Balkandaki vaz Matta 5 7 Matta incilindeki btn

Balkandaki vaız (Matta 5 -7) Matta incilindeki bütün konuşmaların konusu aynı: 'Göklerin Krallığı' (Allahın Krallığı) 1. 2. 3. 4. 5. Balkandaki vaız (5 -7): Gönderme vaızı (10): Benzetme vaızı (13): Kilise vaızı (18): Son zamanlar vaızı (24 -25): 1. 2. Allahın Allahın 3. Krallığına nasıl girilir? Krallığı nasıl yayılıyor? Krallığı neye benziyor? Krallığında ilişkiler nasıl? Krallığı nasıl tamamlanacak? 4. 5.

Balkandaki vaız (Matta 5 -7) Sağdaki konulara bakın. Sonra onları ayetlere göre sıralayın. 1. konu: 2. konu: 3. konu: 4. konu: 5. konu: 6. konu: 7. konu: 8. konu: 9. konu: 10. konu: 11. konu: 12. konu: …. . . (5: 1 -2) …. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . …. . . . . . . . . . . . (5: 3 -12) (5: 13 -16) (5: 17 -20) (5: 20 -48) (6: 1 -18) (6: 19 -34) (7: 1 -6) (7: 7 -11) (7: 12) (7: 13 -14) (7: 15 -23) (7: 24 -27) …. . . (7: 28 -29) altın buyruk "Davalamayın ve domuzlara atmayın" “Koyun kılığında kurtlar" “Dar kapı, dar yol" “Biriktirmeyin ve kahırlanmayın” “Tuz ve aydınlık" sonuç: giriş: “Tamamlamaya geldim" “Dileyin size verilecek" “Ama ben size diyorum" "Onlar karşılıklarını zaten almışlar “Kayadaki ev, kumdaki ev" “Ne mutlu"

Balkandaki vaız (Matta 5 -7) Sağdaki konulara bakın. Sonra onları ayetlere göre sıralayın. giriş: 1. konu: 2. konu: 3. konu: 4. konu: 5. konu: 6. konu: 7. konu: 8. konu: 9. konu: 10. konu: 11. konu: 12. konu: (5: 1 -2) "Ne mutlu" (5: 3 -12) "Tuz ve aydınlık" (5: 13 -16) "Tamamlamaya geldim" (5: 17 -20) "Ama ben size diyorum" (5: 20 -48) "Onlar karşılıklarını zaten almışlar" (6: 1 -18) "Biriktirmeyin ve kahırlanmayın" (6: 19 -34) "Davalamayın ve domuzlara atmayın" (7: 1 -6) "Dileyin, size verilecek" (7: 7 -11) "Altın buyruk" (7: 12) "Dar kapı, dar yol" (7: 13 -14) "Koyun kılığında kurtlar" (7: 15 -23) "Kayadaki ev, kumdaki ev" (7: 24 -27) sonuç: (7: 28 -29)

Balkandaki vaız (Matta 5 -7) Matta 5: 1 -2 1 İsa kalabalıkları görünce bir balkana bindi. Oturduktan sonra, öğrencileri Onun yanına geldiler. 2 İsa da ağzını açıp onlara şöyle ders verdi: KALABALIKLAR ÖĞRENCİLER İsa Mesih o anda çok popüler idi. Herkes onu görmeye geldi, onu destekledi. Ama kişilerin çoğu ondan bir fayda beklediler. İsa bu durumda kalabalıkta kalmıyor, ama balkana biniyor. Balkana tırmanmak yorucu bir iş. Herkes o zahmete katlanmaz. Ancak gerçek öğrenciler onu yapıyor. İsa balkana binmekle bir ayrım getirdi: kalabalıklar aşağıda, asıl öğrenciler yukarıda. Balkandaki vaızın sözleri bütün dünya için değildir, ancak İsa'nın gerçek öğrencileri içindir.

„Ne mutlu“ Allahın krallığına girmek için sekiz adım Matta 5: 3 -12 (Matta 5: 1 -12)

„Ne mutlu“ (Matta 5: 1 -12) 3 Ne mutlu ruhta fukara olanlara, çünkü gökün krallığı onlarındır. 4 Ne mutlu ağlayanlara, çünkü onlar avutulacak. 5 Ne mutlu yavaş olanlara, çünkü dünya onlara miras kalacak. 6 Ne mutlu doğruluğa acıkmış ve susamış olanlara, çünkü onlar doyurulacak. 7 Ne mutlu merhametli olanlara, çünkü onlara da merhamet edilecek. 8 Ne mutlu yüreği temiz olanlara, çünkü onlar Allahı görecekler. 9 Ne mutlu barıştırıcılara, çünkü onlara Allah evlatları denilecek. 10 Ne mutlu doğruluktan için çeki çekenlere, çünkü gökün krallığı onlarındır. 11 Benden için size sövdüler mi, çeki çektirdiler mi, sizden için yalan yere türlü kötü laf çıkardılar mı, o vakıt ne mutlu size. 12 Sevinin, şen olun, çünkü gökte bahşişiniz büyüktür. Zaten sizden önceki peygamberlere de aynı öyle çeki çektirdiler.

„Ne mutlu“ (Matta 5: 1 -12) 1. ruhta fukara olanlar 2. ağlayanlar 3. yavaş olanlar 4. doğruluğa acıkanlar 5. merhametli olanlar 6. temiz yürekli olanlar 7. barıştırıcı olanlar 8. çeki çekenler. . . Buyursunlar içeri !!! İsa'nın bu sözleri Allahın krallığına giren bir kişinin karakterini anlatıyorlar Sadece öyle kişiler o krallığa girecek. Onun için bu sözleri büyük dikkatla okuyalım, kendimizi onlarla ölçelim.

„Ne mutlu“ (Matta 5: 1 -12) Allahın krallığı nedir? Göklerin krallığı nedir? Önce Yahya geldi, "Tövbe edin, çünkü Gökün krallığı yakınladı" haberini yaydı. İsa aynı haberi yaydı (Matta 4: 17) ve öğrencilerine de aynı haberle köylere, kasabalara yolladı (Matta 10: 7). 'Göklerin krallığı' ve 'Allahın krallığı' aynıdır. Markos ve Luka apaçık 'Allahın krallığı' diyorlar (Markos 1: 15 ve Luka 4: 43). Göklerin krallığı gökte değildir, yeryüzündedir. Onun gelmesi için dua edilir: “Senin istediğin olsun - gökte nasıl olursa, yeryüzünde de olsun. “ Matta, Yahudilere yazdığı için, onların kullandığı sözleri ve fikirlerini kullanıyor. Allahın adını (Yahve) söylemekten korkardılar. Onun için Allah yerine hep 'gök' derdiler. Mesela: kaybolan oğul babasına dönerken diyor: “Babam, göke karşı ve sana karşı günah işledim. ” (Luka 15: 21)

„Ne mutlu“ Ne mutlu. . . 1) ruhta fukara. . . 2) ağlayan. . . . 3) yavaş olan. . . 4) acıkıp susayan. . . 5) merhametli. . . 6) temiz yürekli. . 7) barıştırıcı. . . . 8) çeki çeken. . . (Matta 5: 1 -12) çünkü. . . Allahın krallığı onundur avutulacak dünyayı miras alacak doyurulacak merhamet görecek Allahı görecek Allah evladı olacak Allahın krallığı onundur Bütün bu sözler ancak ALLAHIN KRALLIĞINDA gerçekleşiyor Bu sözler genel bir anlamda mutluluk için konuşmuyorlar. Birinci ve sonuncu 'ne mutlu' sözünün devamı aynı: „çünkü göklerin krallığı onlarındır. “ Bu demek oluyor, ortadaki sözler de aynı konu için konuiuyorlar. Asıl mutluluk sadece Allahın krallığında var.

„Ne mutlu“ (Matta 5: 1 -12) İsa'nın 'ne mutlu ' sözleri aynı zaman bir kişinin hayatında bir gelişme gösteriyor. Allahın krallığına girmek için 8 adım: 8. Acı çekmek 7. Temiz yürekli olmak 6. Barıştırıcı olmak İmanlı Hayat 5. Merhametli olmak 4. Doğruluğa acıkmak ve susamak 3. Yavaş olmak 2. Ağlamak 1. Ruhta fukara olmak YENİ DOĞUŞ Hazırlık

„Ne mutlu“ 1 (Matta 5: 1 -12) Gümrükçü (Luka 18: 9 -14) “Ne mutlu ruhta fukara olanlara, çünkü gökün krallığı onlarındır. “ Ferisiler o zamanın en büyük Allah adamları idi. Adam dua ederken sadece kendini övdü, sevaplarını saydı. Gümrükçüler sanki Allahtan en uzak olan kişi -ler idi. O, boş ellerle Allahın önüne geldi.

„Ne mutlu“ (Matta 5: 1 -12) 1) ruhta fukara olmak değil sadece para ve materyalno şeylerde fukara olmak ama ruhta, yani Allahın önünde fukara olmak. İnsan hep istiyor Allah katında zengin olsun, Allaha kendi iyiliğini, kendi yaptıklarını göstersin. "Ben ne kadar sevap işledim!" - "Ama ben öbür adam kadar kötü değilim!" Allahın krallığına girmek isteyen kişi anlıyor ki, “Aslında ellerim boş; Allaha hiç bir şey gösteremem. ” Romalılar 7: 18 “Çünkü biliyorum, bende, hani benim tabiyetimde, hiç iyi bir şey bulunmuyor. İyi olanı istemek var bende, ama onu yerine getirmek yok. ” - Herkes bir parça günahlı olduğunu anlıyor. Ama kendi yüreğinin büsbütün kötü olduğunu anlayan kişiler çok az. “Ama yapmak istemediğimi yaptım mı, onu yapan artık ben değilim, benim içimde oturan günah onu yapıyor” (Rom 8: 20) - Allahın krallığına girmek için, kişi en birinci kendi problemini, kendi eksikliğini ve fukaralığını anlamalı.

„Ne mutlu“ 2 (Matta 5: 1 -12) Günahkar kadın (Luka 7: 36 -39) “Ne mutlu ağlayanlara, çünkü onlar avutulacak. “ Yolsuz kadın İsa'nın yanına geldi ve iki göz, iki çeşme ağladı. Neden? Kendisi ne kadar günahlı olduğunu anladı. Allahın krallığına girmek isteyen lazım değil sade günahlı olduğunu bilsin, ama o anlayış onu etkilesin, ona dokunsun.

„Ne mutlu“ (Matta 5: 1 -12) 2) ağlamak İsa acaba burada hangi ağlamaktan konuşuyor? Bir cenazede ağlarsak, bu bize mutluluk mu getiriyor? Hayır! Luka 7: 36 -39 oku - acaba o kadın neden o kadar fazla ağladı? Değil anası, babası öldü diye, ama kendi günahlarından için. Kendi halini anladı, Allahın ne kadar kutsal olduğunu anladı ve onun arasındaki kontrast onu tövbeye götürdü. "Allaha göre üzülmek, tövbeyi meydana getiriyor. Ve o tövbe kurtuluş getiriyor. Ondan kimse pişman olmaz. Ama dünyaya göre üzülmek, ölümü meydana getiriyor. " (2. Korintliler 7: 10) Burada mesele oluyor, kendi günahlarımız için ağlamak. İnsan anladı mı, açan Allahın önünde fukaradır, o zaman lazım onun günahları ona ağır gelsinler, onun yüreğine dokunsunlar.

„Ne mutlu“ (Matta 5: 1 -12) Pavlus 3 (Filipililer 3: 4 -9) “Ne mutlu yavaş olanlara, çünkü dünya onlara miras kalacak. “ Yavaş olmak, en başta, kırılmak demektir. Bunun en güzel örneği, Pavlus'tur, nasıl Damaskus yolunda Rab İsa'nın önünde kırılıp, başka insan oldu.

„Ne mutlu“ (Matta 5: 1 -12) 'Yavaş olanlar' - bu söz biraz zor anlaşılıyor. Düşünelim bir vahşi beygir: kimseye vermiyor, onun sırtına binsin, onu aydasın. Her istediği yere gidiyor, istediğini yapıyor. Ama sonra insan geliyor, beygirin boynuna ip atıyor. Yavaş yavaş onun isteğini kırıyor. Beygir artık hazırdır başkasını sırtına bindirsin. İşte, İsa Mesih insanla aynısını yapıyor. Allahın krallığna girmek istersek, lazım baştan razı olalım, İsa bizim efendimiz olsun, kendi isteklerimize bakmayalım.

„Ne mutlu“ (Matta 5: 1 -12) 3) yavaş olmak Galatyalılar 2: 20 “Mesihle beraber haça gerildim. Artık ben yaşamıyorum, Mesih bende yaşıyor. Ve şimdi bedende yaşadığım hayatı, Allahın Oğluna iman etmekle yaşıyorum. O beni sevip kendini benim için teslim etti. ” Galatyalılar 5: 24 “Mesih İsa'nın insanları beden tabiyetlerini haça germişler. O tabiyetin sevdalarını ve isteklerini de haça germişler. “ Mahallenin anlayışına göre yavaş kişiler hayatta başarılı olamazlar. Herkes bakıyor birinci olsun, kurnaz olsun, kendi fikirlerini başkasına geçirsin. Ama İsa'ya göre, yavaş olanlar, dünyayı miras alacaklar: Mezmur 37: 11 “Ama alçakgönüllüler ülkeyi miras alacak, Derin bir huzurun zevkini tadacak. “

„Ne mutlu“ (Matta 5: 1 -12) Yahya 4 (Matta 3: 1 -13) “Ne mutlu doğruluğa acıkmış ve susamış olanlara, çünkü onlar doyurulacak. “ "Ben ıssız yerlerde şöyle bağıran bir sesim: 'Rabbin yolunu düz yapın' (Yuh 1: 23). Yahya için saygı, rahatlık ve başka insan değerleri önemsizdi. Allahın doğruluğuna en çok değer verdi.

„Ne mutlu“ (Matta 5: 1 -12) gittikçe daha büyük ihtiyaçlar DOĞRULUK (Allahın önünde doğru sayılmak) Yemek yemeden ne kadar yaşayabilirsin? Su içmeden ne kadar yaşayabilirsin? Soluk almadan ne kadar yaşayabilirsin? Allahın önünde doğru sayılmadan ne kadar yaşayabilirsin? Doğruluğa acıkmak ve susamak insanın en büyük ihtiyacıdır. Bu sadece çevremizde doğruluk için uğraşmak demek değildir. Benim ihtiyacım var, Allah beni her an doğru saysın. Allah, Adem ve Havva'ya dedi ki: "Ama iyiyle kötüyü bilme ağacından yeme. Çünkü ondan yediğin gün kesinlikle ölürsün. " - Nasıl o gün öldüler, çünkü okuyoruz, nasıl Adem daha 900'den fazla sene yaşadı? O yemişten yedikleri anda Allahın doğruluğundan kesildiler ve ruhça öldüler. Açlıktan, susuzluktan yada havasızlıktan öldükten sonra da, o şeyleri insana vermek faydasız: artık ölmüştür. Aynı biçimde Allahın doğruluğundan eksik kalıp ruhça öldükten sonra, doğruluk işleri, sevapları yapmak insanına fayda getirmez.

„Ne mutlu“ (Matta 5: 1 -12) Doğrulukla beslemek İsa da ona (Şeytana) cevap verip dedi: "Şöyle yazılıyor: 'İnsan sade ekmekle yaşamaz, Allahın ağızından çıkan her bir sözle de yaşar. ' (Matta 4: 4) İsa onlara şöyle dedi: "Benim öyle bir yiyentim var, siz onu bilmiyorsunuz. “. . . "Beni kim gönderdi, Onun istediğini yerine getirmek ve Onun işini tamamlamak - işte, benim yiyentim odur. “ (Yuhanna 4: 32 -34) İşlemeyin yok olan ekmek için, ama işleyin sonsuz yaşama kadar kalacak olan ekmek için. Onu da size 'İnsanoğlu' verecek. (Yuhanna 6: 26 -27)

„Ne mutlu“ (Matta 5: 1 -12) İmanlı hayatta doğrulukla beslemek doğruluk aynı zaman demek: her temada en çok merak ediyorsun: "Acaba bu doğru mu yanlış mı? " - değil, "Acaba bu bana fayda mı getiriyor? ". Her konuda Allahın doğru saydığı şeyi yapmaya bakacan. Ancak bu kafayla Allahın krallığına girecen. Hoşuna giden ya da kulağa hoş gelen herşeyi kabul edersen, Allahın krallığını bulamaycan. Öğretiş konusunda da en birinci sorumuz olsun: „Bu doğru mu? “ - değil „Bu hoşuma gidiyor mu? “ ve „Bu İncilde öğretiliyor mu? “ - değil „Falanca kilisede yapıyorlar mı? “ “Çünkü zaman gelecek ki, sağlam öğretişe dayanamayacaklar. Ama kulakları kaşınacak ve onun için istedikleri gibi kendilerine muallim toplayacaklar. Kulaklarını hakikattan döndürüp masallara sapacaklar. ” (2. Timoteyus 4: 3 -4)

„Ne mutlu“ 5 (Matta 5: 1 -12) Merhametsiz hizmetçi (Matta 18: 21 -35) “Ne mutlu merhametli olanlara, çünkü onlara da merhamet edilecek. “ İsa'nın sözlerine göre, Allahtan merhamet dileyen, aynı zaman başkalarına da merhamet göstermeye mecburdur. Yoksa ona da merhamet edilmeyecek.

„Ne mutlu“ (Matta 5: 1 -12) 5) merhametli olmak İsa'nın adı bile 'Rab kurtarır' demektir. O geldi, insanlara Allahın merhametini ve kurtuluşunu getirsin. Biz bu merhametini Rabden karşılıksız kazanıyoruz. "Biz de hepimiz Onun doluluğundan aldık; merhamet üstüne merhamet aldık. Çünkü Allah kanunu Musa'dan verildi, ama merhamet ve hakikat İsa Mesih ile oldu. (Yuhanna 1: 16 -17) Ama aynı merhameti başkalarına da vermeye hazır olmalıyız. Nasıl istiyoruz, Rab bizim günahlarımızı affetsin, zayıflıklarımıza göz yumsun, aynı biçimde başkalarına davranmalıyız. Matta 18: 21 -35 okuyun! - Birinci hizmetçinin borcu ne kadar idi, ikinci hizmetçinin borcu ne kadar idi? Senin Allaha karşı olan borcun, hangi hizmetçinin borcuna benziyor? İnsanlar sana karşı işledikleri suçları bu benzetmeye göre, ne kadar büyük?

„Ne mutlu“ 6 (Matta 5: 1 -12) Natanael (Yuhanna 1: 45 -51) “Ne mutlu yüreği temiz olanlara, çünkü onlar Allahı görecekler. “ İsa, Natanael'den için 'doğru bir İsrailli. Onda kurnazlık yok' dedi. Natanael incir ağacının altında ne yaptı?

„Ne mutlu“ (Matta 5: 1 -12) 6) temiz yürekli olmak İsa istiyor, düşünceleri insanın içindeki konulara çevirsin. Bugün bile insanlar dış şeylere daha fazla önem veriyor; mesela: Ölüler nasıl lazım yıkansın, nasıl lazım sarılsın? Hangi etler haram, hangileri helal? Dua ederken nasıl lazım durayım? Ama kim yüreğinin durumuna bakıyor? aslında hiç bir insanın yüreği 100% temiz değil. "Yürek her şeyden daha aldatıcıdır, iyileşmez, Onu kim anlayabilir? " (Yeremya 17: 9) "İnsan gerçekten temiz olabilir mi? Kadından doğan biri doğru olabilir mi? Tanrı meleklerine güvenmiyorsa, gökler bile Onun gözünde temiz değilse, haksızlığı su gibi içen, iğrenç, bozuk insana mı güvenecek? " (Eyub 15: 14 -16) biz kendi yüreğimizi temizleyemeyiz, onu ancak İsa yapar: Yuhanna 15: 3; Efesliler 5: 26 -27 ve 2. Korintliler 7: 1 oku.

„Ne mutlu“ (Matta 5: 1 -12) - Natanael'in birinci tepkisi: "Olabilir mi hiç, Nasıra kasabasından iyi bir şey çıksın? “ = kendi düşüncelerini saklamadı, yüreğinde ne vardı, ağzında da idi. 'temiz yürekli olmak' en başta açıksözlü olmak demektir. - İsa ona 'seni incir ağacının altında gördüm' dedikten sonra: „Sen Allahın Oğlu'sun. Sen İsrail'in kralısın. “ Bu cevabı karşılaştır Yuh 4: 18 ile: İsa Samiriyeli kadına da saklı bir şey açıkladı, ama o onun yüreğine dokunmadı, din hakkında konuşmaya başladı. Temiz yürekli olmak demek, Allahın sözü yüreğimize dokunacak. - Yuh 1: 51 “Siz göreceniz, gök nasıl açık duracak ve nasıl Allahın melekleri 'İnsanoğlu'nun üstünde yukarı çıkıp inecekler. " - Bu, Yakup'un Beytel'deki rüyasını gösteriyor (Yaratılış 28: 11 -19). İsa yeni Beytel'dir (= Allahevi). - Natanael incir ağacının altında yalnızlık içinde okudu ve dua etti. İsa'nın istediği asıl dindarlık gösterişsiz, kişinin içinde oluyor. O zaman herkes baktı, başkalarının önünde dindar gözüksün.

„Ne mutlu“ (Matta 5: 1 -12) Bar-Nabas 7 (Apo 9: 26 -27; 11: 23 -26) “Ne mutlu barıştırıcılara, çünkü onlara Allah evlatları denilecek. “ Bar-Nabas, Pavlus'u alıp apostollarla tanıştırdı, onun için garant oldu. Sonra onu Tarsus'tan Antakya'daki topluluğu götürdü. Orada Pavlus ve daha 3 kişi ile birlikte önderlik yaptı.

„Ne mutlu“ (Matta 5: 1 -12) 7) barıştırıçı olmak yukarıdaki 7. ayette gördük ki, lazım biz de merhametli olalım. Ama bu ayet daha da fazla istiyor: değil sadece bizi kıranları af edelim, ama Allahın affını, barışmasını başka insanlara da getirelim. 2. Korintlilere 5: 17 -21 okuyun - burada 'diplomat' ya da 'elçi' sözü geçiyor. Bu ne demektir? Kendi hükümetinin işlerini başka bir devlette bitiren bir kişi. Mesela Amerika'ya gitmek istersen, Sofyadaki Amerikan diplomatlardan bir viza almak lazım. Biz de aynı biçimde Allahın krallığına girerken anlıyoruz ki, biz başkalarına bu kurtuluşu gösterecez, uğraşacaz insanlar Allahla barışsınlar. böylece bizim imanımız aktif bir şey oluyor, sadece toplantıdan toplantıya gidip sesleyici kalmayacaz. Bütün hayatımız bu amaçla geçiyor: başkalarına da bu barışma haberi getirelim!

„Ne mutlu“ (Matta 5: 1 -12) Stefanus 8 (Apo 7: 45 -51) “Ne mutlu doğruluktan için çeki çekenlere, çünkü gökün krallığı onlarındır. “ Stefanus birinci 'şehit' oldu, yani Rab İsa Mesih'e iman ettiği için öldürüldü. Bugüne kadar yüzbinlerce imanlı hem zorluk görüyorlar, hem öldürülüyorlar.

„Ne mutlu“ (Matta 5: 1 -12) 8) çeki çekmek bütün 'ne mutlu' sözlerden bu sanki en zor kabul ediliyor. Bakın, nasıl İsa bir tek bu sözü açıklıyor, komentar yapıyor; tam 2 ayet uzun anlatırıyor (5: 11 -12): (1) “Sevinin, şen olun, çünkü gökte bahşişiniz büyüktür”. (2) "Zaten sizden önceki peygamberlere de aynı öyle çeki çektirdiler. " bunun bazı örneklerini oku: İbraniler 11: 33 -40 İncilin her parçasında anlatırılıyor, nasıl imanlı lazım kendini zor bir hayat için hazırlasın. Mesihin yolunda yürüdük mü, hep bize karşı gelenler olacak. "Ve aslında, her kim Mesih İsa'da Allaha uygun olarak yaşamak isterse kovalanacak. " (2. Timoteyus 3: 12) 1. Petrus 2: 19 -25 ve Koloseliler 1: 24 - burada sebep olarak ne gösteriliyor? Neden lazım çeki çekelim?

„Ne mutlu“ (Matta 5: 1 -12) Pavlus'un hayatında 'ne mutlu' sözleri 1. ruhta fukara oldu ”Ben ne kadar zavallı bir insanım! Bu bedence hayat, ölüm demektir. Bundan beni kim kurtaracak? “ (Romalılar 7: 24) 2. ağladı ”Size büyük sıkıntı ile, yüreğimin acızlığından ve çok gözyaşlarla yazmıştım“ (2. Kor. 2: 4; Apo 20: 19, 31) 3. yavaş bir kişi oldu “Mesih İsa'yı, Rabbimi tanımak en yüksek şeydir. Ve işte, Onun hatırı için artık herşeyi zarar sayıyorum. Onun hatırına her bir şeyi kaybettim, herşeyi bokluk sayıyorum, sade Mesihi kazanayım diye. ” (Filipililer 3: 8) 4. doğruluğa susadı ve acıktı “Onun içinde bulunmak istiyorum. Değil kanundan gelen bir doğruluk olsun bende, ama Mesihe iman etmekten gelen bir doğruluk. Allahtan gelen ve imana bağlı olan bir doğruluk olsun bende. ” (Filipililer 3: 9)

„Ne mutlu“ (Matta 5: 1 -12) Pavlus'un hayatında 'ne mutlu' sözleri 5. merhametli bir kişi oldu “Ama kime bir şey af ediyorsanız, ben de ona af ediyorum. Çünkü ben de af ettiysem, af ettiğim kişiyi sizin hatırınıza ve Mesihin önünde af ettim. “ (2. Korintliler 2: 10) 6. temiz yürekli oldu “Saklı olan ayıp şeylere sırt çevirdik. Ne kurnazlıkla yaşıyoruz, ne de Allahın sözünü değiştiriyoruz. Ama Allahın önünde hakikatı ortaya koyuyoruz. Ve bununla kendimizi bütün insanların duygusuna tanıştırıyoruz. “ (2. Korintliler 4: 2) 7. barıştırıcı oldu “Onun hatırına ben zincirlere vurulmuş bir diplomat oldum. ” (Efes 6: 20) 8. çeki çekti “Sizin hatırınıza seve çekiyorum. Mesihin çekilerinden geri kalanı tamamlıyorum. Onu kendi bedenimle ve Onun bedeninin hatırına (demek kilisenin hatırına), tamamlıyorum. ” (Koloseliler 1: 24; 2. Korintliler 11: 23 -28)