4 Hafta Modernizm ve Postmodernizm Eletirel Sosyal Psikolojide

  • Slides: 17
Download presentation
4. Hafta Modernizm ve Postmodernizm, Eleştirel Sosyal Psikolojide Ontoloji ve Epistemoloji • ELEŞTİREL SOSYAL

4. Hafta Modernizm ve Postmodernizm, Eleştirel Sosyal Psikolojide Ontoloji ve Epistemoloji • ELEŞTİREL SOSYAL PSİKOLOJİDE ONTOLOJİ VE EPİSTEMOLOJİ • Eleştirel sosyal psikoloji doğada “dışarda” bir sosyal dünya olmadığı şeklindeki ontolojiye dayanır. Sosyal dünya, insanların karşılıklı eylemleri ile sürekli inşa edilir. Bu yaklaşıma genel başlık altında sosyal inşacılık denir. KAYNAK: Sibel A. Arkonaç (2008) Sosyal Psikolojide İnsanları Anlamak, Deneysel ve Eleştirel Yaklaşımlar, Ankara: Nobel

 • Gergen ve arkadaşlarına göre gerçeklik sosyal bir inşadır ve dışsallaştırma, şeyleştirme ve

• Gergen ve arkadaşlarına göre gerçeklik sosyal bir inşadır ve dışsallaştırma, şeyleştirme ve içselleştirme ile diyalektik bir şekilde sürekli inşa edilir. • Dışsallaştırma; insanların kültürleri ve toplumları, grupları içinde yapıp ettiklerini anlamlı kılma üretimidir. İnsanlar dünyayı anlamlandırmalar aracılığıyla açıklamaya çalışırlar. Bu sebeple gerçek dediğimiz şey insanın ürettiği anlamdır. KAYNAK: Sibel A. Arkonaç (2008) Sosyal Psikolojide İnsanları Anlamak, Deneysel ve Eleştirel Yaklaşımlar, Ankara: Nobel

 • Şeyleştirme: İnsanın anlamlandırdığı kurumları, sosyal yapıtları, gerçek olarak algılamaya başladığı andır. Kendi

• Şeyleştirme: İnsanın anlamlandırdığı kurumları, sosyal yapıtları, gerçek olarak algılamaya başladığı andır. Kendi ürettiğini anlamaya, tarihsel ve nesnel biçimde inkar edilemez bir olgusallık yüklemeye başlar. Yani doğal gerçekler gibi görmeye başlarlar. • İçselleştirme; şeyleştirilen sosyal dünyanın, bireyler tarafından sosyalleşme ve kültürleşme yoluyla benimsenmesi, bilinen ve anlaşılan hale gelmesidir. (iyi anne baba olmak, bireysel özgürlük ve haklar, çağdaş olmak, demokrasi vs. ) KAYNAK: Sibel A. Arkonaç (2008) Sosyal Psikolojide İnsanları Anlamak, Deneysel ve Eleştirel Yaklaşımlar, Ankara: Nobel

 • Kullandığı insan modeli: Bu epistemolojiye göre bilgi dış dünyanın insan zihninde yansımaları

• Kullandığı insan modeli: Bu epistemolojiye göre bilgi dış dünyanın insan zihninde yansımaları değil, sosyal toplulukların kendi üretimleridir. Deneysel sosyal psikolojinin epistemolojisinde insanla ilgili araştırmalar insan zihnini ve algısını ön planda tutar. Burada ise araştırmalarda algılama yerine anlam, zihin yerine söylem üzerine odaklanılır. KAYNAK: Sibel A. Arkonaç (2008) Sosyal Psikolojide İnsanları Anlamak, Deneysel ve Eleştirel Yaklaşımlar, Ankara: Nobel

 • Anlam ilişki halindeki kişilerin karşılıklı etkileşimlerinde üretilir. Dolayısıyla anladığımız dünya insanlar arasındaki

• Anlam ilişki halindeki kişilerin karşılıklı etkileşimlerinde üretilir. Dolayısıyla anladığımız dünya insanlar arasındaki karşılıklı etkileşimin ortaya çıkardığı sürekli dönüşümlerin yani bizzat sosyal insanın kendi ürünüdür. Bu nedenle insanlar sadece biçimlendirilen değil, biçimlendiren varlıklardır. KAYNAK: Sibel A. Arkonaç (2008) Sosyal Psikolojide İnsanları Anlamak, Deneysel ve Eleştirel Yaklaşımlar, Ankara: Nobel

 • İnsanı ve davranışlarını anlamanın bütün yolları tarihsel ve kültürel olarak görecelidir. Anlama

• İnsanı ve davranışlarını anlamanın bütün yolları tarihsel ve kültürel olarak görecelidir. Anlama kültürün ve tarihin bir ürünüdür. Anlama, ortaya çıktığı kültürde o tarihlerde geçerli olan sosyal ve ekonomik şartların bir ürünüdür. Bu sebeple görecelidir. • İnsanlar bilgiyi kendi aralarında inşa ederler. Bu bilgi inşası insanların gündelik yaşantılarında birbirleri ile etkileşimlerinden ortaya çıkar. Gerçek, insanların birbirleri ile arasında sürekli anlaştıkları, kendi karşılıklı etkileşimleri ve sosyal süreçler doğrultusunda dünyayı anlama yolu olarak kabul ettikleridir. KAYNAK: Sibel A. Arkonaç (2008) Sosyal Psikolojide İnsanları Anlamak, Deneysel ve Eleştirel Yaklaşımlar, Ankara: Nobel

 • İkinci olarak bu yaklaşım bilginin doğrudan algılanması görüşüne karşı çıkmaktadır. Bütün bilgi

• İkinci olarak bu yaklaşım bilginin doğrudan algılanması görüşüne karşı çıkmaktadır. Bütün bilgi şekillerimiz tarihsel ve kültürel olarak göreceli olduğundan nesnel olgu diye bir şey olamaz. Çünkü bütün bilgimiz dünyaya o veya bu açıdan bakışımızdan türemektedir. KAYNAK: Sibel A. Arkonaç (2008) Sosyal Psikolojide İnsanları Anlamak, Deneysel ve Eleştirel Yaklaşımlar, Ankara: Nobel

 • Üçüncü olarak zaman ve kültüre bağımlı bilgiyle üretilen psikolojik ve sosyal psikolojik

• Üçüncü olarak zaman ve kültüre bağımlı bilgiyle üretilen psikolojik ve sosyal psikolojik teoriler ve açıklamalar, insan doğası hakkında yapılmış ve yapılacak yegane açıklamalar ve teoriler olamaz. Dolayısıyla insanın ve onun sosyal hayatının “doğru doğasını” keşfetme amacı diye bir şey olamaz. KAYNAK: Sibel A. Arkonaç (2008) Sosyal Psikolojide İnsanları Anlamak, Deneysel ve Eleştirel Yaklaşımlar, Ankara: Nobel

 • Dördüncü farklılaşma zemini insanların dünyalarını birbirleriyle konuşurken inşa etmeleridir. Dolayısıyla gözlemlerimiz esnasında

• Dördüncü farklılaşma zemini insanların dünyalarını birbirleriyle konuşurken inşa etmeleridir. Dolayısıyla gözlemlerimiz esnasında odaklanmamız gereken eylem biçimi, davranış değil konuşmaların kendisidir. Dünyayı anlama yollarımız nesnel bir gerçeklikten değil, geçmiş ve gelecekteki diğer insanlardan gelmektedir. İnsanlar kendi kültürlerinde kullandıkları kavramsal çerçeveler ve kategoriler içine yani bir dilin içine doğarlar. KAYNAK: Sibel A. Arkonaç (2008) Sosyal Psikolojide İnsanları Anlamak, Deneysel ve Eleştirel Yaklaşımlar, Ankara: Nobel

 • Ana dillerini kullanmayı öğrendikçe bu kavram ve kategorileri edinirler, bu kavram ve

• Ana dillerini kullanmayı öğrendikçe bu kavram ve kategorileri edinirler, bu kavram ve kategoriler bu esnada o kültürü ve dili paylaşan herkes tarafından her gün yeniden üretilir. Bu ülkede büyük bir ölçekte Türkçe konuşan bir dünyaya gözlerinizi açıyorsunuz ve ilk günden itibaren sizinle bir ilişki kuruluyor. Bu dili öğreniyorsunuz. Bu dili öğrenirken taşıdığı kavramları, kuralları, adetleri, yasakları, kabul görenleri öğrenip, kullanıp yaşıyorsunuz. KAYNAK: Sibel A. Arkonaç (2008) Sosyal Psikolojide İnsanları Anlamak, Deneysel ve Eleştirel Yaklaşımlar, Ankara: Nobel

 • Bu esnada diğer insanlarla karşılaştığınız sosyal, ekonomik, politik, tarihsel olaylar ve tecrübeler

• Bu esnada diğer insanlarla karşılaştığınız sosyal, ekonomik, politik, tarihsel olaylar ve tecrübeler sonucu gündelik hayatın kavramları, kuralları, adetleri, yasakları diğer insanlarla birlikte üretilmektedir. KAYNAK: Sibel A. Arkonaç (2008) Sosyal Psikolojide İnsanları Anlamak, Deneysel ve Eleştirel Yaklaşımlar, Ankara: Nobel

 • Kullandığı Yöntemin Esasları: Sosyal inşacı yaklaşımın ya da genelinde eleştirel gerçekçilik (critical

• Kullandığı Yöntemin Esasları: Sosyal inşacı yaklaşımın ya da genelinde eleştirel gerçekçilik (critical realism) çerçevesinde yürütür. Gerçeklik burada doğanın gerçekliği değil sosyal gerçekliktir. Bu yaklaşım en temelde, insan algısından ve insan anlamasından bağımsız, maddi bir dünyanın varlığını kabul eder. Pozitivist ontolojiden farkı ise, pozitivist ontolojide sadece gözlemlenebilir olayların gerçekliğinden konuşurken, burada sosyal olarak inşa edilen bir gerçeklik anlayışı savunulur. KAYNAK: Sibel A. Arkonaç (2008) Sosyal Psikolojide İnsanları Anlamak, Deneysel ve Eleştirel Yaklaşımlar, Ankara: Nobel

 • Bu yaklaşıma göre çalışan araştırmacılar sosyal eylemlere ve fenomenlere, sosyal yapıların (örneğin

• Bu yaklaşıma göre çalışan araştırmacılar sosyal eylemlere ve fenomenlere, sosyal yapıların (örneğin sosyal eşitsizliğin) ve sosyal mekanizmaların ürünleri olarak bakarlar. Geriye dönüp çıkarsama yapma stratejisi (retroduction) kullanırlar. Bu strateji vasıtasıyla sosyal eylemde ya da sosyal fenomende, sistematik düzenlilikler tanımlanır, bu suretle bu düzenliliklerin ortaya çıkardığı yapı ve mekanizmalara dair içgörü ve anlayış kazanılmaya çalışılır. KAYNAK: Sibel A. Arkonaç (2008) Sosyal Psikolojide İnsanları Anlamak, Deneysel ve Eleştirel Yaklaşımlar, Ankara: Nobel

 • Eleştirel Sosyal Psikolojinin Epistemolojisi ve Ontolojisini Özetleyecek Olursak: • Eleştirel sosyal psikolojinin

• Eleştirel Sosyal Psikolojinin Epistemolojisi ve Ontolojisini Özetleyecek Olursak: • Eleştirel sosyal psikolojinin oturduğu ontolojiye göre doğada, ‘orada dışarda’ görülen bir sosyal dünya yoktur. Sosyal dünya insanın anlam yapımıyla, onu anlamlandırma çabalarıyla, içerisinde kendi benliklerini müzakere edip yaşayışlarıyla sosyal olarak inşa edilir. KAYNAK: Sibel A. Arkonaç (2008) Sosyal Psikolojide İnsanları Anlamak, Deneysel ve Eleştirel Yaklaşımlar, Ankara: Nobel

 • Bilgi bu epistemolojide, dışsal dünyanın insan zihnindeki yansımaları değil, sosyal toplulukların kendi

• Bilgi bu epistemolojide, dışsal dünyanın insan zihnindeki yansımaları değil, sosyal toplulukların kendi üretimleridir. • Araştırmalarda algılama yerine anlam, zihin yerine söylem üzerine odaklanılır. KAYNAK: Sibel A. Arkonaç (2008) Sosyal Psikolojide İnsanları Anlamak, Deneysel ve Eleştirel Yaklaşımlar, Ankara: Nobel

İKİ YAKLAŞIMIN MUKAYESESİ Deneysel Sosyal Psikoloji Eleştirel Sosyal Psikoloji Modernizm çerçevesinde çalışır Postmodernizm çerçevesinde

İKİ YAKLAŞIMIN MUKAYESESİ Deneysel Sosyal Psikoloji Eleştirel Sosyal Psikoloji Modernizm çerçevesinde çalışır Postmodernizm çerçevesinde çalışır. Sosyal dünyayı insanların dışında insanlardan ayrı “dışarda” görür. Sosyal dünyayı insanların inşa etitğini onlardan ayrı olmadığını iddia eder. Bilgiyi “orada dışardaki dünyada” keşfedilmeyi bekleyen olgular üzerine kurar. Bilgiye insanların anlamlandırmalarıyla inşa edilen bir şey olarak bakar. Zaman ve mekandan aşkın sadece tek bir doğru nesnel bilgi olduğu iddiasındadır. Çoklu bilgiyi kabul eder ve bilginin zamana ve mekana bağlı bir şekilde sürekli dönüşüp değiştiğini iddia eder. Elde edilen bilginin “doğru” olup olmadığını sorar. Elde edilen bilginin ‘ne yaptığını’ ‘nasıl kullanılabileceğini’, ‘kimler tarafından kullanılabileceğini’, ‘kimin menfaatine hizmet ettiğini’, ‘bunun neyi mümkün kıldığını’ sorar. KAYNAK: Sibel A. Arkonaç (2008) Sosyal Psikolojide İnsanları Anlamak, Deneysel ve Eleştirel Yaklaşımlar, Ankara: Nobel

Bilginin elde edilişinde esas olarak hipotetik tümdengelimli yöntemle sınanan teorilerle çalışır. Bilgiyi tutarsızlıklar, zıtlıklar

Bilginin elde edilişinde esas olarak hipotetik tümdengelimli yöntemle sınanan teorilerle çalışır. Bilgiyi tutarsızlıklar, zıtlıklar arayarak elde eder. Nomotetik sebep sonuç açıklamalar sağlamaya çalışır. Belirli sosyal olaylara ve fenomenlere dair içgörü öneren idiografik açıklamalar sağlamaya çalışır. Tarafsız ve apolitik olmanın peşindedir. Nesnel ya da tarafsız olma iddiası yoktur. Geçerli araştırmanın nasıl olması gerektiği üzerine kurulu standartları vardır. Bu standartlar uzun bir geçmişe sahiptir. Göreceli olarak yenidir ve geçerli araştırma standartlarını kurmaya henüz başlamıştır. KAYNAK: Sibel A. Arkonaç (2008) Sosyal Psikolojide İnsanları Anlamak, Deneysel ve Eleştirel Yaklaşımlar, Ankara: Nobel