DYABET VE YENLKLER Dr S Sreyya ERM HASTALIKLARI
DİYABET VE YENİLİKLER Dr. S. Süreyya ERMİŞ İÇ HASTALIKLARI UZMANI ESKİŞEHİR DEVLET HASTANESİ
DİYABETES MELLİTUS İyi yönetilmediği takdirde yaşam kalitesini önemli ölçüde azaltır, yaşam süresini 5 -10 yıl kısaltır. � Tüm dünyada hızla yayılması, hemen tüm yaş gruplarında görülmesi, akut ve kronik komplikasyonlarla ilerlemesi, tüm organlarda kalıcı bozukluklara yol açabilmesi, yüksek maliyetli tedavisi ve ilk beş ölüm nedeninden birisi olması nedeniyle küresel bir halk sağlığı sorunudur. � Diabetes Mellitus; insülin eksikliği ya da etkisizliği sonucu ortaya çıkan, yüksek kan şekeri ile karakterize metabolik bir hastalıktır.
DİYABETES MELLİTUS Diyabet, dünyadaki en yaygın kronik hastalıklardan biridir. � Prevalansı obezite ve yaşlanma ile birlikte giderek artmaktadır. � Modern tıp olanaklarına rağmen diyabetin kesin tedavisi halen mümkün değildir. � 1998 yılında Türkiye’de bir çalışmada toplumun %7. 2’sinde diyabet olduğu görüldü. � Türkiye genelinde nüfus dağılımına göre standardize edersek %13. 7 � Şu andaki durumumuz %16, 5’e ulaşmış durumdadır. �
Diyabet Neden Oluşur? � 1) Diyabetli bireylerde, pankreas tarafından üretilen insülin yetersizdir. � 2)İnsülin, hedef dokularda etkisini yeterince gösterememektedir. � 3)Hem insülin yetersiz, hem de etkisini gösteremiyor olabilir. � 4)Genetik Faktörler � 5)Dış, çevresel etkenler.
�Vücut Kitle İndeksi (VKİ) 30 ve üzerinde olanların diyabete yakalanma riski normal kişilere göre 5 kat fazladır. Vücut Kitle İndeksi (VKİ) 30 ve üzerinde olanların diyabete yakalanma riski normal kişilere göre 5 kat fazladır.
Diyabetin Belirtileri Şeker hastalığının belirtileri hem tip 1, hem de tip 2 diyabet hastalarında benzerdir. � İlk görülen belirtiler yüksek kan şekeri ile direk bağlantılıdır. Hastaların bir kısmında ise direk organ hasarı (örneğin; görme kaybı) bulguları ile diyabet tanısı konulduğu da bilinen bir gerçektir. �
Diyabet Tanısı Nasıl Konur? � 1)Açlık plazma glikozu(şekeri) 126 mg/dl’nin üzerinde olması (Enaz 8 saatlik açlık) � 2)75 gr. İle yapılan OGTT’de (şeker yükleme testi) 2. saat kan şekeri değeri 200 mg/dl’nin üzerinde olması � 3) Günün herhangi bir zamanında ölçülen kan şekerinin 200 mg/dl üzerinde olması+Klasik hiperglisemi semptomları olacak. 7
TİP 1 DİYABET NEDİR? � Tip 1 Diyabet : İnsülin üretimi tamamen yok olmuştur ve vücut insülin üretememektedir. � Genellikle 30 yaş altında görülür � Zayıf yada normal kilodadırlar � İnsülin üretimi olmadığı için insülin kullanmak zorundadırlar. � İmmün sistem ve idiyopatik (nedeni belli olmayan) kaynaklıdır.
TİP 2 DİYABET İleri yaşlarda ortaya çıkan, insülin hormonu yetersizliği yada insülinin salgılanmasına rağmen vücutta kullanılamaması durumudur. Kronik bir hastalıktır. � KİMLER RİSK ALTINDA � Ailesinde tip 2 DM olanlar � 4000 gramın üzerinde doğum yapmış olanlar. � Fazla kilolu kişiler, yüksek tansiyonlu kişiler � Beslenme düzeni olmayan � � Hareketsiz kişiler RİSK altındadır.
MODY (Maturity Onset Diabetes of the Young) Gençlerde Görülen Erişkin Tipi Diyabet. � Tüm diyabetli olguların yaklaşık %1 -2’sini oluşturur � • MODY , OD geçiş gösteren beta hücre defekti ve insülin salgısında bozuklukla giden orta derecede klinik ile seyreden bir hastalıktır. Asıl defekt, insülin sekresyon mekanizmasındadır. Bu hastalarda otoantikorlar negatif bulunur, � MODY tanısı kuşkulanılan gen mutasyonun saptanılmasıyla konulur. � Kan glukoz regülasyonu için insülin tedavisi gerekmez veya � � LADA : Latent Autoimmune Diabetes in Adults. insülin üreten beta hücrelerinin hemen tamamının vücudun kendi bağışıklık sistemi tarafından yok edilmesi sonucu oluşan diyabettir. � otoimmün bir olay olmasına rağmen tamamen Tip 1 diyabet ile aynı değildir, Tip 2 diyabet olgularında saptanan genetik profile de sahiptir. (Her iki tip diyabet ‘ in karışımı tablo) � LADA tanısı alındıysa diğer diyabet tanısı alınmış olgular için geçerli olan şeker seviye hedeflerine uyulmalı, Hb. A 1 c takipleriyle tedavi sağlanmalı. �
Diğer Tipler � 1)Pankreastaki genetik bozukluklar. � 2)İnsülin fonksiyonunda genetik bozukluklar. � 3)Pankreas hastalıkları � 4)Endokrin Hastalıklar � 5)İlaçlar ve kimyasal maddeler.
Gebelik Diyabeti(Gestasyonel Diyabet) � Gebelik sırasında ortaya çıkan şekeri yüksekliğidir. � Genellikle doğumu takiben kan şekeri düzeyi normale dönse de bu kişiler yaşam boyu Tip 2 DM adayıdırlar. � Ayrıca bundan sonraki hayatlarında her gebe kaldıklarında ‘gebelik diyabeti’ riski taşırlar
Pre-Diyabet (GİZLİ ŞEKER) Halk arasında “gizli şeker” olarak isimlendirilen durum, normal glikoz dengesi ile diyabet arasındaki geçiş durumunu ifade eder. � Normalde açlık kan şekerinin < 100 mg/dl olması gerekmektedir. � Açlık kan şekeri 100 mg/dl’nin üzerinde, fakat 126 mg/dl’nin altında olması “Bozulmuş Glukoz Toleransı” olarak adlandırılır. � Benzer şekilde “Şeker Yükleme Testi” yapılan kişilerde 2. saatteki şeker düzeyinin 126 mg/dl veya üzerinde, fakat 200 mg/dl altında olması da “Bozulmuş Glikoz Toleransı’’dır. � Bu durumdaki kişilerin gün boyu kan şekerleri normaldir ve tipik şeker bulguları görülmez. Tip 2 diyabet için en riskli gurupta olduklarından yaşam biçimlerini yeniden özelliği bu düzenlemeleri gereklidir. � Pre-diyabetin en önemli evrede de kalp-damar hastalıkları riskinin artmış olmasıdır.
Kan Şekeri Ölçüm Zamanı � Açlık kan şekeri açken ölçülmelidir. � Tokluk kan şekeri gebelerde yemeğe başladıktan 1 saat sonra � Erişkin ve çocuk hastalarda yemeğe başladıktan sonra 2 saat sonra bakılmalıdır.
Hb. A 1 c (Hemoglobin A 1 c) tek gösterge mi? � Günlük kan şekeri ölçümlerinin aksine, Hb. A 1 c kanda son üç ay içindeki ortalama glukoz düzeyi ile ilgili bilgi verir.
Hb. A 1 c değeri şekerin ortalamasını gösterir. Şekerin gün içindeki dalgalanmasını göstermez. � Halbuki, organ hasarı ve damar tıkanıklığına neden olan temel faktör, kronik kan şekeri yüksekliğine ilaveten şeker seviyelerinde görülen gün içindeki dalgalanmalardır. Bu dalgalanmaya “Glisemik Variabilite” adı verilir. �
�Diyabet gelişmesi önlenebilir mi? � Prediyabeti olan yetişkin bireylerde yapılan geniş ölçekli ve uzun süreli çalışmalar diyet ve düzenli fiziksel aktivite şeklinde yaşam tarzı değişiklikleri ve bazı ilaçların kullanımının tip 2 diyabet gelişimini belirgin ölçüde önlediğini ya da geciktirdiğini göstermiştir. � Diyabet neden tedavi edilmelidir? Diyabet yıllar içinde başta gözlerde, böbreklerde, sinirlerde, olmak üzere tüm vücutta ciddi sağlık problemlerine yol açabilir. � Diyabetli hastalarda kalp ve damar hastalıkları riski belirgin olarak artmıştır. Diyabette uygun ve doğru tedavi ile bütün bu sağlık problemlerinin önüne geçilebilir. �
DİYABETİN TEDAVİSİ BESLENME TEDAVİSİ EGZERSİZ / AKTİVİTE TEDAVİSİ İLAÇ/İNSÜLİN TEDAVİSİ
� Diyabet nasıl tedavi edilmelidir? Diyabet yaşam boyu tedavi ve takip gerektiren bir hastalıktır. Diyabet hastalarında kişiye özel düzenlenmiş diyet ve fiziksel aktivite planı tedavinin olmazsa olmazıdır. � Tip 1 diyabet hastalarında mutlaka insülin tedavisi uygulanırken tip 2 diyabet hastalarında diğer diyabet ilaçları ve gerektiğinde insülin kullanılır. � Yetişkin diyabet hastasının tedavisinde dört durumun kontrol altına alınması gerekir: - kan şekeri - kan yağları - kan basıncı (tansiyon) - vücut ağırlığı � � DİYABETİN TEDAVİSİNİN AMAÇLARI • 1)Akut metobolik komplikasyon risklerini azaltmak. • 2)Hiperglisemiyi önlemek • 3)Mikrovasküler kamplikasyonları (retiopati, nefropati, nöropati) önlemek veya geciktirmek. • 4)Sadece diyabeti değil, diyabete eşlik eden obezite, HT, dislipidemi ve KV sorunları ◦ önlemek ve tedavi etmek. • 5)Hastaya iyi bir yaşam kalitesi sağlamak.
EĞİTİM ŞARTTIR � Hipo/hiperglisemi semptomları � Ayak bakımı � Yılda 1 kez göz muayenesi � Yanında şeker bulundurması � HT, dislipidemi ve Obesitenin DM ile bağlantısı konusunda bilgilendirme � Her hastaya KŞ ve TA takip kartları � Yakınlarının eğitimi � Pnömokok ve Grip aşısı � Dergi, dernek aboneliği
DİYABETTE BESLENME
DİYABETTE BESLENME Diyabetik Diyetin Temel İlkeleri: � 1 -Üç Ana Öğün, Üç Ara Öğün � 2 -Öğün Saatleri her gün aynı saatlerde olmalı � 3 -Şeker İçeren Yiyecek ve İçeceklerden sakınmak � 4 -Glisemik İndeksi Yüksek Besinlerden Kaçınmak � 5 - Yağ Alımını Azaltmak ve Sıvı Yağları Tercih Etmek � 6) -Posalı Yiyecekleri Tercih Etmek � 7)Tuz Alımını Azaltmak � 8) Önerilenden Fazla Protein Alımından Kaçınmak �
DİYABET VE BESLENME
EGZERSİZ � Düzenli egzersiz � Yürüyüşe özendirme � Akran desteği � Tip 1 DM çocukları cesaretlendirm e, spor takımlarına katılım. � Çoğu diyabetli en faydalı egzersizin sabah aç karnına yapılan egzersiz olduğuna inanır. � Ancak aç karnına yapılan egzersiz kan şekerini bozabilir. Bu sebeple diyabetlilerin aç karnına egzersiz yapmaları doğru değildir. � Egzersiz için en uygun zaman, yemek yenildikten sonraki 1 -2 saattir.
Egzersiz 4. 11. 2020 26
Diyabette Tedavide Hedefler
Diyabette Oral Antidiabetik İlaç Tedavisi ETKİ ŞEKİLLERİ 1)Pankreası uyararak insülin salgılanmasını sağlamak 2)Vücut hücrelerinin insüline daha duyarlı hale gelmesini ve daha etkili kullanılmasını sağlamak. 3)Karaciğerden kan şekeri üretimini baskılayarak kan şekerinin yükselmesini engellemek. 4)Kan şekerinin kaynağı olan karbonhidratların emilimini yavaşlatarak kan şekeri seviyesinin hızlı yükselmesini engellemek.
Kimler insülin kullanmaya İhtiyaç Duyar? 1)Tip 1 diyabetliler � 2)Ağızdan şeker düşürücü haplarla kan şekeri kontrolü sağlanamayan Tip 2 diyabetliler, � 3) Hangi tip diyabet olursa olsun, akut metabolik komplikasyon (koma) gelişmiş hastalar, � 4)Akut stres, travma (kaza, yanık gibi), cerrahi girişim (ameliyat) yapılacak tüm diyabetliler, � � 5)Gebelik başlangıcından sonuna kadar tüm diyabetliler ve hamilelikte diyabeti olanlar � 6)Komplikasyon gelişmiş tüm diyabetliler (retinopati, nöropati, � diyabetik ayak, nefropati gibi) � 7) Pankreası herhangi bir nedenle ameliyatla alınmış olanlar, insülin kullanımına ihtiyaç duyarlar.
İNSÜLİN � � � İnsülin tedavisinin amacı; Kan şekerini normale getirmek Komplikasyonları önlemek Önlenemeyecek düzeyde komplikasyonlar oluşmuşsa ilerlemeyi durdurmak, Çocuklar için büyüme ve gelişmenin normal sınırlar içinde gitmesini sağlamak, Hamilelik ve gebelikle ilgili komplikasyonları önlemektir. İnsülin Uygulamalarında, � Verilen İnsülin Etkinliğini Değiştiren Nedenler Nelerdir? � İnsülin enjeksiyonu yapılırken uygulanan insülinin özellikleri, insulin enjeksiyon yerindeki farklılıklar, ısı, enjeksiyon yerine masaj yapılması, egzersiz gibi faktörler insülinin etkinliğini değiştirir. �
İNSÜLİNLER
YENİ İLAÇLAR � U 300 is a new formulation of insulin glargine that is expected to last up to 40 h Etkin madde: Eksenatid İnsülin degludek ve insülin aspart. İnsülin degludec nötral, çözünür, ultra-uzun etkili bazal insülin analoğudur .
Liraglutid tip 2 diyabet tedavisi için uygun bir GLP-1 analogdur. Diyabet hastalığı için kullandığınız diğer ilaçların kan şekerinizi yeterince kontrol edemediği durumlarda bu ilaçlarla birlikte kullanılır. � Dapagliflozin, Sodium-glukoz kotransporter 2 (SGLT 2) inhibitörüdür. SGLT 2, dapagliflozinle inhibe edildiğinde, şekerin idrardan geri emilmesini engelleyip, idrarla atılımını arttıyor. �
İNSÜLİN
İnsülin dozunun düzenlemesi �En az 3 günlük şeker profili yapalım. �Bir öğündeki glisemi değerini saptayan en önemli faktör, bir önceki insülin dozudur. KŞ yüksek çıkan öğünden bir önceki dozu arttıralım. �Hipoglisemi önemlidir. insülin azaltılır. �İnsülinlerde doz arttırma ve azaltmayı 2 ‘şer ünitelerle yapmak riski azaltır. • Öğünlerle ilişkili ilaçlar prandial insülin sekresyonunu taklit eder 1 – Kısa etki süreli sekretagoglar 2 – Kısa etki süreli insülin ve insülin analogları 3 • Bazal insülin sekresyonunu taklit eden ilaçlar 3, 4 – Uzun etki süreli insülin analogları � 1. Mc. Call AL. In: Leahy JL, Cefalu WT, eds. Insulin Therapy. New York, NY: Marcel Dekker, Inc. ; 2002. � 2. Chan JL et al. Mayo Clin Proc. 2003; 78: 459 -467. � 3. Leahy JL. In: Leahy JL, Cefalu WT, eds. Insulin Therapy. New York, NY: Marcel Dekker, Inc. ; 2002. � 4. Wittlin SD et al. In: Leahy JL, Cefalu WT, eds. Insulin Therapy. New York, NY: Marcel Dekker, Inc. ; 2002.
İNSÜLİN UYGULAMA BÖLGELERİ � insülinin en iyi emilim yerinin karın bölgesi olduğu görülmüştür. Giderek azalan emilim hızıyla, bunu kol, bacak ve kalça bölgesi izlemektedir. � Enjeksiyon yerinin seçimi kadar, insülinin kıvamı, deri ile kas arasında kalan yağlı dokunun (subkütan) kalınlığı da önemlidir. � Kasa yapılan insülin daha çabuk etki gösterir ve etkisi daha kısa sürer. � Kan akımını artmasını sağlayan durumlar (masaj, ısı uygulaması, geçici ısı artması, enjeksiyon yapılan
Diyabette Görülen Akut Sorunlar �Hipoglisemi: Kan şekerinin 70 mg/dl nin altına düşmesidir. (Küçük çocuklarda 80 mg/dl nin altı) �Nedenleri: 1. İnsülin yada OAD’ lerin gereğinden fazla alınması 2. İnsülini kas içine yapılması 3. İnsülin yapıp öğün almamak yada öğünü geciktirmek.
HİPOGLİSEMİ TEDAVİSİ � Önce kan şekeri bakılır. Kesme şeker ilk tercihtir. (2 -3 adet verilir. ) � Küçük çocuklarda şeker ilk tercih olmakla birlikte alamıyorsa meyve suyu verilebilir. � Kesme şeker 5 dakikada meyve suyu 7 -10 dakikada dolaşıma katılır. İçinde yağ ve protein içeren gıdalar dolaşıma çok geç katılacağı için tercih edilmez. � Kesme şeker verildikten 10 -15 dak. � sonra şekere tekrar bakılır.
Ciddi Hipoglisemi Kan şekeri ölçülür � 3 -4 adet kesme şeker verilir. � � İdrarda Keton bakılır(Tip 1 liler için) Kendine gelirken kusma olabilir, uygun pozisyon verilerek yardımcı olunur. Nedeni araştırılır.
Bayıldıysa �Düz zemine yatırılır, nefes yolları açılır �ve ayak yukarı kaldırılır. �Mümkünse kan şekeri ölçülür �Glukagon yapılır. (ideal bölge göbek olmakla birlikte, tüm insülin bölgelerine yapılabilir. ) �Hastane koşullarında ise hastaya IV 75100 ml %20 veya 150 -200 cc%10 dekstroz uygulanır. �Kişi nöbet geçirebilir bu nedenle kendine zarar vermesi engellenir.
DİYABETİK KETOASİDOZ �Diyabetik ketoasidoz yağ ve protein metabolizmasındaki bozukluktur. Belirtileri: �Çok yeme, çok su içme, sık idrara çıkma, kilo kaybı, nefes darlığı ve karın ağrısıdır. �Tanı yüksek kan şekeri ile konur. �İdrada keton pozitiftir. Asidoz görülür. �Yoğun bakım ihtiyacı gerekebilir.
YÜKSEK KAN ŞEKERİNE BAĞLI KOMPLİKASYONLAR BÜYÜK VE KÜÇÜK DAMARLARDA DARALMA VEYA TIKANIKLIK OLUŞABİLİR. � DAMAR HASTALIKLARINI ÖNLEMEK İÇİN KAN ŞEKERİ, KOLESTEROL, TANSİYON SEVİYELERİNİ İYİ TUTMAK VE KESİNLİKLE SİGARA İÇMEMEK GEREKİR. � ERKEN TEŞHİS EDEBİLMEK İÇİN İSE KONTROLLERİ AKSATMAMAK ÖNEMLİDİR. �
Diyabetin göz, ayak ve iç organlara etkisi nedir? � Gözler: Uzun dönemde göz damarlarında kanamalar ve görme kaybı oluşabilir. Diyabet hastasında yılda bir kez göz muayenesi yapılmalıdır. Böbrekler: Böbreklerin normal çalışmasını bozularak önce idrarda protein kaçağına daha sonra böbrek yetmezliğine neden olabilir. Diş ve dişeti sağlığı: Yüksek kan şekeri diş ve diş etlerinde kolayca enfeksiyon gelişmesine neden olur ve bu enfeksiyonlar kan şekerinde daha da fazla artışa yol açabilir.
Diyabet cinsel yaşamı etkiler mi? �Diyabet, cinsel yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir. � Diyabet kadınlarda vajinal kuruluk, cinsel isteksizlik ve enfeksiyonlara, �erkeklerde cinsel güçsüzlüğe yol açabilir.
Diyabette Görülen Yeni Gelişmeler
Sürekli kan şekeri ölçen sistemler Glukoz sensörleri (CGMS): Subkutan olarak yerleştirilen sensör sayesinde devamlı Kan Şekeri ölçümü yapılmasıdır. Yeni sensörler sayesinde anında KŞ değerlerini ekrandan görmek mümkün olmaktadır. Beş ile altı günde bir değiştirilmesi gereken bu sensörler damar içi değil de deri altı sıvıdan ölçüm yaptıkları için verdikleri sonuç yaklaşık 10 dk öncesinin sonucu olmaktadır, ancak Özellikle yaşlı, çocuk ve sporcu diyabetlilerin hayatı kolaylaşıyor. Aileler ve hekimler diyabetlinin kan şekerlerini anbean kontrol edebiliyorlar.
� İnhalasyon yoluyla alınan insülin: Doz ayarlamadaki zorluklar ve hastanın solunum sistemi rahatsızlıklarında ortaya çıkan sorunlar nedeniyle /EXENETİDE /günümüzde kullanılmamaktadır. İnsülin tableti: Doz ayarlamadaki zorluklar, hastanın GIS rahatsızlıkları, mide içeriğinin değişken olmasına bağlı çıkan sorunlar nedeniyle günümüzde kullanılmamaktadır.
İnsülin Pompası � Vücudun basal insülin ihtiyacını otomatik olarak pompanın verdiği, yemek yendiği zaman alınan karbohidrat miktarına göre hastanın manuel olarak pompa üzerinden müdahale ederek insülin verdiği bir sistem olup yaşam tarzını düzeltmesi açısından ve hipoglisemi riskini azaltmasından dolayı son yıllarda sıkça kullanılmaya başlanmıştır.
PANKREAS NAKLİ � Tip 1 diyabet, ya da 10 yıldan uzun süredir insülin kullanan Tip 2 diyabetli hastalarda şeker hastalığına bağlı böbrek yetmezliği geliştiğinde böbrek nakli ile birlikte aynı zamanda pankreas nakli yapılır. � Ancak nakil yapılan pankreası vücudun kabul etmesi için yaşam boyu immünosupressif ilaçlar kullanmak zorunluluğu vardır. Bu da hastayı enfeksiyonlara açık hale getirir. Dolayısıyla birçok merkez aynı anda böbrek nakline gerek yoksa bu işlemi
PANKREAS ADACIK HÜCRE NAKLİ : � Sadece pankreastaki insülin salgılayan adacık hücrelerinin nakli söz konusudur. Organın tamamına göreceli olarak daha basit bir işlem olduğundan ve cerrahi komplikasyonları daha az olduğundan tercih edilir. �. 1989 -1999 arası Uluslararası Adacık Transplantasyon kayıtlarına göre adacık nakli yapılan 267 hastanın %8’inde 1. yıl sonu insülin kullanmalarına gerek kalmamıştır. �. Ancak; nakil sonrası kullanılan steroid ve bağışıklık sistemini baskılayıcı ilaçların
Adacık Nakli 2000 Yılında “EDMONTON PROTOKOLU” olarak bilinen bir yöntemle Kanada’da kadavralardan alınan adacık hücreleri 7 hastaya nakledildi. � Hiçbirinde insülin ihtiyacı kalmadı. Bu protokolde nakil sonrası steroid verilmemesinin hastaya getirdiği yük elimine edilmiş oldu. � Bu protokolun zorlukları ; � 1) Verici dokusu bulmakta zorluk 2) Kullanılan diğer ilaçların yan etkileri (enfeksiyon, kanser riskinde � artma, hipertansiyon)
Yapay pankreas � Yapay pankreasta amaç, pankreas gibi davranan bir sistem geliştirmek. Bu sistemde kan şekerini ölçen, değere uygun insülin yapan bir mekanizma sağlanmaya çalışılıyor. Bir nevi kapalı devre insülin pompası şeklinde çalışır. Biyonik pankreas. � Yara bandı ve kol saati şeklinde olacak yapay pankreas sistemi üç aşamadan oluşuyor: � Glikoz sensörü, insülin dozu ihtiyacını hesaplayan sistem, , insülin dozunu azaltıp arttıran akıllı pompa. � Bu şekilde diyabetlinin vücudunun ihtiyacı olan insülin ihtiyacı karşılanıyor. � Bu konudaki araştırmalar devam ediyor.
TİP 1 DİYABETTE KÖK HÜCE TEDAVİSİ � Pankreatik kök hücre calışmaları, insuline bağımlı tip 1 diyabetin tedavisi için büyük umutlar vaat etmektedir. � Kök hücrelerinin lab. ortamında beta hücrelerine dönüştürülmesi (gen tedavisi ile birlikte) ve hastaya nakli söz konusudur. � Embriyonik kök hücrelerinin kültür ortamlarında insülin üreten hücrelere döndükleri gösterilmiştir. � Çeşitli sorunlar ile karşılaşılmaktadır. Bunlardan birisi teratoma oluşumudur. Farklılaşmamış embriyonik kök hücrelerinin iyi huylu tümörler oluşturma riskleri vardır. � Kök hücre nakilleri sonrasında kullanılan bağışıklığı baskılayıcı ilaçların vücuda yaratabileceği olumsuz etkiler de bilinmekte. � Bağışıklık sisteminin baskılamasını sağlamak için ilaç kullanmak yerine farklı çözümler bulmaya çalışılıyor.
Diyabette Cerrahi � Bazı temel koşullar vardır: � Tip 2 Diyabet olmalıdır. � Hasta 16 ile 67 yaşları arasında olmalıdır. � Vücut Kitle indeksi 30 Kg/m 2’nin üzerinde olmalıdır. � � � Anestezi almasına engel bir sağlık sorunu olmamalıdır. � Ameliyat sonrası uyuma engel bir psikiyatrik hastalığı olmamalıdır. � Ülseratif kolit, Colitis Ülseroza, intestinal tüberküloz gibi kronik barsak hastalıkları olmamalıdır. � � � Bu koşulları taşıyan kişiye bazı laboratuvar testleri yapılmaktadır. Bu testlerde rutin biyokimya, hemogram, hormon ve vitaminlerin dışında Hb. A 1 c, C Peptid, HOMA-IR, İnsülin düzeyleri ölçülmektedir. Şeker hastası olan bir kişinin ameliyata uygun olabilmesi için Hb. A 1 c değerinin 7’nin üzerinde olması, C peptid değerinin normal, HOMA-IR değerinin yüksek ve insülin seviyesinin normal veya yüksek olması gerekir. Bu koşulları taşıyan kişiler ameliyat olabilir.
Metabolik Cerrahi Metabolik cerrahi ile; � Diyabet süresi ne kadar uzunsa ve Diyabet kontrolü ne kadar kötüyse düzelme de o kadar başarısız: � ◦ Hb. A 1 c >%10 olan hastalarda remisyon (iyileşme) şansı %50 ◦ Hb. A 1 c %6. 5 -7. 9 olan hastalarda %77 Diyabet süresi> 5 yıl ise remisyon %75 � Diyabet süresi< 5 yıl ise %95 � Yaş arttıkça başarı azalır. � Kilo kaybının korunması diyabet kontrolünü kolaylaştırır. Jejunoileal interpozisyon ameliyatı � � Duodenoileal interpozisyon Ameliyatı
kaynaklar 1)Satman I, Yilmaz T, Sengul A, Salman S, Salman F, Uygur S, et al. Populationbased study of diabetes and risk characteristics in Turkey: results of the Turkish diabetes epidemiology study (TURDEP). Diabetes Care 2002; 25: 1551 -6. [Özet] [Tam Metin] [PDF] 2)Satman I, Tutuncu Y, Gedik S, Dinccag N, Karsidag K, Yilmaz T, et al. ; The TURDEP-II Study Group. Diabetes epidemic in Turkey: Results of the second population based survey of diabetes and risk characteristics in Turkey (TURDEP-II). Poster: A-11 -2498. 47 th EASD Annual Meeting, 12 -16 Sept 2011, Lisbon, Portugal. Diabetologia 2011; 54(Suppl 1): P 2498. 1) 4)TEMD Diabetes Mellitus ve Komplikasyonlarının Tanı, Tedavi ve İzlem Kılavuzu 3)Dinççağ N. Diabetes Mellitus Tanı ve Tedav, isinde Güncel Durum İç Hastalıkları 2011. (Yazım Komitesi: Satman İ, İmamoğlu Ş, Yılmaz C, Akalın S ve Diabetes Dergisi 2011; 18: 181 -223 Mellitus Çalışma ve Eğitim Grubu). 5. Baskı. Ankara: Bayt Matbaacılık, 2011. [Özet] 5) Türk Diyabet Yıllığı 2016 -2017. (bilimsel kurul: Arslan M, Erbaş A. T, Bayraktar M, Tütüncü N, Şahin İ. 6)Mıcıllı S. C, Özoğul C. Diyabette kök hücreler /Derleme. 7) 1. Çolak R (2012). Diyabetteki son tedaviler. Journal Of Experimental And Clinical Medicine, 29: 30 -38. 8) Nathan DM, Buse JB, Davidson MB, et al. Medical management of hyperglycaemia in type 2 diabetes. Diabetes Care 2008; 31: 1 -11. 9) American Diabetes Association. Executive Summary: Standards of medical care in diabetes-2012. Diabetes Care 2012; 35 (Suppl 1): S 4 -S 10. [Özet] [PDF] 10) Expert Committee on the Diagnosis and Classification of Diabetes Mellitus. Followup report on the diagnosis of diabetes mellitus. Diabetes Care 2003; 26: 3160 -7. [Özet] [Tam Metin]
Diyabetin Zorlu Yollarını Elbirliği İle Aşmaya Var mısınız?
- Slides: 62