E SEM KURAMLARI E SEMNDE EVRM YAKLAIMI Doal

  • Slides: 24
Download presentation
EŞ SEÇİM KURAMLARI EŞ SEÇİMİNDE EVRİM YAKLAŞIMI Doğal Seçim- Darwin Eşeysel Seçim Cinsiyet içi

EŞ SEÇİM KURAMLARI EŞ SEÇİMİNDE EVRİM YAKLAŞIMI Doğal Seçim- Darwin Eşeysel Seçim Cinsiyet içi rekabet: Cinsiyet içi rekabette aynı cinsin üyeleri karşı cinsi elde etmek için rekabete girerler. Cinsiyetler arası seçilim: Karşı cinsin tercih ettiği özelliklere sahip olan canlı eşleşmeyi başarır. (David Buss- 1980’ler)

Buss 1980’lerin başlarında eş seçimiyle ilgili çalışmalarına başladığında insanlardaki eş seçimi davranışlarına ilişkin çok

Buss 1980’lerin başlarında eş seçimiyle ilgili çalışmalarına başladığında insanlardaki eş seçimi davranışlarına ilişkin çok az bilimsel bilgi mevcuttu ve evrim teorisinin insan davranışlarına uygulanmasına yönelik kanıtları içeren çalışmalar yoktu. Hiç kimse eş seçiminin evrensel olup olmadığını ya da belirli cinsiyet farklılıklarının tüm kültürlerdeki tüm insanlara özgü olup olmadığını bilmiyordu. Buss başlangıçta cinsiyete göre arzu edilenler arasındaki farklılıklar hakkında kesin evrimsel kanıtlar bulmaya çalışmıştır. Bu amaçla Amerika’da 186 evli birey ve 100 üniversite öğrencisiyle görüşülmüş ve eş seçiminde arzu edilen özellikler belirlenmeye çalışılmıştır. Örneğin, erkeklerin genç ve fiziksel olarak çekici bir eş tercih edip etmediği ya da kadınların statü ve ekonomik güvence arayıp aramadığı gibi

Çalışmanın ikinci önemli aşaması, elde edilen bulguların geniş bir alanı kapsayıp kapsamayacağına ilişkin kanıtlar

Çalışmanın ikinci önemli aşaması, elde edilen bulguların geniş bir alanı kapsayıp kapsamayacağına ilişkin kanıtlar bulmayı içermektedir. Buss’a göre eş seçiminde arzu edilenler evrim tarihinin bir ürünü ise elde edilen sonuçlar sadece Amerika’da değil evrensel olmalıdır. Bu sebeple Buss diğer kültürlerde eş seçiminin nasıl olduğunu belirlemek için Almanya ve Hollanda gibi Avrupa ülkelerini içeren bir çalışma başlatmıştır. Ancak bu kültürler batı medeniyetinin etkilerini daha yoğun taşıdıklarından, evrimci psikoloji çok iyi test edilememiştir

Ardından gelen beş yılda, 37 kültürde 50 araştırmacı ile bir çalışma başlatmış ve 10.

Ardından gelen beş yılda, 37 kültürde 50 araştırmacı ile bir çalışma başlatmış ve 10. 047 kişiye ulaşılmıştır. Flört edenlerden, evlilere ve boşanmış bireylere kadar uzanan, barlardan üniversite yerleşkelerine kadar pek çok yerde kadın ve erkeklerle araştırmalarını sürdürmüştür. Bu amaçla uzun dönemli eş seçiminde arzu edilenleri belirlemek için on sekiz özellikten oluşan bir liste oluşturmuştur. Bu listede sosyal statü, maddi olanaklar, çekicilik, hırs ve espri duyusu gibi özellikler yer almıştır. Katılımcılardan bu listedeki özellikleri 0 (uygun değil) ile 3 (vazgeçilemez) arasında derecelemeleri istenmiştir.

Buss (1989)’un bu çalışmasında genel olarak şu bulgulara ulaşılmıştır: 37 farklı kültürün 36’sında kadınlar

Buss (1989)’un bu çalışmasında genel olarak şu bulgulara ulaşılmıştır: 37 farklı kültürün 36’sında kadınlar “maddi durumun iyi olması”na erkeklerden daha fazla önem verirken, “hırs-çalışkanlık” boyutunda 29 kültürde kadınlar erkeklerden daha fazla beklenti içindedirler. Eş’te “fiziksel çekicilik” tercihleri sorulduğunda, 34 kültürde erkeklerin eşlerinde fiziksel çekiciliğe kadınlardan daha çok önem verdikleri görülmüştür.

Aşk ve karşılıklı çekim kişinin bağlılığının işareti olarak görülmektedir. Kişinin sağlıklı bir eş istemesi,

Aşk ve karşılıklı çekim kişinin bağlılığının işareti olarak görülmektedir. Kişinin sağlıklı bir eş istemesi, bulaşıcı bir hastalık riskini almak istememesinden ya da hastalıklı kişinin ölüm olasılığı taşımasından kaynaklanabilir. Sağlıksız bir eş, doğacak çocuklara aktarılacak hastalıklı genleri de akla getirmektedir. Bağlılık duygusu taşıyan bir kişinin eş olarak tercih edilmesi ise kararsız bir kişiye göre daha fazla güven uyandırmasından kaynaklanabilir. Üstelik böyle bir eş daha iyi ebeveyn olabilir ve çocukların büyümesi ve hayatta kalmasına daha çok yardım edebilir. Nazik ve anlayışlı bir eş ise uzun dönemli ilişki kurmaya ve sürdürmeye daha eğilimlidir. Daha az nazik olan bireyler bencil ve işbirliğine yanaşmama özelliği gösterebilirler. Fiziksel ve sözel istismarın görülme olasılığı da bu bireylerde yüksek olabilir

Uzun dönemli eş tercihinde kültürel farklılıklar: Eş seçiminde aranılan özelliklerin bazıları kültürel olarak farklılık

Uzun dönemli eş tercihinde kültürel farklılıklar: Eş seçiminde aranılan özelliklerin bazıları kültürel olarak farklılık göstermektedir. Bunların başında “bekâret ya da önceki cinsel deneyim” gelmektedir. “Bekâret ya da önceki cinsel deneyim” açısından eş tercihlerine bakıldığında Çin, Hindistan, Endonezya, İran, Tayvan ve İsrail’de bekârete diğer kültürlerden çok daha fazla önem verildiği, buna karşılık İsveç, Norveç, Finlandiya, Hollanda, Almanya ve Fransa’da ise önemsiz olduğu görülmektedir. Kültürlerin %62’sinde erkekler kadınlardan daha fazla bekârete önem verirken, %38’inde cinsiyet farkı görülmemektedir. Evrimci psikologlar, bir kadının başka bir erkekle cinsel deneyiminin olmasının babalığın belirsizliği sorununu ortaya çıkarabileceğini, bu sebeple de erkeklerin evlenecekleri kadında bekârete önem verdiklerini söylemektedirler. Ayrıca araştırmalar evrensel olarak, cinsel sadakatin bekâretten daha da önemli olduğunu göstermektedir.

Uzun dönemli eş tercihinde cinsiyet farklılıkları: Erkekler çoğunlukla “fiziksel görünüm ve çekicilik” aramaktadırlar. Kadının

Uzun dönemli eş tercihinde cinsiyet farklılıkları: Erkekler çoğunlukla “fiziksel görünüm ve çekicilik” aramaktadırlar. Kadının fiziksel görünümü onun sağlığı, doğurganlığı ve üretkenliği hakkında ipucu vermektedir. Parlak saçlar, dolgun dudaklar, düzgün bir cilt, bel-kalça oranı gibi gençliğe ilişkin ipuçları bunlar arasında sayılabilir. Ayrıca temiz bir cilt, yaraların azlığı ya da yokluğu, beyaz dişler ve yüzdeki simetri ise sağlığa ilişkin ipuçlarıdır. Kısacası erkekler kadının sağlığı, gençliği ve üretkenliği hakkında bilgi sağlaması nedeniyle fiziksel görünüme önem verirler.

Erkeklerin kendilerinden yaşça küçük bir kadını eş olarak tercih etmeleri de kadının doğurganlığından dolayıdır.

Erkeklerin kendilerinden yaşça küçük bir kadını eş olarak tercih etmeleri de kadının doğurganlığından dolayıdır. Kadınlar ise eş tercihlerinde “iyi bir ekonomik gelirin olması”na erkeklerden daha çok önem vermektedir. Bu farklılık, Japonya ve Zambiya gibi kültürlerde daha fazlayken, Çin ve Hırvatistan gibi kültürlerde daha azdır. Ayrıca kadınlar çalışkanlık, hırs, sosyal statü ve yaşça büyük olmasına da erkeklerden daha fazla önem vermektedirler (Buss, 2007).

Kadınlar baskın ve egemen erkekleri de eş olarak tercih etmektedirler. Çünkü bu erkekler hem

Kadınlar baskın ve egemen erkekleri de eş olarak tercih etmektedirler. Çünkü bu erkekler hem kadını hem de çocuklarını diğer insanlardan koruyabilmekte ve çevredeki kaynakları eş’i ve çocukları için kullanabilmektedir. Bu özellik bir taraftan ailenin güvenliğini sağlarken, diğer taraftan hayatta kalabilmelerine yardımcı olmaktadır. Erkekler gibi kadınlar da eş seçiminde fiziksel çekiciliğe ve iyi genetik mirasa önem vermektedir. Bu durum hem dünyaya gelecek çocukların sağlıklılığı, hem de fiziksel korunma ve güvenliğin sağlanması açısından önemli görülebilir.

Ebeveynsel Yatırım Teorisi (R. L. Trivers) Eş seçiminde hangi cinsin seçen, hangisinin seçilmek için

Ebeveynsel Yatırım Teorisi (R. L. Trivers) Eş seçiminde hangi cinsin seçen, hangisinin seçilmek için yarışan olacağını belirlemek ebeveynsel yatırım teorisi ile açıklanmıştır.

EŞ SEÇİMİNDE SOSYAL YAKLAŞIM Sosyal Yapı Kuramı (Eagly ve Wood) Bireylerin eş tercihlerinde önem

EŞ SEÇİMİNDE SOSYAL YAKLAŞIM Sosyal Yapı Kuramı (Eagly ve Wood) Bireylerin eş tercihlerinde önem verdikleri özelliklerin, onların içinde yaşadıkları sosyal yapının etkisiyle belirlendiğini söylemektedir.

Buss’un 37 farklı kültürde yaptığı eş seçimindeki farklılıkları inceleyen çalışmasında olduğu gibi, Eagly ve

Buss’un 37 farklı kültürde yaptığı eş seçimindeki farklılıkları inceleyen çalışmasında olduğu gibi, Eagly ve Wood (1999) da aynı örneklemde eş seçimindeki cinsiyet farklılıklarında sosyal yapının etkisini araştırmışlardır. Buna göre, 37 farklı kültürdeki pek çok toplumda kadınlar birincil olarak evlilik ve aile yaşamına ilişkin becerilerle donanmışken, erkekler kaynak sağlayıcı becerilere sahiptir. Buna bağlı olarak, erkekler yuva yapıcı becerilere sahip ve yaşça kendinden küçük kadınları eş olarak tercih etmektedir. Yaşça kadının küçük olması, erkeğin baskın ve egemen olduğu bir ilişkinin kurulması demektir. Kadınlar da benzer şekilde kaynak sağlayıcı, gelir getiren ve yaşça kendinden büyük bir erkeği eş olarak tercih etmektedir. Ayrıca kadının eğitim düzeyinin erkekten düşük olması da erkek tarafından tercih edilen bir özelliktir; çünkü düşük eğitimli bir kadın ile ondan daha yüksek eğitim düzeyine sahip bir erkeğin evlenmesi, erkeğin kaynak sağlayıcılık rolünü kolaylaştırmaktadır.

Cinsiyet rollerinin çok ayrışmadığı, erkekler ve kadınların benzer rollere sahip olduğu sosyal yapılarda eş

Cinsiyet rollerinin çok ayrışmadığı, erkekler ve kadınların benzer rollere sahip olduğu sosyal yapılarda eş seçiminde cinsiyet farklılıkları daha az görünmektedir.

EŞ SEÇİMİNDE MÜBADELE (DEĞİŞ-TOKUŞ) YAKLAŞIMLARI 1950’lerde William Goode “kur yapma davranışları, bir pazarlama ya

EŞ SEÇİMİNDE MÜBADELE (DEĞİŞ-TOKUŞ) YAKLAŞIMLARI 1950’lerde William Goode “kur yapma davranışları, bir pazarlama ya da değiş-tokuş sistemidir” demiştir. Mübadele kuramına göre yüksek statülü ve çok kazanan erkekler fiziksel olarak çekici kadınlarla evlenmelidir. Bu iki birey arasındaki evlilik, kadının güzelliği ve çekiciliği ile erkeğin ekonomik kaynaklarının mübadelesini temsil eder. Yüksek çalışma becerilerine sahip bir erkek ile ev yaşamına ilişkin güçlü becerilere sahip bir kadının evlenmesi de geleneksel çekirdek ailenin özelliklerini korumasına yardımcı olur. Ayrıca bu yaklaşıma göre yüksek sosyo-ekonomik statüye sahip azınlık gruba ait bireyle, düşük sosyo-ekonomik statülü ancak çoğunluk gruptan bireyin evliliği de ekonomik kaynaklar ve statüler ile ırksal sınıf mübadelesini içermektedir.

Mübadele kuramcıları hatalı eşleşmelerin maliyetinden de söz etmektedir. Örneğin, az çekici özelliklere sahip bir

Mübadele kuramcıları hatalı eşleşmelerin maliyetinden de söz etmektedir. Örneğin, az çekici özelliklere sahip bir kişi eş olarak arandığında (düşük bedel) reddedilme riski az olmasına rağmen, sahip olunanın ödülü de az olacaktır (düşük kazanç). Aynı zamanda daha çekici özelliklere sahip (yüksek kazanç) bir kişinin eş olarak aranmasıyla ilişkili artan reddedilme (yüksek bedel) olasılığı da, bu girişimi eşit derecede riskli kılmaktadır.

Mübadele kuramları birbirinden farklı olsa da, her biri eş seçimini açıklarken bazı ortak sayıltıları

Mübadele kuramları birbirinden farklı olsa da, her biri eş seçimini açıklarken bazı ortak sayıltıları temel alırlar: (1) Ödülü artırmak, bedeli azaltmak. (2) İlişkilerin zaman içinde değişen kendi dinamikleri vardır. (3) Değerlendirmeler, ilişki gelişimini etkiler. (4) Değerlendirmeler ilişki doyumunu etkiler. (5) Eşitsizlik sıkıntılara neden olur.

Sosyal Mübadele Kuramı Eş seçimi, en az bedelle en fazla ödülü sunan kişilerin değerlendirilmesini

Sosyal Mübadele Kuramı Eş seçimi, en az bedelle en fazla ödülü sunan kişilerin değerlendirilmesini temel alır. a. b. c. d. e. Ödüller (davranışlar, sözler, kaynaklar, hizmetler) Bedeller Kazanç Kayıp Seçenek

Eşitlik Kuramı Eşitlik kuramı, en genel tanımıyla bir ilişkide partnerlerin girdileri ve çıktıları arasındaki

Eşitlik Kuramı Eşitlik kuramı, en genel tanımıyla bir ilişkide partnerlerin girdileri ve çıktıları arasındaki algılanan denge derecesidir. Girdiler, ödül ya da ceza olarak isimlendirilen değiş-tokuşa yapılan olumlu ve olumsuz katkılar iken, çıktılar bir ilişkide tarafların elde ettiği ödül ya da cezalardır. Bireyler eşit olmayan ilişkide yer aldıklarında mutsuz olacaklardır ve eşitliği kurmaya yönelerek mutsuzluklarını gidermeye çalışacaklardır. İlişkiden daha fazla fayda sağlayan taraf daha az mutsuzluk yaşarken, daha fazla suçluluk duyabilir. Eşitsizliğin daha az fayda sağlayan tarafındaki kişinin duygusu ise çoğunlukla öfkedir. Gerçek eşitlik ve psikolojik eşitlik

Karşılıklı Bağımlılık Kuramı İkili ilişkilerdeki karşılıklı bağımlılığı açıklama amacını gütmekte, ilişkiden alınan doyum ve

Karşılıklı Bağımlılık Kuramı İkili ilişkilerdeki karşılıklı bağımlılığı açıklama amacını gütmekte, ilişkiden alınan doyum ve ilişkiye bağımlı olmanın iki ayrı kavram olduğunu ileri sürmektedir. Bir birey, kendisine fazla doyum sağlamayan bir ilişkiyi, bağımlılığının yüksek olması nedeniyle sürdürebilir. Bu yaklaşıma göre bu, karşılaştırma düzeyi ve seçenekler için karşılaştırma düzeyi olarak adlandırılmaktadır.

EŞ SEÇİMİNDE GELİŞİMSEL YAKLAŞIMLAR Filtre Kuramı Bu kurama göre “kur yapma” döneminin değişik evrelerinde

EŞ SEÇİMİNDE GELİŞİMSEL YAKLAŞIMLAR Filtre Kuramı Bu kurama göre “kur yapma” döneminin değişik evrelerinde belirli filtreler kullanılmakta ve potansiyel eşin kişilik özellikleri ve sosyal nitelikleri ilişki süresince süzgeçten geçirilmektedir. (Sosyal niteliklerde benzerlik-değerler-ihtiyaç tamamlama)

Uyaran-değer-rol Kuramı Bu kurama göre eş seçimi dinamik bir süreçtir ve üç aşamada gerçekleşir:

Uyaran-değer-rol Kuramı Bu kurama göre eş seçimi dinamik bir süreçtir ve üç aşamada gerçekleşir: Uyaran: Bu safhada fiziksel, sosyal ve diğer uyarıcı faktörleri temel alır. Potansiyel eşler birbirlerinin fiziksel görünüm, dışsal özellikler ve davranışlarına bakarlar. Bireyler birbirlerini çekici bir partner olup olamayacakları yönünde değerlendirirler. Değer: partnerler çeşitli değerler ve tutumlardaki uyumlarını değerlendirirler. Sözel iletişimin daha çok olduğu bu aşamada bir önceki safhanın uyaran değerinin etkisi azalır. Çiftler özellikle seks, din, evlilik, iş ve çocuklar gibi konulardaki birbirlerinin değer ve tutumlarını öğrenirler ve karşılaştırırlar. Rol: Bireyler kendilerinin ve partnerlerinin beklenen davranışlarını gözlemlerler ve hem kendilerinin hem de partnerlerinin çeşitli rollerdeki (eş, ebeveyn gibi) uygunluklarını değerlendirirler.

Çember Kuramı Karşılıklı ilişkinin kurulması: Partnerler birbirleriyle rahat ilişki kurma, birbirini anlama ve rahatlıkla

Çember Kuramı Karşılıklı ilişkinin kurulması: Partnerler birbirleriyle rahat ilişki kurma, birbirini anlama ve rahatlıkla konuşma düzeylerini değerlendirirler. Karşılıklı ilişkinin kurulmasını iki kişi arasındaki benzerlikler ya da ortak bir geçmişe sahip olma kolaylaştırır. Karşılıklı kendini açma: Bu aşamada, çiftler birbirlerine değerler ve inanç sistemleri hakkında kendilerini açarlar. Kişi, diğerine karşı ne kadar rahat hissederse, kendini açması o kadar kolay olacaktır. Din, cinsellik gibi konularda çok yakın hissetmeden kendilerini açmazlar. Karşılıklı bağlılık: Bu aşamada partnerlerin daha fazla zaman geçirmeleri, belirli amaçlar ve alışkanlıkları paylaşmaları birbirlerine bağlanmalarını sağlar. Yakınlık ihtiyacını giderme: Bu evrede partnerler ilişkilerinin temel yakınlık ihtiyaçlarını karşılayıp karşılamadıklarını değerlendirirler. Her bireyin sevmek, sevilmek, güvenilmek ve desteklenilmek gibi duygusal ihtiyaçları vardır.

EŞ SEÇİMİNDE DİĞER YAKLAŞIMLAR Ortak/Benzer Özellikler Kuramı İhtiyaç Tamamlama Kuramı

EŞ SEÇİMİNDE DİĞER YAKLAŞIMLAR Ortak/Benzer Özellikler Kuramı İhtiyaç Tamamlama Kuramı