ANLAM DZEYNDE ANLATIM BOZUKLUKLARI Yenay YILMAZ Ylmaz AYDIN
ANLAM DÜZEYİNDE ANLATIM BOZUKLUKLARI Yenay YILMAZ Yılmaz AYDIN
Gereksiz Sözcük Kullanımı: Sebepleri : • Eş anlamlı sözcükleri aynı cümlede kullanmak • Anlamca biri ötekinin içinde olan sözcükleri aynı yerde kullanmak • Bir ek ile o ekin anlamca karşılığını aynı cümlede kullanmak • Bir kısaltma ile o kısaltmanın ilk veya son harfinin açılımıyla aynı anda kullanılmak
ÖRNEKLER 1. Kulağıma alçak sesle bir şeyler fısıldaması herkesin dikkatini çekti. 2. Bu yol yaya yürümekle bitecek gibi değil. 3. Onlar da beş yıldır karşılıklı mektuplaşıyor. 4. Geçmişteki hatıralardan bir şikayetim yok. 5. O günleri daha henüz dün gibi hatırlıyorum 6. Bu gece sıcaklık sıfırın altında eksi beş derece olacak.
7. Gülmesinin nedeni kötü haber almasındandır. 8. Onunla ilk tanışmamızı unutamam. 9. Dün gece uyurken gördüğü rüyayı anlattı. 10. Sanki dalgasız bir deniz gibiydi yüzü. 11. Söyleyeceğim bu gizli sırlarımı ona söyleme. 12. Yaptıklarını kendi ağzıyla itiraf etti. 13. Havada beyaz kar taneleri uçuşuyor. 14. Bu iş yerinde aşağı yukarı üç dört yıldan beri çalışıyorum.
Sözcükleri Birbiriyle Karıştırma Sözcükleri Yanlış Anlamda Kullanma: Anlamları veya yazılışları çok benzer olan sözcüklerin karıştırılması cümlenin anlam bütünlüğünü bozar. Sözcük anlamlarına uygun yerde kullanılmadığı zaman ya da yanlış anlama gelecek şekilde kullanıldığında anlatım bozukluğu doğar.
ÖRNEKLER 1. 2. 3. 4. Geri kalmışlık Türkiye'ye özel bir durum değil. Bu binalar gerçekten çok yaklaşık yapılmış. Size birazdan düğün resimlerini göstereceğim. Bir öğrenci sınıfta kalmışsa onun sınıfı geçmesini güçlendiren nedenleri araştırmak gerekir. 5. Bizden son öğretim durumunu gösteren bir belge istedi. 6. Vatandaşlarımız arasında din , dil, ırk ayrıntısı yapılamaz.
Anlamca Çelişen Sözcüklerin Kullanılması: Anlamları birbirine ters sözcüklerin aynı cümlede kullanılmasıdır. Cümlenin anlamında çelişki, genellikle “kesinlik” ve “olabilirlik” anlamı taşıyan sözlerin bir arada kullanılmasından kaynaklanır.
ÖRNEKLER • Kapının önünde tamına üç beş nöbetçi vardı. Kapının önünde üç beş nöbetçi vardı. • Aşağı yukarı tam üç ay önce benzer bir yazı daha çıkmıştı. Üç ay önce benzer bir yazı daha çıkmıştı. • Gazetedeki bu haber, mutlaka bakanın da kulağına gitmiş olmalı. Gazetede ki bu haber, bakanın da kulağına gitmiş olmalı. • Milli Savunma Bakanı, kesinlikle askeri bir çözüme başvurulmayacağını umduğunu belirtti. Milli Savunma Bakanı, kesinlikle askeri bir çözüme başvurulmayacağını belirtti.
Deyim ve Atasözü Yanlışları: Deyimler ve atasözleri kalıplaşmış ve halk diline, kültürüne yerleşmiş kelime gruplarıdır. Bu yüzden deyimlerdeki kelimeler kesinlikle değiştirilemez. Kullanılan deyim, cümleye de uygun olmalıdır.
ÖRNEKLER • • Babasını görünce paçaları tutuştu. Çok acıktım midem zil çalıyor. O kadar kalabalık ki çuvaldız atsan yere düşmez. Ona ayak bağı oluyor , işini çabuk bitirmesini sağlıyordu. Ona yardım et elinden geleni ardına koyma. Alma garibin ahını çıkar aheste. Ev sahibi , Ayşe Hanıma bu ne şıklık böyle deyince Ayşe Hanım üzerine alındı.
Mantık Hataları ve Sözcüğün Yanlış Yerde Kullanılması İyi ve sağlam bir cümlenin temel mantık ilkelerine uygun olması gerekir aksi takdirde anlatım bozukluğu yapılmış olur.
ÖRNEKLER Seninle değil şehir içinde gezmek, dünya turuna bile çıkılmaz. Önümüzdeki haftanın önemli programlarından bazılarını sizlere hatırlatmaya çalıştık. Beyin zarı iltihapları iyi tedavi edilmezse ölüme hatta sara nöbetlerine dahi yol açabilir. Tezgahtar müşterinin aldığı oyuncağı kağıda sardı ve müşteriye verdi. Karar TBMM'nin 230'a karşı 190 oyla aldığı bir kararla kabul edildi.
- Slides: 12