ELETREL MEDYA OKUMALARI Medyann Eletirel Ekonomi Politii ABDde
ELEŞTİREL MEDYA OKUMALARI Medyanın Eleştirel Ekonomi Politiği: ABD’de Eleştirel Ekonomi Politik Yaklaşım Doç. Dr. Barış KILINÇ Hafta 4 Sunu 1
ABD’de Eleştirel Ekonomi Politik Yaklaşım Öğrenme Çıktıları • Herbert Schiller: Kültür Emperyalizmi ve Zihin Yönlendirme Herbert Schiller’in zihin yönlendirme ve emperyalizm konusundaki çalışmalarını açıklayabileceksiniz. . . • Dallas Smythe: Reklamcılara Satılan Emtia Olarak İzleyici Dallas Smythe’in izleyicinin reklamcılara satılması temelli savlarını anlatabileceksiniz… • Erward S. Herman ve Noam Chomsky: Propaganda Modeli Herman ve Chomsky’nin propaganda modeli ve haber süzgeçlerini açıklayabileceksiniz. . .
ABD’de Eleştirel Ekonomi Politik Yaklaşım Giriş ABD’de gelişen eleştirel ekonomi politik yaklaşım, araçsalcı ekonomi politik olarak nitelendirilir. Önde gelenler arasında Dallas Smyte, Herbert Schiller, Edward S. Herman ve Noam Chomsky gibi Marksist kuramcıların bulunduğu bu yaklaşımın temeli Ortodoks Marksizm’dir. Bu anlamda Batı Marksizmi’ndeki ideoloji, kültür gibi üst yapıya ilişkin konulara mesafelidirler ve altyapının belirleyiciliği üzerinde dururlar. Avrupalı ekonomi politikçilerle ana eksenleri aynı olmakla birlikte, araçsalcı olmaları bakımından farklılık gösterirler. Araçsalcı (Instrumentalist) nitelemesi, bu ekonomi politik yaklaşımın medyayı kapitalist sınıfın aracı olarak ele alması ve araştırmalarını bu yönde yapması nedeniyle kullanılmaktadır. Kapitalist egemen çevrelerin medyayı nasıl kurdukları, yönettikleri, kontrol altında tuttukları, içeriğine ne şekilde ve hangi yollarla müdahalede bulundukları inceleme konusudur.
ABD’de Eleştirel Ekonomi Politik Yaklaşım Giriş Amerikan ekonomi politikçilerin temel inceleme alanı ABD medyası ve bu yapının kapitalizmle bağlantısıdır. Dünyadaki en saf kapitalist sistem olan Amerikan sistemi, baştan itibaren ticari amaçlı bir kitle iletişim düzeni olarak kurulmuş, kamusal yayıncılık Avrupa’daki gibi bir gelişme göstermemiştir. Bu sistem, medyayı kısa zamanda bir tür endüstri haline dönüştürmüş, özellikle yirminci yüzyılda, medya şirketleri, finans kuruluşları ya da başka alanlardaki diğer ekonomik etkinliklerle bağlantılı hale gelmiştir.
ABD’de Eleştirel Ekonomi Politik Yaklaşım Herbert Schiller: Kültür Emperyalizmi ve Zihin Yönlendirme Herbert Schiller, iletişimin olanaklarının Amerikan emperyalizminin yayılması için kullanıldığı ve Amerika’nın toplumsal ve ekonomik sisteminin kültür emperyalizmi şeklinde dünyanın diğer ülkelerine dayatıldığını savunur. Bu amaç için Amerikan hükümeti, ekonomik güçler, reklam endüstrisi ve medya işbirliği içinde çalışmaktadır. Schiller, diğer ekonomi politik yaklaşımcıların da öne sürdüğü gibi, Amerikan sisteminde hükümet çevreleri ve genel olarak egemenler; bilgi üreterek, enformasyonu yaygınlaştırarak, propaganda ve halkla ilişkiler yöntemlerini kullanarak, eğlence ve tüketim kışkırtarak zihinleri yönlendirirler.
ABD’de Eleştirel Ekonomi Politik Yaklaşım Herbert Schiller: Kültür Emperyalizmi ve Zihin Yönlendirme Böyle bakıldığına Herbert Schiller, zihin yönlendirmeye dayalı Amerikan sisteminin kültür emperyalizmi ile ayakta durduğunu ifade eder. Böyle iki birbiriyle ilişkili kavram ortaya çıkar: Kültür Emperyalizmi ve Zihin Yönlendirme. (1969 yılında yazdığı Kitle İletişimi ve Amerikan İmparatorluğu kitabı) Kültür Emperyalizm… Schiller ilk olarak 1960’ların sonunda, iletişim endüstrisi ile Amerikan imparatorluğunun birbirinin içine geçmiş yapılar olduğunu ileri sürmüştür. Ona göre Amerikan imparatorluğu kültür emperyalizmi yoluyla işlemektedir. Bu süreç, bir toplumu modern dünya sisteminin içine sokarken, o toplumların yöneticilerini, baskı, baştan çıkarma ya da hayran bırakma yoluyla, egemen sistemin değerlerine ve yapılarına uygun hale getirerek işlemektedir.
ABD’de Eleştirel Ekonomi Politik Yaklaşım Herbert Schiller: Kültür Emperyalizmi ve Zihin Yönlendirme Yöneticiler bazen ikna edilerek, kimi zaman zorla ya da rüşvetlerle kendi ülkelerini sistemlerini Amerika’nın dayattığı sisteme uygun hale getirirler. Sistem, egemen merkezin yapısını ve değerlerini teşvik eder. Böylece, kültürel emperyalizmi; zorlama, baskı, ikna, teşvik, gönüllü katılım gibi yollarla işler. Amerikan politikası, uluslararası iletişim sistemlerinin gelişmesini, kendi değerlerini yaymak için teşvik etmektedir. Bu kültür emperyalizmi çabasıdır. Amerikan hükümetleri ve özel sektörü işbirliği halinde, hem kendi ülkelerini hem de uluslararası şirketler yoluyla başka ülkeleri sömürmekte, bu sömürü Amerikan ordusu tarafından güvence altında tutulmaktadır.
ABD’de Eleştirel Ekonomi Politik Yaklaşım Herbert Schiller: Kültür Emperyalizmi ve Zihin Yönlendirme… Schiller’e göre Amerikan sistemi zihin yönlendirme temeline dayalıdır. Bu ismi taşıyan kitabında, temel amacın, insanları kendi çıkarlarına ters düşen yönde oy kullanmaya ikna etmek olduğunu belirtir. Yönlendirme süreci çok yetenekli, zeki, seçilmiş bir topluluk tarafından yürütülür. Yönlendirmenin en önemli yöntemlerinden biri haber akışını denetim altında tutmaktır. Bu amaçla haber üreten kuruluşların sahipliği, sistemi sürdürmek isteyen ekonomik ve politik güç sahipleri tarafından üstlenilir ya da kontrol edilir. Schiller’e göre, çekici yöntemlerle hedef kitleyi etkileyebilen Amerikan iletişim sistemi ve Kuzey Amerika kültürü, diğer dünya ülkelerine de ihraç edildiği için benzer yapıların tüm dünyada ortaya çıkması kaçınılmazdır. Zihinleri yönlendirmek için beş temel mit oluşturulur: Bireyselcilik ve Kişisel Tercih, Yansızlık, İnsan Doğasının Değişmeyeceği, Toplumsal Çatışmanın Bulunmadığı ve Çoğulculuk. . .
ABD’de Eleştirel Ekonomi Politik Yaklaşım Dallas Smythe: Reklamcılara Satılan Emtia Olarak İzleyici Dallas Smythe, Avrupalı ekonomi politik görüşün kültürün ve ideolojinin önemini kabul etme eğilimine tepki göstererek maddi temelin belirleyici gerçeklerini göremediklerini iler sürmüştür. Smythe, Amerika’daki kapitalist iletişim düzenini incelemiş ve bu sistemi görmezden gelen Avrupalı Marksistlerin de yakında aynı düzenle karşıya kalacaklarını belirtmiştir. Avrupalı Marksistlerin kitle iletişimini materyalist bir yaklaşımla ele almadığını ve izleyicilerin tekelci kapitalizm içinde işleyen ve reklamla finanse edilen medyanın metası işlevini görmesini gözden kaçırdıklarını ileri sürmüştür. Smythe’a göre tekelci kapitalizmde zaman, metaların üretiminde harcanan iş zamanı ve reklamcılara satılan boş zaman olarak ikiye bölünmüştür. İzleyiciler, reklamcılar tarafından; gelirlerine, yaşlarına, cinsiyetlerine, etnik ve sınıfsal özelliklerine göre satın alınmaktadır. İzleyicilerin yaptıkları iş, sunulan malları nasıl satın alacaklarını öğrenmesidir. Bu şekilde serbest zaman, kapitalizm yararına biçimlenebilir.
ABD’de Eleştirel Ekonomi Politik Yaklaşım Edward S. Herman ve Noam Chomsky: Propaganda Modeli Ekonomi-politik araçsalcı yaklaşımın en bilinen temsilcileri Herman ve Chomsky’dir. 1988 yılında ortaya attıkları Kitle İletişiminin Propaganda Modeli ile Amerikan medyasını incelemişlerdir. Modele göre, medya, devlet ve özel sektörün çıkarlarına, mevcut iktidara hizmet eder. Haber, tekelleşmiş kuruluşlar tarafından üretilir. Haber endüstrisi kâr edebilmek için reklama, haber hammaddesi için hükümete bağımlıdır. Ayrıca güçlü baskı grupları tarafından sürekli denetim altında tutulur.
ABD’de Eleştirel Ekonomi Politik Yaklaşım Edward S. Herman ve Noam Chomsky: Propaganda Modeli Bu anlamda bağımsız gibi görünmekle birlikte, Amerikan basının Sovyet dönemindeki Pravda’dan hiçbir farkı yoktur. Herman ve Chomsky, güçlülerin halkın neyi göreceğine, duyacağına ve ne hakkında düşüneceğine karar verme konusunda belirleyici olduğunu ve bunu propaganda yöntemiyle gerçekleştirdiklerini belirtiler. Medya propaganda işlevini yerine getirirken yanlı seçmeler yapar. Bu seçmeler medyada karar verenlerin güçlülerin çıkarlarına uygun düşünce yapısındaki kişilerden seçilmesi ya da bu çıkarların medya çalışanlarınca içselleştirilmesi ile denetim altında tutulur.
ABD’de Eleştirel Ekonomi Politik Yaklaşım Edward S. Herman ve Noam Chomsky: Propaganda Modeli, servet ve iktidar eşitsizliğinin haberlerin seçiminde ne şekilde etkili olduğunu, muhalif düşünceler kolayca dışlanırken, hükümet ve egemen çıkar çevrelerinin mesajlarının halka sınırsız bir şekilde ulaştırıldığını ortaya koymayı amaçlar. Bu modele göre medyanın beş temel haber eleme süzgeci bulunmaktadır:
ABD’de Eleştirel Ekonomi Politik Yaklaşım Edward S. Herman ve Noam Chomsky: Propaganda Modeli • Egemen medya şirketlerinin büyüklüğü, yoğunlaşmış mülkiyet, kâr amaçlı oluşu ve sahiplerinin serveti • Reklamın medyanın en önemli gelir kaynağı oluşu, • Medyanın kaynak olarak hükümet ve iş çevreleri ile bunların desteklediği uzmanların görüşlerini kullanması • Medyayı hizaya sokmak amacıyla kitle iletişim araçlarına yönelik sürekli tepki üretimi • Ulusal bir din ve denetleme mekanizması olarak anti-komünizm
ELEŞTİREL MEDYA OKUMALARI Medyanın Eleştirel Ekonomi Politiği: Avrupa’da Eleştirel Ekonomi Politik Yaklaşım Doç. Dr. Barış KILINÇ Hafta 4 Sunu 2
Avrupa’da Eleştirel Ekonomi Politik Yaklaşım Öğrenme Çıktıları ● Avrupa’da Eleştirel Ekonomi Politik Yaklaşım Avrupa’da ekonomi politik yaklaşımın temel eleştirilerini açıklayabileceksiniz… ● Peter Golding ve Graham Murdock P. Golding ve G. Murdock’un ekonomi politik yaklaşımını anlatabileceksiniz… ● Nicholas Garnham N. Garnham’ın ekonomi politik yaklaşımını açıklayabileceksiniz… ● Armand Mattelart A. Mattelart’ın ekonomi politik yaklaşımını anlatabileceksiniz.
Avrupa’da Eleştirel Ekonomi Politik Yaklaşım Giriş Medyaya yapısalcı ve bütüncül yaklaşım geliştiren Avrupa’daki öncü isimler, Golding, Murdock, Garnham ve Mattelart’’a göre medya ve kültür endüstrileri, kapitalist ekonomik düzen, siyasi ve ideolojik yapının temel belirleyici olduğu ortamda faaliyet gösterirler. Çalışma konusu kapitalist toplumda üretimin sosyal ilişkileri olan ekonomi politik yaklaşımın amacı, tarihsel olarak üretim ve değişimin, bölüşüm ve tüketimini incelemektir. Araçsalcı yaklaşımcılar medyayı kapitalist sınıfın bir aracı olarak görürler. Kapitalist sınıfın medya üzerindeki etkileri ve üretim sürecindeki çıkarlarını korumak için bir kontrol aracı olması üzerine odaklanırlar. Althusser ve Marksist ekonomi politik yaklaşımın medyaya uygulanmasına dayanan yapısalcı yaklaşım ise, medya politikalarının kapitalist ekonominin genel dinamikleri tarafından kontrol edildiğini vurgular.
Avrupa’da Eleştirel Ekonomi Politik Yaklaşım Giriş Murdock’a göre her iki yaklaşım da burjuva çoğulcu yaklaşımların karşısında yer alır. Yapısalcılara göre, iktidar/ideoloji tarafından desteklenen ekonomik dinamikler, medyayı biçimlendirir. Kapitalistlerin doğrudan kültür endüstrilerinin üretim sürecine müdahale etmelerine gerek yoktur. Çünkü zaten egemen işleyiş biçimi medya ürünlerinin kapitalistlerin çıkarlarına hizmet etmelerine dayanır. Böylece medya kapitalist sistemin emrinde değil, doğrudan onun yerine ve onun adına hareket eder….
Avrupa’da Eleştirel Ekonomi Politik Yaklaşım Peter Golding ve Graham Murdock İletişim alanında yapılacak çalışmaların birer endüstri biçiminde örgütlenen medya ve kültür endüstrileri ile başlaması gerektiğini savunan Golding ve Murdock’a göre ekonomi politiğinin temel görevi, kapitalist toplumlardaki ekonomik ve siyasi ilişkilerinden kaynaklanan üretim stratejilerinin medyanın üretim sürecinde çalışanların somut faaliyetlerini nasıl biçimlendirdiğini inceleyerek üretim ve yeniden üretim sürecinin işleyişini ortaya koymak olmalıdır. Kitle iletişiminin sosyolojik incelemesine oldukça önem verirler. Daha açık ifade etmek gerekirse, sosyolojik medya çalışması, toplumsal servetin paylaşılmasındaki korkunç eşitsizliklerin nasıl doğal ve kaçınılmaz olarak sunulduğuna ve dahası bu durumun paylaşımdan en az pay alanlar tarafından nasıl kabullenildiğine odaklanmak durumundadır.
Avrupa’da Eleştirel Ekonomi Politik Yaklaşım Peter Golding ve Graham Murdock Golding ve Murdock medya ve kültür endüstrilerine yaklaşımlarını, Marks ve Engels’in ileri sürdükleri “üretim araçlarını kontrol edenler, düşünce üretim araçlarını da kontrol eder” tezi üzerine kurarlar. Golding ve Murdock, Marks’ın bu tezinde üç temel önerme olduğuna dikkat çekerler: (1) İdeolojinin üretimi ve dağıtımı üzerindeki denetim, üretim araçlarının kapitalist sahiplerinin elinde toplanmıştır. (2) Bu denetim sonucunda medya aracılığı ile kapitalist ideoloji ve dünya görüşlerinin sürekli reklamları yapılmakta ve bu ideolojilerin alt grupların düşüncelerine de egemen olmaktadır. (3) Bu ideolojik egemenlik sınıf eşitsizliklerinin devamında esas rol oynamaktadır. Golding ve Murdock, bu önermelerden yola çıkarak İngiltere’deki ekonomik formasyonları ve süreçleri sahiplik, kontrol ve üretim biçimleri üzerinden analiz etmişlerdir
Avrupa’da Eleştirel Ekonomi Politik Yaklaşım Peter Golding ve Graham Murdock Onlara göre, düşünce üreten araçların mülkiyeti de kapitalistlerin elinde yoğunlaştığı için, kapitalist sınıfın dünya görüşü ve değer yargıları topluma yayılır. Marksist görüşün temel yaklaşımına paralel olarak ifade edildiği üzere, üretim araçlarına sahip olan kapitalist sınıf, sahip olmayanlar üzerinde tahakküm kurarak medya ve kültür endüstrilerini kullanarak toplumsal ve sınıfsal eşitsizliklerin meşrulaştırılmasını ve sürdürülmesini sağlar. Kapitalist toplumlarda içiçe geçen ve karmaşık bir yapı oluşturan ekonomik ve siyasi ilişkilerin nasıl medya içeriğinin üretiminde belirleyici olduğunu araştıran Golding ve Murdock, iletişimin ekonomi politiğinin ilgilerini ve önceliklerini göstermek için üç çözümleme alanı belirlemişlerdir.
Avrupa’da Eleştirel Ekonomi Politik Yaklaşımı Peter Golding ve Graham Murdock (1)Kültürel malların üretiminin incelenmesi (2) Medya ürünlerinin üretimi ve tüketimi arasındaki ilişkiyi açığa çıkarmak üzere metinlerin ekonomi politiğinin analizi (3) Maddi ve kültürel eşitsizlik arasındaki ilişkiyi göstermek için kültürel tüketimin ekonomi politiğinin analizi. Burada Murdock’un iletişim ile modernlik arasında kurduğu ilişkiye de değinmek gerekir. Ona göre, iletişim sistemi, yeni iktidar ilişkilerinin tam merkezinde yatar. Modernlik tecrübesini yorumlamak için ihtiyaç duyulan sembolik kaynakların kamusal sunumunu düzenlemede kilit bir rol oynar. İletişim sistemleri modernlik söylemleriyle bir aktarım sistemi olarak değil, bir tercüme ya da tahvil etme sistemi olarak işler. Bu yüzden, popüler kültürel ürünlerin masum görünen yüzeyinin altına gömülü ideolojik anlamı aramak yerine, söylemsel mücadeleleri düzenlemek için nasıl işlediklerini açıklamak daha önemlidir.
Avrupa’da Eleştirel Ekonomi Politik Yaklaşım Nicholas Garnham’a göre kapitalist toplumlarda üstyapı (kültür ve ideoloji) tamamen endüstrileşmiştir. Medyanın ideolojik rolünün anlaşılabilmesi için yalnızca medya içeriklerini incelemek yeterli olmayıp, medya şirketlerinin büyük endüstriyel kuruluşların şirketleri olarak tarihsel bir yaklaşımla ele alınması gerekir. Hall ve diğerlerinin yaptığı gibi medyanın sadece ideolojik bir aygıt olduğunu tespit edip bırakma eksik bir yaklaşımdır. Aynı zamanda neden ve nasıl ideolojik bir yapı olduğunu da açıkça ortaya koyulmalıdır. Garnham, kültürel üretimin ekonomi ile kesin olarak bağlantılı olduğunu savunmaktadır. Kültür endüstrilerini çözümlerken ilk ele alınan sorun, medyanın sermaye sınıfı için üstlenmiş olduğu ekonomik işlevlerdir. Garnham’a göre medya tarihsel olarak, ekonomik altyapının doğrudan üretim biçimleri aracılığıyla artı değer yaratma kabiliyeti ile sıkıya bağlıdır. Bu yüzden toplumsal ve tarihsel olmayan kuramların tuzağından korunabilmek için, kitle iletişim araçları incelemeleri tarihsel maddecilik geleneği ile bağlarını yeniden kurmalıdır.
Avrupa’da Eleştirel Ekonomi Politik Yaklaşım Nicholas Garnham Zaten üst yapı tarihsel olarak ekonomik altyapı tarafından biçimlendirilir. Çünkü artı değerin dağıtımını belirleyen şey bu toplumsal ilişkilerdir. Kültür endüstrilerine yapılan yatırım, artı değerin bir ürünü ve yeni yatırım alanları arayışının bir yansımasıdır. Garnham’a göre kapitalist bir toplumda ekonomik sisteme (alt yapıya) sıkıya bağımlı olan üst yapı bağımsız veya özerk bir biçimde toplumda var olamaz. Garmham’a göre kitle iletişimi ekonomi politik olarak analiz edilmesi gereken bir olgudur. Medyanın endüstriyel, teknolojik ve hukuki olarak yapılanması ve gelişmesi doğrudan ekonomik ve toplumsal yapı ile ilişkilendirilir. Medyanın gelişebilmesi için bir taraftan kamu politikalarına hizmet etmesi (siyasal yön), diğer taraftan üretim ve karlılık oranlarına katkı yapması (ekonomik yön) gerekmektedir.
Avrupa’da Eleştirel Ekonomi Politik Yaklaşım Nicholas Garnham Bunlara ilave olarak üretilen malların satılması için reklam verenler ve medyanın hedef kitlesi olan izleyicilerden oluşan bir pazara ihtiyaç vardır. Pazarın ürünlere ulaşabilmesi için ise belli bir gelire sahip olması beklenir. Böylece medya sektörünün gelişmesi için yapılan yatırımlar, aynı zamanda simgesel/ideolojik ürünlerin de üretimi ve dağıtımını da etkileyen, pazar ekonomisinin temel dinamikleri içinde değerlendirilir. Medya sahipleri pazar ekonomisi kuralları içerisinde bazı kamusal sübvansiyonlardan ve desteklerden yararlanmak isterler. Bu ilişkisi medyanın (ekonomik çıkarlarını sürdürebilmek için) hangi konuları haberleştireceği ve kamuoyu ile neleri paylaşacağını da etkiler.
Avrupa’da Eleştirel Ekonomi Politik Yaklaşım Nicholas Garnham, medya araştırmalarının, medyanın emtia üretimi ve değişimi yoluyla artı değerin ortaya çıkarılmasına ve reklamlar aracılığıyla diğer sektörlerdeki emtia üretim ve tüketimine hizmet eden ekonomik boyutunun gözden kaçırmaması gerektiğine dikkat çeker. Medya analizlerinin ekonomik, ideolojik ve siyasal süreçlerin tamamını hesaba katarak bütüncül bir biçimde yapılmasını isteyen Garnham’a göre tekelci kapitalist toplumlarda kültür ve ideoloji birer emtiaya (ticari ürüne) dönüştürülmüştür. Medya bir taraftan eğlence ürünleri ile doğrudan artı değer üretirken, diğer taraftan da reklamlar aracılığı ile diğer sektörlerin de artı değer üretmesine katkı sağlar.
Avrupa’da Eleşirel Ekonomi Politik Yaklaşım Armand Mattelart’ın eleştirel medya kuramlarına temel katkısı küresel enformasyon düzeninin ve enformasyon toplumunun ortaya çıkardığı karmaşık ilişkiler yumağının çözülmesi çabalarına yaptığı katkıdır. İletişim, enformasyon ve kültür alanlarındaki küresel tartışmaların altını çizerek, bu alanlardaki uluslararası sorunlara dikkat çeker. Mattelart, çeşitli uluslararası organizasyonların gündemindeki fikri mülkiyet, enformasyon toplumu, kültürel çeşitlilik ve medya özgürlüğü gibi ilkelere ilişkin tartışmalara eleştirel bir perspektif ile yaklaşır. Mattelart’a göre, ana akım liberal medya paradigması, uluslararası medya şirketlerinin sözcülüğünü üstlenir. Bu küresel emperyalist enformasyon düzenine karşı yine aynı biçimde küresel direnç noktaları oluşturulmalıdır. Uluslararası medya sahipleri küresel enformatik güçten yararlanarak yeryüzünde kendi çıkarları doğrultusunda eğitimden sanata, ekonomiden boş zaman etkinliklerine kadar her alanda bir iktidar kurmaya çalışırlar.
Avrupa’da Eleştirel Ekonomi Politik Yaklaşım Armand Mattelart’a göre uluslararası şirketlerin birleşmesiyle oluşan bilgi tekelleri ve küresel enformasyon düzeni büsbütün karşı konulamaz bir güç değildir. Emperyalizme ve özellikle Amerikancı emperyalizme karşı devrimci bir mücadele tarzının benimsenmesi gerekmektedir. Yerelliğin önemi öne çıkarılmalıdır. İletişimde gelişmekte olan (çevre) ülkeler arasında oluşturulacak olan yeni dayanışma biçimlerinin merkez karşısında mücadele etmeyi kolaylaştıracağını ve küresel iletişim düzeninin demokratikleşmesine katkı sağlayacağını, “evrensel iletişim birliğinin” sağlanmasına anti-küreselleşme hareketleriyle, STK’ların desteğinin önemli olduğunu savunmaktadır. Mattelart’ı özellikle Frankfurt Okulu düşünürlerinden ayıran temel fark, küresel medyanın hayatın her alanını kuşatan tektipleştirici etkisine karşılık pasif direniş yerine aktif direniş yöntemini önermesidir.
Avrupa’da Eleştirel Ekonomi Politik Yaklaşım Armand Mattelart, mücadele için alan bırakmayan toplam etki yaklaşımlarını eleştirerek işe başlar. Emperyalist küresel işgalin her yerde ve her zaman, direnilemezbir biçimde, kitle kültürünün güdümünde kitleler yarattığı fikri ile mücadele etmek gerektiğini dile getirir. Mattelart’ın eleştirisi kitle iletişim araçlarına karşı radikal eleştiri getiren okula değil, kapitalist kültür endüstrilerinin kuşatıcılığı karşısında okulun etkin ideolojik mücadeleyi terk etmesine karşıdır. Mattelart sonuç olarak küresel ekonomik sermayenin egemenliği altındaki kültürel ve ideolojik emperyalizme karşı bir direniş yolu olarak, sivil toplum kuruluşlarının yöntem ve desteğine sahip bir kamu yayıncılığının yeniden canlandırılmasını önermektedir Önerisini şu şekilde somutlaştırır: Enformasyon hakkı için verilen mücadele, kültür, eğitim, sağlık, çevre vb. gibi insanlığın ortak iyiliklerinin yönetimi konusunda, yeni bir kolektif eylem felsefesi deneyimini açığa vurmaktadır. Kamu hizmeti ve kültürel istisna, pazar mekanizmalarına galebe çalmak zorundadır.
Avrupa’da Eleştirel Ekonomi Politik Yaklaşım Armand Mattelart, kitle iletişim araçları tarafından üretilen ve yayılan enformasyonu geleceğin “hammaddesi” olarak tanımlamaktadır. Enformasyon öyle bir hammaddedir ki, endüstri devrimini ortaya çıkaran enerji ve yenilikler kadar önemlidir. Siyah altın (petrol) artık eski hammadde/enerjidir. Dünya üzerinde yaşanacak bir ekonomik savaşta, kültürel enformasyon kadar, mali, bilimsel, teknik ya da her tip enformasyon sanayileşmiş büyük ülkelerde krizden çıkışın en iyi siyasal ve ekonomik yolu olacaktır. Bu hammadde aynı zamanda gelecek için ulusal bağımsızlığın da garantisi olabilecektir. İletişimin dünyasallaşması, uluslararası iletişimi mümkün kılan teknolojik gelişmeler ile ortaya çıkmış bir olgudur. Uluslararası iletişim, ulusal sınırları aşan, kitle iletişim araçları vasıtasıyla, farklı ülke ve toplumlar arasındaki bilgi ve haber akışını sağlayan iletişim biçimidir
Avrupa’da Eleştirel Ekonomi Politik Yaklaşım Armand Mattelart İletişim araçları sadece haberlerin yayılmasını sağlayan, fikir taşıyan bir vasıta değil, aynı zamanda, hatta daha önemlisi ekonomik sistemin lokomotifi durumundadır. İletim hatlarının gelişimi, ister karayolu, ister bilgi otobanları olsun, toplumları birbirine bağlayan ve toplumsal iletişimi kolaylaştıran unsurlardır. Ancak, iletişim teknolojilerinin gelişimi, kapitalist devletlerin dünya pazarlarını ekonomik, kültürel, ideolojik, askeri olarak kontrol altında tutmalarını kolaylaştırmak gibi bir görev de üstlenmektedir. Küresel ekonomik düzenin bir uzantısı olarak, onunla uyum içinde yürüyen küresel iletişim düzeni, güçlü medya ve haber ajanslarına sahip olan kapitalist ülkelerin çıkarlarına hizmet etmek üzere kurumsallaşmıştır. Kitle iletişim araçları üzerinden iletişim, doğası gereği tek yönlüdür ve bu iletişim süreci merkezden çevreye doğru bir akışı da beraberinde getirmektedir.
Avrupa’da Eleştirel Ekonomi Politik Yaklaşım Armand Mattelart Küresel güçler, dünyayı saran ağlar ile ekonomik ve kültürel ürünlerini dünya piyasalarına çok kolay ve hızlı biçimde sürebilmektedir. Bu süreçte, uluslararası haber ajansları, medyaya hızlı ve ekonomik haber akışı sağlayarak önemli bir işlev üstlenmekte ve uluslararası iletişimin omurgasını oluşturmaktadır. Haberin ekonomik bir ürün olarak pazarlanabilir hale gelmesi, sömürgeci ülkelerin, sömürgeleri ile daha kolay iletişim kurmaları ve merkezdeki kararları, kolonilerine daha çabuk ulaştırma arayışlarının bir sonucudur. Artık küresel bir köyden, küreselleşen bir dünyadan bahsedilmesine rağmen, dünya halklarının doğru ve güvenilir bilgiye ulaşmalarının, kendilerini ilgilendiren konularda doğru bilgi edinmelerinin mümkün olduğunu söylememiz zordur. Çünkü yerel ve ulusal medya, birkaç tane uluslararası ajans üzerinden gelen haberlerle beslenmektedir. Ekonomik güçleri iletişim teknolojilerini geliştiren ülkeler, dünya enformasyon pazarını da ellerinde tutmaktadırlar.
- Slides: 31