Causatives ettirgen at www ingilizcebankasi com 2016 ingilizcebankasi

Causatives (ettirgen çatı) www. ingilizcebankasi. com © 2016 ingilizcebankasi. com

• Causatives (ettirgen çatı), have, get, make, let fiilleriyle aşağıdaki yapılarda kullanılır: • A) have/get + something + V 3 • B) have + someone + V 1 • C) make + someone + V 1 • D) get + someone + to + V 1 • E) let + someone + V 1 ingilizcebankasi. com

Have + something + V 3 • Bir işi başkasına yaptırtmak anlamını ifade ederken have + object + V 3 yapısını kullanırız. ingilizcebankasi. com

Have something done (have + object + V 3) yapısının tense’lere göre çekimi have something We have our house We are having our house We had our house We were having our house done (V 3) painted every summer. painted now. painted last year. painted at that time last year. We have had our house painted recently. We will have our house painted next year. We should have our house painted because it is dirty. ingilizcebankasi. com

• We are having our house painted this week. • (Bu hafta evimizi boyatıyoruz) ingilizcebankasi. com

• We have our house painted every year. • (Her yıl evimizi boyatırız) ingilizcebankasi. com

• I had my hair done last week. • (Geçen hafta saçımı yaptırdım) ingilizcebankasi. com

• We will have the trees cut down next year. • (Gelecek yıl ağaçları kestireceğiz) ingilizcebankasi. com

• John had his portreit painted last year. • (John geçen yıl portresini yaptırttı) ingilizcebankasi. com

• You should have the grass mown. • (Çimi kestirtmelisin. ) ingilizcebankasi. com

• You should have your teeth checked every six months. • (Dişlerini her altı ay kontrol ettirmelisin) ingilizcebankasi. com

• Mr Brown had his car repaired yesterday. • (Bay Brown dün arabasını tamir ettirdi) ingilizcebankasi. com

• Sue is having her hair done at the moment. • (Sue şu anda saçlarını yaptırıyor) ingilizcebankasi. com

Get + object + V 3 • Bir işi yaptırtmak anlamında get object V 3 yapısı kullanılabilir. Have something done kalıbıyla aynı anlamdadır. ingilizcebankasi. com

• John got his bike fixed yesterday. • (John dün bisikletini tamir ettirdi) ingilizcebankasi. com

• My father gets his car serviced every six months. • (Babam her altı ayda arabasını kontrol ettirir) ingilizcebankasi. com

have + someone + V 1 • Have + someone + V 1 kalıbı birisine görevini yaptırtmak anlamına gelir. ingilizcebankasi. com

• I had the plumber fix the taps yesterday. • ( Muslukçuya musluğu tamir ettirdim. ) ingilizcebankasi. com

• We had the officer find the file. • (Memura dosyayı buldurttuk) ingilizcebankasi. com

• The teacher usually has his students do a lot of homework. • (Öğretmen genellikle öğrencilerine çok ödev yaptırtır) ingilizcebankasi. com

make + someone + V 1 ( to force someone to do something) • Make + someone + V 1 kalıbı, maddi veya manevi baskıyla bir işi yaptırtmak anlamına gelir. ingilizcebankasi. com

• My father often makes me clean his car. • (Babam çoğu zaman bana arabasını temizlettirir. ) ingilizcebankasi. com

• I made the shark run away. • (Köpekbalığını kaçırttım) ingilizcebankasi. com

• We should make the man put out his cigar. • (Adama purosunu söndürtmeliyiz) ingilizcebankasi. com

• The dog made the man run away. • (Köpek adamı kaçırttı) ingilizcebankasi. com

get + someone + to V 1 (to persuade someone to do something ) • Get + object + to + V 1 kalıbı, sözle veya ücretle ikna ederek bir şey yaptırtmak anlamı verir. ingilizcebankasi. com

• They got the singer to sing one more song. • (Onlar şarkıcıya bir şarkı daha söylettirdiler) ingilizcebankasi. com

• We got Helen to order all of us piza. • (Helen’e hepimize piza ısmarlattık) ingilizcebankasi. com

• I got my father to buy me a mobile phone. • (Babama bana bir cep telefonu aldırttım) ingilizcebankasi. com

let + someone + V 1 (allow someone to do something) • Let + someone + V 1 kalıbı, birine bir şey için izin vermek anlamı verir. ingilizcebankasi. com

• Mrs Red lets her daughters wear a make-up. • (Bayan Red, kızlarına makyaj yapmalarına izin verir/ makyaj yaptırtır) ingilizcebankasi. com

• They won’t let me eat all the cake. • (Tüm keki bana yedirtmezler/yememe izin vermezler) ingilizcebankasi. com

• The sheriff didn’t let the robber go away. • (Şerif soyguncunun gitmesine izin vermedi) ingilizcebankasi. com

Revision • Have ve get fiillerinden sonra object (nesne) kullanırsak yapı passive anlamlı olduğundan fiillerin V 3 şekli gelmelidir. have/get object V 3 John will have his car serviced tomorrow. John will get his car serviced tomorrow. ingilizcebankasi. com

• «Birisine bir eylem yaptırtmak» anlamı için have, make, let, get fiilleri kullanılır. • Bu fiillerden sonra kişi ve yapacağı fiil yalın olarak gelir. Ancak, get’li yapıda fiilden önce to kullanılır. I will have the secretary send emails. My dad makes me dig the garden. Mrs Green lets her daughter John got his father wear make-up. to buy a new mobile phone for him. ingilizcebankasi. com