bir kişinin iyi yanlarını, huyunu veya karakterini belirten tutum ve davranışların tümü” şeklinde tanımlanmaktadır. Yine aynı sözlükte, felsefi olarak, ahlâk, “bir toplumun belli bir döneminde bireysel ve toplumsal davranış kurallarını saptayan ve inceleyen bilim; iyinin ve kötünün bilimi” olarak; hukuksal açıdan da ahlâk kuralları, “bir toplumda zaman içinde ortaya çıkan, devletin yaptırım gücünden yoksun olsalar da insan davranışlarını iyi ve kötü diye niteleyerek toplum hayatında düzenleyici rol oynayan kuralların tümü” biçiminde tanımlanmaktadır.

 • Ahlâk eylemlerle ilgilidir, davranış kurallarıdır; ama her türlü eylemle ve bütün davranış

• Ahlâk eylemlerle ilgilidir, davranış kurallarıdır; ama her türlü eylemle ve bütün davranış kurallarıyla ilgili olarak ahlâk sözcüğünü kullanmaktan kaçınırız. Bir toplumda geçerli olan pek çok davranış kuralı vardır. Ahlâk sözcüğünü çok geniş bir anlamda ele alırsak, bütün davranış kurallarına ahlâk demek mümkündür.

 • Ama bir ülkenin hukuk sisteminde geçerli olan bir hukuk normuna ahlâk kuralı

• Ama bir ülkenin hukuk sisteminde geçerli olan bir hukuk normuna ahlâk kuralı dersek veya o toplumun ahlâkından bahsederken hukuk normlarını da ahlâka katarsak, yadırganırız. Öyleyse ahlâk sözcüğünü, kurumlaşmış ve devlet desteğini almış kurallar olarak hukuktan, daha çok bazı ritüelleri, törensel nitelikli eylemleri işaret etmek anlamında geleneklerden ayrı bir anlamda kullanıyoruz. ahlâk sözcüğünün betimsel ve normatif anlam taşıyan iki kullanımı vardır.

 • Birincisi, özellikle toplum veya gruplarla ilgili olduğunda, var olan davranış kurallarına gönderme

• Birincisi, özellikle toplum veya gruplarla ilgili olduğunda, var olan davranış kurallarına gönderme yapar. Bir toplumun ahlâkından bahsederken, uyulması gereken kurallardan değil, uyulmakta olan kurallardan bahsederiz. Bu nedenle böyle bir kullanım, tasvir etme işlevine sahip olmak anlamında betimseldir.

 • ikincisinde ise, uyulması gereken kurallar düşüncesi vardır. Bu anlamıyla ahlâk, insanlara uyma

• ikincisinde ise, uyulması gereken kurallar düşüncesi vardır. Bu anlamıyla ahlâk, insanlara uyma talebinde bulunmak anlamında kullanılır, dolayı- sıyla da normatiftir. Ancak ahlâkî olmak, sadece kurala uygun olmakla açıklanmaz. Ahlâka uygun eylem doğru, uygun olmayan yanlış olarak nitelenmiş olurken, aynı zamanda, ahlâkî eylemin iyiye yöneldiğini, ahlâka aykırı eylemin de kötüye yöneldiği söylemiş oluruz. Dolayısıyla ahlâk kuralları, doğru ve iyiye yönelmiş eylemi talep eden kurallardır. Ahlâkî nitelemenin bu özelliği, ahlâk kurallarını diğer davranış kurallarından ayıran en önemli yönüdür.

 • Sözgelimi yukarıda, her ikisi de davranış kuralı olmasına rağmen ahlâk kurallarından bahsederken

• Sözgelimi yukarıda, her ikisi de davranış kuralı olmasına rağmen ahlâk kurallarından bahsederken hukuk kurallarını kastetmediğimizi belirtmiştik. işte bunun en büyük nedeni, hukuk kurallarına uygun bir eylemin, en azından sırf hukuka uygun olmak nedeniyle ahlâkî anlamda iyi olarak nitelendirilemeyeceğidir. Bir eylem hukuka, geleneklere, moda kurallarına vs uyduğu için doğru olmaz. Yahut farklı bir ifadeyle, ahlâka uygunlukla kastedilen doğru olma, kendine özgü bir doğru olmadır.