12 Konu Din ve Etnoloji Din ve Etnoloji

  • Slides: 10
Download presentation
12. Konu Din ve Etnoloji

12. Konu Din ve Etnoloji

Din ve Etnoloji Durkheim’ın ritu ellerin işlevlerine yönelik yorumları bu yu k ölçu de

Din ve Etnoloji Durkheim’ın ritu ellerin işlevlerine yönelik yorumları bu yu k ölçu de dinsel alana dahil edilebilen törenlerden kaynaklanmaktadır. Örneğin, Arunta ya da Loritja topluluklarına ait temsil edici ya da anımsatıcı dinsel törenler olarak tanımladığı törenlerin yapılış amaçlarını “Tören, geçmişe bağlı kalmak, topluluğun manevi kişiliğini korumak için yapılmaktadır. . . “ şeklinde açıklamaktadır. Onun bakış açısından ritu eller, kolektif temsilin ve toplumsal dayanışmanın, dolayısıyla toplumun varlığının dayanağı ve itici gu cu konumundadır. Bu tu rden kutlama/kutsama anlarında bir araya gelen topluluk u yeleri kolektif temsillerle ve sembollerle topluluk kimliğini pekiştirmekte ve yeniden u retmektedir.

Din ve Etnoloji Bronislaw Malinowski de benzer biçimde ritu ellerin topluluk yaşamı içinde temel

Din ve Etnoloji Bronislaw Malinowski de benzer biçimde ritu ellerin topluluk yaşamı içinde temel bir işleve sahip olduğu fikrinden hareket eder. Bireyin gereksinimleri ve bunların toplumsal alana yansımasını açıklarken birey psikolojisine ve biyolojiye başvurur. Malinowski (1922), Trobriand Adaları’nda yu ru tmu ş olduğu alan çalışmalarında kaydettiği ritu ellerin zor zamanlarda bir tu r iyileştirici işleve sahip olduğunu iddia eder.

Din ve Etnoloji Ritu ellerin böylelikle anlaşmazlık ve sıkıntı zamanlarında duyguları ortaya çıkaran yönu

Din ve Etnoloji Ritu ellerin böylelikle anlaşmazlık ve sıkıntı zamanlarında duyguları ortaya çıkaran yönu ne vurgu yapan Malinowski, topluluk yaşamından doğan temel bazı gereksinimlerde ritu ellerin bireysel tatmin sağladığını söylemektedir. Ritu el ve mit arasında da doğrudan bir ilişki olduğunu varsayan Malinowski için mitler, bireyin gereksinimlerinin karşılanması sırasında toplumla aradaki uzlaşmayı sağlayan birer sözleşme olarak iş görmektedir. Buradan hareketle Malinowski, din ve ritu el ilişkisine farklı bir yorum ve açıklama getirir: din yalnızca bir inanç sistemi olmayıp aynı zamanda toplumsal bir davranış tarzıdır.

Din ve Etnoloji Bu temel dayanaklar bağlamında Malinowski, Argonauts of the Western Pacific adlı

Din ve Etnoloji Bu temel dayanaklar bağlamında Malinowski, Argonauts of the Western Pacific adlı çalışmasında Trobriand yerlilerinin her yıl du zenlediği Milamala festivalini betimler. Trobriandlılar, ölenlerin ruhlarının Tuma Adası’na göçtu ğu ne inanırlar. Yılda bir defaya mahsus kendi adalarına gelen ata ruhları, onlara adanan sunuları alır. Yine inanca göre, bu ruhlar zaman yaşayanlara kendileri göstermektedir. Her yıl du zenlenen bu festivalde ataların ruhları için çeşitli ritu eller du zenlenir. Malinowski, bu çalışmada festivali dinsel-bu yu sel du şu ncelerin açığa vurulduğu bir sahne, birey ve toplum arasındaki ilişkinin bağlamını -dolayısıyla toplumsal anlamını- belirleyen ve dinsel du şu ncenin sınırları çizen bir çerçeve olarak yorumlamaktadır. Bu, bir anlamda antropolojinin dikkatini soyut bir din olgusundan daha çok, su reçlere, eylemlere, aktör ve katılımcılara çevirmesi anlamına gelmektedir.

Din ve Etnoloji Malinowski ve Durkheim’ın din, birey ve toplum ilişkilerine dair göru şleri

Din ve Etnoloji Malinowski ve Durkheim’ın din, birey ve toplum ilişkilerine dair göru şleri daha sonra Alfred Reginald (A. R. ) Radcliffe-Brown, Edward Evan (E. E. ) Evans. Pritchard, Talcott Parsons, Meyer Fortes gibi araştırmacılar tarafından geliştirilmiştir. Böylelikle ritu el ve festivallerin dinsel pratiklerin açıklanmasında ve birey-topluluk ilişkisinin ortaya konmasında oynadığı roller, toplumun devamlılığında u stlendiği işlevler yorumlanmaya çalışılmıştır.

Din ve Etnoloji Ritu ele ilginin sosyoloji içinde Durkheimle başlaması ancak daha sonra bu

Din ve Etnoloji Ritu ele ilginin sosyoloji içinde Durkheimle başlaması ancak daha sonra bu ilginin sosyolojide su rdu ru lmeyip yine başlatıldığı alanda -antropolojide çalışılmasının temelinde sosyolojinin gözlem biriminde klasik anlamıyla ritu elin tam olarak karşılık bulamayışı yatmaktadır. Kutsal ve dindışı ayrımı içinde kutsal olan, ritu elle ilişkilendirilerek demografik olarak daha ku çu k ölçekli, teknik açıdan daha basit ve toplumsal olarak daha homojen topluluklarda aranmaya çalışılmıştır. Buna karşılık, çağdaş topluluklar çoğunlukla seku ler olanla karakterize edilmiş ve bu topluluklarda göru len dinsel pratiklere sosyoloji içerisinde daha az ilgi gösterilmiştir.

Din ve Etnoloji İkinci Du nya Savaşı’nın hemen ardından ritu el konusunda ortaya çıkan

Din ve Etnoloji İkinci Du nya Savaşı’nın hemen ardından ritu el konusunda ortaya çıkan başka açıklama noktaları dikkat çekmektedir. Bu dönemde yapısalcı tezlerin yanı sıra doğrudan ritu el ve festivallerin su recine odaklanan yaklaşımlar önem kazanmıştır. Temelde Arnold Van Gennep’in 1909’da yayınlanan Les Rites de Passage adlı çalışmasına dayanan bu göru şler, bireyin bir sosyal statu den diğerine geçerken tıpkı doğada olduğu gibi belirli bir yapısal izlek su rdu ğu nu varsayar.

Din ve Etnoloji Doğum, erginlik, evlenme ve ölu m gibi yaşamsal değişiklik anlarında uygulanan

Din ve Etnoloji Doğum, erginlik, evlenme ve ölu m gibi yaşamsal değişiklik anlarında uygulanan çeşitli ritu elleri inceleyen Van Gennep (1961)’e göre ritu el su reci, temel olarak u ç aşamadan meydana gelir. Ritu elin ilk aşaması olan kopuş evresinde birey, o gu ne dek devam etmekte olan durumdan/halden ayrılmaktadır. İkinci aşama olan eşik evresinde birey, eski ve yeni arasındaki geçiş aşamasındadır. Son aşama olan bu tu nleşme ise bireyin artık yeni durumun gerektirdiği rol ve statu ye uygun olarak davranmaya başladığı aşamadır. Arnold Van Gennep’e göre festivaller de bir anlamda doğanın geçiş törenleri sayılmaktadır. Van Gennep’in bakış açısından evrenin döngu su , toplumun ilerleyişi ve bireyin gelişimi basamaklardan ve dönu şu mlerden öru lu bir su recin u ru nu olarak var olabilmektedir. Dolayısıyla festivaller, ayların, mevsimlerin, yılların geçişlerini ve bu geçişten kaynaklı dönu şu mu işaretleyen ritu ellerdir

Din ve Etnoloji Van Gennep’in ritu eli bir su reç olarak görmesi ve bu

Din ve Etnoloji Van Gennep’in ritu eli bir su reç olarak görmesi ve bu su reci aşamalara ayırması, daha sonra yapılacak olan ritu el ve festival çalışmalarında doğrudan doğruya ritu el su recine ve bu su recin simgesel anlamlarına yönelinmesine neden olmuştur. Örneğin, Van Gennep’in göru şlerinden etkilenen Victor Turner ritu elin eşikselliğine ve geçiş aşamasına yoğunlaşmıştır. Turner’ın ritu el çalışmaları alanına önemli katkılar sağladığı 1970‘ler, aynı zamanda antropolojinin de soyut kavramlardan daha dinamik alanlara doğru yöneldiği yıllardır.