ETKL ANABABA ETM SEYHAN REHBERLK ARATIRMA MERKEZ PDR
ETKİLİ ANA-BABA EĞİTİMİ SEYHAN REHBERLİK ARAŞTIRMA MERKEZİ PDR BÖLÜMÜ
SEMİNERİN AMACI Anne – babalara, ergenlere karşı sergiledikleri davranışlarda farkındalık kazandırmak ve lise dönem çocuklarını tanımalarına yardımcı olmak. 2. Gelişim dönem özelliklerini, bu dönem çocuklarda görülen davranış ve gelişmeleri sağlıklı ve başarılı bir şekilde yaşamaları için yapılacak yardım becerileri hakkında aileleri bilgilendirmek
ANNE BABA OLMAK Bazı ebeveynler çocuklarının eğitimini bir diğerine bırakır. “Ben kazanırım gerekli masrafları karşılarım, sen de eğitimiyle ilgilen” derler. Çocuk eğitimi sadece anneye veya sadece babaya bırakılmamalıdır. Bir çocuğun anne ve babasının birlikte sağladığı dengeye ihtiyacı vardır.
ETKİLİ ANNE BABA OLMAK GELİŞİM DÖNEMİ ÖZELLİKLERİ ANNE BABA TUTUMLARI RİSKİ YÖNETMEK OLUMLU DAVRANIŞ KAZANDIRMA ÇATIŞMA ÇÖZME BECERİLERİ
ERGENLİK DÖNEMİ ÖZELLİKLERİ
ERGENLİK DÖNEMİ (12, 13 - 18 Yaş) ERGENLİK, çocukluktan çıkıp gençliğe adım atma dönemidir. • Ergenliği, zamanı biraz farklı olsa da herkes yaşar. • Ergenlik büyümenin doğal bir parçasıdır. • Ergenlik, fiziksel değişimlerin yanı sıra, düşünsel ve duygusal değişimleri de beraberinde getirir.
GELİŞİM ALANLARI DUYGUSAL GELİŞİM ZİHİNSEL GELİŞİM BEDENSEL GELİŞİM SOSYAL GELİŞİM
Bedensel Gelişimde Ergen Neler Yaşar? Ve Ergen Bundan Nasıl Etkilenir? Bu dönemde dış görünüş benlik algılarını çok etkiler. Bu dönemde ergenlerin bedensel değişimleri cinsiyet özelliklerini yansıtır. Kilo, boy ve kas gelişiminde hızlı bir değişim gerçekleşir. Fiziksel enerji artar. Çevrelerindeki hemen herkesin kendileri ile ilgilendiklerine inanırlar. 10 yaşından itibaren arkadaşları/akranları tarafından fiziksel olarak beğenilmek önem kazanır.
Cinsel Gelişim Döneminde Ergene Yaklaşım Cinsel gelişim bedenin normal bir tepkisidir. Cinsel organların ve bedenin temizliğinin bu dönemdeki önemi ergene açıklanmalı gerekirse hemcins ebeveyn tarafından gösterilmelidir. Hem kız hem erkek ergenin cinsellikle ilgili her türlü sorusu hem anne hem baba tarafından cevaplanabilmelidir. Sorulan sorular anlaşılır bir şekilde sıkılmadan, gülmeden, eleştirmeden açıkça cevaplanmalıdır. Sorulan sorunun cevabı bilinmiyorsa birlikte araştırılmalı ve cevap bulunmalıdır.
HAYIR DİYEBİLMEK ◦ İstemedikleri şekilde birisinin dokunmasında HAYIR demelerinin en temel hakları olduğunu ifade edin. ◦ Uygun olmayan, rahatsız eden istemedikleri bir dokunmaya, hitap edilme şekline HAYIR demeleri için bir nedenleri olması gerekmediğini “istememelerinin / rahatsız olmalarının” yeterli olduğunu söyleyin.
ERGENLİKTE ZİHİNSEL GELİŞİM v 13 -19 yaş arası tam bir dönüşüm dönemidir. Bu dönemde “ya. . . ise? ” sorusunu sorma becerisini kapsayan sorgulama, yorumlama becerilerini içeren “soyut düşünme” dönemine geçer. (tartışsak da bana değer veriyor mu? iyi bir insan nefret edebilir mi? Vb. . . soruları sorarlar. ) v Ailede ve toplumda önemsenen değerler, soyut kavramlar hakkında 11 -12 yaşından itibaren çocuklar düşünmeye başlarlar. v Bu dönemde geliştirilmesi gereken en önemli zihinsel beceri “SORUN ÇÖZME” (çözüm üretme) becerisidir
Zihinsel Gelişimde Ebeveyn davranışları (13 -19 Yaş Arası Çocuklarda) Zihinsel Gelişimi Desteklemek İçin Yararlı(işlevsel) İçin Zararlı (işlevsel Ebeveyn Davranışları olmayan) Ebeveyn Davranışları Bağımsız düşünme Arkadaşlarını, cinsellikle becerisini desteklemek, saygı göstermek ilgili düşüncelerini Düşüncelerindeki küçümsemek, alay etmek olgunlaşmayı takdir etmek Sorun çözme, düşünme Bir önceki dönemde eksik becerilerini küçümsemek, kalmış beceriler ihmal etmek olabileceğini kabul etmek Büyüdüklerini görmemek, Sorun çözme becerilerinden yararlanmak, çocuksu düşünmelerini Aile içindeki kararlarda beklemek fikirlerini sormak
ERGENLİKTE DUYGUSAL GELİŞİM İkilemler ü Hem bencil hem fedakardır. Herhangi bir lidere körüne boyun eğerken yetişkinlere (genellikle de otoriteye) isyan eder. ü Bir yandan bir gruba ait olma isteği varken bir diğer yandan yalnız kalmak ister. ü Birşeyler yapmak kendini kanıtlamak eğilimi güçlenmiştir. Hem kendini göstermek ve hem de sırları ile özel bir hayatı olsun ister.
ERGENLİKTE SOSYAL GELİŞİM Arkadaşlarla İlişki Ø Arkadaş grupları değişebilir. Ø Sosyal becerileri geliştirmeye devam ederler. Ø Arkadaş grupları yetişkinlerden daha önemlidir ve onların eleştirilmesine dayanamazlar. Ø Arkadaşları ile konuşmak için fırsatlar yaratmayı isterler
Yetişkinlerle İlişki Yetişkinin uzaktan denetimine ihtiyaç duyar. Kendisi hakkında verilecek hükümler hakkında aşırı duyarlıdırlar. Ergen kendisini yetişkin olarak kabul ettirme çabası içindedir. Çocuk muamelesi yapıldığında isyan ederler. Otoriteye karşı olma, söz dinlememe, eleştirme, hata bulma ergenin tutumlarındandır.
ERGENLİK DÖNEMİNDE BAŞARILMASI GEREKEN GELİŞİM GÖREVLERİ Cinsel rolü kabullenme ve uygun davranışlar geliştirme 1. Duygusal bağımsızlığı kazanma, ve bağımsız karar verebilme 2. Arkadaşlık yeteneklerini geliştirebilme 3. Aile ve toplumla oluşabilecek çatışmalarda uzlaşma becerisi gelişimi 4. Meslek seçimi yapabilme 5. Öz kimliğine ulaşabilme ve bunu kabullenme
ANNE-BABA TUTUMLARI
ANNE BABA EBEVEYNLİK GÖREV VE SORUMLULUĞU Çocuklara doğru örnek olmak, Çocukları korumak ve desteklemek, Kuralları ve sınırları öğretmek, Sürekli ve tutarlı bir anne babalık tutumu göstermek, Hem kendi isteklerini hem de çocuğun isteklerini dikkate alan bir ilişki geliştirmek
YAŞAM POZİSYONU - , + + +, + Ben iyi değilim, Sen iyisin - Ben iyiyim, Sen iyisin -, - +, - Ben iyi değilim, Sen iyi değilsin Ben iyiyim, Sen değilsin - +
TUTUM VE YAŞAM POZİSYONU TUTUM +, - BASKICI Anne baba çocuk üzerinde güç kullanır ve istediğini zorla yaptırır. - , + TAVİZKAR Çocuk anne baba üzerinde güç kullanır ve istediğini zorla yaptırır. _ , _ İLGİSİZ + , + YETKİN TANIM Anne baba çocuğun istek ve ihtiyaçlarıyla yeterince ilgilenmez, yok sayar. Anne baba çocuğu olumlu/uygun iletişim ve disiplin yöntemlerini kullanarak yetiştirir.
Baskıcı tutum yöntemleri Aşırı koruma Kontrol etme Sürekli akıl verme Bağırma Tehdit etme Sevgiyi esirgeme Ceza
Tavizkâr tutum yöntemleri Çocukların kullandığı yöntemler: sızlanma tutturma duygu sömürüsü şantaj Anne-baba çaresiz kalıp çocuğun isteklerine boyun eğer.
İlgisiz tutum Anne-baba çocukla yeterli ve kaliteli iletişim kurmaz. Çocuğu yetiştirirken neredeyse hiç yöntem kullanmaz.
Yetkin tutum olumlu ve uygun iletişim ve disiplin yöntemi Anne-baba-çocuk birbirleri üzerinde güç kullanmazlar Birbirlerinin istek ve ihtiyaçlarına ilgisiz kalmazlar Anne-baba gücünü çocuğu güçlendirmek ve desteklemek için kullanır Bu yöntem doğru zamanda çocuğa ve ilişkiye zarar vermeden kullanma ustalığını içerir Doğru ve uygun yöntem kullanıldığı için güç ve zaman kaybı olmaz Çocuk yetiştirmede kalıcı ve etkin sonuçlar elde edilmesini sağlar
Yetkin tutum Ailedeki herkesin duygu-düşünceleri dinlenir Çocuğun birey olduğu kabul edilir Çocuğun sorumluluk alabileceğine güvenilir Çocuk sorun çözmeyi öğrenir Kendine ve çevresine güvenir Anne-baba çocuğa uygun sınırlar koyarak çocuğu korur Çocuğa güven ve destek vererek onun kendine olan güvenini artırır
TUTUM ve SONUÇLARI YAŞAM POZİSYONU TUTUM SONUÇ +, - BASKICI Korku, çekinme, sorumsuzluk, isyan. . . -, + TAVİZKAR Bencillik, sorumsuzluk, doyumsuzluk. . . -, - İLGİSİZ Mutsuzluk, değersizlik, yetersizlik. . . +, + YETKİN Öğrenme, düşünme, güven, sorumluluk alma, karşılıklı ve yakın ilişki. . .
RİSKİ YÖNETMEK
RİSK NEDİR? � Risk, sonucunda tehlikeli bir durumla karşılaşma olasılığı olan bir olay olarak tanımlanır. Zarara uğrama tehlikesi olarak ta tanımlanmaktadır � Riskli davranış, kişinin mevcut durumu değerlendirmesi ve söz konusu durum içerisinde tehlike oranı yüksek olan yönü/yöntemi tercih etmesidir. Yani, kişiyi tehlikeye atan ve hayati anlamda tehlike yaratan; hastalık veya ölümle sonuçlanma ihtimali yüksek davranışlardır. � Ergenlikte Risk, gençlerin sağlık ve iyi halde olma durumlarına herhangi bir şekilde zarar veren durumlar olarak tanımlanmaktadır.
Risk Alma… Tüm ergenler büyümenin normal bir parçası olarak risk alma davranışları gösterirler. Risk alma ergenin kendi kimliğini tanımlama ve geliştirme aracıdır ve sağlıklı risk alma ergenler için çok değerli bir deneyimdir.
RİSK TAKVİMİ Bilinçsiz ve disiplinsiz Trafik yapılan tehlikeli Cinsellikle ilgili tutum sporlar Madde kullanımı Akran grubu Medya internet
Risk Dönemleri… Riskli davranışların yoğun olarak görüldüğü dönemler/kritik dönem, geçiş dönemleridir. Yani insanlar, büyürken, gelişirken bir dönemden diğerine geçerken daha kolay risk alabilirler.
ERGENLİKTE GÖRÜLEN RİSK DAVRANIŞLARI Bıçak taşıma, kavgaya karışma, saldırganca davranma, intihar düşüncesi ve girişimi, uzun süreli gürültülü müzik dinlemek, uzun süreli televizyon izlemek, video oyunlarını oynamak ve okula devamsızlık davranışları…
RİSK ALMA DAVRANIŞLARININ GELİŞİMSEL NEDENLERİ Kendi hayatlarını kontrol etme arzusu Yetişkin otoritesine ve geleneksel topluma direnmenin ifadesi Kaygıyla, gerilimle, yetersizlikle ve başarısızlıkla baş etme yolu Akran gruplarına daha çok kabul edilme Kendi kimliğini doğrulama Kendini kanıtlama
R İSKLERİ FARKEDİN VE DERS ALMASINI SAĞLAYIN İLETİŞİME ÖNEM VERİN SEVGİNİZİ GÖSTERİN KURALLAR OLUŞTURUN LAFLA OLMAZ MODEL OLUN EĞLENCEYE VAKİT AYIRIN ROLÜNÜZDEN VAZGEÇMEYİN MEDYA MESAJLARINI BİRLİKTE OKUYUN ARKADAŞLARINI VE AİLELERİNİ İZLEYİN TANIYIN
TANIYIN KENDİNİZİ ÇOCUĞUNUZU ÇEVRESİNİ ARKADAŞLARINI VE AİLELERİNİ
İZLEYİN BOŞ VAKİTLER AKADEMİK BAŞARI/BAŞARISIZLIK DEVAM/DEVAMSIZLIK ARKADAŞLARI GİTTİĞİ YERLER ANİ DEĞİŞİKLİKLERİ PROBLEM ÇÖZME YOLLARI
İLETİŞİM ZAMAN AYIRIN DİNLEYİN DUYGULARINI ANLAYIN HER KONUDA KONUŞMASINI DESTEKLEYİN ÖNEMSEDİĞİNİZİ GÖSTERİN
OLUMLU DAVRANIŞ KAZANDIRMA
ERGENLE KONUŞURKEN ÖNEMLİ NOKTALAR �Duygularınızı ve ihtiyaçlarınızı ergene ifade edin �Ergenlerin düşüncelerini sorun ve düşüncelerine saygı duyun �Önce ihtiyacınızdan ve duygunuzdan bahsedin �Öğüt, öneri verecekseniz önce isteyip-istemediğini sorun �Direkt öneri yerine öyküler işe yarar
Olumlu Disiplin Yöntemleri 1 1. 2. 3. 4. 5. Olumlu Örnek Olmak İyi Alışkanlıklar kazandırma Önleyici Açıklamalar Yapmak / Önlem Almak Güven Vermek / Teşvik Etmek Hayır Diyebilme/ Sınır Koyma
Olumlu Disiplin Yöntemleri 2 1. Nedenini Düşünme 2. Dikkatini Başka Yöne Çekmek 3. İstenmeyen Davranışın Sonucunu Açıklamak 4. İstenmeyen Davranışın Yerine Yeni Davranış Önermek 5. Görmezden Gelme ve Olumluyu Takdir Etme 6. Seçenekler Sunmak 7. Yapılan Davranışın olumsuz sonucunun düzeltilmesini sağlamak 8. Anlaşma Yapmak ve Birlikte Kural Oluşturmak 9. Davranışının Sonucunu Yaşatmak
ELEŞTİRİ İÇİN BİR TEKNİK: Eleştirinizin kişiyle değil davranışıyla ilgili olduğunu göstermek için olumlu kabul iletisiyle başlayıp, olumlu kabul iletisiyle bitirin. Örnek: + : Seninle birebir konuşurken futbol konusunda akıl yürütmelerini beğeniyorum. - : Arkadaşlarım eve geldiğinde de beni bu konuda konuşmaya zorlamanı istemiyorum. + : Bu konuyu seninle birlikte çözüme ulaştıracağımıza inanıyorum. .
ERGEN’İN ELEŞTİRİYE BAKIŞI Genellikle eleştiriyi abartarak ve çarpıtarak alır. Eleştirinin “ne” olduğundan çok, eleştiriyi yapanın “kim” olduğu önemlidir. Eleştiri kişiliğe yönelik ise“güç savaşı” için neden sayarlar. Eleştirinin kriterleri ve sebep-sonucu açıklanırsa etkili olur. ERGENLER BELLİ ETSE DE ETMESE DE KENDİSİNE YÖNELİK YAPILAN TÜM DEĞERLENDİRMELERİ ÖNEMSER.
Eleştirirken. . . Kişiliği değil davranışı eleştirmek. . . Her zaman anında değil bazen eleştiri için bir süre beklemek, Grup önünde değil, tek başına iken, Eleştirinin nedenini açıklamak; olumsuz davranışın size olan etkisini söylemek Ona da söz hakkı tanımak
ERGEN’İN TAKDİRE BAKIŞI Fikirlerine, değerlerine yönelik takdir ifadelerini önemserler. Dış görünümlerine yönelik takdirleri dikkate alırlar. Not, sayı ve standartlandırılmış takdir ifadeleri yerine “kişiye özel” takdir ifadeleri etkilidir. ERGENLER BELLİ ETSE DE ETMESE DE KENDİSİNE YÖNELİK YAPILAN TÜM DEĞERLENDİRMELERİ ÖNEMSER.
Takdir ederken. . . Hem kişiliği hem de davranışı takdir etmek, Anında takdir etmek, Hem grup önünde , hem tek başına iken, Takdirin nedenini açıklamak; olumlu davranışın size olan etkisini, hissettiklerinizi söylemek Ona da söz hakkı tanımak
KENDİMİZİ İFADE ETMEK DAVRANIŞIN TANIMI Karşıdaki kişinin üzen, kızdıran, korkutan Davranışının yorum katılmadan Ne ise aynen ifade edilmesi SOMUT ETKİ Karşıdaki kişinin yaptığı davranışın sonucunda oluşan duygunun nedeni Para, zaman, emek, Sağlık, enerji kaybının İfade edilmesi DUYGUNUN İFADESİ Karşıdaki kişinin davranışı Sonucunda Hissedilen duygunun ifade edilmesi
• SINAV KAYGISI
KAYGI NEDİR? Kaygı ü Kişiliğimize yönelik bir tehdit olarak algıladığımız, ü Nedeni ve kaynağı bilinmeyen, ü Temel inançlardan (algılar, öğrenmeler, geçmiş yaşantılar…) etkilenen; ü Psikolojik, fiziksel ve davranışsal belirtilerle ortaya çıkan bir duygu durumudur. Temelde rahatsızlık veren, olayın kendisi değil; bizim için taşıdığı anlamdır.
FİZYOLOJİK BELİRTİLER Terleme Kalp atışında hızlanma Mide bulantısı Aşırı uyku veya uykusuzluk İştahsızlık Bağırsak hareketleri (ishal, kabızlık) Nefes darlığı Konsantrasyon bozukluğu Yeme alışkanlıklarında değişme Yorgunluk belirtileri
PSİKOLOJİK BELİRTİLER Kontrolü kaybedeceği hissi Güvensizlik Endişe Huzursuzluk İçe kapanıklık Öfke Kızgınlık Korku Ümitsizlik Hayal kırıklığı Suçluluk Mutsuzluk
DAVRANIŞSAL BELİRTİLER Aşırı hareketlilik veya hareketlerde yavaşlama Kaçınma Günlük aktivitelerinden uzaklaşma Zamanı kullanamama Riskli davranışların artması
SINAV KAYGISI Sınav kaygısı, Bilginin sınav sırasında etkili bir biçimde kullanılmasına engel olabilen, Fiziksel, duygusal, davranışsal ve zihinsel unsurlardan oluşan, Hoşlanılmayan ve kişiye rahatsızlık veren, Motivasyonu olumsuz etkileyebilen, Başarının düşmesine yol açabilen, bir duygu durumu olarak tanımlanabilir.
GİRİŞ BİLETLERİ (Çocuklar) “Sınavlardan daha önce aldığım notları alamıyorum. ” “Bir türlü dersin başına oturmak istemiyorum. ” “Verimli ders çalışmaymış, bıktım aynı şeyleri duymaktan. ” “Bana kimse sınavlar nasıl gidiyor, iyi çalışıyor musun diye sormasın. ” “Uzun süre çalışamıyorum, dikkatim hemen dağılıyor. ” “Arkadaşlarıma bile tahammül edemiyorum. ” “Başım ağrıyor, sürekli yemek yiyorum, bazen çok uyuyorum bazen hiç uyuyamıyorum…” “Çok çalışıyorum bir türlü istediğim sonucu alamıyorum. ”
GİRİŞ BİLETLERİ (Aileler) “Bu yıl bizim sınavımız var. ” “Bir türlü dersin başına oturmuyor. ” “Ona ders çalış dememden bıkmış. ” “Sınav lafını ağzımıza alamıyoruz. ” “Boş bırakmaya gelmiyor. ” “Misafir bile kabul etmiyoruz. ” “Arkadaşlarıyla gezmekten ders çalıştığı mı var!” “O sınava hazırlanıyor diye biz kendi hayatımızdan vazgeçtik. ”
SINAV KAYGISI NEYLE İLİŞKİLİDİR? Sınavla ilgili algılarımız/düşüncelerimiz: “Çocuğumun geleceği bu sınava bağlı. ” “Bu sınavdan kesin zayıf alacak. ” “ Çocuğumun şansına bak, bu sene sorular zor olacakmış. ”
SINAV KAYGISI NEYLE İLİŞKİLİDİR? Sınav sonrası duruma ilişkin düşüncelerimiz: “Zayıf alırsa not ortalaması düşecek. ” “Bu sınavı kazanamazsa millete rezil olacağız. ” “Bütün emeklerimiz boşa çıkacak. ”
SINAV KAYGISI NEYLE İLİŞKİLİDİR? Sınav sonrası elde edebileceğimiz kazanımlara verdiğimiz önem: “Çocuğumla gurur duyacağım. ” “İyi bir mesleği olacak. ” “Kardeşlerine iyi örnek olacak. ”
SINAV KAYGISINI YÖNETMEK Yaşına uygun sorumluluklar verilmesi, İlgi ve yetenekleri çerçevesinde alan/meslek tercihinde destekleyici olunması, Amaçlarını belirleyebilmesi için fırsat sunulması, Duygularını kabul edip, paylaşması için fırsat verilmesi, Başka kişilerle kıyaslanmaması, Dinlenmelerine ve diğer etkinliklerine (sinema, spor, tiyatro vb. ) zaman ayırmalarına fırsat verilmesi,
SINAV KAYGISINI YÖNETMEK Ailenin; Kendi kaygılarını fark ederek, destek alması, Çocuklarına sadece başarı elde ettiği zaman değil, her zaman sevgi göstermesi, Onları tüm özellikleriyle bir bütün olarak kabul etmesi, Hem kendinin, hem de çocuğun duygu ve düşüncelerinin farkına varması, Sınava hazırlanma sürecinde kendi ihtiyaçlarıyla ve çocuklarının ihtiyaçlarının farklı olduğunu kabul
SINAV KAYGISINI YÖNETMEK Gereğinden fazla fedakarlıktan kaçınması, bunları çocuğa hatırlatmaması ve kendi hayatından vazgeçmemesi, Geleceği konusundaki endişelerini çocuklarına yansıtmaması, Çocuğuna yardımcı olmak için bugünkü yaptıkları ile ilgilenmesi, Beden dili ve ses tonu ile verdiği mesajlara dikkat etmesi,
SINAV KAYGISINI YÖNETMEK Çocuğundan beklentilerinde gerçekçi olması, Gerçekleştiremediği hayalleri ile çocuğun sınırları arasında gerçekçi bir denge kurması. Kendi isteklerinin gerçekleşmemesi durumunda korkutma, tehdit ve ceza yollarına başvurmaması, Çocuğun gidebileceği başka bir okulu ya da farklı bir seçeneği ona ceza gibi göstermemesi, Çocuğun çabasını fark ederek onu takdir
ÇATIŞMA ÇÖZME
Çatışma İlişkilerdeki çatışma; En az iki insanın ihtiyaç ve/ veya değerlerinin çakışması veya farklılaşmasından kaynaklanan bir süreçtir
ÇATIŞMA Çatışmalar normaldir. Çatışmalarının nasıl yönetildiği önemlidir. Çatışmalar ilişkiyi ya güçlendirir, ya da zayıflatır.
İki tür çatışma vardır İhtiyaç Çatışması Değer Çatışması
Çatışmaları yönetmenin birden çok yöntemi vardır. • Çatışma yönetimi yaşanan sorunun, niteliği, önemi ve ilişkinin biçimine göre farklılıklar gösterir. •
Rollerin Özellikleri SUÇLAYICI Aşırı eleştirel ve sert davranırlar. Karşılarındaki zayıf, küçük olarak algıladıklarında suçlayıcı rolüne girerler. Ben iyiyim (akıllı, yeterli), sen kötüsün (akılsız, yetersiz) diye düşünür Ancak ben bu sorunu çözebilirim başkaları yapamaz, başaramaz diye düşünür.
Rollerin Özellikleri KURTARICI �Kurtarıcı rolündeki kişi karşısındakine beceremeyecekmiş gibi davranır. �Karşıdakinin güçsüz ve aciz olduğunu düşündükleri zaman tercih ederler. �Ben olmazsam karşımdaki bu sorunu çözemez diye düşünür
Rollerin Özellikleri KURBAN Aşırı boyun eğen ya da isyan eden davranış içindedir. Kurban rolündeki kişi devamlı şikayet eder, sık itiraz eder, hayır derler. Yaşam pozisyonları (-, +) dır. Ben kötüyüm (akılsız, yetersiz), sen iyisin (akıllı, yeterli). Siz olmazsanız, bana yardım etmezseniz bu sorun çözülemez derler
Alıştırma 1. Çok sorumsuzsun. (suçlayıcı) 2. Siz de hep beni görüyorsunuz. (kurban) 3. Ayakkabının bağı çözülmüş dur ben bağlayayım. (kurtarıcı) 4. Bu kadar zor sorulara ben ne yapabilirim ki? (kurban) 5. Siz nasıl isterseniz, öyle yapayım. . (kurban) 6. Bunlar bu işi beceremez, kontrol etmek gerekir. (suçlayıcı) 7. Bütün terslikler de beni bulur. (kurban) 8. O kadarcık şeyle doyulur mu? Şunları da ye. . (kurtarıcı) 9. Sen onu bana gönder, ben hallederim. (suçlayıcı) 10. Böyle gelmiş böyle gider, ben ne yapabilirim ki. . (kurban)
Alıştırma 1. (suçlayıcı) Çok sorumsuzsun. / Anlaşmamıza göre odanı toplamak senin sorumluluğun bunu yapmanı istiyorum. 2. Siz de hep beni görüyorsunuz. (kurban) Ben hata yapınca beni hemen eleştirmeniz hoşuma gitmiyor. 3. Ayakkabının bağı çözülmüş dur ben bağlayayım. (kurtarıcı) Ayakkabının bağı çözülmüş. İstersen sana bağlamayı öğretebilirim. (koruyan, sınırlarını çizen) (düşünen, duygusunu uygun ifade eden güç) (düşünen/destek veren) 4. Bu kadar zor sorulara ben ne yapabilirim ki? (kurban) Bu sorular da bilmediğim şeyler var. Daha doğru ve etkili çalışmam gerekiyor. (düşünen) 5. Siz nasıl isterseniz, öyle yapayım. (kurban) Benden tam olarak istediğiniz ne? …. yapabilirim…. . yapamam. (düşünen) 6. Bunlar bu işi beceremez, kontrol etmek gerekir. (suçlayıcı) Bu işin başarılmasıyla ilgili endişelerim var. Bazı noktalarında bilgi almak istiyorum. (koruyan, sınırlarını çizen) 7. Bütün terslikler de beni bulur. (kurban) Hay allah, işler ters gitti. Neyse çalışıp düzelteceğim, artık. (olumlu gücünün farkında olan) 8. O kadarcık şeyle doyulur mu? Şunları da ye. . (kurtarıcı) İstersen biraz daha verebilirim. (izin veren) (Ya da) Doydun mu? 9. 10. Sen onu bana gönder, ben hallederim. (suçlayıcı) Senin için de uygunsa onunla bir de ben konuşabilirim. (düşünen) (koruyan, sınırlarını çizen) (kurban) Böyle gelmiş böyle gider, ben ne yapabilirim ki. Böyle gelmiş ama böyle gitmesi gerekmez. Farklı seçenekler üretebiliriz. (düşünen/ gücünün farkında olan)
Suçlayıcı olmak yerine; olumlu yöntemler kullanarak kural koymakta fayda vardır.
Kurtarıcı Olmak Yerine Diğerinin ihtiyacını anladığınızı belirterek, karşıdakini dinleyerek, nasıl yardım edilmesini istediğini sorarak bu ihtiyaç karşılanabilir.
Kurban olmak yerine; düşünmek, öneri geliştirmek, kendi sorunun ifade ederek çözüm üretmek mümkündür
KAZAN YÖNTEMİ 1 . Çatışmanın Tanımlanması (İstek ve İhtiyaçların İfade Edilmesi) 2. Çözüm Önerileri Oluşturma (karşılıklı ihtiyaçları dikkate alarak önerilerin oluşturulması) 3. Çözüm Önerilerini Değerlendirme (tarafların çıkan önerilerin kendi ihtiyaçlarını karşılayıp kaşılamadığını teyit etmeleri) 4. En Uygun Çözümü Seçme (iki taraf için de en uygun çözüm önerisinin seçilmesi) 5. Uygulama Yollarına Karar Verme (karar verilen çözümde kimin ne yapacağının belirlenmesi/işbölümü) 6. Çözümün İşleyip İşlemediğini Takip Etme (bir süre belirleyerek çözümün işleyip işlemediğinin test edilmesi)
SUÇ VE ŞİDDET
SUÇ: Bireyin toplumun içinde yürürlükte olan kurallarına aykırı düşmesidir. Suç İşlemeye Yol Açan Etmenler: -Çocukların, davranışlarını kontrol etmekte zorluk yaşaması -Hayal kırıklığına karşı toleransın düşük olması -Bir engellenmeyle karşılaştıkları zaman bununla nasıl başa çıkacaklarını bilememeleri - Sorun çözme, öfke kontrolü ve iletişim kurma gibi sosyal becerilerinin zayıf olması
- Çocukların eğitim yaşamının ihmal edilmesi -Ailenin tutarsız ve çok sert disiplin uygulamaları - Ailede iç çatışma olması, ev içinde şiddetin ve istismarın olması -Çocuklarda madde kullanımı ve depresyon belirtileri olması
ŞİDDET: Güç ve baskı uygulayarak insanların bedensel veya ruhsal açıdan zarar görmesine neden olan bireysel veya toplu hareketlerin tümüdür.
1 - Fiziksel Zorbalık/Şiddet
2 - Sözel Zorbalık/Şiddet
3 -Duygusal Zorbalık/Şiddet
Erken Uyarı İşaretleri: -Sosyal olarak içe kapanma -İçinde bulunduğu ortama uyum sağlayamaması, yalnızlık duygusu yaşaması -Yazı ve resimlerinde şiddet içerikli ifadeler bulunması -Öfke patlamaları olması -Zorbaca davranışlarda bulunma -Okul kurallarına, otoriteye karşı gelme -Irksal, etniksel, dinsel, dilsel vb. farklılıklara ön yargılı olmak
Anne Babanın Hatalı Tutumları: Çocuğun Davranışlarını Gereksiz Yere Engellemek Çocuğun Davranış Ve İsteklerini Eleştirmek Ve Alay Etmek Çocuğu Sık Cezalandırmak
AİLELERE ÖNERİLER - Şiddet içerikli herhangi bir davranışı asla NORMALLEŞTİRMEYİN! -Ön yargılarınızın farkına varın -Kurallarınızı açık olarak koyun -Kimlerle arkadaşlık ettiğini bilin -Okul ile işbirliği yapın -Sosyal etkinliklere yönlendirin -Onunla sonu olmayan tartışmalara girmeyin - Benzerlik ve farklılıkları kabullenmeyi öğretin
MADDE BAĞIMLILIĞI
MADDE BAĞIMLILIĞI NEDİR? Vücudun bir ya da birden çok işlevini olumsuz yönde etkileyen maddelerin kullanılması, bundan dolayı zarar görüldüğü hâlde bu maddelerin kullanımının bırakılamamasıdır. BAĞIMLILIK YAPICI MADDELER NELERDİR ? § Çeşitli uyuşturucular § Uyarıcı ve hayal gördüren maddeler § Sigara § Alkollü içecekler § Reçete ile alınması gerektiği halde doktor kontrolü dışında kullanılan ilaçlar § Bazı yapıştırıcılar, tiner ve çakmak gazı gibi uçucu maddeler
ÇOCUKLAR VE GENÇLER BAĞIMLILIK YAPICI MADDELERİ NEDEN DENİYORLAR? § Merak § Kendi sınırlarını aşma çabası § Asilik § Farklı olma dürtüsü § Arkadaşlarına uyma § Gruptan kopmak istememe § Sorunlarını çözebilmek veya unutmak § Daha iddialı olmak/görünmek isteği
Yeniden Bağımlılığa Dönüş Bağımlılık Süreci Nasıl İlerler? Sosyal Çevre ve Akran Baskısı Merak ve İlk Deneme Alışma ve Bağımlı Olmaya Doğru İlerleme Bağımlılığa Teslim Olma Tedavi Süreci
Çocuğun ya da Gencin Madde Kullanım Davranışı Nasıl Anlaşılabilir? § Dağınık bir görünüm ve yetersiz kişisel bakım (Temizliğe özen göstermeme) § Kırmızı ya da kızarmış yanaklar, gözler ve yüz § Parmaklarda ya da dudaklarda is ya da yanıklar, dudakların aşırı bir şekilde kuruması § Kol ya da bacaklarında çeşitli izlerin varlığı (ya da bu izleri gizlemek için sıcak havada bile uzun kollu kıyafetlerle dolaşma) § Burun kanaması ve burun-ağız içerisinde hastalık dışı yaralar § Soğuk algınlığı ve alerjiye bağlı olmayan burun akıntısı § Nedensiz olarak sık hastalanma, mide bulantısı ve kusma § Dengede kalamama, tökezleme davranışları
§ Dişleri sıkma § Giysilerde ya da nefesinde sigara kokusu ya da alışılmamış kokuların varlığı § Ailenin kontrolü dışında sıklıkla eve geç gelme ve evden erken çıkma § Nakit parayı hızlı bir şekilde tüketme davranışı § Aile bireyleri ve arkadaşlar arası ilişkilerde olumsuz süreçli değişimler § Duygusal durumunda değişiklikler ve duygusal istikrarsızlıklar § Anlamsız gülme ya da ağlama davranışları § Gürültülü, kötü davranışlar § Genellikle içine kapanık, sessiz, çekingen, yorgun gözükme ve uyuşuk yapıya olma § Okuldan nedensiz olarak sıklıkla kaçma davranışı ve notlarında beklenmeyen ani düşüş
AİLELER, MADDE KULLANIMINDAN ŞÜPHELENDİĞİNDE ŞU YÖNTEMLERİ İZLEMELİ Çocuk fark ettirilmeden izlenmeli, Kullanıldığından şüphe edilen bağımlılık yapıcı maddeyle ilgili bilgi edinilmeli, Öfke ve duygu durumunun kontrol edildiğinden emin olup, hazır hissedildiğinde iyi bir konuşma ortamı oluşturup konuşulmalı, Duygu ve düşünceler net bir şekilde paylaşılmalı, Çocuk bu durumu reddettiğinde izlemeye devam edilmeli, sonrasında tekrar konuşmak denenmeli, Yine reddetme söz konusu olduğunda hakem niteliğindeki üçüncü bir şahıstan yardım alınmalı. -
§ ÇOCUĞUNUZA NASIL YARDIMCI OLABİLİRSİNİZ § Bağımlılığı önlemede en önemli etken Aile içi sağlıklı iletişimdir, iletişimin ''altın anahtarı'' ise etkili dinlemedir. § İletişim kurmaktan vazgeçmeyin, pes etmeyin. § Çocuğunuza yanında olduğunuzu ve desteğinizi hissettirin. § Suçlamaktan ve yargılamaktan kaçının. § Ona karşı öfke vb. duygularınızı kontrol altında tutun. § Olaylara duygusal değil, gerçekçi yaklaşın. § Güvendiğiniz kişilerden bilgi desteği alın. § Bir sağlık kuruluşundan tıbbi yardım alın. § Sakin ve sabırlı olmaya çalışın. § Bağımlılığın tedavi edilmesi gereken bir hastalık olduğunu unutmayın.
T. C. MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖZEL EĞİTİM REHBERLİK VE DANIŞMA HİZMETLERİGENEL MÜDÜRLÜĞÜNÜN 7 -19 YAŞ ANNEBABA EĞİTİMİ PAKETİNDEN YARARLANILMIŞTIR
İLGİNİZ İÇİN TEŞEKKÜRLER
- Slides: 97